Yargıtay, bugün bir gazetede dokunulmazlıklarla ilgili yapılan habere açıklık
getirdi. Yargıtay üyelerinin haberde vurgulandığı anlamda dokunulmazlıklarının
bulunmadığı belirtilen açıklamada, dokunulmazlığın işlev ve amacıyla hakim bağımsızlığının
işlev ve amacının farklı olduğu vurgulandı.
Yargıtay'dan yapılan yazılı açıklamada, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın 83/1.
maddesinde "mutlak dokunulmazlık" ve aynı maddenin 2. fıkrasında "nispi
dokunulmazlık" ile ilgili düzenlemelere yer verildiği hatırlatılarak, "Mutlak
dokunulmazlık, TBMM üyelerinin meclis çalışmalarındaki oy, düşünce ve sözlerinden
sorumlu olmamaları, nispi dokunulmazlık ise seçimden önce veya sonra suç işleyen
milletvekillerinin yargılanmasının dönem sonuna bırakılmasıdır. Suç işleyen
Yargıtay üyelerinin sorumlu olmayacaklarına ve yargılanmalarının ertelenebileceğine
ilişkin ne Anayasamızda, ne de yasalarda hüküm bulunmamaktadır" denildi.
Hakim bağımsızlığı ve teminatı gereği hakimlerin özel yargılama usulüne tabi
bulundukları belirtilen açıklamada, kendisini güvencede hissetmeyen hakimin
yargılama yapması ve doğru karar vermesinin mümkün olmadığı, hakimin bağımsızlığı
ve teminatının, bu nedenle yargılayanlar için değil, aslında yargılananlar için
bir güvence olduğu vurgulandı. Açıklamada, yargıda rüşvet iddialarını içen Neşter-2
Operasyonu davası da üstü kapalı olarak hatırlatılarak, "Dokunulmazlığın
işlev ve amacıyla hakim bağımsızlığının işlev ve amacı farklıdır. Hakimler dokunulmaz
değildir. Aksine ne denli dokunulabilir oldukları yakın zamandaki değişik hadiselerle
görülmüştür" değerlendirmesi yapıldı.
Anayasa'da açıkça mahkemelerin bağımsızlığından söz edildiğine işaret edilen
açıklamada, mahkemelerin bağımsızlığının temel şartının hakim teminatı olduğu,
hakim bağımsızlığıyla teminatı kavramlarının birbirini tanımlayan kavramlar
olduğu ifade edildi.
İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi, Kişisel ve Siyasal Haklar Sözleşmesi ve
Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin hakim teminatını içeren maddelerinin hatırlatıldığı
açıklamada, hakimin Yasama ve Yürütme organlarına karşı bağımsız olması ve korunması
gerektiği vurgulandı. Toplu mahkemelerde hakimin diğer üyelere karşı da bağımsız
olması gerektiği belirtilen açıklamada şu ifadelere yer verildi:
"Hakimler doğrudan veya dolaylı baskı, etki, tehdit ve teşfike kapalı olmalı.
Anayasa, kanun, hukuk ve vicdani kanaatlerine uygun olarak karar vermelidirler.
Hakim bağımsızlığı ve teminatı yargılama işlevini yerine getiren hakimler için
bir ayrıcalık olmayıp, yargılananlar için adil yargılanma hakkının güvencesidir.
Bağımsız ve teminatlı olmayan bir mahkemenin adalet dağıtması, temel insan hak
ve özgürlüklerini koruması mümkün değildir. Hakim bağımsızlığı ve teminatı hukuk
devleti olmanın 'olmazsa olmaz' şartını oluşturmaktadır. Bağımsız, tarafsız,
adil ve hızlı işleyen bir yargı, sosyal barışın güven ve huzurun teminatı olduğu
kadar devletin de varlık nedenidir."
Hakim teminatının görevle ilgili olduğu ve haberde belirtildiği gibi Yargıtay,
emekli başkan ve üyelerinin teminatı bulunmadığı kaydedilen açıklamada,
"Bu hususun kendisi de hukukçu olan Adıyaman Milletvekili Sayın Hüsrev
Kutlu'nun gözünden kaçmış olacağını düşünmekteyiz. Dokunulmazlık kavramıyla
hakim bağımsılığı ve teminatı kavramlarının bu çerçevede değerlendirilmesi durumunda
sağlıklı ve doğru bir sonuca ulaşılacağı tabidir" denildi.
Yargıtay'dan 'dokunulmazlık' açıklaması...
Haber Giriş : 2005-11-11T15:10, Son Güncelleme 2018-03-27T00:42