YÖK saldırısı terör kapsamına alındı
YÖK Başkanı Erdoğan Teziç'e yönelik silahlı saldırı gerçekleştireceği iddiasıyla gözaltına alınan Nurullah İlgün'ün ifadeleri netleşti. İlgün, ?Teziç'i öldürmeyi düşünmedim. Amacım sadece görüşüp kendisine Türkiye'yi germeyin demekti? dedi. Jandarma tarafından yürütülen tahkikattın savcısı da değiştirildi. Olayla ilgili soruşturma, terör kapsamındaki suçlara bakan Savcı Hüseyin Görüşen'e verildi.
Amacım suikast değildi
YÖK Başkanı Erdoğan Teziç'e yönelik suikast girişiminin zanlısı İlgün'ün, gözaltındaki sorgulaması devam ediyor. İstanbul'da bir güvenlik şirketinde çalıştığı belirtilen Erzurum nüfusuna kayıtlı Nurullah İlgün'ün yakalandığında verdiği ilk ifadede, ?Amacım suikast veya birisinin kanını dökmek değildi. Ben de birçok vatandaş gibi Erdoğan Teziç'in, üstüne vazife olmayan açıklamalarından çok rahatsız oldum? dediği öğrenildi.
Kendisinin ?Türban? konusunda bir sorunun olmadığını belirten İlgün, Ankara'ya gitmeden önce birkaç kez telefonla YÖK Başkanı Teziç'i arayıp bu rahatsızlığını belirtmek istediğini söylediği sorgusunda, ?Hatta mektup bile yazmak istedim, ancak kendisine ulaşmayacağını düşündüm. Eğer o gün gittiğimde, görüşmeme izin verselerdi, Teziç'e 'ne olur açıklamalarınızla Türkiye'yi germeyin' diyecektim? dediği ileri sürüldü.
Herhangi bir örgütle ilgisinin olmadığını savunan Nurullah İlgün'ün, üzerindeki Star marka silah ile sustalı bıçakla ilgili soruya ise, ?Güvenlik görevlisi olduğum için silah bana zimmetliydi. Bıçak ise, bana aittir ve görev yaptığım yerde ne olur olmaz diye taşıyordum? cevabını verdi. Ankara'ya ilk kez geldiği için YÖK'ün girişini bilmediğini, otopark tarafından bu nedenle içeriye girmek istediğini belirten İlgün'ün, ifadesinde olay anıyla ilgili şu ayrıntıları anlattı:
?Kapıdaki görevlilere niyetimi söyledim, onlar ise bana ?önüne gelen herkes görüşemez' diyince, ben de onlara vergisini ödediğim bir kurumun başkanıyla görüşmenin hakkım olduğunu söyleyince aramızda tartışma çıktı. Bana kötü davrandılar, ben de bunun üzerine ön girişe doğru gitmek için ayrıldım. Beni vuracaklarını sandım ve onlara uyarı atışı yaparak kaçmak istedim.?
Tabancıyı satan Muhammed A. ifadesinde, ?Kendisini özel güvenlikçi olarak tanıtınca tabancanın ücretinin bir kısmını aldım. Bir kısmını ise sonradan alacaktım. Böyle bir eyleme kalkışacağını bilsem tabancayı vermezdim? derken, gözcülük yaptığı belirtilen Bülent A., ?Nurullah'la birlikte YÖK'e gittik. Burada bir işi olduğunu söylemişti. Ne yapacağını bilmiyordum, bana sadece biriyle görüşeceğini ifade etti. Nurullah tabancayla ateş edip kaçınca, ben hemen İstanbul'a döndüm? dedi.
Bülent A., "Nurullah'ın pavyonda dansözlük yapan sevgilisi vardı. O kadını eve getirirdi? diye konuştu. Arkadaşı Nurullah'ın sevgilisinin bir gece kulübünde ?dansöz? olarak çalıştığını ve sık sık birlikte kaldıkları bekar evine gelip gittiğini söyledi. Bu arada zanlı Nurullah İlgün'ün gözaltına alındıktan sonra üzerinde yapılan aramalarda, cebinde çıkan ve Kuvayi Milliye Derneği'ne üye bir kişiye ait kartvizit bulunduğu ve bu kişinin araştırıldığı öğrenildi.
Ankara'da Ulus'ta Ulucanlar Caddesi üzerinde bulunan bir otelde kaldıklarını belirten İlgün, ?Otele önce, 2 günlük ücret olarak 150 YTL verdik. Otel görevlisine, işin uzaması nedeniyle daha fazla da kalabileceğimizi düşünerek konaklamayı uzatabileceğimize de belirttik. Olayın olduğu sabah erken saatte Bilkent'e doğru yola çıktık. Ben içeriye girmeye çalışırken, arkadaşım Bülent uzakta bana gözcülük yapıyordu" şeklinde ifade verdi.
Bülent'in kendisinin olay yerinden kaçtığını görmesi üzerine, buluşamadan, otobüse binerek çoktan İstanbul'a gittiğini anladığını belirten zanlı İlgün, ?Arkamdan gelen görevlileri görünce kaçmaya başladım. Karşıma çıkan Honda marka sivil bir vatandaşın aracını silahımı göstererek acele sürmesini istedim. Daha sonra, bu araçtan Bilkent çıkışındaki köprünün ayağında indim. Rastgele bir taksi çevirdim ve beni Kızılay'a götürmesini söyledim? dedi.
Taksi'den Meşrutiyet Caddesi'nde indiğini belirten zanlı, daha sonra Ulus'taki otele giderek, eşyalarını topladığı ve İstanbul'a gitmek üzere yine tren garına gittiğini anlattı.