Aşkın'dan Gürüz'e: "Onurum, daha önce hiç bu kadar ayaklar altına alınmadı; mürteci, bölücü ve vatan haini olmadığımı kanıtlamaya çalışmadım"
13 Ağustos 2001'de, dönemin YÖK Başkanı Kemal Gürüz, Van 100. Yıl Üniversitesi
Rektörü Prof. Dr. Yücel Aşkın'a 6 sayfalık bir yazı göndererek savunma ister.
Yazıda, Aşkın'ın yaptığı atamalarla ilgili şu iddialar yer almaktadır:
* Aşkın'ın danışmanı Doç. Dr. Yakup Akgül'ün eşinin çarşaflı olduğu, ancak birkaç
aydır türban takmaya başladığı
* Aşkın'ın genel sekreter, daire başkanları ve danışmanlarının yönlendirmesiyle
Kürtçü kişileri idari görevlere getirdiği
* Halen Van 3. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki çete davasında Aşkın'la birlikte yargılanan
YYÜ Genel Sekreteri Işık Tepe'nin, PKK yanlısı YYÜ Öğrenci Derneği'nin 1. olağan
kongresine katıldığı...
Laiklik timsali mi?
Önceki günkü Yeni Şafak'ta yer alan yukarıdaki haberin devamını ve yorumunu,
Nazlı Ilıcak'ın Bugün gazetesindeki dünkü köşesinden aktarmak istiyorum:
"(...) Yücel Aşkın adeta laikliğin timsali haline geldi. Oysa birkaç yıl
önce Aşkın'ın İslamcı olduğu iddiaları ortaya atılmış, YÖK Başkanı Kemal Gürüz
de bu iddialar karşısında Aşkın'dan görüşlerini sormuş, o da YÖK'e bir rapor
yazarak kendisini savunmuştu.
3 - 4 sene önce İslamcıların oylarıyla seçildiği söylenen Aşkın, nasıl oluyor
da laiklik cephesinin kahramanı yapılıyor? Bakın Yücel Aşkın, YÖK'e gönderdiği
raporunda kendisini nasıl savunmuş:
"Bu üniversitede oyların % 85'i İslamcıdır; % 10'u Büyük Birlikçidir; sadece
% 5'i Cumhuriyetçi ve Atatürkçüdür. Bu duruma göre rektörlük seçimlerinde, kim
hangi görüşlerle katılırsa katılsın, sonucu İslamcı oyların belirleyeceği açıktır.
Bu kesim, hep kendilerini destekleme ihtimali olanlara oy vermiş, Prof. Bayşu,
Prof. Şen ve son seçimde de Prof. Andiç'i büyük ölçüde destekleyerek bugüne
gelinmiştir.
Dinci ve Kürtçü mü?
Ancak, Nisan 1999 seçimlerinde İslamcı ve Büyük Birlik Partili kesimin hesapları
tutmamıştır. İslamcı oyların % 70-72'si 3 rektör adayına gitmiş, % 15 kadarı
da beni desteklemiştir. Bu konu başta sorun edilmemiş, ancak seçimin kaybedilmesiyle,
kendileri sanki İslamcılardan oy almamışlar gibi, benim mürteci oylarıyla iktidara
geldiğimi işlemeye başlamışlardır.
Rektör oluncaya kadar, -ki Van'da 4.5 yıl öğretim üyeliği yaptım; bunun 3.5
yılı 100. Yıl Üniversitesi Ziraat Fakültesi dekanlığıdır- beni radikal dinci
ve Kürtçü öğretim elemanlarının desteklediğine dair hiçbir rapor, ihbar, hatta
imada bulunulmamıştır."
Bugün, laikliğin bekçisi gibi gösterilen Yücel Aşkın, birkaç sene önce, "mürteci,
bölücü ve vatan haini" ilan edilmiş. Nitekim kendisini savunmak üzere YÖK
Başkanı Prof. Kemal Gürüz'e gönderdiği raporunun sonuna, son söz ekleyerek,
bu kırgınlığını şöyle ifade ediyor:
"1961 yılından bu yana, devlet hizmeti yapan, Cumhuriyetin temel ilkelerini
daima ve her koşulda savunan biri olarak, hiç bu kadar onurumun ayaklar altına
alındığı bir süreci yaşamadım; mürteci, bölücü ve vatan haini olmadığımı kanıtlamaya
çalışmadım."
meral tamer/milliyet