'Türkiye teknolojiyi izleyen ülke olmak istemiyor'

Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık, "Türkiye teknolojiyi izleyen, satın alan ve tüketen bir ülke olmak istemiyor. Aksine teknolojiyi üreten geliştiren, ihraç eden, halkının refah seviyesini yükselten bir ülke olma iradesini ortaya koyuyor" dedi.

Ankara'da düzenlenen Üretim Reform Paketi Çalıştayı'nda konuşan Bakan Işık, istişarenin bereketine inanan bir medeniyetin mensupları olduklarını ifade ederek, bu kapsamda çalıştayda yapılan fikir alışverişinin önemine dikkati çekti.

Her kararlarında paydaşların görüşlerini almaya devam edeceklerini belirten Işık, çalıştayın kendileri açısından çok önemli ve verimli geçtiğini kaydetti.

Gelecek birkaç ay içinde 4 reform paketini bitirmeyi hedeflediklerini dile getiren Işık, bunlardan birisinin "Ar-Ge Reform Paketi" olduğunu, bu konuda çeşitli düzenlemeler üzerinde çalışmaya başladıklarını söyledi.

Işık, "Ekonomiden Sorumlu Başbakan Yardımcımız ve Maliye Bakanımızla önümüzdeki hafta inşallah zamanı denkleştirip, Ar-Ge Reform Paketi uygulamasında karşı karşıya kaldığımız sorunlara yönelik bir toplantı yapacağız. Burada hükümetimizde tam bir görüş birliği var. Hedefimiz şu; bir işi yapıyorsak tam yapalım. Eğer biz Ar-Ge'yi destekliyorsak, herşeyiyle destekleyelim" diye konuştu.

İkinci reform paketinin "Üretim Reform Paketi", üçüncü paketin de "Patent Kanunu" olduğunu anlatan Işık, "Şu anda Bakanlığımızda büyük bir çalışma yürüyor. Hedefimiz şu, kanun hükmünde kararnamelerle şu anda idare edilen coğrafi işaret, faydalı model, marka gibi kanun hükmündeki kararnameleri bir tek kanunda toplamak. Bunu yaparken de etkin ve verimli çalışan bir patent mekanizması oluşturmak. Gelişmiş dünyanın başarılı örneklerinden istifade edip, Türkiye'de en iyi çalışacağına inandığımız modeli oluşturmak. Bunu üretim ekosistemimizin çok ama çok önemli bir parçası olarak görüyoruz" değerlendirmesinde bulundu.

Diğer reform paketinin TÜBİTAK'ın yeniden yapılandırılması olduğunu ifade eden Işık, TÜBİTAK'ın kurulduğu günden bugüne Türkiye'nin bilimsel anlamda büyümesinde büyük önemli roller üstlendiğini söyledi.

Bakan Işık, TÜBİTAK'ın yeniden yapılandırılması gerektiğine işaret ederek, "Bununla ilgili ciddi bir çalıştayın ön çalışmaları hazırlanıyor. Yakında büyük bir çalıştayı da yapacağız. Orada hedefimiz şu; TÜBİTAK, elbette destek mekanizmalarının kurgulanmasında anahtar rolü üstlenecek. 'Destek vermede TÜBİTAK'ın rolü devam etmeli' diye düşünüyoruz ama bunları tartışacağız" şeklinde konuştu.

Türkiye'nin son 13 yılda çok önemli başarılara imza attığını belirten Işık, şöyle devam etti:

"Bugün hangi ülkeye gitsek, o ülkede muhattaplarımızın ilk cümleleri 'Bu kadar kısa sürede, bu dönüşümü nasıl başardınız?' oluyor. Bir ailede ebeveynler, günlük hayatın içinde çocuğun büyüdüğünü göremiyorsa ülkenin içinde yaşayan insanlar da çoğu zaman ülkedeki değişimi yeterince göremiyorlar. Bu biraz da eşyanın tabiatındaki bir durum. Yurt dışına çıktığınızda 'Siz 36 milyar dolardan 157 milyar dolarlık ihracata nasıl çıktınız?' sorusu geliyor. 'Kişi başına milli geliri 3 katına nasıl çıkardınız?' sorusu geliyor. Biz bunu başardık."

Işık, Türkiye'nin yeni bir sıçrama yapması gerektiğini ifade ederek, "Son 3-4 yıldır orta gelir tuzağının içinde kaldık. Türkiye'nin yüksek gelir grubuna çıkması gerekiyor. Buna yakınız. Bunu aşmak için sürümden kazanarak bu başarıyı elde etmemiz mümkün değil. İşte bu, ancak 2. nesil reformları Türkiye'nin hayata geçirmesiyle olur" diye konuştu.

Katma değeri yüksek ürün üretmenin kolay olmadığına işaret eden Işık, bunun için Ar-Ge yapılması, küresel rekabete açık olmak gibi şartların yerine getirilmesi gerektiğini belirtti.

Bakan Işık, Türkiye'nin teknolojiyi izleyen, satın alan ve tüketen bir ülke olmak istemediğini kaydederek, "Aksine teknolojiyi üreten geliştiren, ihraç eden, halkının refah seviyesini yükselten bir ülke olma iradesini ortaya koyuyor. Bunun zor ve meşakkatli bir yol olduğunu biliyoruz" ifadesini kullandı.