Güler: Terörle mücadelenin çözüm süreciyle ilgisi yok

İçişleri Bakanı Güler,''Terörle mücadele, teröristle mücadele hiçbir zaman kesintiye uğramaz. Bunun çözüm süreciyle de ilgisi yoktur'' dedi.

Kaynak : Anadolu Ajansı
Haber Giriş : 05 Mart 2013 12:13, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42
Güler: Terörle mücadelenin çözüm süreciyle ilgisi yok

İçişleri Bakanı Muammer Güler, terörle mücadelenin hiçbir zaman kesintiye uğramayacağını belirterek, ''Eğer terör devam ediyorsa ülkenin görevi vatandaşların can, mal, ırz ve tasarruf güvenliğini korumaktır. Bu konuda herhangi bir taviz söz konusu değil ama biz bu çözüm sürecinde herkesin üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmesini bekliyoruz. Devletin görevi neyse onu tabii ki sürdürmeye devam edecek'' dedi.

Güler, Emniyet Genel Müdürlüğü'nde düzenlenen Emniyet Müşavirleri Değerlendirme Toplantısı'na gelişinde basın mensuplarının sorularını yanıtladı.

Nevruz kutlamaları için alınacak güvenlik tedbirleriyle ilgili soru üzerine Güler, 21 Mart Nevruz şenliklerinin geçmişte olduğu gibi kardeşlik havasında, huzur içinde geçmesi için her türlü tedbirin alındığını belirtti.

Geçmişte bazı yerlerde kutlamaları şiddete, kanunsuz gösterilere çevirmek isteyenler olduğunu ifade eden Güler, şunları kaydetti:

''Biz, Nevruz'un alanlarda özgürlük içinde kutlanacağı, insanların kendisini en iyi şekilde ifade edebileceği, herkesin Nevruz'u güzellikler içinde kutlayacağı bir ortam yaratmaya çalıştık. Bu sene de yapacağımız odur. Ama şiddete veya başka kanunsuz gösterilere dönüştürülmesi halinde, elbette bu hafta yapacağımız asayiş değerlendirme toplantısında ilgililerle bunları değerlendireceğiz ve bütün önlemleri alacağız. Zaten vilayetlerin aldığı önlemler var. Hassasiyet arz eden iller var. Bu konuda onlarla ilgili özel önlemleri de paylaşacağız. Ben bu seneki Nevruz'un geçtiğimiz yıllarda yaşanan bazı sıkıntıların tekrarlanmayacağı bir yıl olmasını diliyorum'' dedi.

-Çözüm süreci-

Çözüm sürecine ilişkin fazla konuşmak istemediğini, süreci adım adım izlediklerini hatırlatan Güler, ''Herkes eylemleriyle söylemleriyle bu konuya katkıda bulunacak. Çözüm sürecinin, milli birlik ve kardeşlik projesi kapsamında memleketimizin bütün insanlarını toparlayıcı olarak gören bir anlayış olduğunu söyledik. Bu anlamda herkes üzerine düşeni yapmalı'' değerlendirmesinde bulundu.

-Operasyonlar-

İçişleri Bakanı Güler, terör örgütü PKK'ya yönelik operasyonların durduğu yönünde haberler olduğunun hatırlatılması üzerine şunları söyledi:

''Teröristle terörle mücadele, siyasetle müzakere. Bizim kesin yaklaşımımız budur. Sayın Başbakanımızın ifadesi de budur. Terörle mücadele, teröristle mücadele hiçbir zaman kesintiye uğramaz. Bunun çözüm süreciyle de ilgisi yoktur. Eğer terör devam ediyorsa ülkenin görevi vatandaşların can, mal, ırz ve tasarruf güvenliğini korumaktır. Bu konuda herhangi bir taviz söz konusu değildir ama biz bu çözüm sürecinde herkesin üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmesini bekliyoruz. Devletin görevi neyse onu tabii ki sürdürmeye devam edecek.''

