İmsak
Güneş
Öğle
İkindi
Akşam
Yatsı

YÖK eski Denetleme Kurulu üyesi kişiye özel ilana çıkarsa, diğer üniversiteler ne yapmaz!

Yükseköğretim Kurulu, 2020 yılı hedefi olarak belirttiği Akademik Kariyer Liyakat Sistemini geciktirdikçe kişiye özel ilanlar hızlı şekilde artıyor!

Kaynak : Memurlar.Net - Özel
Haber Giriş : 10 Haziran 2020 16:28, Son Güncelleme : 10 Haziran 2020 16:28
YÖK eski Denetleme Kurulu üyesi kişiye özel ilana çıkarsa, diğer üniversiteler ne yapmaz!

Türk Divan Şairi Fuzuli'nin sözünden yazıya girecek olursak; yükseköğretimdeki kişiye özel personel temin etme yöntemi bizler açısından "

Söylesem tesiri yok, sussam gönül razı değil.

"

durumudur. Yazmaktan ciddi manada yorulduk; ama görmezden gelip kafamızı çevirmeye de gönül razı olmuyor! O yüzden kendimizce haklı isyanımızı yine yapalım...

Günümüz yükseköğretim sisteminde akademisyen istihdamındaki süreç "maalesef" çoğunlukla aşağıdaki dört aşamada ilerliyor:

-Önce alınacak kişi belirlenir. (Neye göre belirlendiği her üniversitede değiştiği için ayrıntılara burada girmeyelim)

-Karar verilen kişinin ayrıntılı özgeçmişine göre ilan şartı yazılır.

-Başka bir aday başvuramadığı için sınava bir kişi girer. (Bazen üç beş kişinin girdiği durumlar olabilir.)

-Aday kazanır.

Profesör, doçent ve doktor öğretim üyesi kadroları, kurum içerisinde görev yapan bir akademik personelin bir üst unvana geçişi için mevzuatta "ilan usulü" öngörüldüğünden yukarıdaki formalite sürecine diyecek pek bir şey olamıyor!

Ancak, Yükseköğretim Kurulunun öğretim görevlisi ve araştırma görevlisi kadrolarında ki ilanlarda kontrol yetkisini tamamen yükseköğretim kurumlarına devretmesinin acı sonuçlarını yaşayarak görüyoruz.

Bunun bir örneğini -herkese göre sıradanlaştı ama- oldukça "absürt" olarak değerlendirdiğimiz Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesinin ilanları üzerinden sizlere gösterelim.

Yukarıda sizlere ayrıntılı olarak gösterdiğimiz ilanlar, Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesinin düzeltmesi ya da düzeltmemesi artık bizler için bir anlam ifade etmemektedir. Çünkü, temel sorun bu durumun yaygınlaşması ve önünün artık alınamaz hale gelmesidir. Bugün Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi, yarın başka bir yükseköğretim kurumu!

Burada bizleri üzen diğer bir durum; halihazırda Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İbrahim AYDINLI, Rektörlüğe atanmadan evvel YÖK Denetleme Kurulu Üyeliği görevini yürütmekteydi. YÖK Denetleme Kurulunun, kişiye özel ilan süreçleriyle ilgili bilgi notunda; "Üniversitelerin çıkmış olduğu ilanlarda belirlediği ek koşulların kişiyi tanımlamaya yönelik olarak akademik rekabeti engelleyecek nitelikte olmasının, Anayasanın eşitlik ilkesine ve 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu'na aykırılık teşkil edeceği, tesis edilen işlemin dava konusu edilmesi halinde yargı makamları tarafından atama işleminin iptal edileceği, buna bağlı olarak üniversitenin işleyişi üzerinde olumsuzluk etkiler yaratacağı ve kişiler açısından mağduriyetler yaratacağı, söz konusu atama işleminde rol alan yetkililer açısından idari ve cezai sorumluluklar doğuracağı açıktır." ifadesi yer almaktadır.

Yukarıdaki ilan şartlarına baktıktan sonra, haliyle şu soruyu sormamız gerekiyor. Eski YÖK Denetleme Kurulu Üyesi kişiye özel ilan çıkarsa, diğer yükseköğretim kurumları ne yapmaz?

Son olarak, Yükseköğretim Kurulu içeriğini bilmediğimiz "YÖK Akademik Kariyer Platformu Liyakat" isimli bir projenin hayata geçirilmesini 2020 yılı hedeflerine koymuştur. Tam olarak hangi yaraya merhem olacak bilemiyoruz; ancak her geçen gün geciktikçe yükseköğretimde akademik personel istihdamında keyfiyet alıp başını gidiyor...

Bizden söylemesi!

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber