İsrail yok olmadan dünya güvende olmaz
Gazze'de çoğu çocuk 42 bin cana kıyan İsrail, burada soykırıma devam ediyor. Batı Şeria'da 'yerleşimci' vahşeti iyice azdı. Terör devleti; Suriye'ye, Irak'a, Yemen'e saldırıyor, peş peşe suikastlar düzenliyor. En son, "Gazze'ye çevireceğini" ilan ettiği Lübnan'da Hizbullah lideri Hasan Nasrallah'ı katletti.

Gazze'de soykırım işleyen İsrail, 41 bini aşkın sivili öldürmesine eş zamanlı olarak Hamas, Hizbullah ve İran'ın üst düzey liderlerine yönelik suikastler düzenledi. Dünya, 7 Ekim sonrası süreçte Hamas Siyasi Büro Başkan Yardımcısı Salih el-Aruri ile başlayan, İran'ın Suriye'deki Konsolosluk binasına düzenlediği ve İran Devrim Muhafızları Komutanı General Muhammed Rıza Zahedi'nin öldüğü saldırıyla devam eden suikast zinciri, uluslararası toplumun sessizliğinin ardından sırasıyla Hamas Siyasi Büro Şefi İsmail Heniyye, Hizbullah Özel Kuvvetler Komutanı Fuad el-Şükür ve Hizbullah Genel Sekreteri Hasan Nasrallah'a yönelik suikastlarla zirveye ulaştı. İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun önceki gün Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nda yaptığı konuşmada, "Tahran'a bir mesajım var: Eğer bize saldırırsanız, biz de size saldırırız. İran'da İsrail'in uzun kolunun ulaşamayacağı hiçbir yer yoktur. Ve bu tüm Orta Doğu için geçerlidir" sözlerini sarf etmişti. Bu tehdit, İsrail'in İran'ı içine çekecek bir bölgesel savaş üzerinden büyük güçlerin de dahil olacağı bir genel savaşı hedeflediği yorumlarını beraberinde getirdi.
DÜNYANIN GÖZLERİNE BAKARAK NASRALLAH'I ÖLDÜRDÜ
Günlerdir Lübnan'ın güney bölgeleri ile başkent Beyrut'un güneyindeki Dahiye'ye
yoğun bombardımanlar gerçekleştiren İsrail, cuma akşamı düzenlediği saldırıda
Hizbullah Genel Sekreteri Hasan Nasrallah'ı öldürdüğünü ilan etti. İsrail'in
açıklamasının ardından Hizbullah da Nasrallah'ın ölümünü doğruladı. Saldırı,
ABD tarafından sağlanan iki tonluk sığınak delici bombalarla yapılırken saldırı
anı ve sonrasına ait görüntüler İsrail'in hiçbir ahlaki kaideyi önemsemediğini
ortaya koydu. Nasrallah'ın kızı Zeynep Nasrallah, İran Devrim Muhafızları Komutanı
Kasım Süleymani'nin damadı, İran Devrim Muhafızları Komutan yardımcısı Abbas
Nil Forushan, Devrim Muhafızları Kudüs Gücü Komutanı Abbas Nilfurushan, Kudüs
Gücü'nün Suriye ve Lübnan komutanlarının da yaşamını yitirdiği öğrenildi. Bombardımana
maruz kalan bölgede 4 bina yıkılırken büyük bir çukur oluştu. Patlamaların sebep
olduğu dumanlar uzun süre Beyrut semalarını kapladı.
BARIŞ KÜRSÜSÜNÜ SALDIRI İÇİN KULLANDI
Onlarca sivilin de öldüğü saldırının İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun
BM 79. Genel Kurulu'nda yaptığı konuşma esnasında gelmesi dikkat çekti. BM Genel
Kurulu'nu paravan olarak kullanan Netanyahu, dünya barışını sağlamak için kurulduğu
iddia edilen uluslararası bir oluşumun toplantısını katliam için fırsat olarak
değerlendirdi. İsrail medyası, Netanyahu'nun New York'a gitmeden önce Nasrallah'a
yönelik suikast emrini imzaladığını bildirdi. İsrail ordusu, saldırı sonrası
Netanyahu'nun New York'ta kaldığı otelden telefonla talimat verirken çekilen
fotoğrafını yayınlayarak adeta dünyayı alaya aldı. İsrail ordusunun Nasrallah
suikastını "Yeni Düzen" adıyla gerçekleştirdiğini duyurarak, işgal
devletinin bölgeyi dizayn etme hedefinin altını çizmiş oldu. Nitekim önceki
gün Netanyahu, BM kürsüsünde gösterdiği haritada İran, Lübnan, Suriye, Yemen
ve Irak'ı "lanetli bölge olarak" göstermiş ve İsrail'in bölgeye huzur getirecek
eylemlerde bulunacağını açıklamıştı. Netanyahu'nun Orta Doğu'ya kaosu yayacağını
işaret ettiği planının sunumu sonrası, İsrail, "Yeni Düzen" isimli operasyonla
Nasrallah'ı öldürdü.
İRAN ÜZERİNDEN DÜNYAYA MEYDAN OKUDU
BM Genel Kurulu'ndaki toplantıda, elinde İran ile birlikte etkisi altındaki
Irak, Suriye, Lübnan ve Yemen'in siyah renkle gösterildiği haritalarla konuşmasını
yapan Netanyahu, "Tahran'a bir mesajım var: Eğer bize saldırırsanız, biz
de size saldırırız. İran'da İsrail'in uzun kolunun ulaşamayacağı hiçbir yer
yoktur. Ve bu tüm Orta Doğu için geçerlidir" sözlerini sarf ederek, Nasrallah
suikastının ardından büyük bir bölgesel savaş başlatma niyetini ortaya koydu.
