İmsak
Güneş
Öğle
İkindi
Akşam
Yatsı

CHP'den Tanzim satış eleştirisi

İktidarın hayat pahalılığına çözümü tanzim satış mağazaları açmakta bulduğunu dile getiren Öztrak, "Bu iktidar CHP'nin seçim vaatlerini hep aşırıyordu, buna alışmıştık ama acımasızca eleştirdiği dönemde yapılan uygulamalara da bugün sahip çıkması, bunlara 'çözüm' diye sarılması aslında bizleri dahi acı acı güldürüyor." değerlendirmesinde bulundu.

Kaynak : Anadolu Ajansı
Haber Giriş : 11 Şubat 2019 19:11, Son Güncelleme : 11 Şubat 2019 19:18
CHP'den Tanzim satış eleştirisi

CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Faik Öztrak, "Kampanyamızı başlattık ve artık yola çıktık. 21'inci yüzyıl belediyeciliğini 31 Mart'tan sonra bu ülkeye vatandaşlarımızla beraber getireceğiz. Milletimize sesleniyorum; düşün peşimize, bu ülkede martın sonunu hep birlikte bahar yapalım." dedi.

CHP Merkez Yönetim Kurulu (MYK), Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu başkanlığında parti genel merkezinde toplandı.

Öztrak, toplantıya ilişkin yaptığı açıklamada, Kartal'da çöken binada hayatını kaybedenlere Allah'tan rahmet, yaralılara acil şifa diledi.

Tarsus'ta 4 yıl önce öldürülen Özgecan Aslan'ı da anan Öztrak, kadına yönelik şiddetin Türkiye'de çözüm bekleyen en önemli konuların başında geldiğini söyledi.

Faik Öztrak, "25 yıldır kentlerimizi betonla boğan, rant ve kaynak için sürekli imar affı çıkaranların şimdi 'sabrımız taştı' diye bağırıp çağırmaya hiç hakları yok. Sabırların taşması için illa insanların ölmesini mi gerekiyor? Milletimiz eski nesil, metal yorgunu belediyecilik anlayışına en güzel dersi 31 Mart'ta verecektir." diye konuştu.

Derinleşen ekonomik krizin vatandaşın satın alma gücünü her geçen gün erittiğini savunan Öztark, geçen yıl protesto edilen senet miktarının yüzde 48, karşılıksız çek tutarının ise yüzde 72 arttığına dikkati çekti.

"Geçen yıl, bankalarda tahsili geciken ve icra takibine düşen krediler, 100 milyar Türk lirasını geçmiş durumda." diyen Öztrak, piyasada çok ciddi ödenemeyen borç sorunu olduğunu öne sürdü.

İktidarın, milletin yaşadığı tüm sıkıntılarla adeta alay ettiğini ve giderek milletten koptuğunu iddia eden Öztrak, "Sivas Meydanı'nda sarayın kibir abidesinin milletten nasıl koptuğunu, millete karşı nasıl diklendiğini, açık seçik gördük. Sivaslılar meydanda KİT'lere kadro isteyerek çok masum bir talebi ifade edince, AKP Genel Başkanından bir güzel azar yediler. Aynı kibir abidesi pazardaki yangının kasıp kavurduğu milletimizi 'Biz ne diyoruz, bunlar domates, patlıcan, sivri biber diyor.' diyerek küçük gördü. Sonrada merminin fiyatını, askerin giyim kuşamının ve terörle mücadelesinin bedelini, hayat pahalılığına gerekçe gösterdi." şeklinde konuştu.

Türkiye'de 35 yıldır terörle mücadele edildiğini ancak bugüne kadar hiçbir iktidarın Mehmetçik'in attığı kurşunu "kendi beceriksizliğine kılıf yapmadığını" kaydeden Öztrak, şöyle devam etti:

"Bugün Türkiye'de, milli harp sanayini ve stratejik tesisleri yabancıların ortak olduğu şirketlere peşkeş çeken ama domates, biber, patlıcan fiyatlarını mermi fiyatına endeksleyen müflis bir iktidar vardır. Önce dış düşman, pazarcı, soğancı derken sıra askerimize geldi. Dün bir de buna hal çeteleri eklendi. Yani bu pahalılıktan 17 yıldır iktidarda olan Recep Tayyip Erdoğan dışında herkes sorumlu. Patates, soğan, sivri biber fiyatlarından şikayet edenleri dış düşmanları Hans'a, George'a önayak olmakla suçladı. Bunların kibri arttıkça milleten kopuyorlar. Kendileri ne söylerse millet bunların her dediğini kabul ediyor zannediyorlar. 17 yıldır ülkeyi yöneten AK Parti Genel Başkanı, güzel ülkemizi iflas ve IMF kapısına düşme riskiyle karşı karşıya bırakmıştır."

Öztrak, Erdoğan'ın IMF ile ilk stand-by anlaşmasını CHP'nin imzaladığını söylediğini, ancak IMF ile ilk stand-by anlaşmasının Cemal Gürsel döneminde yapıldığını, Gürsel'in de hiçbir zaman CHP genel başkanı olmadığını bildirdi.

Parti Sözcüsü Öztrak, "Ancak IMF ile son stand-by anlaşmasını yapan başbakan, Recep Tayyip Erdoğan'dır. IMF ile iş tutma konusunda tecrübeli olan Sayın Erdoğan, ülkemizi hızla IMF kapısına götürmektedir." görüşünü savundu.

CHP'nin krizden çıkış için geçen yıl ağustos ayında 13 madde açıkladığını hatırlatan Öztrak, bu önerilerinin hiçbirinin uygulanmadığını ifade etti.

Öztrak, krizden halcilerin, pazarcıların sorumlu tutulamayacağını belirterek, "Ne yapacaklardır, ibreti alem olsun diye terörist ilan ettikleri pazarcıları bacaklarından hallerin kapısına mı asacaklardır? Bu nasıl üsluptur? Hiç kıvranmasınlar, sorumlu 17 yıldır bu ülkeyi yöneten kadrolardır." dedi.

- 1994 ruhu

İktidarın yaşanan krizi, hakikati değersizleştirerek unutturmaya çalıştığını öne süren Öztrak, iktidarın sürekli bir "1994 ruhu"ndan bahsettiğini söyledi.

Öztrak, 1994'te de bugün olduğu gibi çok büyük kriz yaşandığını hatırlatarak, şunları kaydetti:

"Faiz ve enflasyon bugün olduğu gibi almış başını gitmiş. Millet çok büyük sıkıntılar içinde. En sonunda yerel yönetim seçimleri yapılmış, milletimiz sandıkta hesap sormuş. Evet, ilk defa haklılar. Artık başlarına geleceği çok net görüyorlar. Her yaptıklarını sineye çeker diye gördükleri milletimiz 1994 ruhuna geri döndü ve o gün nasıl sarı kart gösterdiyse, 31 Mart'ta da aynısını bunlara yapacağından hiç şüphemiz yok. AKP Genel Başkanı bize meydanlarda alfabeden harf seçip saçma sapan ithamlarda bulunuyor. Saray demek, tek adam, parti devleti rejimi demek. Aslında saray demek bizde bir harf seçelim bakalım, Z harfini seçelim. Saray demek zam demektir, zulüm demektir, zarar demektir. Bu iktidarın bu millete zamdan, zulümden ve zarardan başka verecek hiçbir şeyi kalmamıştır."

Erdoğan'ın millete diklendiği kadar Trump'a, Merkel'e diklenemediğini savunan Öztrak, "Borç alan emir alır." sözünü hatırlattı.

"Millet 'açım' derken, saray pahalı hediyelere maşallah doymuyor" ifadesini kullanan Öztrak, "İlk önce Katar Emiri uçan saray hediye etti. Şimdi Sakarya Tank Palet Fabrikasını ihalesiz alacağı anlaşılan Katar ordusunun ortak olduğu şirket tam da seçim öncesi AK Parti Genel Başkanına seçimlerde kullansın diye 4 tekerlek üzerinde kapkara bir oto saray hediye etti. Ne diyelim, kaz gelecek yerden tavuk esirgenmezmiş. Etik kuralların geçerli olduğu ülkelerde şirketler devlet yöneticilerine böyle lüks hediye veremezler. Açık söyleyeyim gelişmiş ülkelerde bu konular olsa hemen rüşvet soruşturması içinde sokulur ve hesabı sorulur." diye konuştu.

Sakarya Tank Palet Fabrikasına yönelik eleştirilerini sürdüren Öztrak, Erdoğan'ın söz konusu firmanın yüzde 50 Katar, yüzde 50 Türk ortaklı firma olduğunu ve ayrıca buraya 40-50 milyon dolarlık yatırım yapılacağını söylediğini ifade etti.

Öztrak, "Şimdi anlaşıyor ki Katar ordusunun firması bu tesisi ihalesiz bir şekilde almış. Ne karşılığında? 40-50 milyonluk yatırım karşılığında." dedi.

Kendilerinin olmadık ittifaklarla ilişkilendirildiğini aktaran Öztrak, buna karşın TBMM'de yapılan öğrenci andıyla ilgili araştırma önergesinin oylamasını hatırlattı. Öztrak, önergenin AK Parti ve HDP oylarıyla reddedildiğine dikkati çekerek, "Daha önce 'AK Parti Genel Başkanının evinin önünde çocuklara bu andı okutmazsam namerdim.' diyen Sayın Bahçeli'nin partisi MHP bu oylamada, muhtemelen sarayın talebiyle ceketini ilikledi ve çekimser kaldı. CHP ve İYİ Parti evet oylarıyla andımıza sahip çıktı. TBMM'deki bu oylamada takke düşmüş, kel görünmüştür. Bu tablo MHP'ye oy veren kardeşlerimizi herhalde mutlu etmemiştir." dedi.

- Tanzim satış eleştirisi

İktidarın hayat pahalılığına çözümü tanzim satış mağazaları açmakta bulduğunu dile getiren Öztrak, "Bu iktidar CHP'nin seçim vaatlerini hep aşırıyordu, buna alışmıştık ama acımasızca eleştirdiği dönemde yapılan uygulamalara da bugün sahip çıkması, bunlara 'çözüm' diye sarılması aslında bizleri dahi acı acı güldürüyor." değerlendirmesinde bulundu. Faik Öztrak, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Ama uyaralım, sadece tanzim satış mağazaları yetmez. Dünyada tarım devriminin yapıldığı topraklarda bunlar tarımı bitirdiler. İktidarı buradan uyarıyorum, tarımdaki, tarladaki yangını söndürmeden mutfaktaki yangını söndüremezsiniz. Bugün nohuttan buğdaya her şeyi ithal eder hale geldik. Derslerine eksik çalışmışlar. Bunda da sınıfta kalırlar. Bu da aspirin tedavisi olmaktan öteye gitmez. Bunların millete söyleyecek tek bir sözü yok. Metal yorgunu olan AKP belediyecilik anlayışının artık bu topraklarda millete verebileceği hiçbir şey kalmamıştır. Bu topraklarda yeni sözü yine CHP söyleyecektir. Kentlerimizde yeni belediyeciliği yine CHP yapacak. Kampanyamızı başlattık ve artık yola çıktık. 21'inci yüzyıl belediyeciliğini 31 Mart'tan sonra bu ülkeye vatandaşlarımızla beraber getireceğiz. Milletimize sesleniyorum; düşün peşimize, bu ülkede martın sonunu hep birlikte bahar yapalım."

- Soruları yanıtladı

Açıklamaları sonrasında soruları yanıtlayan Faik Öztrak, CHP'nin, tartışmalara neden olan Şanlıurfa'nın Siverek ilçesi belediye başkanı adayı Mehmet Fatih Bucak ile ilgili bir tasarrufu olup olmadığının sorulması üzerine, "Ben MYK'da iken tartışılan konular arasında bu husus yoktu. Ben dün televizyonda bir açıklama yapmıştım, o açıklamamın arkasındayım." sözlerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, "CHP, HDP ile ittifak yapıyor." ve "Nereden mi biliyoruz terör baronlarının yaptığı açıklamalardan biliyoruz." şeklindeki sözleri sorulan Öztrak, "Bu terör baronları kim? Biz terör baronlarını çok fazla tanımıyoruz ama mutlaka terör baronlarını Oslo'da onlarla masaya oturanlar gayet iyi biliyorlardır. Kimin kimle iş birliği yaptığı konusunda iktidar partilerinin bizlere karşı yönettikleri eleştiriler tamamen iftiradır. Bunlar ciddiye alınacak konular değildir. CHP, Kuvayımilliye hareketinden doğmuş ve bu ilkelere sıkı sıkıya bağlıdır. Bu ülkenin birliği, beraberliği, bütünlüğü için yapmayacağı hiçbir şey yoktur." yanıtını verdi.

İstanbul Milletvekilleri Gürsel Tekin'in aday belirlemeye yönelik eleştirilerinin hatırlatılması üzerine de Öztrak, "Bu süreçte bazı arkadaşlarımızın beklentileri gerçekleşmemiş olabilir. Beklentileri gerçekleşmeyen arkadaşlarımızın kamuoyuna bir açıklamada bulunurken, duygusal tepki göstermekten mümkün olduğu kadar uzak durmaları, dikkatli olmaları yararlıdır diye düşünüyorum." karşılığını verdi.

Öztrak, bir soru üzerine, belediye başkan adaylarının tamamına yakınının PM onayını alarak belirlendiğini, son kalan birkaç tane yer için de PM'nin MYK'ya yetki verdiğini hatırlattı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın İş Bankası hisseleriyle ilgili açıklamalarının sorulduğu Öztrak, "Bu husus ülkede vatandaşın gerçek gündemini karartmak için ortaya atılıyor." değerlendirmesini yaptı.

AK Parti Ankara Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Mehmet Özhaseki'nin, MHP ile ayrı ayrı seçime girdikleri yerlerde bazı anketler yaptırdıkları ve sonuçlarına göre bazı adayların çekilebileceği yönündeki sözlerinin sorulduğu Öztrak, "Sayın Özhaseki'nin açıklaması bir şeyi çok açık seçik bir kere daha ortaya koyuyor. Bunların hepsi CHP'nin hızla zaferi kucaklama yönünde ilerlemesi ve bunun iktidarda yarattığı korkunun neticesidir." diye konuştu.

Faik Öztrak, bir başka soru üzerine, genel sekreterlik görevine henüz atama yapılmadığını da söyledi.

Öztrak, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın tanzim satışın ardından "temizlik ürünlerine de el atacağız" şeklindeki açıklamalarıyla ilgili soruyu yanıtlarken de şunları kaydetti:

"Öyle görünüyor ki hızla bir kumanda ekonomisine doğru gidiyoruz. Tabii bunu götürebilmek için asgariden merkezi planlama yapabilecek örgüte ihtiyaç var. Onu ortadan kaldırdılar. Dolayısıyla bu tür uygulamaların sonu çok büyük hüsran olacaktır. Her malın fiyatını tek tek tespit edeceksiniz, ona göre üretim yaptıracaksınız, piyasa mekanizmasını bir kenara iteceksiniz... Bu şekilde bir ekonomiyi idare etmek, zabıtayla ekonomiyi idare etmek, korkutarak ekonomiyi idare etmenin ben çok zor olduğunu düşünüyorum. 'Ben emirle bu işleri götürebilir miyim' diye ekonomiye çok düzensiz bir şekilde müdahale ediyorlar, bunun sonu karanlıktır. Bırakın şu pansumanı, üretimine dönün."

Öte yandan, MYK toplantısında CHP'nin seçim kampanyasına ilişkin bir reklam ajansı tarafından Genel Başkan Kılıçdaroğlu ve üyelere detaylı sunum yapıldığı öğrenildi.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber