2828 S. Kanundan Yararlanacaklara İlişkin Önemli Karar

Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu, 2828 sayılı Kanun'un ek 1. maddesi uyarınca Form-A belgesi düzenlenmesi talebiyle yapılan başvurunun reddedilmesine ilişkin işlemin iptali istemiyle açılan davalarda, davacıların reşit olduğu tarihte Kanun'da yer almayan, ancak idareye başvuru yaptıkları tarihte Kanun'da yer alan, "haklarında korunma veya bakım tedbir kararı alınmış olup fasılalı olarak geçen yararlanma süreleri dahil iki yıldan az olmamak üzere Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının sosyal hizmet modellerinden yararlanma" şartının, ilgililerde aranıp aranmayacağı hususuna ilişkin mahkemeler arasındaki görüş aykırılığını giderdi.

Kaynak : Memurlar.Net
Haber Giriş : 01 Ağustos 2025 00:10, Son Güncelleme : 23 Temmuz 2025 11:45
2828 S. Kanundan Yararlanacaklara İlişkin Önemli Karar

Davacıların haklarında form-A belgesi düzenlenmesi istemiyle başvuru yapma haklarının sona erdiği tarihten sonra yürürlüğe giren kanun hükmü uyarınca taraflarına tanınan yeni hak ile başvuruda bulunduğu anlaşıldığından, uyuşmazlıkların çözümünde; başvuru tarihinde yürürlükte olan mevzuat hükümlerinin uygulanması gerektiği anlaşılmış olup, buna göre, davacıların başvuru yaptığı tarihte yürürlükte olan düzenleme uyarınca, davacıların fasılalı olarak geçen yararlanma süreleri dahil iki yıldan az olmamak üzere Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının sosyal hizmet modellerinden yararlanma şartını taşımadığı anlaşıldığından, haklarında form-A belgesi düzenlenmesine hukuken olanak bulunmadığı sonucuna vardı.

Bu durumda olanların mevzuat değişikliğinden önce başvuru yapmaları gerekmekteydi

Buna göre, bakılan uyuşmazlıklarda, davacıların 2014 yılından önce haklarındaki koruma kararının kaldırıldığı ve reşit oldukları, dolayısıyla söz konusu tarihte yürürlükte olan mevzuat hükümleri uyarınca mevzuat değişikliğinden önce başvuru yapmaları halinde haklarında form-A belgesinin düzenlenmesi gerektiği anlaşılmaktadır.

Buna karşın, davacıların reşit olduktan sonra ve ek 1. maddede öngörülen başvuru şartlarının değişikliğe uğradığı tarihten önce başvuruda bulunmadığı, 2014 yılında yapılan değişiklikle hem başvuru şartlarının değiştiği hem de reşit olunan ve korunma veya bakım tedbir kararının sona erdiği tarihten itibaren iki yıllık başvuru süresinin öngörüldüğü, davacıların süresi içinde başvuru yapmaması nedeniyle başvuru haklarının sona erdiği, sonrasında 27/03/2018 tarihinde yürürlüğe giren 7103 sayılı Kanun'un 25. maddesi ile 2828 sayılı Kanun'a eklenen geçici 16. maddede yer alan, maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce hak sahibi olanlardan daha önce istihdam hakkından yararlanmamış olanların, anılan maddenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren beş yıl içerisinde başvurmaları halinde ek 1. maddede yer alan istihdam hakkından maddede belirtilen diğer şartları taşımaları kaydıyla yararlanabileceği kuralı uyarınca uyuşmazlıklarda 2020 ve 2022 yılında başvuru yapıldığı görülmektedir.

T.C.

DANIŞTAY

İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU

Esas No: 2024/20

Karar No: 2024/41

BÖLGE İDARE MAHKEMESİ KARARLARI ARASINDAKİ AYKIRILIĞIN GİDERİLMESİ İSTEMİ

HAKKINDA KARAR

Ankara Bölge İdare Mahkemesi Başkanlar Kurulunun 20/10/2023 tarih ve E:2023/125, K:2023/125 sayılı kararıyla;

. vekili .Av tarafından, Ankara Bölge İdare Mahkemesi 10. İdari Dava Dairesinin 09/06/2023 tarih ve E:2023/1795, K:2023/3650 sayılı kararı ile Bursa Bölge İdare Mahkemesi 3. İdari Dava Dairesinin 23/12/2021 tarih ve E:2021/189, K:2021/621 sayılı kararı arasındaki aykırılığın giderilmesinin istenilmesi nedeniyle,

"Aykırılığın, Bursa Bölge İdare Mahkemesi 3. İdari Dava Dairesi kararı doğrultusunda giderilmesi gerektiği" görüşüyle, 2576 sayılı ''Bölge İdare Mahkemeleri, İdare Mahkemeleri ve Vergi Mahkemelerinin Kuruluşu ve Görevleri Hakkında Kanun"un 3/C maddesinin 5. fıkrası uyarınca karar verilmesi için dosyanın Danıştaya gönderilmesi üzerine,

Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hakimi .'ın açıklamaları dinlendikten sonra konu ile ilgili kararlar ve yasal düzenlemeler incelenerek gereği görüşüldü:

1- AYKIRILIĞIN GİDERİLMESİ İSTEMİNE KONU BÖLGE İDARE MAHKEMESİ KARARLARI:

A- ANKARA BÖLGE İDARE MAHKEMESİ 10. İDARİ DAVA DAİRESİNİN E:2023/1795 SAYILI DOSYASINA KONU YARGILAMA SÜRECİ:

Dava konusu istemin özeti: Davacı tarafından, 2828 sayılı Sosyal Hizmetler Kanunu'na 3413 sayılı Kanun ile eklenen ek 1. madde uyarınca hakkında Form-A belgesi düzenlenmesi istemiyle yapılan başvurunun reddine ilişkin 03/06/2022 tarih ve 3737111 sayılı davalı idare işleminin iptali istenilmiştir.

Ankara 16. İdare Mahkemesinin 07/12/2022 tarih ve E:2022/1326, K:2022/2655 sayılı kararının özeti:

Bakılan davada; 15/09/1995 doğumlu davacı hakkında, Ankara 3. Çocuk Mahkemesinin 29/11/2011 tarih ve Değişik İş No:2011/149 sayılı kararıyla acil koruma kararı alındığı, 14/02/2012 tarihli karar ile acil koruma kararının kaldırılarak davacının babasına teslim edildiği ve hakkında danışmanlık tedbiri uygulanmasına karar verildiği, 10/12/2012 tarihli karar ile danışmanlık tedbirinin devamına ve eğitim tedbirinin de uygulanmasına karar verildiği, 10/10/2013 tarihli karar ile danışmanlık tedbiri ile eğitim tedbirinin kaldırılmasına karar verildiği, davacı tarafından form-A belgesi düzenlenmesi istemiyle 30/05/2022 tarihinde davalı idareye başvuruda bulunulduğu, söz konusu başvurunun reddi üzerine bakılan davanın açıldığının anlaşıldığı,

Yukarıda metnine yer verilen mevzuat hükümlerine göre; kurumlarda en az iki yıl kalmış ve reşit olduğu tarih itbarıyla kurumlarda kalmaya devam eden veya ayni-nakdi yardım yapılarak ya da diğer sosyal hizmet modellerine göre desteklenmek suretiyle ailesinin yanına gönderilen çocukların, korunmaya muhtaç çocukların işe yerleştirilmelerinde sahip oldukları haklardan yararlanacakları hususunda tereddüt bulunmadığı,

Uyuşmazlıkta, davacı hakkındaki koruma kararının kaldırılmasına ilişkin Mahkeme kararının incelenmesinden; davacı hakkında verilen koruma kararının 14/02/2012 tarih ve 2021/1149 D.iş sayılı karar ile kaldırılmış ise de, aynı karar içeriğinde mahkemece danışmanlık tedbiri uygulanmasına karar verildiği, 10/12/2012 tarihli karar ile danışmanlık tedbirinin yanında eğitim tedbirinin de uygulanmasına karar verildiği, bu çerçevede mevzuatta değinildiği üzere, sosyal hizmet modellerinden biri uygulanmak suretiyle devletin gözetim yükümlülüğünü devam ettirdiği, davacı hakkındaki korumanın tamamen kaldırılmadığı, bu haliyle davacının reşit olduğu tarihe kadar sosyal hizmet modellerinden yararlandığı, ancak 29/11/2011 tarihinde ilk defa koruma tedbiri kararı verilen davacı hakkında uygulanan danışmanlık ve eğitim tedbirinin 10/10/2013 tarihinde kaldırıldığı anlaşıldığından, Kanun'da aranan en az iki yıl süreyle koruma tedbirlerinden yararlanma şartının oluşmadığının anlaşıldığı,

Bu durumda, davacının reşit olduğu tarih itibarıyla sosyal hizmet modelinden yararlandığı açık ise de, 2828 sayılı Kanun'un ek 1. maddesinden yaralanılabilmesi için gerekli diğer şart olan Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının sosyal hizmet modellerinden en az iki yıl yararlanma şartını taşımadığı anlaşıldığından, davacı tarafından form-A belgesi düzenlenmesi istemiyle yapılan başvurunun reddine ilişkin dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

Ankara Bölge İdare Mahkemesi 10. İdari Dava Dairesinin 09/06/2023 tarih ve E:2023/1795, K:2023/3650 sayılı kararının özeti:

Ankara 16. İdare Mahkemesi kararının dayandığı gerekçenin usul ve yasaya uygun olduğu, istinaf başvurusunun kabulünü gerektiren başka bir neden de bulunmadığı gerekçesiyle, istinaf başvurusunun reddine kesin olarak karar verilmiştir.

