Türkiye'nin meyve deposu Babasultan Köyü
Adını Osmanlı'nın manevi kurucularından Geyikli Baba adlı evliyadan alan Bursa'nın Babasultan Köyü sadece Türkiye'nin değil dünyanın meyve deposu. Senede 30 bin tona yakın meyve üreten köy İngiliz Kraliyet Sarayı'na kiraz, Rusya'ya elma ve armut ihraç ediyor. Maneviyatla, dünya gailesinin iç içe geçtiği köydeki yaşamı yerinde gözlemledik
 
			"Bak evladım" diyor 63'ünde ama 50'lilerin başında gösteren çiftçi Vedat Bingöl, köy kahvesinde bize ikram ettiği kendi mahsulü elmayı göstererek. Köyde tanışacağımız herkes gibi onun da gözlerinin içi gülüyor. Dünya telaşından arınmış bir hal var ses tonunda ve bakışlarında: "Bundan büyük mucize var mı? Bunu toprağa ekiyoruz. Hem siz doyuyorsunuz, hem biz doyuyoruz. Toprak bize ekmeğimizi veriyor. Rızkımızı veriyor... Dün vardık, bugün varız. Yarın var olacak mıyız, bilmiyoruz. O yüzden paylaşalım, buyurun elmamızın tadına bakın... Hoş geldiniz." Kapısını çaldığımız herkesin, bizi artık şehir hayatında görmediğimiz ve ne yazık ki göremeyeceğimiz bir incelik ve misafirperverlikle ağırladığı, topu topu 350 haneli, 1100 nüfuslu, görüştüğümüz herkesin bir nevi hayat filozofu olduğuna şahit olduğumuz Babasultan Köyü'ndeyiz. Bursa'nın Kestel ilçesine bağlı bu kadim köy, Türkiye'nin meyve deposu! Bütün köy halkı meyve yetiştiriyor. Geçim kaynakları da, babalarından, dedelerinden de gördükleri bildikleri iş bu. İlkbahar aylarında erkenci, Napolyon, Viyana, Van ve Lambert kirazı; yazın Akça, Santa Maria, Gümüşhane elması, Briton, Birzantin ve Havran Eriği; sonbahar ve kışın ise Starking, Golden Elması, Margarita Marilla, Deveci armudu ve yeşil elma yetiştiriliyor köyde. Ayrıca şeftali, kestane, ayva, ahududu da diğer ürünlere göre az da olsa köyün bereketli topraklarında yetişiyor. Türkiye'de bu kadar fazla çeşidin görüldüğü ve 12 ay kesintisiz meyve üretimi yapan bir köy Babasultan.
YILDA 30 BİN TON MEYVE
  Köyde 12 bin 500 dönümlük arazide meyve ekimi yapılıyor. Son yıl hariç bugüne 
  kadar İngiltere Kraliyet Sarayı'na kiraz da bu köyden ihraç edilmiş. Hatta Baba 
  Sultan Kirazı İngiltere'den üretim ödülü de almış. Babasultan Köyü'nde yetiştirilen 
  meyveler sadece İngiltere değil, Almanya, Rusya, İtalya ve Rusya'ya da ihraç 
  ediliyor. Köyün girişinde bulunan Türkiye'nin en büyük meyve soğuk hava depolarında 
  korunan meyveler Türkiye pazarının da can simidi. Başta İstanbul, Ankara, İzmir 
  olmak üzere ülkenin bütün şehirlerine gidiyor burada üretilen meyveler. Son 
  verilere göre köyde yılda 30 bin tona yakın meyve üretiliyor. Elma hasadı dönemine 
  denk geliyor köye misafir olduğumuz gün... Babasultan Köyü Muhtarı Fahri Çelik 
  2004'ten beri, yani üç dönemdir görevde. Kendisinin de ayrıca meyve bahçeleri 
  var. O da köyde yaşayan diğer hemşerileri gibi kirazdan elmaya, armuttan ayvaya 
  pek çok meyvenin üretimini yapıyor. "Vaktiyle köyümüz kestanesiyle meşhurdu 
  ama bir dönem kestane ağaçlarımıza bir hastalık geldi ve kestane üretimi azaldı. 
  Sonra diğer meyvelere yöneldi köy halkı" diyor ve ekliyor: "Elbette 
  ki Türkiye'de meyve üretimi yapan çok köy var. Ama bu kadar çeşidin olduğu köy 
  yok denecek kadar azdır. Bunda bizim buralarının ikliminin, rakımının etkisi 
  büyük. Toprağımız bereketli." 700 küsur yıllık tarihi olan köyde yaşayanlar 
  yörüklerin manav kolundan. Manav, yörüklerin yerleşik olarak yaşayanlarına verilen 
  isim. Muhtar Çelik köyün tarihinden, köye ismini veren Geyikli Baba olarak da 
  bilinen Babasultan'dan da şöyle bahsediyor: "Osmanlı Devleti'nin kuruluş 
  döneminde, batıya doğru ilerleyen Osmanlı kuvvetlerinin ardından, hatta onlarla 
  birlikte gelen Geyikli Baba gibi bazı tarikat şeyhleri, Allah dostlarının, dervişlerin 
  ıssız yerlere yerleşip yol boyunca zaviyeler, tekkeler tesis ettikleri ve böyle 
  yerlerin daha sonra köylerin temelini teşkil ettikleri biliniyor. Babasultan 
  Köyü Orhan Gazi döneminde kuruluyor. Köyün olduğu yer Geyikli Baba'ya Orhan 
  Gazi tarafından verilmiş. Babasultan Köyü'ne ait en eski belge Fatih dönemine 
  ait vakıf kayıtlarının tutulduğu tahrir defteri. Bu defterde, 1521 tarihli 113 
  numaralı vakıf kayıtlarının tutulduğu bölümde köyün adı Geyikli Baba olarak 
  geçiyor." Köyde Baba Sultan (Geyikli Baba) türbesinin bulunduğu yerin hemen 
  yanında yine aynı isimle Orhan Gazi tarafından yaptırılan cami var. Daha sonraları, 
  1900'lü yılların başında ise Sultanhamid Han caminin yanına bir cami daha yaptırıyor 
  ve ikisi birleştiriliyor.
DEDE PİLAVI AKSATILMAZ
  Babasultan Türbesi'nin türbedarı, aynı zamanda Babasultan Derneği Başkanı İsmail 
  Sevinç de köyün yerlilerinden. "Zaten" diyor Sevinç "Burada kimseye 
  'Buranın eskisi misin?' diye sormayın. Bu köyde yaşayan 350 hanenin çoğu ya 
  anne, ya baba tarafından birbiriyle bir şekilde akrabadır. Kız alıp vermiştir." 
  Sevinç'in rahmetli dayısı da daha önce türbenin türbedarlığını yapmış. Vazife 
  dayısından kendisine geçmiş. Aynı zamanda kendisi de meyve üreticisi olan Sevinç, 
  "Bu köyde maneviyatla dünya hayatı iç içedir. Türbede yatan zat, Geyikli 
  Baba'nın bereketine inanırız. Her sene hazret Ramazan sonrasında Dede Pilavı 
  pişiririz hazretin ruhu için. Yakın köylerden, hatta başka şehirlerden insanlar 
  gelir. En son iki buçuk ton pirinçten pilav yapıldı. 70 küçükbaş, bir büyükbaş 
  hayvan kesildi pilav günü için." Türbedar Sevinç, ilginç bilgi veriyor. 
  Köyün bereketinde büyük katkısı olduğunu düşündükleri ve yüzyıllardan beri her 
  sene yapılan Dede Pilavı 80'lerde bir yıl yapılmıyor. Ve köye dağdan sel iniyor. 
  "Sonra bir daha asla aksatılmadı Dede Pilavı" diyor. Köyün hamamcısı 
  Erdal Erbil'le de aynı zamanda meyve üretimi yapıyor. "Ben de köydeki pek 
  çok komşum gibi meyve üretiyorum. Elma, ahududu ve armut daha çok. Biz meyvelerimiz 
  duayla, sevgiyle yetiştiriyoruz. Her şeyini ölçüsüyle dengesiyle veriyoruz. 
  Denge bozuldu mu insan da bozulur... Bitki de, hayat da..." Haberimizde 
  ve hayatta hem meyveci hem hamamcı olarak iki 'rol'ü birden üstlenen Erbil'den 
  bir de hamam kültürü ve yıkanmak ile ilgili ikinci dersimizi alıyoruz: "Her 
  cuma hamamda yıkanmak bir Osmanlı geleneğidir. Artık insanlar gerçek anlamda 
  yıkanmıyor, biliyor musunuz! Duş alıyor! Mesele suya şöyle bir girip çıkmak 
  değil. Yıkanmak niyet ister. Yıkanmak sadece bedenin değil ruhun da yıkanmasıdır. 
  Namazdan önce, dünya hırsının verdiği ruh kirinden arınmaktır yıkanmak... Anlayacağınız 
  yüzyıllardır bu köyde; Geyikli Baba hazretleri, bereket, toprak, cami, hamam, 
  meyve, insan ve doğa sevgisi bir arada yaşar gider..."
KAHVEDE ELMA SİRKESİ İKRAMI
  Babasultan'da herkes kendi evinde elma sirkesi yapıyor. Öyle ki kahvede misafirlere 
  bile yarım çay bardağı elma sirkesi ya da şırası ikram ediliyor şifa niyetine. 
  Muhtar Fahri Çelik, yakın zamanda Babasultan markasıyla elma sirkesi, marmelatı 
  ve şırası yapmak için de girişimde bulunduklarını söylüyor. Burada insanlar 
  kadim zamanlardan beri güne elma sirkesiyle başlarlar. Ben de içerim. Vücudu 
  pek çok hastalıktan korur. Mikroplardan arındırır. Bağışıklık sistemini güçlendirir. 
  Tabi doğal, organik olanından bahsediyorum. İnşallah yakında bu ürünleri de 
  ülkemize sunmaya hazırlanıyoruz.
MEYVELER ALTI AYA KADAR SAKLANABİLİYOR
  Köyün girişinde bulunan Babasultan Soğuk Hava Deposu, köylünün ve köylüden alışveriş 
  yapan tüccarların ürünleri muhafaza ettiği yer. Aynı zamanda ihracat ve iç pazar 
  gönderimleri de buradan start alıyor. Deponun ilk bölümünde meyveler boy ve 
  cinslerine göre paketleniyor, ikinci bölümde ön soğutmada hemen yola çıkacak 
  ürünler misafir oluyor. Bekletilenler ise asıl soğuk depoda altıyedi aya kadar 
  bozulmadan muhafaza edilebiliyor.
GÖKSAN GÖKTAŞ
 
		
 
											
										 
											
										 
											
										 
											
										 
											
										 
											
										 
											
										 
											
										 
											
										 
											
										 
											
										 
											
										 
											
										 
											
										 
											
										 
											
										 
											
										 
											
										 
											
										 
											
										 
											
										 
											
										 
											
										 
											
										 
											
										 
											
										 
											
										 
											
										 
											
										