Teknolojiye yenik düşen zanaat, semercilik

Geçmişte 'Altın Bilezik' olarak adlandırılan zanaatlardan biri olan İnsanların yük taşımada ve ulaşımda kullandıkları yük hayvanlarının yerini motorlu araçların almasıyla semercilik mesleği unutulmaya yüz tuttu. İşlerin yok denecek kadar az olduğunu belirten Özsır, teknolojinin gelişmesiyle eşek, katır ve at gibi yük taşıyan hayvanlara ihtiyacın kalmaması semercilik mesleğini bitirdiğini ifade etti. Geçen sene yüzde 50 olan çalışma ve satış payının bu sene yüzde 10'lara kadar düştüğünü dile getiren semerci ustası Ali Özsır, “ Vergiden muhafız ama işlerin normalin çok çok altında seyretmesi bağkur ve dükkan kirasını yatıramaz hale getirdi. 2-3 ay siftah yapmadan dükkan kapattığımız zamanlar oluyor. Yaşım 47 oldu. Bu saatten sonra başka işlerle de uğraşma imkanım yok ve yan gelir sağlayacak tarlamız bahçemiz yok. İki tane üniversitede okuyan çocuğum var. Okutuyorum ama gelin siz bana sorun. Zor anlarda eş dost yardım ediyor ama nereye kadar. Ben bir baba olarak çocuklarımın istikbalini düşünmek zorundayım” dedi.

Semer yapımında kullanılan ana malzemelerin kavak ağacından kesilen ahşap parçalar, kendir, kamış, keçe gibi malzemeler olduğunu ifade eden Özsır sözlerini şöyle sürdürdü; “Semerin yapımını anlatmak zordur. Semercilik gözle görülüp elle işlenen bir zanaattır. Kültürel anlamda önemli bir değere sahip olan bu zanaata ve ustasına sahip çıkılması gerekir. Ben şahsım adıma yetkililerden yardım istiyorum”Semerlerin büyük emek harcanarak yapıldığını vurgulayan Ahmet Özsır, bir eşek semerinin 100 lira, at semerinin ise yaklaşık 150 lira olduğunu belirtti. Semer maliyetinin yarısının malzemeye harcandığını dile getiren Özsır, bir semerden yarı yarıya para kazandıklarını ifade etti.