Kefen paralı cinayet davasına başlandı

İzmir'de 13 yıl önce evlendiği üçüncü eşi Fatma İkibaş'ı öldürdüğü ve cesedinin yanına da 'Kefen parası' diye not yazıp 400 TL bıraktığı öne sürülen İbrahim İkibaş, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istemiyle yargılandığı davada ilk kez hakim karşısına çıktı. İbrahim İkibaş, "Yüzüme tükürüp, küfür etti. O an kendimden geçtim. Bir el ateş ettim. Şimdi çok pişmanım. Ailesinden özür diliyorum" dedi.

Karabağlar İlçesi Zaimağa Caddesi'nde geçen haziran ayında, silah sesi duyanların ihbarı üzerine olay yerine giden polis, çilingir yardımıyla girdikleri evde tütün işletmelerinde çalışıp emekli olan Fatma İkibaş'ın (57), başından tabancayla vurulmuş cesediyle karşılaştı. Olayla ilgili araştırma yapan polis ekipleri, görgü tanıklarının evden en son çıktığını söyledikleri, İkibaş'ın 13 yıl önce evlendiği eşi İbrahim İkibaş'ı (59) aramaya başladı. Evdeki incelemeler sırasında, talihsiz kadının cesedinin başucunda, İbrahim İkibaş'ın yazdığı tahmin edilen 'Kefen parası' notu ve 400 lira bulundu. Cinayet şüphelisi olarak aranan koca İbrahim İkibaş, İzmir Emniyet Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği dedektifliğinin yaptığı çalışma sonucu Buca İlçesi'nde yakalandı. Adliyeye sevk edilen şüpheli çıkarıldığı mahkemece tutuklandı.

EVİ SATIP EŞİNİN PAYINI VERMEMİŞ

Önceden iki evlilik daha yaptığı ve eşlerinden birini de bıçakla yaraladığı belirtilen şüphelinin, bankalara borçlarını ödemek için iki yıl önce satın aldıkları evi sattığı, ancak müşterek tapu olan evlerinin parasından Fatma İkibaş'a düşen payı vermediği için sık sık tartıştıkları öne sürüldü. 7'nci Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki ilk duruşmaya 'Eşini kasten öldürmek' suçundan hakkında ağırlaştırılmış ömürboyu hapis cezası istenen tutuklu sanık İbrahim İkibaş ve avukatı Enver Dikilitaş katıldı.

Sanık İbrahim İkibaş savunmasında, eşinin daha önceki evliğinden bir kızının olduğunu, kızının söz dinlemeyen biri olduğunu, bu yüzden de kızın davranışlarına ilişkin eşiyle sık sık kavga ettiklerini, kızın 'cinsel tacizde bulunduğu' iddiasıyla kendisini savcılığa şikayet ettiğini ve velayetin amcasına verildiğini anlattı. Daha önce iki kez boşanma istemiyle dava açtığını, ancak eşinin kendisini sevdiğini söylemesi üzerine davalardan vazgeçtiğini; evlilikleri süresince eşinin iki kez kendisini terk ettiğini belirten sanık, kendi evini müşterek tapuya çevirdiğini, eşinin evin üzerindeki ipoteği kaldırmak için evi satılığa çıkardığını öğrendiğini, kendisiyle konuştuğunda, "evi satalım ben ayrılmak istiyorum" dediğini, evi satıp parayı paylaştıklarını söyledi.

'BİR YILDIR AYRI ODALARDA YATIYORDUK'

İbrahim İkibaş, eşi ile aynı evde yaşasalar da 1 yıldır farklı odalarda yattıklarını, karı koca hayatlarının olmadığını öne sürerek şöyle devam etti:

"Olay sabahı maktül bana kiralık bir ev tuttuğunu ve bütün eşyaları alacağını söyledi. Eşyaların yarısını bana vermesini söyledim, o ise bana, 'sen eşyayı napacaksın, sen huzurevine git' gibi sözler söyledi, küfür etti ve suratıma tükürdü. Bunun üzerine 1994 yılındaki bir olaydan dolayı hasımlarım olduğu için geçen sene aldığım silahla eşime bir defa ateş ettim. Sonra tuvalete gidip geldiğimde eşimin yerde yattığını gördüm. Olayın etkisiyle evden çıktım, olaydan dolayı çok pişmanım ve üzgünüm. Maktülün yakınlarından da özür dilerim. Tahliye talebim yoktur."

Mahkeme heyeti, maktül Fatma İkibaş'ın kızı Naciye K.'nin ifadisinin alınması için Bursa Ağır Ceza Mahkemesi'ne yazılan yazının cevabının beklenmesine, sanığın tutukluluk halinin devamına karar vererek duruşmayı erteledi.