Cep telefonlarının etkisine karşı 16 kat daha güvenli koruma
Cep telefonu ve baz istasyonlarının insan sağlığı üzerindeki etkileri her gün bir başka araştırmaya konu olurken, Türkiye'de riskin en aza indirilmesi için radyasyondan korunmak amacıyla belirlenen limitlerden 16 kat daha güvenli koruma sağlandığı bildirildi.
Telekomünikasyon Kurulu 2. Başkanı Galip Zerey, AA muhabirine yaptığı açıklamada, sabit telekomünikasyon cihazlarının insan ve çevre sağlığı bakımından etkilerinin en aza indirilmesi amacıyla gerekli teknik ve idari çalışmaların yapıldığını belirtti.
Bu kapsamda, diğer kamu kuruluşları ile koordinasyon sağlanarak, ''10 kHz60 GHz Frekans Bandında Çalışan Sabit Telekomünikasyon Cihazlarından Kaynaklanan Elektromanyetik Alan Şiddeti Limit Değerlerinin Belirlenmesi, Ölçüm Yöntemleri ve Denetlenmesi Hakkındaki Yönetmeliğin'' 2001 yılında yürürlüğe girdiğini anımsatan Zerey, yönetmelik kapsamında, 10 kHz60 GHz frekans bandında çalışan ve aralarında GSM baz istasyonları, Radyo/TV vericileri de dahil her türlü sabit telekomünikasyon cihaz ve sistemlerinin kurulması ve işletilmesi sürecinde uygulanmak üzere bazı yenilik ve özellikler getirildiğini ifade etti.
Zerey, elektromanyetik kirliliğin insan yaşamındaki etkilerinin en aza indirilmesini hedefleyen yönetmelikte Uluslararası İyonlaştırmayan Radyasyondan Korunma Komisyonu (ICNIRP) limitlerinin dikkate alındığını kaydetti.
ABD ve AB üyesi ülkeler dahil 42 ülke tarafından kabul edilen limit değerlerin Türkiye'de 4 kat daha indirgendiğini vurgulayan Zerey, ''Ülkemizde, cihaz başına kabul edilen limit değerler, standart değerin yaklaşık 1/4'üne karşılık GSM 900 için 10 V/m ve GSM 1800 için 14 V/m olarak kabul edilmiş ve böylelikle 16 kat daha güvenli koruma sağlanmıştır'' dedi.
''SÜREKLİ DENETİM YAPILIYOR''
Zerey, sabit telekomünikasyon cihaz ve sistemlerinin kurulması öncesinde sertifika düzenlendiğini, bu kapsamda GSM baz istasyonlarının kurularak hizmete verilmesi aşamasında kurumca yapılacak teknik ölçüm ve kontrollerin, yönetmelik hükümleri açısından belirtilen güvenli alan içinde uygun bulunması halinde Güvenlik Sertifikası'nın onaylandığını belirtti.
Cihaz ve sistemlerinin sürekli denetiminin yapıldığını vurgulayan Zerey, ölçüm ve kontrollerin kurumca gerçekleştirildiğini, ayrıca özel ve tüzel kişi ya da kuruluşlara da yönetmelik kapsamındaki limit değerlere uyulup uyulamadığının tespitini yapacak ölçümler için ''Ölçüm Yetki Belgesi'' verildiğini ifade etti.
Galip Zerey, ölçüm yaptırmak isteyen vatandaşların doğrudan kuruma veya yetki verilen kişi ya da kuruluşlara başvurmaları halinde de bu ölçümlerin yaptırıldığını belirtti.
KOMİSYON KURULDU
Zerey, GSM teknolojisinin çalışma esaslarının Türkiye'de yeterince bilinememesi nedeniyle kamuoyunda bir takım kuşkular oluştuğunu dile getirdi.
Kapsama alanındaki tüm cep telefonlarının en yakın hücrenin baz istasyonu ile sürekli iletişim halinde olduğunu, bir baz istasyonu kapsama alanında aynı anda sınırlı sayıda cep telefonu kullanıcısının konuşabildiğini anlatan Zerey, bu nedenle yoğun yerleşim bölgelerinde daha fazla baz istasyonuna ihtiyaç duyulduğunu ancak baz istasyonlarının şehir dışında yüksek kulelerde toplanmasının teknik olarak imkansız olduğunu belirtti.
Şehir dışında kurulması halinde baz istasyonlarının yüksek güçle yayın yapmasının gerekeceğine dikkati çeken Zerey, yüksek güçle çalışacak bu istasyonların istenilen seviyede kapsama alanını sağlayamayacağı gibi elektromanyetik kirliliğe de neden olacağını ifade etti.
''Baz istasyonlarının yaydığı sinyaller, insan vücudunda iyonlaştırıcı etki yapan Xışınları, gama ışınları gibi nükleer radyasyonlar ile karıştırılmamalıdır'' diyen Zerey, baz istasyonlarının sağlığa zararlı olduğuna dair henüz kesinleşmiş bir veri bulunmadığını ancak bu konuda pek çok uluslararası kurum ve kuruluşun inceleme ve araştırmalarının sürdüğünü kaydetti.
Zerey, kurumu bünyesinde 'GSM ve Sağlık' konulu bir komisyon kurulduğunu, bu konuda çalışma yapan kurum ve kuruluşlar ile uzman kişilerin çalışmalarının derlenerek kamuoyunun bu konuda bilinçlendirilmesini planladıklarını söyledi.