Aday adaylığı borsasında son durum

murat çelik

Başkent Ankara'da son günlerin en hareketli adresleri hiç şüphesiz siyasi partilerin genel merkezleri.

"Milletvekili aday adaylığı trafiği hangi genel merkezde daha yoğun yaşanıyor?" Şu aralar devam eden yarışı tarif eden soru bu.

* *

Adaylık başvurusunun maliyeti partiden partiye değişiyor. Büyük partiler arasında aday adaylığı için başvurmanın en ucuz olduğu adres, 500 YTL ile Milliyetçi Hareket Partisi (MHP). Başvurunun en pahalı olduğu parti ise Cumhuriyet Halk Partisi (CHP). CHP'ye ödenmesi gereken meblağ 3 bin YTL. Aday, milletvekili seçilmesi halinde, partiye, bir 3 bin YTL daha ödeyecek. Bu rakamlar başvuran sayısı üzerinde etkili olabilir elbette. Maliyet ne kadar belirleyicidir tam olarak bilmek mümkün değil ama ben 'aday adaylığı borsası'ndaki son durumu aktarayım.

* *

Dün öğleden sonra itibariyle listenin başında MHP vardı. İşte partiler ve aday adayı sayıları: MHP: Yaklaşık 3 bin 500. Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti): 2 bin 900. Doğru Yol Partisi (DYP): 400 civarı, Anavatan da yaklaşık 300. Yani müstakbel Demokrat Parti (DP) 700 dolayında. Cumhuriyet Halk Partisi (CHP): 600. Genç Parti'de (GP) rakam henüz netleşmiş değil. Parti yetkilileri 'yoğun başvuru' olduğunu söylemekle yetiniyorlar. Demokratik Sol Parti'den (DSP) gelen bilgi de aynı.

* *

Durum bu. Partiler, "En yoğun ilgi bize" mesajı vermek için rakamları biraz abartıyor olabilirler mi? Mümkündür...

Ama ortada bir gerçek var. Şu ana kadar büyük ölçüde 'başvuran'lar sahnede. Asıl baş aktör ya da aktristler son anda çıkacak sahneye. "Size geleyim" diyenler değil, "Bize gel" denilenlerden söz ediyorum. Liste dengelerini doğrudan etkileyecek bu isimler halen merakla bekleniyor. Partilerin vitrinleri için de önemsediği bu flaş adayların sadece birkaçı biliniyor henüz.

* *

Adaylar elbette önemli. Ancak daha önemlisi, listelerin netleşmesiyle birlikte, genel başkanların halkın karşısına çıkıp söyleyecekleri. Ve doğrusu, bu defa işleri zor. Tabiri caiz ise halkın karnı boş vaatlere fazlasıyla tok. Meydanları dolduracak kitlelerin ötesinde, sokaktaki vatandaşı 'yakalayacak' noktaları bulan avantaj sağlayacak.

Kuzey Irak ile ilgili somut çözüm önerileri, Kıbrıs konusunda yeni bir adım atıp atamayacakları, ekonomide, başta cari açık ve işsizlik olmak üzere projeleri, terörle mücadeleye ilişkin öngörüleri, dokunulmazlıklar ve temiz toplum adına ne planladıkları gibi başlıklarda büyük bir sınav bekliyor siyasetçileri. Etrafıma şöyle bir bakıyorum da; işleri gerçekten zor bu defa.