İÜ'de Ukrayna Dili ve Edebiyatı Anabilim Dalı açıldı

Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Başkanı Prof. Dr. Yekta Saraç, İÜ Ukrayna Dili ve Edebiyatı Anabilim Dalı açılış programında, Ukrayna ile yükseköğretim alanında başlattıkları iş birliğinin daha üst bir seviyeye çıkacağını ve bu iş birliğinin, iki ülke arasındaki bilim alanındaki ilişkilerin, toplumların geleceğine katkı sağlayacağını anlattı. Bu bölümün açılmasına iki yıl önce gittikleri Ukrayna'da karar verdiklerini ve İÜ rektörüyle görüştüklerini anlatan Saraç, şöyle devam etti: "Geçtiğimiz yıl da hanımefendi (Lilia Hrynevych)

- Ukrayna Eğitim ve Bilim Bakanı

Sayın Başbakanımız Binali Yıldırım'ın davetlisi olarak Türkiye'ye geldiğinde bir mutabakat zaptı imzalamıştık Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın huzurunda ve yeni projelerimizi de gündemimize almıştık.

Bunlar arasında nükleer, havacılık ve uzay teknolojileri programları başta olmak üzere programlar arasında iş birliğinin teşviki vardı.

Her iki tarafın yükseköğretim kurumlarında Türkçe ve Ukrayna dilinin teşvik edilmesi meselesi vardı. Lisans ve lisansüstü öğrenci değişimi vardı.

Bu ve benzeri durumlar bugünkü toplantıdan sonra daha da bir ivme kazanacak, bunu umuyoruz." Saraç, mutabakat zaptıyla Ukrayna'dan Türkiye'ye gönderilen Kırım asıllı öğrencilerin eğitiminin başladığını da belirtti.

- "YÖK'ün önemli bir başarısı da uluslararası iş birliklerimizdir"

Üniversiteden bugün açılış yapılan Ukrayna Dili ve Edebiyatı programının sıradan bir program olmaktan çıkarılması ve üst seviyeye getirilmesi talebinde bulunan Saraç, "Bunun için önerimiz şudur, bu sene yetişmese bile müteakip seneden itibaren bu programın öğrencilerinin 2 yıl burada 2 yıl da Ukrayna'da eğitim almalarını sağlayacak bir protokol yapılması." dedi.

Türk yükseköğretim sisteminin 184 üniversitesiyle 7 milyonu aşan öğrencisiyle küresel özellik arz ettiğini ve küresel bir güç olma yolunda ilerlediğini belirten Saraç, şunları kaydetti: "Bunda en büyük etken, son dönemde hükümetimizin sınırlarını zorlayacak şekilde yükseköğretime sağladığı katkılardır.

Biz YÖK'ü politika üreten bir kurum haline getirmekteyiz. Kalite, ihtisaslaşma gibi temel kavramları Türk yükseköğretim sistemine soktuk.

Yeni YÖK'ün önemli bir başarısı da uluslararası iş birliklerimizdir. Son 3-4 yılda, bu 3-4 yıldan önceki 30 yılda imzalanan bakan düzeyindeki anlaşmaların neredeyse iki misli bakan düzeyinde anlaşma imzaladık.

Bu başarı YÖK'ün gayretleri kadar bu gayretlere destek veren Milli Eğitim Bakanlığı ve hükümetin katkısını da burada söylememiz lazım.

Bu bağlamda iki ülke de yükseköğretim sistemlerini daha ileriye götürmek istiyor. Bu aynı vizyona sahip olunduğunu ifade ediyor.

Bu noktada iki ülkenin akademide iş birliklerinin önemi artıyor. Açılan bu bölümün iki ülke halklarını ve devletlerini daha da yakınlaştıracağına inanıyoruz."