'Emniyet Teşkilatı'nda her 4 polisten birinin maaşında haciz var'

Anavatan Partisi Genel Başkan Yardımcısı Züheyir Amber, "Sayın İçişleri Bakanı, aradan 3 yıl geçmesine rağmen miş ve mışlı cümlelerle konuyu geçiştirmektedir. Sayın Bakan bu arkadaşlarımız sizden vaad değil, ivedi olarak çözüm bekliyorlar. Bırakın yapacağız halledeceğiz laflarını bir kenara, günümüzde bu tip siyasetçiler ve siyaset kalmadı artık. Bakanlığınıza bağlı çalışanlarınız, insanlarımız intihar ediyorlar. Bunun sizce hiç mi değeri yok? Bu intihar haberlerinden sonra ilgili bürokratlarınızla neden derhal toplanıp bu çalışmalarınızın beklentisi olan kararları çıkartmıyorsunuz? Hala oturduğunuz o makamda rahat mısınız?" dedi.

Anavatan Partisi Genel Başkan Yardımcısı Züheyir Amber, parlamentoda bugün düzenlediği basın toplantısında, kredi kartını ödeyemediği için intihar ettiği iddia edilen polislerin sorunların gündeme taşıdı. İntihar eden polislerin nedenlerinin kredi borçlarını ödeyememek olduğunu belirten Amber, "Ne acıdır ki bu vahim olaylar, kredi kartı borçlusu olarak gündeme getirilmiştir. Oysa gelin burada bir bakalım, polis memurları ve mahalle bekçileri hangi şartlarda çalışıyor ve hayatını idame ettiriyor" ifadelerini kullandı. Genel Müdürlüğü'nün yaptırdığı araştırmadan bilgiler veren Amber, 200 bin polisin çalıştığı Emniyet Teşkilatı'nda her 4 polisten birinin maaşında haciz olduğunu, bunun ortalama 50 bin polis olduğunu ifade etti.

Herhangi bir kamu kuruluşu sınav yaptığında gözetmen olarak görevlendirilen öğretmenlere 60 YTL ödenirken, orada güvenliği sağlayan polis memurlarına "asli görevinizdir" denildiğini kaydeden Amber, aynı şekilde polislerin spor karşılaşmalarına konserlere de gittiğini ifade etti.

"Senede birer çift elbise ve ayakkabı vererek gece-gündüz, Cumartesi-Pazar, bayram ve yılbaşı tatili olmadan sürekli en üst seviyede hizmet beklediğimiz bu çalışanlarımızın, ekonomik ve sosyal durumlarını yükseltmeliyiz" ifadelerini kullanan Amber, şöyle dedi:

"Benim Bakanlık anlayışım, öncelikle başında Bakan olarak bulunduğunuz birimlerin dertlerini, sıkıntılarını, sorunlarını ve taleplerini çözmektir. Oysa ki Sayın İçişleri Bakanı, aradan 3 yıl geçmesine rağmen miş ve mışlı cümlelerle konuyu geçiştirmektedir. Sayın Bakan bu arkadaşlarımız sizden vaad değil, ivedi olarak çözüm bekliyorlar. Bırakın yapacağız halledeceğiz laflarını bir kenara, günümüzde bu tip siyasetçiler ve siyaset kalmadı artık. Bakanlığınıza bağlı çalışanlarınız, insanlarımız intihar ediyorlar. Bunun sizce hiç mi değeri yok? Bu intihar haberlerinden sonra ilgili bürokratlarınızla neden derhal toplanıp bu çalışmalarınızın beklentisi olan kararları çıkartmıyorsunuz? Hala oturduğunuz o makamda rahat mısınız? Anavatan Partisi olarak Emniyet Teşkilatı'na bağlı olarak çalışan polis memurlarımızın, çarşı mahalle bekçilerimizin ve onların amirlerinin, çalışma saatlerinin insanlık sınırları içinde düzenlenmesi, almış oldukları ücretlerin refahlarını sağlayabilecek ölçüde arttırılmasının emekli olduklarında kimseye muhtaç kalmadan geçinebilecek maaş bağlama oranının tespit edilmesi, bir iş makinesi gibi değil, insan oldukları düşüncesiyle çalıştırılmalarını istiyoruz ve bunu savunuyoruz."