Tabip Odası, Türk Tabipler Birliği'ni suçladı: Provokasyon peşindeler

Van Bölge Tabip Odası Başkanı Doç. Dr. Özkan Ünal, 14 Mart Tıp Bayramı'nda Türk Tabipler Birliği tarafından tertip edilen eyleme oda olarak katılmayacaklarını belirtti.

Sağlık çalışanları sokağa çıkarmak için öne sürülen gerekçeler ülkenin geçtiği bu kritik aylar için gerçekçi olmadığını söyleyen Ünal, yaptığı yazılı açıklamada, bazı kuruluşların arkasına küçük bir medya desteği alarak kaos ve puslu hava oluşturmak istediğini ifade etti.

Ünal, provokatif eylemlere zemin hazırlayan bu beyaz eylemin içinde yer almayacaklarını kaydetti.

"Oluşturulmak istenen manzara bizlere daha önce de gördüğümüz ve ülkemize çok şeyler kaybettiren senaryoları hatırlatıyor" diyen Ünal, 14 Mart Tıp Bayramı'nı sağlık camiasına yakışır şekilde kutlamak istediklerini vurguladı.

Ünal, karşı çıkılan aile hekimliği uygulamasının olumlu ve olumsuz yönleri için pilot bölge sonuçlarının, tarafsız ve iyi değerlendirilmesi gerektiğini düşündüklerini anlatarak, pilot uygulamalarda sonuçlar anlamlı ve olumlu çıkması halinde uygulamaya karşı çıkmayacaklarını söyledi.

Genel sağlık sigortası uygulamasının Bağ-kur-SSK-Emekli Sandığı-Yeşil kart gibi farklı uygulama karışıklıkları önleyeceğini ifade eden Ünal, bu uygulama ile tek elden organizasyonun sağlık sistemini rahatlatacağını düşündüklerini kaydetti.

Ünal, "Sağlık sistemini tamamen özelleştiren ve serbest piyasanın acımasızlığına terk eden kapitalist sisteme de karşıyız. Bununla birlikte her şeyi devletten bekleyen, özel teşebbüsün önünü tıkayan, modası çoktan geçmiş sosyalist söylemlere de taraftar değiliz. Denetimi en iyi şekilde yapılan Özel sağlık kuruluşlarının da önü açılmalıdır. Bu iki sistemdeki dengenin bozulması, iki sağlıksız sistem olan kapitalizm ve sosyalizm arasında tercih yapmamıza neden olacaktır." dedi.

Ünal, 4 yıldan bu yana ilaç ve tıbbi sarf malzeme fiyatlarında artış olmasını aksine birçok kalemde fiyatlar düştüğüne işaret ederek, geçmiş dönemde yapılan aşırı fiyat politikası ve kaynak israfına sivil toplum örgütlerinin sessiz kalmasının düşündürücü olduğunun altını çizdi.

Hastanelerin çöküyor düşüncesinin kendi bölgelerinin gerçekleri ile örtüşmediğini aktaran Ünal, "Türkiye'nin en sıkıntılı bölgelerinden birinde yaşamamıza rağmen çoğu hastanemiz otomasyona geçmiş, bütçe gelirleri artmış, yeni yatırımlara girmiştir. Özellikle SSK dan devir alınan hastanemizde önemli düzelmeler olmuştur. Bu hususta halkın memnuniyeti anketlere de yansımıştır. Eğitim hastanelerine şef ataması için bilimsel kriterler getirilmesi gecikmiş bir uygulamadır. Yıllardan beri yapıla gelen şeflik hegemonyasını önlemek için bilimsel kriterler mutlaka gereklidir. Eğitim hastaneleri gerçek bir eğitim kurumları haline mutlaka dönüştürülmelidir." diye konuştu.