Putin'den Erdoğan'a 'esir takası' teşekkürü
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Ukrayna ile esir takası sürecine yönelik, 'Erdoğan takaslar ile ilgili bir dizi sorunun çözülmesinde oldukça önemli bir rol oynadı. Bu çalışmalara gerçek anlamda kişisel olarak katıldı ve herkesin malumu ki bu sonuç verdi. Bunun için de ona minnettarız' dedi.

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Kazakistan'ın başkenti Astana'da düzenlenen Bağımsız Devletler Topluluğu (BDT) zirvesinin ardından basın toplantısı gerçekleştirdi. Gazetecilerin sorularını yanıtlayan Rusya lideri Putin, Ukrayna'daki savaştan bölgesel konulara kadar önemli konuda açıklamalarda bulundu. Ukrayna ile devam eden savaşta her iki taraftan da esirlerin bulunduğunu hatırlatan ve esir takaslarının gerçekleştirilmesi için Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın önemli çabalar sarf ettiğine dikkat çekti. Putin, "Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan takaslar ile ilgili bir dizi sorunun çözülmesinde oldukça önemli bir rol oynadı. Bu çalışmalara gerçek anlamda kişisel olarak katıldı ve herkesin malumu ki bu sonuç verdi. Bunun için de ona minnettarız. Zira içlerinde subaylarımızın da bulunduğu askerlerimizi bu sayede geri aldık" dedi.
"Erdoğan, Ukrayna tahılının ülkeden çıkarılması konusunda da aktif
rol oynadı"
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ayrıca Ukrayna tahılının Karadeniz üzerinden dünyaya
arzı için de önemli sorumluluk aldığının altını çizen Putin, "Erdoğan,
Ukrayna tahılının ülkeden çıkarılması konusunda da aktif rol oynadı. Ancak ne
yazık ki bu tahıl, yoksul ülkelere gitmiyor ya da olabilecek en küçük miktarı,
Birleşmiş Milletler aracılığıyla bu ülkelere gidiyor. Erdoğan ile Astana'daki
(dünkü) görüşmemizde bu konuyu da ele aldık. Erdoğan dünkü görüşmemiz sırasında
Ukrayna'dan tahıl çıkışlarının bu tahılın her şeyden önce yoksul ülkelere ulaştırılacağı
şekilde düzenlenmesini desteklediğini söyledi" ifadelerini kullandı. Putin
ayrıca BM Genel Sekreteri Antonio Guterres'in tahıl anlaşmaları konusundaki
çabalarını da takdir ettiklerini söyledi.
"Kiev ile müzakerelere her zaman açığız"
Ukrayna ile Rusya arasında İstanbul'da yürütülen müzakere sürecini hatırlatan
Putin, "Biz her zaman Ukrayna ile müzakerelere açığız, dedik. İstanbul'da
bazı konulara anlaşmalara vardık. Bunlar neredeyse protokole döküldü. Ancak
Kiev tarafı bir anda isteğini yitirdi" şeklinde konuştu. Ancak buna rağmen
yine de müzakerelere açık olduklarını ve şartların olgunlaşması durumunda böyle
bir adımı tekrar atabileceklerini belirten Putin, "Eğer yine şartlar oluşursa
arabuluculuk çabalarına ihtiyaç olacak" diye konuştu.
"Yaklaşık 2 hafta içerisinde seferberlikle ilgili çalışmaları tamamlamış
olacağız"
Bir gazetecinin, "Ukrayna devlet olarak varlığını sürdürebilecek mi?"
sorusuna yanıt veren Putin, "Ukrayna var olacak mı? Biz Ukrayna'yı yok
etmek amacında değiliz" ifadesini kullandı. Ukrayna'daki savaşta art arda
gelen başarısızlıkların ardından ülkede 300 bin yedek askerin orduya katılması
yönünde kısmi seferberlik ilan eden Putin, bu sürecin de yakın zamanda tamamlanacağını
söyledi. Putin, "Yeni bir seferberlik kararı almayı uygun görmüyoruz. Bu
çalışmalar şimdiden tamamlanıyor. Seferberlik ile silah altına alınacak 300
bin kişiden 220 bini şimdiden görev yerlerinde. Düşünüyorum ki yaklaşık 2 hafta
içerisinde seferberlikle ilgili çalışmaları tamamlamış olacağız" dedi.
"Herhangi bir birliğin Rus ordusuyla doğrudan çatışmaya dahil edilmesi
küresel felakete yol açabilecek tehlikeli bir adım olur"
Bir başka gazetecinin NATO birliklerinin Ukrayna girmesi durumunda nasıl karşılık
verecekleri yönünde sorusuna da yanıt veren Putin, "Her halükarda herhangi
bir birliğin doğrudan temasa yani Rus ordusuyla doğrudan çatışmaya dahil edilmesi
açıkça küresel felakete yol açabilecek çok tehlikeli bir adım olur. Bunu konuşanların
akıllarının bu kadar tehlikeli adımlar atmayacak kadar yeterli olduğunu umuyorum"
ifadelerini kullandı.
Almanya'ya tepki
Ayrıca Almanya'nın Kiev yönetimine silahlar göndermesini, NATO ile ilişkilerine
halkından daha fazla öncelik verdiği anlamını taşıdığını söyleyen Putin, "Görünüşe
göre Almanya'nın NATO kapsamındaki bazı müttefiklik yükümlülükleri birinci plana
koyuldu. Bu doğru veya değil. Bunun bir hata olduğuna ve bu hatanın bedelini
Almanya'daki iş dünyasının, Almanya ekonomisinin ve vatandaşlarının ödediğini
düşünüyorum. Elbette bunun genelde AB bölgesi ve özelde ise Almanya için olumsuz
ekonomik sonuçları oluyor. Bunlar meşru iktidarların kendi seçimi. Onlar için
neyin daha önemli olduğunu kendileri belirlemeli. Şu anda olduğu gibi müttefiklik
yükümlülüklerinin yerine getirilmesi mi yoksa kendi halkının çıkarlarının, kendi
ülkelerinin çıkarlarının gözetilmesi mi?" şeklinde konuştu.
"Biden ile görüşmeye ihtiyaç olduğunu düşünmüyorum"
Endonezya'da önümüzdeki ay düzenlenecek G20 zirvesinde ABD Başkanı Joe Biden
ile görüşme ihtimaline yönelik sorulan soruya Putin, "Biden ile görüşmeye
ihtiyaç olduğunu düşünmüyorum" dedi. Putin ayrıca G20 zirvesine gidip gitmeyeceğine
henüz karar vermediğini de belirtti.