Savcı TIR'ların MİT'e ait olduğunu biliyordu!

Rapora göre, arama emrini veren savcı, araçların MİT'e ait olduğunu biliyordu. Mahkemeden karar çıkartırken, daha önce Hatay'da durdurulan MİT TIR'ları soruşturmasını gerekçe gösterdi.

MİT, Adana'daki durdurulan MİT TIR'larıyla ilgili kapsamlı bir rapor hazırlayarak savcılığa gönderdi. TIR baskınıyla ilgili tüm skandalarının tek tek anlatıldığı raporla yaşananlar da gözler önüne serildi. 19 Ocak'ta Adana'da TIR'ları durduran Savcı Aziz Takçı'nın müdahale yetkisi olmadığının söylendiği raporda o gün yetkili nöbetçi savcının Atilla Rahimi olduğu ancak olayın Takçı'ya haber verildiği vurgulandı. Raporda 1 Ocak'ta Hatay'da MİT TIR'larını durduran savcı Özcan Şişman'ın da o gün nöbetçi olmadığı ancak yetkisini aşarak Hatay'a gittiği notu düşüldü.

SAVCI İLE EVDE BULUŞTU

Kayıtlarda Savcı Takçı'ya yapılan ihbar saatinin 07:30 olarak geçtiğinin belirtildiği raporda olay tarihinde Adana İl Jandarma Komutanlığı İstihbarat Kısım Amiri Üsteğmen H.Ö'nün ifadesine de yer verildi. 'Üsteğmen Ö.K ile 19 Ocak'ta 04.00'da buluştular ve aynı gün 06.00'da Savcı Takçı'nın evine gittiler. Ö.K'nın olayı savcıya sabah saat 06.00'da haber verdi' ifadeleri yer verilerek cep telefon kayıtları ile sinyal ve baz bilgilerinin savcının evinin olduğu yerden geldiği söylendi.

ÜSTEĞMENİN GÖRÜŞME KAYDI DOSYADA

Bir usulsüzlüğün de jandarmada yaşandığı belgelendi. TIR baskınında rol alan İstihbarat Üsteğmen Ö.K'nın adli görevi olmamasına rağmen tüm adli olay öncesinde ve olay boyunca savcı ile onlarca kez görüştüğünün HTS raporlarıyla sabit olduğu vurgulandı.

Adana Ceyhan'da 19 Ocak'ta durdurulan MİT'e ait üç TIR'da arama yapılmış ve MİT görevlileri ellerinde görev yazısı bulunmasına rağmen hukuksuzca yerlere yatırılarak kelepçelenmişti.

11 gün neden bekletildi?

- Savcı Aziz Takçı TIR'lar daha yoldayken, resmi olarak 08.00'de kendisine gelindiğinde arama kararı talep edildiğinde henüz TIR'lar ortada yokken arama kararı vermiştir.

- Bu TIR'ların Adana'yı 50 km geçerek Ceyhan'a kadar geleceği nereden bilinmektedir? El-Kaide Terör Örgütü TIR'ı ise (ki arama kararında yasadışı terör örgütüne gönderilen patlayıcı ve mühimmat olduğu açıkça yazılıdır) 5 saat boyunca yolda herhangi ber yerleşim biriminde patlamayacağının garantisini nasıl görmüştür. Savcı Aziz Takçı, henüz Adana sınırlarına girmemiş terör örgütü tırları ile arama kararı vermesi ve Adana'yı 50 km geçe bir yer olan Ceyhan'da aranmasına karar vermesi nasıl açıklanabilir?

- 'Acilen yollardaki tüm birimlere haber verin, nöbetçi savcıya haber verin' denmesi gerekirken neden bu görevini ihmal edip 5 saat sonra olay yerine gitmiştir?

- Savcı Aziz Takçı arama kararını verirken dahi TIR'ların El-Kaide değil MİT'e ait olduğunu bildiğine dair güçlü karineler vardır. Savcı Takçı, arama kararlarını Kırıkhan'da durdurulan MİT'e ait TIR dosyasından vermiştir. Bu dosya El-Kaide dosyası değildir.

- Eğer Adana'da durdurulan TIR'lar El-Kaide örgütüne ait olduğu sanılıyor ise ve El-Kaide örgütüne giden patlayıcı ise neden MİT'in TIR dosyası olan dosyadan böyle bir arama kararı verilmiştir?

- İstahbarat Üsteğmen Ö.K ihbarında sadece mühimmat yüklü TIR ifadesi kullanmasına rağmen arama kararı talebi El-Kaide ismi eklenerek verilmiştir.

- 10 Ocak'ta İncirlik'te iki otobüsü durdurup aratan savcı Mustafa Sırlı Suriye topraklarındaki grupları ve kampları araştırmasını, fotoğraflar çekilmesini istemiş, Suriye'deki kampların hangi grubun hakimiyeti altında bulunduğunu, otobüslerin intikalinde görev alan MİT personelinin açık kimliklerini sormuş, otobüs olayını El-Kaide ile bağlantılamaya yönelik araştırma ve işlemler yapmış, 60 El-Kaide üyesinin resimleri gösterilip otobüs şoförlerine tespit yaptırılmaya çalışmıştır.

- Eski Adana Cumhuriyet Başsavcıvekili Süleyman Bağrıyanık, 2 Ocak günü, Adalet Bakanı Bekir Bozdağ'ın kendisini aradığını belirterek tutanak tutmuştur. Tutanak tek imzalı olduğu halde hiçbir yerde kaydı bulunmamaktadır. Bu tutanak 11 gün bekletilmiş ve Cumhuriyet Savcısı Aziz Takçı'ya üst yazı ile gönderip hazırlığa kaydettirerek işleme başlatmıştır. Bağrıyanık, müşteki olarak ifade vermiş ve Adalet Bakanı Bekir Bozdağ hakkında işleme konulan bu tutanak dışında maddi hiçbir delil olmamasına rağmen fezleke hazırlanmıştır.

- İlginçtir ki İzmir Cumhuriyet Başsavcısı Hüseyin Baş'ın İmbat Operasyonu ile ilgili adalet Bakanı Bozdağ hakkındaki tuttuğu tutanak tarihi 07.01.2014 olup bu tutanak da tek imzalıdır. Söz konusu tutanak 7 gün bekletilip, Adana Savcılığı'nın işleminden 1 gün sonra işleme konulmuştur. Tarihliğin yakınlığı, yapılan işlemin benzerliği ve işleme konulma tarihliği ilginçtir.

Savcılar henüz ifade vermedi

Konuyla ilgili HSYK'da bir soruşturma başlattı. Savcılar hakkındaki incelemenin soruşturmaya dönüşmesi üzerine TIR baskınında rol alan savcıların olaydaki kasıtlarını araştırması için yaklaşık 10 gün önce Adana'ya HSYK müfettişleri gönderildi. Müfettişlerin henüz savcılar Özcan Şişman ile Aziz Takçı'nın ifadelerini almadığı öğrenildi.

Zaman'ın muhabirleri baskındaydı

TIR'lara baskında görev alan jandarma personeli M.S soruşturmaya bakan savcılığa verdiği ifadesinde, Zaman muhabirlerinin de olay yerinde olduğunu anlattı.

Suriye'ye giden MİT TIR'larının Adana'da durdurulup aranmasıyla ilgili başlatılan soruşturma sürüyor. Adana'da yürütülen soruşturmada jandarma mensubu şüphelilerin ifadeleri alınmaya devam ediliyor. Soruşturmada ismi 'şüpheli' olarak geçen ve TIR baskınına katılan uzman jandarma M.S savcıya verdiği ifadede üstlerinin TIR'da bulunan kişilerle hiçbir şekilde konuşmalarına ve irtibat kurmalarına fırsat verilmeden kelepçelenip götürülmelerini istediklerini anlattı.

NEDEN BÖYLE DAVRANIYORSUNUZ?

Uzman Jandarma M.S'nin ifadesine göre, durdurulan TIR'lardaki MİT mensupları, jandarmalara 'Bize neden böyle davranıyorsunuz, burada yetkili var' dedi. M.S, MİT mensubuna henüz TIR'dan inmeden kelepçelediklerini ve üstlerinde yaptıkları aramada MİT ve TSK kartlarını bulduklarını söyledi.

ÇOK ŞAŞIRDIM

Şüpheli M.S, TIR'larda arama yapmak için yola çıkardıklarını o aşamada bir aracın TIR'larda fotoğraf çektiğini anlattı. M.S şu ifadelerde bulundu: 'Gazetecilerin içinde olduğu Renault marka bir araç TIR'ların resimlerini çekiyordu, kamera kaydı yapıyorlardı. Aracı durdurdum, yanlarına gittim, kim olduklarını sordum, gazeteci olduklarını söylediler. Sarı basın kartlarına baktığımda Zaman Gazetesi adına çalıştıklarını anladım. Buna çok şaşırdım.'

GÖRÜNTÜ TELAŞI

TIR'lar otobandan çıkıp Seyhan Jandarma Komutanlığı'na giderken öğretmenler bulvarında bulunan bir kolejin bulunduğu alana girdiği anlatan asker, bir üsteğmenin TIR'ların yanına gelerek 'aranıp tespit yapılmasını' söylediğini aktardı: 'Görevliler TIR'ların üzerindeki kutuların kapaklarını açtılar, fotoğraf ve görüntü kaydı yaptılar. Ben TIR'ların üzerine çıktım ancak kutuların içine bakmadım. Ne Taşındığını görmedim. Ben üstlerimin verdiği emirleri yerine getirdim. Suçlamaları kabul etmiyorum'