Güler, BDP'lilerin Sinop gezisi sırasında yaşananlarla ilgili müfettişlerin raporunun henüz kendisine ulaşmadığını belirtti.

Bakan Güler, şöyle devam etti:

''Arkadaşlar ön bilgi verdiler, tespitlerini yapıyoruz. Daha önce de söylemiştim bu tip olaylarda bir eksiklik, bir ihmal varsa hem onun müsebbipleriyle ilgili gerekli uyarıları veya onunu gerektirdiği cezaları vermekle beraber biz, benzeri olaylarda nasıl davranılması gerektiğini, hangi konularda eksikliğimiz var nerelerde ilave önlemler alabiliriz bunu da değerlendiriyoruz. Meydana gelebilecek benzeri olaylarda ders vermesi bakımından da bu şekilde değerlendirme yapıyoruz. Kasıt tabii ki olmaz, biz kasıt olarak kesinlikle görmüyoruz. Müfettişler bize bir rapor getirecekler bizim derdimiz illa birilerinin peşine düşüp cezalandırmak değil. Önemli olan bu tip olaylarda dikkatli, özenli, ihmale yer vermeyen bir planlama içinde olmak. Bakalım kimler bu konuda hangi amaçla hangi kışkırtmalarla veya hangi tertiplerle böyle bir olay meydana gelmiş. Tek taraflı mıdır, başka tahrikler var mıdır onu değerlendireceğiz.''

-Samatya'daki cinayet-

Güler, geçen yıl Samatya'da bir kişinin öldürülmesi ve 3 kadının gasbedilmesine ilişkin de ''Bu olaylar başka şekilde yorumlandı. Bir etnik gruba yönelen davranışmış gibi algılandı. Biz bundan çok üzüntü duymuştuk ve olayın titizlikle incelendiğini söylemiştik. İstanbul polisi adeta iğneyle kuyu kazar gibi binlerce, on binlerce görüntüyü de izleyerek dün faili buldu. DNA örnekleri failinkiyle uyuştu'' bilgisini verdi.

Polisi çalışmasından dolayı kutlayan Güler, ''Adıyaman'da BDP ve KESK binalarına yazılama yapılmıştı. Onların da faillerini arkadaşlarımız yakaladılar'' diye konuştu.

8 Mart Dünya Kadınlar Günü alınacak tedbirlerin sorulması üzerine de Bakan Güler, ''Tabii ki olayların farklı yöne çekilmemesini, 8 Mart'ın huzur içinde kutlanmasını istiyoruz. Türkiye açık, çoğulcu bir toplum sivil toplum kuruluşlarının her zaman her yerde kendilerini ifade etmesi mümkündür. Bizim görevimiz de onlara bu ortamı sağlayacak tedbirleri almaktır. Ben herkesin sorumlu davranacağını bekliyorum'' dedi.

Güler, terör örgütü PKK'nın elindeki kamu görevlilerinin durumuyla ilgili yeni bir gelişme olmadığını bildirerek, ''Önümüzdeki günlerde bekliyoruz. Elbette ki onların ailelerine kavuşmaları bizleri memnun eder'' ifadelerini kullandı.

İçişleri Bakanı Muammer Güler, ''Türkiye, giderek artan imkan ve yetenekleriyle bölgesinde kalıcı barışın tesisini hedefleyen, istikrar ve güvenlik üreten, ülkeler arası problemlere sağduyulu, yapıcı ve barışçıl yollardan çözüme öncü bir ülke haline gelmiştir'' dedi.

Güler, Emniyet Genel Müdürlüğü'ndeki Emniyet Müşavirleri Toplantısı'nda, önceki yüzyıla damgasını vuran küreselleşmenin, bu çağı da şekillendirdirip hızlı bir değişim ve dönüşüm yarattığını söyledi.

Günümüzde güçlü olanın değil değişime uyabilenin ayakta kaldığını ifade eden Güler, ''Artık sadece bireyler değil, devletler ve hatta devletler üstü uluslararası kuruluşlar da değişime ayak uydurarak ayakta kalmak zorunda olduklarını gördüler'' dedi.

