İstanbul'da trafiğin katili Ankara'da Maliye Bakanlığı'nda
oturan bir adam. Bu adamın ihmali yüzünden Trafik Cezaları infaz edilemiyor ve
kurallar umursanmaz oluyor. Bu adamın ihmali yüzünden, hazine trilyonlarca
gelirden mahrum kalıyor..
Ve bu ilk defa olmuyor.. İki yıl önce de durum ayniydi ve ancak bu köşede
yazıldıktan sonra, Maliye'deki adam imzayı attı. Ondan sonra da bir daha atmadı.
Şimdi durum gene ayni ve rezilliği, faciayı, utancı gene ben yazıyorum..
İstanbul'da yazılan trafik cezalarını, polis sürücülere tebliğ edemiyor. Çünkü
İstanbul Emniyeti'nde, her tebliğ için gereken 3.5 liralık pul, ya da onu satın
alacak para yok. Bu yüzden yazılan cezalar birikiyor, tebliğ ve infaz
edilemiyor. İstanbullu sürücü de artık cezalara zerre aldırış etmeden bildiğini
okuyor.
Şimdi sıkı durun..
2005 yılında, 800 bin ceza yazıldı. Bunların 350 bini tebliğ edilebildi. 450
bini, ödenek yetersizliğinden bekliyor.
2006 yılında da yazılan 350 bin ceza bekliyor..
Yani toplam 800 bin ceza infaz edilmedi..
Niçin.. Çünkü, Maliye'deki adam pul paralarının karşılığı ödeneğin Emniyet
Müdürlüğü'ne transferi için imza atmadı. Atmıyor. 2005 yılı başından beri
atmıyor.
800 bin tebliğ zarfı için 3.5 liradan 2 milyon 800 bin liralık pul gerek. Maliye
bu parayı vermiyor.
Bu yüzden, en hafif ceza 49 liradan hesaplayarak söylüyorum, (ki ortalaması en
az 75 liradır) Maliye'ye dönecek para (Cezalar Emniyet'te kalmıyor, hazineye
gelir oluyor) 39 milyon 200 bin..
Yani cezaların etkinliğini ve önleyici gücünü artırmak bir yana, Maliye, pul
parasını verse, 1 e 10'dan fazla da gelir elde edecek..
Düşünün..
Burası Türkiye..
Ama Maliye'deki bir adamın ihmalinin hesabını ne Maliye Bakanı soruyor, ne de
cezaların infazından sorumlu İçişleri Bakanı..
Bu korkunç ayıp, kimsenin umurunda değil..
Aklınız, mantığınız alıyor mu?..
Tahsisi yapacak kurum, Maliye.. Devlet..
Tahsisi alacak kurum, Emniyet.. Devlet..
Tahsisi kullanacak kurum PTT.. Devlet..
Devletin parasını devlet devlete verecek ve devlet bu parayı gene devlete
ödeyecek. Bu işlem sonucu devlet 10 misli gelir elde edecek. Bu yapılamıyor..
İhmalden, inattan.. Beceriksizlik, yeteneksizlik ya da keyfilikten..
Ve bu ilk defa olmuyor.. Yıllardır devam ediyor, devlet bir çözüm getiremiyor..
Mesela diyemiyor ki "Trafik cezalarının tebliği için pul gerekmez.."
Ya da ceza tebliğ ödeneğini otomatiğe bağlamıyor, bir Maliye bürokratının
keyfine bırakıyor. O da boş verince İstanbul'da Trafik diye bir düzen kalmıyor..
Olacak şey mi?..
Oluyor..
İçişleri Bakanı var mı bu ülkede?..
Maliye Bakanı var mı?..
Varsa lütfen bir yanıt versinler.. Bu devam eden rezaletin sebebini bir
açıklasınlar..
Muhalefet var mı bu ülkede..
Varsa lütfen biri çıksın da Meclis'te bir soru önergesi ile hesap sorsun, aldığı
yanıtı bize de yollasın da, bu ülkede Devletin cılkının nasıl ve kimler
tarafından çıkarıldığını öğrenelim..
Çıksın da, 2005 başından beri bekleyen 800 bin ceza tebliğ ve infaz edilsin de,
bu ülkede trafiğin bir otoritesi olduğunu İstanbul halkı yeniden hissetmeye
başlasın.
Devleti trilyonla zarara sokan bu Trafik Katili Maliyeciyi tanımak istiyorum.
Kimdir ve bu imzayı 18 aydır niçin atmamaktadır, bilmek istiyorum..
hıncal uluç/sabah