FETÖ'cülerin 'her şeyi inkar' tavrı sürüyor

15 Temmuz'da millete bomba ve mermi yağdırırken aslan kesilen fakat elleri kelepçeli getirildiği mahkemede birdenbire maymunlaşan FETÖ'cülerin 'her şeyi inkar' tavrı sürüyor. Hain kalkışmanın beyin takımını oluşturanların yargılandığı 'çatı dava'nın 3. haftasında da sanıklar birbirinden komik savunmalarla tüm Türkiye'yi kendilerine güldürdü

Kaynak : Yeni Şafak
Haber Giriş : 11 Haziran 2017 08:18, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42
FETÖ'cülerin 'her şeyi inkar' tavrı sürüyor

FETÖ'nün 15 Temmuz 2016'daki darbe girişimi sırasında Genelkurmay Başkanlığındaki eylemlerle ilgili, sözde 'Yurtta Sulh Konseyi' üyelerinin de aralarında bulunduğu 221 sanık hakkında açılan davanın üçüncü haftası tamamlandı. Darbe girişiminin en kritik davasında, şu ana kadar savunma yapan 34 sanık, elde edilen deliller ve kameralara yansıyan görüntülerine rağmen haklarındaki tüm suçlamaları reddederek üç maymunu oynadı. Ankara 17. Ağır Ceza Mahkemesince, Sincan Cezaevi Yerleşkesi'nde görülen ve Oğuz Dik'in başkanlık ettiği duruşmalarda üçüncü haftada 13 sanık savunma verdi. FETÖ'cü hainler kesin kanıtlara rağmen söyledikleriyle komik durumlara düştü.

PARMAK İZİNİ BİLE İNKAR ETTİ

Bunlar arasında en dikkat çekeni, hain kalkışmanın mimarlarından eski Kuzey Deniz Saha Komutanlığı Kurmay Başkanı Tuğamiral Ömer Faruk Harmancık oldu. Darbe girişimine hazırlık amacıyla Ankara Konutkent'teki bir villada 'FETÖ imamı' firari Adil Öksüz ile toplantılar yaptığını inkar eden Harmancık, villada bulunan parmak izini de kabul etmedi. "Eğer bu parmaklar o evin içine gidip iz koyduysa ben burada kafama sıkarım" diyerek içi boş şova imza atan Harmancık, sözde Yurtta Sulh Konseyi üyeliğini de reddetti; sıkıyönetim atama listelerinin hazırlanmasında çalışmadığını iddia etti. Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar'a darbe gecesi, sıkıyönetim bildirisini, "Komutanım siz bizim başımıza geçin, televizyona çıkın, bunu okuyun halk da yatışır ve inanır" diyerek okutmak istediği ortaya çıkan Harmancık, beklendiği üzere bu iddiayı da kabul etmedi.

Hadi yap

Darbe gecesi Genelkurmay Karargahı'nda sivillere ateş açma anı güvenlik kameralarına yansıyan sanık eski Tuğamiral Sinan Sürer de mahkeme salonunda içi boş şov yapanlardan biri. "Eğer ateş ettiğime dair görüntüleri getirirseniz hem üzerime atılı bütün suçları kabul ederim hem de kafama sıkarım" diyen Sürer'e ateş etme anını gösteren görüntüler gösterildi. Bu sefer 'kesinlikle ateş etmediğini' iddia eden FETÖ'cü hain, şu yalanlara sarıldı: "Tamamen korunma refleksiyle silahımı tuttum. 'Gidin buradan' diye bağırdım. O gecenin hiçbir anında silah kullanmadım, elimde silahın olması ateş ettim manasına gelmez."

Polisleri korumak istemiş

Sanıklardan eski İstanbul 2. Zırhlı Birlik Tugay Komutanı Tuğgeneral Özkan Aydoğdu, mahkemede en gülünç sözler sarf edenlerden oldu. 15 Temmuz akşamı Boğaz köprüleri başta olmak üzere İstanbul'un kritik yerlerini tutması için zırhlı birliklere emir veren Aydoğdu, tank ve zırhlıları kendisinin gönderdiğini kabul etti ancak bunun, 'terör saldırısına karşı önlem amaçlı' olduğunu savundu. Aydoğdu, tankları çevik kuvvete neden gönderdiğine ilişkin soruya ise "Polislerin güvenliğinisağlamak için gönderdim" yanıtını verdi.

Akıncı'ya yemeğe gittim

FETÖ'cü eski Kurmay Albay Muzaffer Düzenli'ye, Akıncı Üssü'nde bulunduğu sırada kamera kayıtlarından elde edilen fotoğrafları gösterildi. Görev yeri olmamasına rağmen 15 Temmuz akşamı neden Akıncı'da bulunduğu sorulan Düzenli, "Akıncı'ya iş yemeği meselesiyle çağrıldım. Ahmet Özçetin adına aradığını söyleyen bir binbaşı tarafından çağrıldım, gittim" dedi. Darbeciler tarafından kurulan 'WhatsApp' grubundan çeşitli talimatlar verdiği ortaya çıkan Düzenli, hakim karşısında, "Öyle yazışmalarım yok. O yazışmaların telefonumda yapılıp yapılmadığının tespit edilmesini talep ediyorum" savunmasını yaptı.

Telefonla başkasıkonuştu!

Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar'ın eski Özel Kalem Müdürü Kurmay Albay Ramazan Gözel, darbe gecesi yaptığı telefon görüşmelerini inkar etti. 15 Temmuz akşamı ABD'de Pentagon ile bazı askeri ve güvenlik birimlerinin bulunduğu Washington DC, Belçika'daki NATO merkezi ve İngiltere Büyükelçiliği ile yaptığı telefon görüşmelerini inkar eden Gözel, sözkonusu görüşmelerin başkaları tarafından, özel telefonu üzerinden yapılmış olabileceğini savundu. Darbeci hain Gözel, Kara Kuvvetleri Komutanı Salih Zeki Çolak'ı da Genelkurmay Başkanı ile görüştürme bahanesiyle karargaha çağırarak derdest edilmesini sağlamıştı. Bir başka yalancı, Genelkurmay Başkanlığı Özel Kalem Müdürlüğünde görevli eski Kurmay Albay Osman Kılıç ise teröristbaşı Fetullah Gülen'e 'FETÖ lideri' diyemedi. Darbe girişimi gecesi sanıklarla yaptığı telefon görüşmelerini ve o geceki HTS kayıtlarını kabul etmedi. Telefonunun saat 23.30'dan sabah 07.00'ye kadar elinde olmadığını savundu.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber