AK Parti Grup Başkanvekili İrfan Gündüz, yeni TCK'da düzenlenen "kanuna
aykırı eğitim kurumu" meselesinin, sadece Kuran kurslarına indirgenmesinin
yanlış olduğunu ifade ederek, Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'in veto etmesi
halinde yasayı aynen geçireceklerini söyledi.
TBMM'de basın toplantısı düzenleyen Gündüz, gazetecilerin soruları üzerine,
yeni TCK'da düzenlenen "kanuna aykırı eğitim kurumları" ile ilgili
tartışmaları değerlendirdi. "Böyle bir kanunu yargılamak yerine, esasında
yasakçı tavrı, yasakçı zihniyeti yargılamak gerekir" diyen Gündüz, AK Parti
iktidarı olarak yola çıkarken yolsuzluk, yoksulluk ve yasakları ortadan kaldırmak
için topluma söz verdiklerini; yasaklardan medet ummanın yanlış olduğunu belirtti.
Düşünce ve düşünceyi ifade özgürlüğünü savunmak konusunda sonuna kadar destek
olacaklarını söyleyen Gündüz, "Bırakın insanlar ister doğru, ister yanlış
fikirlerini hür ve özgür ortamda söylesin.
Toplumda doğrular ve yanlışlar tartışılır, neticede yanlışlar sabun köpüğü
gibi erir ama doğrular kalıcı olur. Yeter ki siz beyinlere pranga vurmaya kalkmayın"
dedi.
Kanuna aykırı eğitim kurumlarıyla ilgili, 1926 yılında çıkarılan yasada sadece
para cezası bulunurken 1938 yılında yapılan değişiklikle para cezasının artırıldığını
vurgulayan Gündüz, 12 Mart muhtırasından sonra hapis cezası getirildiğine işaret
etti. Gündüz, "Bizim yaptığımız şey, kanuna aykırı eğitim kurumu açanlar...Bir
eğitim kurumu hiçbir zaman terörist yetiştirmez. Eğer terörist yetiştirdi diye
eğitim kurumunu kapatırsanız, mesela Siyasal'ı, ODTÜ veya İTÜ'yü kapatmanız
lazım. Böyle bir şey olur mu? Koskoca bir üniversiteyi, münferit bazı suçlular
çıktı diye topyekün ortadan kaldırmak yanlış.
Eğer siz devletseniz suç ve suçluyu bulur, cezalandırırsınız. Ama topyekün
bir müesseseyi karalayamazsınız" diye konuştu.
"ARA REJİM ÜRÜNÜ..."
Gündüz, CHP Grup Başkanvekili Ali Topuz'un, "Cumhurbaşkanı yasayı veto
ederse, AK Parti bundan vazgeçer" sözlerinin sorulması üzerine, Cumhurbaşkanı'nın
hukukçu kimliğini ön plana çıkarması ve yasanın arka planına bakılması halinde,
konunun sadece Kuran kurslarına indirgenmesinin yanlış olduğunun görüleceğine
inancını dile getirdi.
Üniversitelerde okuyan bazı öğrencilerin ders vererek geçimini sağladığını
hatırlatan Gündüz, "Bu öğrencilerin bu işi yapması ortadan kalkar. Böyle
bir şey olur mu? Eğitim kurumu denildiğinde bir tek Kuran kursları mı söz konusu
olan? Sürücü veya üniversiteye hazırlama, bir sürü kurs var. Eğitim kurumları
insan yetiştirir. Kurum meselesi çok önemlidir" dedi.
Yasayla ilgili olarak Atatürk döneminde hapis cezası uygulanmadığını yineleyen
Gündüz, "1971'de çıkmış, ara rejim ürünü bir yasal düzenlemeyi savunmanın,
elle tutulur bir mantığı yok" görüşünü savundu.
Gündüz, yasal olarak Kuran kurslarının Diyanet İşleri Başkanlığı'nın yönetim
ve denetiminde sürdüğünü kaydederek, "Burada söz konusu olan kanuna aykırı
eğitim kurumu açanlar...Hangisi olursa olsun. Terörist kampları kurulmuyor mu?
Kuruluyor. Bunlara getirilen şey..." dedi.
"YASADIŞILIĞI TEŞVİKLE ALAKASI YOK"
Bir gazetecinin, "Düzenlemeyle yasadışçılığı teşvik etmiş olmuyor musunuz?"
sorusuna karşılık Gündüz, "Yasadışılığı teşvikle alakası yok. TCK, sadece
tek bir maddeye de indirgenemez. Konuyla ilgili düzenleme, 261. maddedir. 261.
maddeden ceza almış bir tek kişi ve kurum yok. Kaldırılsa çok daha güzel olur.
Kaldırılmasından yanayım ben. Meseleyi sadece Kuran kurslarına indirgenirseniz
çok yanlış. Ama bu mantıkla ele alınıyor. Sadece Kuran kurslarına indirgeniyor"
diye konuştu.
Gündüz, "İsteyen, istediğini yapsın mı?" sorusuna, "Olur mu,
her şey yasal izinle olur. Bugün restoran açılırken bir sürü izin ve ruhsat
alınıyor. Aykırı davranırsanız ceza vermiyorlar ama mühürlüyorlar, kapatıyorlar.
Her işin usulü var" karşılığını verdi.
Düzenlemede 6 aydan 1 yıla kadar hapis ve adli para cezası olduğunu söyleyen
Gündüz, "Kapatma yok ama..." denilmesine, "Kapatma yok. Kurumu
niye kapatacaksınız? Esas kurumun işlevini, içeriğini düzeltin" karşılığını
verdi.
Gündüz, "Cumhurbaşkanı yasayı iade ederse tavrınız ne olacak?" sorusunu,
"Geçiririz, geçiririz. Hiç endişe etmeyin, aynen de geçiririz" diye
yanıtladı. İade gerekçelerini görmeden konuşmanın "dereyi görmeden paçayı
sıvamak" olacağını belirten Gündüz, şöyle konuştu:
"Önce gerekçeleri görürüz. Ben böyle bir iade olacağına inanmıyorum. Hele
kanunun geçmişi ve 261. maddeden kimsenin mahkum ve mağdur olmadığı düşünülürse,
o zaman toplumda olmayan bir şeyi koymanın ne anlamı var? Geldiği zaman değerlendiririz.
TCK'nın bir sürü maddesi var. 163, 141, 142 kalktı ne oldu? Yerine 312 konuldu.
Yasanın bir tek bu maddesi, kanuna aykırı yapılanmayı düzenliyor değil. Daha
bir sürü maddesi var. Onları incelerseniz görürsünüz.
Hiçbir şey başıboş değil."