Netanyahu'nun tehditlerinin ardından İran'da Milli Güvenlik Konseyi acil toplantı
yaparken Reuters'e açıklamada bulunan üst düzey İranlı yetkililer, muhtemel
bir gerilime karşı Dini Lider Ayetullah Ali Hamaney'in güvenli bir yere nakledildiğini
bildirdi.
HALEVİ: BİZİ TEHDİT EDENE ULAŞIRIZ
İsrail'in bu tehditleri, İran'ı savaşa çekerek ABD'nin de savaşa aktif olarak
dahil olmasını sağlamayı ve böylece çatışmayı bölgenin sınırlarını da aşan bir
genel savaşa dönüştürmeyi hedeflediği şeklinde yorumlandı. Nasrallah'ın öldürüldüğünü
teyit eden açıklamayı yapan İsrail Genelkurmay Başkanı Herzi Halevi de, "Bizi
tehdit edenler kim olursa olsun onlara ulaşırız" diyerek Netanyahu'nun
bölge ülkelerine yönelik meydan okumasına katıldı. Lübnan'a yönelik saldırılara
uzun zamandır hazırlandıklarını dile getiren Halevi, "Günün sonunda tüm
cephelerimizde tamamen hazırlıklı olduğumuzu bir kez daha vurgulamak isterim.
Tüm güçlerimiz, diğer kurumlarla koordinasyon da dahil olmak üzere, tam bir
senkronizasyon ve hazırlık sağlamalı."
SUİKAST ZİNCİRİNE KİMSE TEPKİ VERMEDİ
İşgalci İsrail ordusu, Hizbullah lideri Hasan Nasrallah'ı öldürdüğü suikasta
kadar, Hamas, Hizbullah ve İran'ın üst düzey askeri ve siyasi isimlerini peş
peşe suikastlarla öldürdü. İşgal güçleri, ilk olarak 2 Ocak 2024'te Beyrut'un
güneyindeki Dahiye'de düzenlediği bombardımanda Hamas'ın Siyasi Büro Başkan
Yardımcısı Salih el-Aruri'yi katletti. Suikasta dünyadan ciddi bir tepki gelmemesinden
cesaretlenen işgal devleti, 1 Nisan'da Suriye'nin başkenti Şam'da bulunan İran
konsolosluk binasını hava bombardımanıyla hedef aldı. Bombardımanda İran Devrim
Muhafızları Suriye Sorumlusu General Muhammed Rıza Zahedi yaşamını yitirdi.
Saldırının ardından İran ile İsrail arasında gerilim artmaya başladı. İsrail'in
asıl büyük suikastları ise 31 Temmuz ve 1 Ağustos'ta yaşandı. İsrail Dış İstihbarat
Sevisi (Mossad), 31 Temmuz'da İran Cumhurbaşkanı Mesut Pezeşkiyan'ın göreve
başlaması münasebetiyle yapılan yemin törenine katılmak üzere İran'ın başkenti
Tahran'a giden Hamas Siyasi Büro Şefi İsmail Heniyye'yi, kaldığı konuta yerleştirdiği
bombaları patlatarak öldürdü. Ertesi gün ise Dahiye'de bir binayı hedef alan
İsrail füzeleri, Hizbullah'ın iki numaralı ismi ve Özel Kuvvetler Komutanı Fuad
Şükür'ün ölümüne sebep oldu. Dünya bütün bu terör eylemlerine ses çıkarmazken
uluslararası mahkemelerin İsrail hakkında aldığı kararlar da uygulanmadı. Dünya
ülkelerinin bu tavrından cesaret bulan İsrail, son olarak Hizbullah Genel Sekreteri
Hasan Nasrallah ve beraberindeki bazı üst düzey komutanları vahşi bir saldırıyla
öldürdü.
Yeni lider kim olacak?
Hasan Nasrallah'ın ölümünün açıklanmasıyla birlikte liderlik konumuna kimin
geleceğine dair de yorumlar yapılmaya başlandı. Liderlik için öne çıkan aday
Nasrallah'ın yardımcısı Naim Kasım olurken Kasım'ın hayatta olup olmadığı henüz
netleşmedi. Hizbullah'ın liderliği için öne çıkan diğer aday ise örgütün üst
düzey liderlerinden Haşim Safiyuddin.
"Beyrut Havalimanı'nı vururuz"
İsrail cephesinden gelen tehditler, Lübnan'ın güneyinde devam eden saldırıların
tüm ülkeye yayılması endişesini artırıyor. İsrail Ordu Sözcüsü Daniel Hagari,
cuma gecesi geç saatlerde yaptığı açıklamada, herhangi bir İran uçağının silah
taşıması halinde Beyrut'taki Refik Hariri Uluslararası Havalimanını da vurabilecekleri
tehdidini savurdu. Hagari'nin açıklamasından sonra Lübnan hükümetinin endişeleri
arttı. Lübnan Ulaştırma Bakanlığı, dün Beyrut'a iniş yapmak isteyen bir İran
uçağına geri dönme talimatı verdi. Talimat üzerine uçak, Lübnan hava sahasına
girmeden geri döndü.
Bombalar ABD yapımı
Lübnan ordusundaki bir general, Yeni Şafak Muhabiri Neslihan Önder'e yaptığı
açıklamada, Nasrallah'ı hedef alan saldırıda ABD yapımı MK-84 tipi bombanın
kullanıldığını bildirdi. İsrail basını ise saldırıda Dahiye'ye her biri bir
ton ağırlığında 83 bomba atıldığını yazdı.