Kolay ruhsat, sıkı denetim

Çevre ve Şehircilik Bakanı Bayraktar ve Sağlık Bakanı Recep Akdağ, beraberlerinde TOKİ Başkanı Ahmet Haluk Karabel ile şehircilik, kentsel dönüşüm uygulamaları ve planlarını yerinde görmek üzere Erzurum'a geldi. Erzurum Valiliği'ni ziyaret eden Bayraktar ve Akdağ, Vali Sebahattin Öztürk'ten çalışmaları hakkında bilgi aldı.

Burada gazetecilere açıklama yapan Çevre ve Şehircilik Bakanı Bayraktar, ''Yapı denetim firmalarına ceza yağıyor, bu inşaat sektörünü nasıl etkiler'' şeklindeki soru üzerine şunları kaydetti:x

''Yapı denetim sistemi konusunda 2001 yılında 18 ilimizde pilot uygulaması yapılmıştır ama 2011 yılı başından itibaren tüm Türkiye'de bu geçerli olmuştur.

Yapı denetimlerinde 200 kilometre mesafedeki şehirlerin yapı denetim kuruluşlarının o şehirlere hizmet yapabilme imkanı getirdik. Eğer yapı denetimlerinde yedek kuruluşlar varsa onların da hemen devreye girmesi imkanını getirdik. Ama yapı denetiminde sadece kağıt üzerinde denetim yapanlara da çok sıkı şekilde cezalar uygulamaya başladık. Bundan sonra ruhsatları çok daha kolay vereceğiz, denetimi de çok daha sık hale getireceğiz. İnşaatın her safhasında adım adım denetleme işini yapacağız. Yapı denetimlerini de geliştireceğiz. Bunları teknik müşavirlik kuruluşları haline getirip, tüm Tükiyemizde yapı denetiminde teknik müşavirlikte gelişmiş bir modeli yakalamak için ciddi çalışmalar içindeyiz. Esas düzenlemeleri yasadan sonra getireceğiz. Denetimi sıkılaştıracağız.''

Sağlık Bakanı Recep Akdağ

Sağlık Bakanı Recep Akdağ ise bir gazetecinin, ''Televizyon dizilerinin toplumsal şiddeti tetiklemesi söz konusu mu'' sorusuna, şu yanıtı verdi:

''Şiddet görüntüleri özellikle büyüyen çocuklar ve gençler başta olmak üzere, insan psikolojini olumsuz etkiliyor. Şiddet görüntüleri biz de sadece televizyon dizilerinde değil, internet açısından da, bilgisayar oyunları açısından da önemli bir mesele, önemli bir problem. Biliyorsunuz mecliste bir internet ve buna benzer konularda araştırma komisyonu kurduk. Burada herkese çok önemli görevler düşüyor. Şiddet konusunda, kişisel şiddet eğilimini azaltmak için herkese çok büyük görevler düşüyor. Medyamıza, televizyonlarımıza da çok büyük görevler düşüyor. Bunların hepsinini devletin getireceği düzenlemelerle de yapabilir diye düşünmek de bence doğru değil. Mutlaka medyanın da kendi içerisinde etik ve ahlaki prensipleriyle bu meseleye dikkat etmesi lazım.''