Faiz yatırım aracı değil 'konut' ise güvenli liman
Yüksek faiz kısa süreli kazanç sağlasa da enflasyonist ortamda paranın değer kaybetmesine sebep oluyor. Gayrimenkul ise hem kira getirisi hem de yaptığı primle size orta vadede kazanç sağlıyor. Uzmanlar gayrimenkulünü satıp bankaya yatıran için "Bugün sattığınızı yarın yerine koyamıyorsunuz" uyarısında bulunuyor.

Son bir senedir banka faizlerinin yüksek oluşu yatırımcının aklını çeliyor. Bankaların TL mevduatlarına verdikleri faiz oranı 2023 yılı başında yüzde 16-17 seviyesinde iken bugün yüzde 45-47'lere kadar çıktı. Bu süreç 'Kur Korumalı Mevduat'tan TL'ye kayışları hızlandırdı. Faizlerin bu denli yüksek oluşu gayrimenkullerin elden çıkarılmasına da ortam hazırladı. Yatırımcı elindeki arsayı veya evi satarak bankaya yatırdı. Bugün bankalardaki TL mevduat hesapları tarihi rekor kırarak 15 trilyon lirayı geçti. Dinimizce caiz olmayan, ayrıca ekonomi tarafında da mantık dışı sayılan faiz geliri birçok insanı etkisi altına aldı.
ENFLASYONU ATLAMAYIN
Sıcak paraya kanan yüz binlerce kişi elinde avucunda ne varsa satarak bankaların
kapısını aşındırmaya başladı. Ancak bu kısa süreli tatlı hikaye, geri dönüşü
olmayan bir sürece doğru yol almaya başladı. Çünkü enflasyonist ekonomilerin
hakim olduğu ülkelerde faiz yatırımı her zaman zarar yazar. Bu haftaki sayfamızda
doğru yatırım ve faiz ilişkisini ele alacağız. Türkiye gibi ülkelerde en doğru
yatırımın gayrimenkul olduğu gerçeğini görüş, fikir ve rakamlarla anlatacağız.
PARANIZIN DEĞERİ HIZLA KAYBOLUYOR
Bankalar para ticareti yapan kurumlardır. Merkez Bankasından veya yurt dışından
sağladıkları kredileri, üstüne kar payı koyarak yine size satarlar. Paradan
para kazanırlar. Yüksek faiz dönemleri bankalar için bulunmaz bir ortamdır.
Elde ettikleri nakit akış gücü ile piyasayı domine ederler. Hem kredi verirken
hem de satarken kazanç elde ederler. Tüketicinin nakit birikimine 'yüksek faiz'
kampanyaları ile çelme takarlar. Türkiye'de de son bir senedir böyle bir dönem
yaşanıyor. Kısa süreli tatlı gelir yatırımcıyı cezbediyor. Ancak enflasyonun
faiz getirisinden yüksek olduğu bu dönemlerde paranın bankada durması güncel
ekonomi teorileri ile örtüşmüyor. Çünkü paranız en iyi ihtimalde orta vadede
değer kaybediyor.
KISA SÜRELİ KAZANÇ SİZE TATLI GELMESİN
Türkiye gibi nüfusu sürekli artan, dışarıdan göç alan ve toprakları sürekli
değerlenen ülkelerde gayrimenkul yatırımı en doğru tercihtir. Zaman zaman ekonomist
ve konut sektörü temsilcileri ile yaptığımız istişarelerde de bu sonuç ortaya
çıkıyor. Konusunda uzman kişiler banka faizlerinin kısa dönemde iyi kazanç vaat
ettiklerini ancak orta ve uzun vadede zarara neden olduklarını açıkça dile getiriyor.
Oysaki gayrimenkul yatırımı her dönem prim yapıyor. Dünyanın hangi ülkesine
giderseniz gidin; İster oturmak için ister yatırım için düşünülsün en güvenli
yatırımın gayrimenkul olduğu su götürmez bir gerçek.
BANKALARDA BULUNAN TL CİNSİ MEVDUATLAR
2019 1 trilyon 391 milyar TL
2020 1 trilyon 850 milyar TL
2021 1 trilyon 868 milyar TL
SATTIĞINIZI YERİNE KOYAMIYORSUNUZ
Birçok kişi taşınmazını satarak parasını faize yatırıyor. İlk 3-5 ay, belki
bir yıl iyi gelir elde ediyor. Ancak bir yılın sonunda elde ettiğiniz para ile
yeni bir taşınmaz alamıyorsunuz. Diyelim ki 2,5 milyon liralık bir eviniz var.
Ve bunu satıp banka faizine yatırdınız. Bir yılın sonunda paranız 3,5 milyon
liraya kadar yükseldi. Ancak bu paranın vadesi dolduğunda, bir yıl önce sattığınız
evi 3,5 milyon liraya alamıyorsunuz. Üstelik bir yıl içinde elde ettiğiniz faiz
gelirinde de kullandınız. Bu durumda paranız pula dönüyor. Sattığınızı yerine
koymanız için yeniden bankadan kredi çekip onun faizini ödemek durumunda kalıyorsunuz.
Kısacası bu döngü, sizin yatırımınızdan yiyor.
YILIN İKİNCİ YARISINDA FİYATLAR YÜKSELECEK
Ülkemizde konut satışları son 10 yılın en kötü dönemini yaşıyor. Pazar 2023
yılını 1 milyon 225 bin adetlik bir tablo ile kapadı. Kredi bulma sıkıntısı
ev alımlarını durdurdu. Kendini korumaya almak isteyen ev sahipleri fiyatları
birden yukarı çıkardı. Ancak satışların bıçak gibi kesilmesi, piyasayı yumuşattı.
Konut fiyatlarındaki hızlı yükseliş ivme kaybetti. Bugün Türkiye'deki konut
fiyatları ciddi bir fırsat sunuyor. Sektör temsilcilerinden 'alım zamanı' açıklamalarını
sıkça duyuyoruz. Ekonomist çevreden ise 'paranızı bankada tutmayın, mümkünse
gayrimenkule yatırın' söylemleri geliyor. Sektördeki genel tabloya baktığımızda
gayrimenkul fiyatlarının 2024 yılının ikinci yarısından sonra artacağı görülüyor.
Banka faizlerinin eski cazibesini kaybetmesiyle biriken paranın gayrimenkule
kayacağı düşünülüyor. Merkez Bankasının şahin görünümden çıkıp faiz yükseltme
iştahını durdurması buna ortam hazırlıyor.
KİRA GETİRİSİ VE İPOTEK AVANTAJI
Gayrimenkul yatırımı çok yönlü bir kazanç sağlıyor. Bunu örneklerle açıklayalım.
Paranızın faizde durması kısa süreli getiri sağlarken, satın alma gücünüz azalıyor.
Oysaki gayrimenkul yatırımında ekstra bir de kira getirisi imkanı oluyor. Hem
evinizin değeri artıyor hem de kira geliri elde edebiliyorsunuz. Ticari işletmeler
tarafından bakıldığında ise; gayrimenkuller teminat olarak kullanılabiliyor.
Ticari işletmeler, gayrimenkullerini varlıklarına ekleyip şirket değerini yükseltebiliyor.
Şahıslar mülklerini ipotekli gösterip farklı alımları için kredi kullanabiliyor.
Elinizdeki bir tapu bankadaki nakitten her zaman daha fazla kar elde etmenizi
sağlıyor.
SEKTÖR, KAMPANYA MÜJDESİNİ BEKLİYOR
2023 yılının ikinci yarısında 'ilk defa ev sahibi olacaklara' yönelik yeni bir
kredi kampanyası üzerinde çalışıldığı açıklanmıştı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip
Erdoğan konuyla ilgili müjdeyi vermişti. Bu doğrultuda uygun ödeme şartları
ve uzun vade ile ev sahibi olunabileceği belirtilmişti. Kampanya ile ilgili
sektörde birçok alternatif konuşuluyor. 1,20 faiz oranı ve 18 yıl vade en fazla
üzerinde durulan rakamlar olsa da resmileşen bir durum yok. Ancak sektörün yeniden
hareketlenmesi ve ev sahipliği oranının yükselmesi adına kampanyanın bir an
önce devreye girmesi gerektiğini ifade ediyoruz.
ÜRETİM, TALEBİ KARŞILAMIYOR
Resmi verilere göre Türkiye'nin her yıl bir milyon yeni konuta ihtiyacı var.
Ancak son 10 yıllık sayılara bakıldığında yılda ortalama 750 bin yeni konut
yapılabiliyor. Artan nüfus, evlenenlerin sayısındaki artış ve yatırımda konut
tercih edenler, ihtiyacın artmasına neden oluyor. Kısacası arz, talebi karşılamıyor.
Bu da konut yatırımının daha da değerleneceği anlamına geliyor.
NECMİ ÇİÇEKÇİ