Son dönemde Türkiye'de birçok kurum ve kuruluşun, yurt dışında eşgüdüm içinde gerçekleştirdikleri çalışmalarla, başta küresel barış ve istikrar olmak üzere sosyal, küresel ve ekonomik alanda takdire değer çalışmalar yaptıklarını belirten Güler, bu çalışmaların iyi işleyen iletişim kanalları aracılıyla sağlandığını bildirdi.

Bu iletişim kanalların başında yabancı ülke güvenlik teşkilatlarıyla doğrudan iletişim kurulmasını sağlayan yurt dışındaki emniyet müşaviri, ateşe ve polis irtibat görevlilerinin geldiğini ifade eden Muammer Güler, ''Bugün uluslararası alanda icra edilen güvenlik ve iş birliği faaliyetleri, Türkiye Cumhuriyeti'nin etkili ve istikrarlı bir dış politika aracı haline gelmiştir'' dedi.

-''Türkiye'nin etkinliğinin artmasına katkı sağlıyor''-

Emniyet Genel Müdürlüğü'nün, Türk dış politikasına paralel olarak uluslararası alanda yaptığı etkin çalışmalarla, özellikle Balkanlar, Orta ve Güney Asya ile Afrika ve Kafkaslar başta olmak üzere dünyanın çeşitli yerlerinde yürüttüğü iş birliği faaliyetleriyle, Türkiye Cumhuriyeti'nin görünürlüğü ve etkinliğinin artmasına katkı sağladığını belirten Güler, ''Emniyet Genel Müdürlüğü'nün, görev alanına giren konularla ilgili 89 ülkeyle imzalanan hukuki metinler çerçevesinde, ulusal çıkarlarımız iyi niyet ve mütekabiliyet ilkeleri doğrultusunda ikili ve çok taraflı uluslararası güvenlik politikaları sürdürülmekte ve polis iş birliği faaliyetleri gerçekleştirilmektedir'' dedi.

Güler, konuşmasına şöyle devam etti:

''Birleşmiş Milletler, Avrupa Birliği, Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı, Uluslararası Polis Teşkilatı ve diğer çok uluslu organizasyonlara ve kuruluşlara Emniyet Genel Müdürlüğü'nün yaptığı uzman personel katkısı, küresel barış ve istikrarın sağlanması için atılan önemli adımlar arasındadır.

Emniyet Genel Müdürlüğü'nün yurt dışı çalışmalarında görülen sayısal artış, beraberinde nitelikli iş birliğini de getiriyor. Son olarak Fransa ve İspanya'da terör örgütü PKK ve KCK'ya karşı yürütülen ve 16 örgüt mensubunun tutuklandığı operasyonlarda olduğu gibi ortak bir anlayış temelinde karşılıklı işbirliği sağlanmıştır.

Türkiye giderek artan imkan ve yetenekleriyle bölgesinde kalıcı barışın tesisini hedefleyen istikrar ve güvenlik üreten ülkeler arası problemlere sağduyulu, yapıcı ve barışçıl yollardan çözüme öncü olan bir ülke haline gelmiştir.

Hükümetimizin izlediği dış politika çerçevesinde bölgesinde ve dünyada gerçekleştirdiği sürdürülebilir ve etkin politikalar, ülkelerle karşılıklı vize muafiyetinin getirilmesi, terör ve organize suçlar başta olmak üzere sınır aşan suçlarda yapılan başarılı operasyonlar, kalıcı barışın tesisine yönelik önemli uluslararası adımları teşkil etti.''

Yurt dışı teşkilat kadrolarının arttırılmasının sınır aşan suçlarla mücadele ve karşılıklı polis iş birliğinin geliştirilmesine katkı sağlayacağını kaydeden Güler, yurt dışında görevli kadroların arttırılması konusunda hükümete gerekli önerileri götüreceğini de söyledi.

Muhabir: Zafer Fatih Beyaz-Serdar Açıl

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber