Alevilerde MHP'ye olan ilgi giderek artıyor

Kaynak : Sabah
Haber Giriş : 05 Haziran 2007 07:06, Son Güncelleme : 16 Mayıs 2018 11:11
Alevilerde MHP'ye olan ilgi giderek artıyor

MHP, bir zamanlar düşman olarak gördüğü Alevileri şimdi yanına çekmek için adımlar atıyor. Tunceli'den bile aday çıkartan parti, Alevileri "en öz Türkler" olarak lanse ediyor. Sağ partilere gidenler "yol düşkünü" olmakla suçlansa da, bu yakınlaşmayı destekleyenlerin sayısı az değil..

Türkiye'nin hızla bir uçuruma doğru sürüklendiği yıllardan 1978'in Kurban Bayramı arifesinde Ankara'daki Ülkü Ocakları Genel Merkezi'nde alışılmadık sakinlikteki hava, içeri giren gözü yaşlı bir ülkücüyle bozulur. O dönem MHP'nin ve ülkücü hareketin liderlerinden Namık Kemal Zeybek'in yanına giden bu genç adam, sarsılmış bir halde konuşmaya başlar: "Anam aradı ve bana dedi ki: 'Sizinkiler neredeyse bizi öldürüyorlardı oğul, kurşunlar evimizin içine girdi.' Ne diyeyim ben şimdi ona." İçeri giren sadece kurşunlar değildir. Sivas'ın Alibaba Mahallesi'nde yaşanan olaylarda çok sayıda ev ve araba yakılmış ve yıkılmıştır. Can kaybı vardır. Alevilerin yaşadığı mahalleye saldıran kışkırtılmış milliyetçi ve muhafazakar gençler, sadece Sivas ile sınırlı kalmaz. Malatya, Çorum ve Maraş'ta da Alevilerin oturduğu mahallelere saldırılar olur ve tarihe katliam olarak geçecek olaylarda çok sayıda Alevi kökenli vatandaş öldürülür. Olayların sorumlusu olarak Milliyetçi Hareket Partisi ve onun gençlik kolları olan Ülkü Ocakları gösterilir.

MHP ALEVİLERE GÖZ KIRPIYOR

Aradan geçen yıllara rağmen, Aleviler ile MHP'nin arasının hala çok sıcak olduğunu söylemek mümkün değil. Ancak, son yıllarda Devlet Bahçeli liderliğindeki MHP politikasındaki değişiklikten Alevilere olan bakış da nasibini alıyor. Parti, Alevilerin inançlarına ve etnik kökenine yaklaşımıyla bir zamanlar düşman olarak gördüğü bu grubun oylarını almaya dahi soyunuyor. Her fırsatta Alevilerin öz Türkler olduğunun altı çiziliyor. Listesinde çok sayıda Alevi kökenli aday olması beklenen MHP, geçen seçimde Tunceli'de açamadığı il teşkilatını da bu seçimde açmayı planlıyor. Üstelik bu kez geçen seçimden farklı olarak, Aleviler arasından da bu yaklaşımına yanıt bulduğunu iddia ediyor. Aslında Alevilerin "gerçek Türk" oldukları söyleminin kökeni Osmanlı İmparatorluğu'nun son dönemlerine dayanıyor. Ankara Üniversitesi'nden Dr. Ali Murat İrat, 1914-15 döneminde Jön Türklerin Kızılbaş-Aleviler terimi için Saf-Türk söylemiyle onların desteğini almaya çalıştığını, günümüz Türkiye'sinde ise Doğu ve Güneydoğu kaynaklı başka bir tehlikenin ortaya çıkmasıyla bu söylemin yeniden üretildiğini hatırlatıyor. Peki MHP ile Aleviler arasındaki karşılıklı önyargılar nasıl yıkıldı? Bunda her iki tarafın da birbirlerine karşılıklı attığı adımların etkisi var. Araştırmacı Ensar Yılmaz'ın da altını çizdiği gibi "Aleviler, 1980 öncesi kendilerine yakın gördükleri Kürt kimliğiyle aralarına mesafe koymaya başladılar. Türk kimliğini yeniden sahiplenme dönemine girdi." AB'nin Alevilere azınlık statüsü verilmesi yönündeki telkinleri Alevilerin önemli bir kısmını kızdırdı. Yükselen milliyetçilikten Aleviler de nasiplerini aldı ve Alevi köylerine gelen şehit cenazeleri tüm toplumu etkiledi, MHP'ye ilgiyi artırdı.

SAĞ PARTİLERLE DİRSEK TEMASI

Altını çizmek gereken bir başka nokta da Alevi toplumunun aslında tarihsel olarak sağ partilere ve MHP'ye çok da uzak olmadığı. 1970'li yıllarda Balıkesir yöresinin Türkmen aşiretlerinden Çepniler, MHP'ye kitle olarak oy verirdi. Ülkücü araştırmacı Abdülkadir Sezgin'in iddialarına göre, Alparslan Türkeş'in yakın korumaları Alevi'ydi. 1970'lerde Ülkücü hareketin önemli liderlerinden Namık Kemal Zeybek, Alevi olmamasına rağmen Alevi inancına göre yaşadığını söylüyor. Ayrıca Aleviler içinde etkili bir grup olan Prof. Dr. İzzettin Doğan liderliğinde Cumhuriyetçi Eğitim ve Kültür Merkezi (CEM) Vakfı ve çevresinde örgütlenen dernekler Türkiye'yi çok küçük aralıklar hariç yıllardır yöneten sağ partilerle sürekli bir dirsek teması içinde. Alevilerin çıkarını güçlünün yanında yer almakta gören vakıf Dr. Ali Murat İrat'ın söylemiyle "politika olarak Sünni İslam'la ve devletle, yani Aleviliği oluşturan grupların tarih boyunca sorun yaşadıkları yapılarla, bir anlamda 'barışmasını' sağlamayı amaçlamakta."

SAĞA GİDENLERE AFOROZ

1966-80 yılları arasında siyasal hayatımızın ilk Alevi partisi olarak yer alan (Türkiye) Birlik Partisi'nin Genel Başkanı Mustafa Timisi, MHP'ye giden oyları sosyolojinin kuralları ve tarihin akışı içinde normal buluyor: "MHP'ye gidenleri eleştirmiyorum, yadırgamıyorum. Bu doğal bir gelişme. Aleviler ne Arabın Emevi İslam anlayışını kabul etmişlerdir, ne de Farsın molla düzenine itibar etmişlerdir. Kendi Orta Asya kültürüyle İslamı birleştirmişlerdir." Alevilerin bir kısmının milliyetçi sağa kayması ihanet olarak yorumlanıyor. Pir Sultan Abdal Derneği eski başkanlarından Ali Balkız, sağ partilere gidenlerin yol düşkünü (aforoz) ilan edilmesi gerektiğini söylerken, derneğin şimdiki başkanı Kazım Genç ise bu Alevileri "katilleriyle el ele olmakla" suçluyor. Sol Alevi derneklerin ortak görüşü MHP ve diğer sağ partilerden aday olan Alevilerin rant peşinde kişiler olduğu yönünde. MHP'nin Alevi kökenli en genç kadın adayı Aysun P. (30) ise bu görüşlerin kökünün dışarda olduğunu belirterek, "Alevilerin oyları hiçbir derneğin, vakfın veya partinin tekelinde değil" diyor. Önde gelen Alevi dernekleri MHP'den aday Alevileri amansızca eleştirse de önümüzdeki seçimlerde Alevilerden MHP'ye geçmiş seçimlere göre çok daha fazla oy gideceği kesin. Türkiye ve dünya değişirken, Aleviler ve MHP de değişiyor. Geçmişten gelen husumetleri yeniden üretmek, hatırlamak kimseye fayda vermiyor, ülkeye barış getirmiyor.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber