Hürriyet Gazetesi yazarı Cüneyt Ülsever'in Teftiş Kurullarına ilişkin ikinci yazısı

Haber Giriş : 10 Kasım 2003 12:00, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Teftiş kurulları

 

04. 11.2003 günü kamu reformu ile ilgili yazdığım yazıda reforma karşı çıkan statükocu aklın tepkilerini teker teker irdelemiştim.

Yazımın bir yerinde;

??Teftiş kurulları kaldırılırsa yolsuzluklar belgelenemezmiş!

Bankalar, yıllar içinde dinlene dinlene soyulurken Banka Teftiş

Kurulları, Hazine Murakıpları, Başbakanlık Teftiş Kurulu ne yapıyordu?'' diye yazmıştım.

Bu cümleye Maliye Müfettişleri, Başbakanlık Yüksek Denetleme Kurulu, Devlet Denetim Elemanları Derneği ve şahıslardan tepkiler geldi.

Ben açıkça yazmadığım için bana yazanlar teftiş kurulları ile ilgili görüşlerimi haklı olarak anlamamışlar.

Ayrıca, gelen tepkilerde çok haklı itirazlar ve önemli bulduğum öneriler de var. Anladım ki:

Bu kurulların görüşleri alınmadan hazırlanan taslak bazı yönleri ile eksik, hatta kastının tersini savunuyor.

* * *

Ben bir liberal-demokrat olarak yetkilerin merkezden çevreye dağılmasını hararetle destekliyorum ama teftiş kurullarının tamamen ortadan kalkmasını savunmuyorum. Zira, liberal devletin asli görevi denetleme ve dengelemedir.

Demokrasi ancak bu şekilde ayakta durur.

* * *

Görevini ifa edemediğine ve kaldırılması gerektiğine inandığım teftiş kurulları, bağlı bulunduğu kuruluştaki genel müdürün veya bakanlıktaki bakanın/müsteşarın sultası altında denetim yapan kurullardır.

Nitekim, Başbakanlık Yüksek Denetleme Kurulu'nun bazı üyeleri de benimle aynı fikirdeler ki yolladıkları mektupta aynen;

??Türkiye'deki bütün teftiş kurulları, bağlı bulunduğu genel müdür, yönetim kurulu ya da bakanın ağzından çıkacak sözlere bakar ve çıkan sözleri emir telakki ederek teftişe koşarlar'' diyor.

Mektup, TPAO'da bir genel müdürün, Trakya Bölge Müdürü ve Batman Bölge Müdürü'nü görevden alabilmek için hemen teftiş kuruluna koştuğunu örnek olarak anlatıyor.

Yolsuzluk Komisyonu Raporu'nun 431. sayfasında, ??1996 yılı Halk Bankası YDK raporunda 14 konudan soruşturma istenmesine rağmen 1996 yılı KİT Alt Komisyonu'nda hiçbirisi dikkate alınmamış ve Banka KİT Komisyonu'nca ibra edilmiştir'' diye referans veren Denetim Elemanları Derneği de esasen beni teyit ediyor.

Benim elimde de birkaç kez değiştirilen banka murakıp raporları var. Raporlar siyasi iradeye göre değiştirilmiş.

* * *

Görüşüme göre; sadece işlemlerin uygunluk/teknik denetimini yapacak İç Denetim, ilgili kurumlarda kalabilir.

Ancak, yolsuzluk/rüşvet/kayırmaca/kasıtlı ihmal/kararları uygulamama vb. teftişler, tek bir merkezde toplanacak ve tamamen özerk hale getirilmiş, açık ve sert kuralları olan, üyesi olmak çok zorlaştırılmış, ayrıldıktan sonra teftiş ettiği kamu/özel kurumlarda 5 yıl çalışamayacak bir teftiş kurulu tarafından yapılmalı.

Başbakanlık Yüksek Denetleme Kurulu kafamdakine en yakın kurum.

Ancak, bu kurum doğrudan TBMM' ye bağlanmalı, hesabı TBMM'ye vermeli, sadece onun tarafından denetlenmeli.

Cumhurbaşkanı' na bağlı Devlet Denetleme Kurulu da görevine aynen devam edecek.

Denetim yapmayan devlet, devlet olamaz!

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber