500 bin öğrenci Avrupa'ya gidecek

ABDULLAH KARAKUŞ Helsinki

Avrupa Birliği (AB) Bakanı Volkan Bozkır, Türkiye'nin bölgedeki sorunlar nedeniyle 3 yıldır AB ile temas yoğunluğunu kaybettiğini belirterek, yeni süreç için Türkiye AB özel zirvesinin yapılmasını önerdi. Yeni Yunanistan hükümetinin statükoyu aşması ve Yunanistan'a bir camii yapılmasına izin vermesi gerektiğini belirten Bozkır, yabancı savaşçılar konusunu da ülkelerin birlikte çözebileceğini kaydetti. Erasmus programı çerçevesinde 2020'ye kadar 500 bin genci Avrupa'ya göndereceklerini açıklayan Bozkır bunun için 800 milyon euroluk kaynağın hazır olduğunu ve bunun AB süreciyle ilgili lobi oluşturacağını da söyledi.

Bozkır, Helsinki'de kendisine refakat eden gazetecilerin sorularını şöyle yanıtladı:

'Beklentimiz özel zirve'

AB liderler zirvesine çağrılacak mıyız?

2004 Aralık ayına kadar Türkiye AB zirvelerine çağrılıyordu. Son 10 üye olduktan sonra zirvelere önce Hırvatistan nedeniyle çağrılmadık. Sonra'da Sarkozy Türkiye'nin zirvelerde yer almaması görüşünü ileri sürdü. Bu büyük bir eksiklik. Bunun giderilmesini sürekli olarak dile getirdik. Beklentimiz AB nasıl Rusya ile Latin Amerika ile özel zirveler yapıyorsa bir Türkiye-AB zirvesi de bundan sonra yapılabilmeli. Bu yapılırsa Türkiye-AB ilişkileri bütün boyutlarıyla görüşülecek. Hem de cumhurbaşkanı ve başbakan düzeyinde temas olacak. Onun dışında çeşitli AB toplantılarına liderlerimizin çağrılması talebimiz var.

'İlişkiler yoğunlaşacak'

Zirve ile ne amaçlanıyor?

Hem karşılıklı ziyaretler hem gerçekleşebilirse böyle Türkiye AB zirvesiyle ilişkiler yoğunlaşacak. İsmi önemli değil önemli olan böyle buluşmaların meydana gelmesi. Birbirimizi basın üzerinden takip ettiğimiz yanlış algılar oluşturduğumuz bir dönem yerine yüz yüze konuştuğumuz tenkitleri dinlediğimiz, katılmadığımız tenkitlere cevap verdiğimiz, bizim tenkit ettiğimiz ortamların olması bu ilişkiyi daha sağlıklı götürür. O açıdan hiç görüşmemektense mümkün olduğu kadar çok görüşmenin doğru olduğunu düşünüyorum. Bunu sağlamaya çalışıyoruz. AB, 5 yıllık planlarını yaparken biz de oraya yeni Türkiye ve AB stratejimiz ile girmekle aslında 5 yılın planlamasında başka türlü oluşacak akımı lehimize çevirme imkanını bulduk. Geçtiğimiz 3 yıl zarfında maalesef Türkiye bölgedeki çok önemli sorunlarla boğuşurken AB'deki bu temas yoğunluğunu kaybettiğimizi düşünüyorum. Ama bu temas yoğunluğu tekrar ortaya çıkınca eskiden olduğu seviyelerde bu iletişimi sağlayabildiğimizi düşünüyorum.

'AB için lobi olacak'

Öğrenci değişim programı Erasmus'ta bir sıkıntı var mı?

Erasmus projesi için bugüne kadar 600 milyon euro harcandı. 400 bin Türk insanı bundan yaralandı. 300 bin kişi yurtdışına gitti. Burada 2020'ye kadar 800 milyon euro daha paramız, kaynağımız var. 500 bin kişiyi daha yollayacağız. Çok önemli bir proje. Söylentileri ben de okudum ama AB projeleri sadece Türkiye'nin karar verdiği ve harcadığı projeler değil. AB bir projede para veriyorsa etkin denetim yapar. 1 kuruşun hesabını sorar. 300 bin kişinin yurtdışına gitmesi 2 milyon kişi demektir çevresiyle. Genç insanın 1 yıl yurtdışında kalması ne kadar önemli. AB içinde lobi olacak. Sürekli bilgi akımı ve görüş akımı olacak. Bu tür faaliyetlerle hem doğmamış ağlıları etkileyebileceğiz hem de doğmuş algıları bir an networkle yüz binlerce kişiye ulaşma imkanı olacak.

Yunanistan hükümeti 'statüko'yu kırmalı

Yeni Yunanistan Başbakanı, Türkiye'nin AB süreci ve Kıbrıs sorununa artı eksi ne getirir?

Yunanistan Başbakanı zor bir konumda göreve geldi. Hem Yunanistan hem de AB'nin geleceği bakımından da bu temasların sonucu önem arzediyor. Yunanistan bizim komşumuz. Yunanistan'ın en iyi ekonomik seviyede olmasını arzu ederiz. İstikrarın bize faydası olur. Türkiye bakımından olumlu bir görüş içinde başa geldiler. Gelişmelere bakmamız lazım. Yeni fikirlerle gelen bu parti belki de Kıbrıs sorununun çözümü olsun Yunan ilişkileri olsun olumlu adımlar atabilme imkanının olabileceğini düşünüyorum. Çünkü maalesef sorunları kilitleyen Kıbrıs Rum Kesimi ve Yunanistan'da statükonun çok aşırı bir şekilde muhafazası olmuştur. Bu statükoyu kırma gücüne ve niyetine sahip bir gelişim olarak ortaya çıkarsa yeni Yunanistan iktidarı, Kıbrıs sorunun çözümüne de fayda sağlayacaktır.

Yunanistan'da cami zamanı da geliyor mu?

Caminin inşası da Yunanistan'daki bazı çok muhafazakar ve statükocu görüşlerin engellemesine neden oldu. Ama bu yeni yapı bir Radikal değişiklik yapısı içinde geldiği için belki bu muhafazakar ve statükocu şeyi de aşabilir ve olması gereken sonuca ulaşabiliriz. Atina'daki iki caminin inşası kadar basit bir konunun yıllarca sonuca ulaşmaması bizi üzüyor. Bu ortak tarihimizin eseri. İnşallah bunu da aşacaklardır.

9 bin 200 kişinin girişi yasaklandı

Yabancı savaşçılarla mücadele nasıl olmalı?

Yabancı savaşçılar konusu DEAŞ'a çok sayıda AB vatandaşı katıldı. Türkiye'ye 39 milyon turist geliyor, bunların içinde kim terörist kim turist Türkiye bilemez. Çoğu da vizesiz geliyor. Bize isimlerini verin önleyelim dedik. 9 bin 200 kişinin girişi yasaklandı. Türkiye'de olan bin 500 Avrupa vatandaşı da ihraç edildi. İngiltere bu tür niyeti olabileceğini düşündüklerinin pasaportlarını iptal ediyor, yurtdışına çıkışlarını yasaklıyor. Fransa benzer önlemler alıyor. Bu bütün ülkelerin ortak sorunu. Bunu birlikte çaba sarf etmemiz, birlikte istihbarat bilgi paylaşımı yapmamız lazım. Sadece Türkiye'nin önleyeceği bir konu değil.