B- BURSA BÖLGE İDARE MAHKEMESİ 3. İDARİ DAVA DAİRESİNİN E:2021/189 SAYILI DOSYASINA KONU YARGILAMA SÜRECİ:

Dava konusu istemin özeti: Davacı tarafından, hakkında Form-A belgesi düzenlenmesi istemiyle yapılan 27/01/2020 tarihli başvurunun reddine ilişkin Bursa Valiliği Ovaakça Çocuk Destek Merkezi Müdürlüğünün 03/02/2020 tarih ve E.336756 sayılı işleminin iptali istenilmiştir.

Bursa 3. İdare Mahkemesinin 11/12/2020 tarih ve E:2020/271, K:2020/962 sayılı kararının özeti:

29/12/1995 doğumlu olan davacı hakkında Bursa 1. Çocuk Mahkemesinin 20/06/2012 tarih ve 2012/63 tedbir talep no'lu dosyası ile "bakım altına alınmasına" ilişkin karar ile koruma kararının alındığı, devamında, davacının 05/08/2013 tarihinde babaannesi N.B.'ye izinli olarak verildiği, 13/08/2013 tarihinde davacının halası G.K. tarafından davacının evden izinsiz ayrıldığının kuruluşa bildirildiği, bunun üzerine 13/08/2013 tarihinde kurumca gerekli tutanakların tutulduğu, kuruluştan izinsiz olarak ayrılmasından yaklaşık 4 ay sonra 30/12/2013 tarihinde de kuruluştan izinsiz ayrılan çocuk statüsündeyken reşit olması nedeniyle davacının kuruluş ile ilişiğinin kesildiğinin anlaşıldığı,

Davalı idarece, davacının 30/12/2013 tarihinde "kuruluştan izinsiz ayrılan çocuk" durumunda iken reşit olması sebebiyle aynı tarihte kuruluş ile ilişiği kesildiğinden hakkında Form-A belgesi düzenlemesinin uygun olmadığı yönünde işlem tesis edilmiş ise de; korunmaya muhtaç bir çocuk adına form-A belgesi düzenlenebilmesi için, çocuk hakkında alınmış bir koruma kararı olması ve çocuğun reşit olduğu tarih itibarıyla ilgili sosyal hizmet modellerinin birisinden yararlanmaya devam etmesi gerektiği,

Uyuşmazlıkta, davacı hakkındaki koruma kararının mahkeme kararı ile kaldırılmadığı, 18 yaşını bitirinceye kadar koruma kararının geçerliliğini koruduğu, davacının kuruluştan izinsiz ayrılmış ve reşit oluncaya kadar fiilen kuruluşta kalmamış olmasının, idarenin bakım ve gözetim yükümlülüğünü ortadan kaldırmayacağından, "kuruluştan izinsiz ayrılan çocuk" durumunda iken reşit olması sebebiyle aynı tarihte kuruluş ile ilişiğinin kesilmiş olmasının, davacının başvurusunun reddedilmesine gerekçe olamayacağı sonucuna varıldığı,

Bununla birlikte, 2828 sayılı Sosyal Hizmetler Kanunu'nun ek 1. maddesinde düzenlenen haklara sahip olanların bu haklardan yararlanabilmeleri için de anılan Kanun'un bazı koşullara yer verildiği, buna göre, bu haklardan yararlanmak isteyenlerin 18 yaşını doldurdukları ve korunma, bakım kararının sona erdiği tarihten itibaren beş yıl içinde Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığına başvurmuş olmaları gerektiği,

Bu durumda, 18 yaşının doldurulduğu ve reşit olması sebebiyle korunma kararının sona erdiği 30/12/2013 tarihinden itibaren 5 yıl içinde en geç 30/12/2018 tarihine kadar anılan idareye başvuruda bulunulmuş olması gerektiği ve davacının 30/12/2018 tarihine kadar ilgili idareye başvurusunun bulunmadığı anlaşıldığından, anılan haklardan yararlanma koşullarından olan 18 yaşını doldurduğu ve korunma kararının sona erdiği tarihten itibaren beş yıl içinde Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığına başvurmuş olma koşulunu taşımaması karşısında dava konusu işlemde netice itibarıyla hukuka aykırılık bulunmadığı sonuç ve kanaatine varıldığı,

Öte yandan, 29/12/1995 doğumlu olan ve hakkında Bursa 1. Çocuk Mahkemesinin 20/06/2012 tarih ve 2012/63 tedbir talep no'lu dosyası ile "bakım altına alınmasına" karar verilen davacının, 30/12/2013 tarihinde reşit olduğu nazara alındığında, sosyal hizmet modellerinden yararlanma süresinin azami 1 yıl, 6 ay 9 gün olacağı, bu durumda, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının sosyal hizmet modellerinden fasılalı olarak geçen yararlanma süreleri dahil iki yıldan az olmamak koşulunu da taşımadığının anlaşıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

Bursa Bölge İdare Mahkemesi 3. İdari Dava Dairesinin 23/12/2021 tarih ve E:2021/189, K:2021/621 sayılı kararının özeti:

Davacının 29/12/1995 doğumlu olduğu, Bursa 1. Çocuk Mahkemesinin 20/06/2012 tarih ve 2012/63 tedbir talep sayılı dosyası üzerinden hakkında koruma kararı alındığı, 05/08/2013 tarihinden itibaren babaannesine izinli gönderildiği, izinde iken evden izinsiz ayrıldığının halası Gül Küçük tarafından kuruma bildirildiği, davacının kuruluştan izinsiz ayrılan çocuk statüsündeyken reşit olduğu ve kuruluşla ilişiğinin kesildiğinin anlaşıldığı,

Her ne kadar, Mahkemece -davacının fasılalı yararlanma süreleri de dahil olmak üzere iki yıldan az olmamak koşulu ile sosyal hizmet modellerinden biri ile korunma şartını gerçekleştirmediği ve süresinde başvuru yapmadığı- yönüyle davanın reddine karar verilmişse de; iki yıldan az olmamak üzere sosyal hizmet modellerinden yararlanma şartının davacının kurum ile ilişiğinin kesildiği 30/12/2013 tarihinden sonra 2014 yılında yürürlüğe girdiği, yukarıda aktarılan hükmün önceki halinde işe yerleştirilmek üzere hak sahibi olmak için bir süre şartı bulunmadığı, davacının hak sahibi olduğu tarih itibarıyla şartları taşıdığı, bu süre şartının davacının reşit olduğu tarihten sonra yürürlüğe girmesi nedeniyle davacının aleyhine yorumlanmaması gerektiği sonucuna varıldığı,

Öte yandan yapılan kanun değişikliği ile başvuru süresi koşulunun beş yıla çıkarıldığı ve öncesi dönemde hak sahibi olup, istihdam hakkından yararlanmayanlar bakımından başvuru için beş yıllık sürenin 27/03/2018 tarihinden başlatılacağı görüldüğünden, davacının beş yıllık başvuru süresi içinde yaptığı başvurusunun reddedilmesinin de kanuna aykırı olduğunun anlaşıldığı,

Bu durumda, davacının hakkında form-A belgesi düzenlenmesi talebinin reddine dair ilişkin dava konusu işlemde hukuka uygunluk, aksi yöndeki ilk derece mahkemesi kararında isabet görülmediği gerekçesiyle istinaf başvurusunun kabulüne, Bursa 3. İdare Mahkemesi kararının kaldırılmasına, dava konusu işlemin kesin olarak karar verilmiştir.

II-İNCELEME VE GEREKÇE:

MADDİ OLAY:

Uyuşmazlıklarda aykırılığın, haklarında koruma kararı verilerek sosyal hizmet modellerinden yararlanan ve 2014 yılından önce reşit olan kişilerin, işe yerleştirilmek amacıyla 2828 sayılı Sosyal Hizmetler Kanunu'nun ek 1. maddesi uyarınca haklarında "Form-A" belgesi düzenlenmesi istemiyle yaptıkları başvuruların davalı idareler tarafından reddedilmesi üzerine açılan davalarda aynı konuda verilen farklı nitelikteki kararlardan kaynaklandığı anlaşılmaktadır.

İLGİLİ MEVZUAT:

1-2828 sayılı Sosyal Hizmetler Kanunu:

Ek Madde 1 - (2828 sayılı Kanun'un 3413 sayılı Kanun ile eklenen ek 1. maddesinin davacının reşit olduğu ve korunma kararının kalktığı tarihte yürürlükte olan haliyle)

Kamu Kurum ve Kuruluşları, reşit olana kadar Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanlığı Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Genel Müdürlüğü tarafından bakılan ve korunan çocuklar için, her yılbaşındaki, hangi statüde olursa olsun, serbest kadro mevcutlarının binde biri nispetindeki kısmını ayırarak bu çocuklar arasında yapılacak giriş sınavlarında başarılı olanlar arasından atama yaparlar. Bu maddeden yararlanmak isteyenler, 18 yaşını tamamladıkları tarihten itibaren, Kamu Kurum ve Kuruluşlarına, Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Genel Müdürlüğü vasıtasıyla başvurmak zorundadırlar.

- Aynı maddede 19/02/2014 tarihinde yürürlüğe giren 6518 sayılı Kanun'un 20. maddesi ile yapılan değişiklik sonrasında;

Ek Madde 1 -

Bu Kanun veya 5395 sayılı Kanun uyarınca haklarında korunma veya bakım tedbir kararı alınmış olup fasılalı olarak geçen yararlanma süreleri dahil iki yıldan az olmamak üzere, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının sosyal hizmet modellerinden yararlanan çocuklardan reşit olduğu tarih itibarıyla bu hizmetlerden yararlanmaya devam edenlerin işe yerleştirilmeleri aşağıdaki usul ve esaslar çerçevesinde yapılır:

a) Kamu kurum ve kuruluşları tarafından hangi statüde olursa olsun serbest kadro ve pozisyonları toplamının binde biri, bu madde kapsamında istihdam edilecekler için ayrılır ve her yıl belirtilen oranda kişi istihdam edilir. Serbest kadro ve pozisyon toplamının binden az olması halinde dahi kamu kurum ve kuruluşlarında en az bir hak sahibi istihdam edilir.

b) Bu hükümden yararlanmak isteyenler, 18 yaşını doldurdukları ve korunma veya bakım tedbir kararının sona erdiği tarihten itibaren iki yıl içinde Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığına başvururlar. İşe yerleştirmede öncelik, sırasıyla lisans, ön lisans ve ortaöğretim mezunlarına verilir.

- Aynı maddede 27/03/2018 tarihinde yürürlüğe giren 7103 sayılı Kanun'un 24. maddesi ile yapılan değişiklik sonrasında;

Ek Madde 1 - (...)

c) Bu hükümden yararlanmak isteyenler, 18 yaşını doldurdukları ve korunma, bakım tedbir kararı veya bu Kanunun 24 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinde belirtilen himaye onayının sona erdiği tarihten itibaren beş yıl içinde Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığına başvururlar. (...)

Geçici Madde 16 - (Ek: 21/3/2018-7103/25 md.)

Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce hak sahibi olanlardan daha önce istihdam hakkından yararlanmamış olanlar, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren beş yıl içerisinde Bakanlığa başvurmaları halinde ek 1. maddede yer alan istihdam hakkından maddede belirtilen diğer şartları taşımaları kaydıyla yararlanabilirler.

2-2576 sayılı Bölge İdare Mahkemeleri, İdare Mahkemeleri ve Vergi Mahkemelerinin Kuruluşu ve Görevleri Hakkında Kanun:

Bölge idare mahkemesi başkanlar kurulu:

Madde 3/C - (Ek: 18/6/2014-6545/6 md.)

...

4. Bölge idare mahkemesi başkanlar kurulunun görevleri şunlardır: ...

c) Benzer olaylarda, bölge idare mahkemesi dairelerince verilen kesin nitelikteki kararlar arasında veya farklı bölge idare mahkemeleri dairelerince verilen kesin nitelikteki kararlar arasında aykırılık veya uyuşmazlık bulunması halinde; resen veya ilgili bölge idare mahkemesi dairelerinin ya da istinaf yoluna başvurma hakkı bulunanların bu aykırılığın veya uyuşmazlığın giderilmesini gerekçeli olarak istemeleri üzerine, istemin uygun görülmesi halinde kendi görüşlerini de ekleyerek Danıştaydan bu konuda karar verilmesini istemek.

5. (Değişik:17/10/2019-7188/7 md.) Dördüncü fıkranın (c) bendine göre yapılacak istemler, konusuna göre İdari veya Vergi Dava Daireleri Kuruluna iletilir. İlgili dava daireleri kurulunca üç ay içinde karar verilir. Aykırılık veya uyuşmazlığın giderilmesine ilişkin olarak bu fıkra uyarınca verilen kararlar kesindir.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:

Başvuruya konu olan kararlar arasındaki aykırılığı; 2828 sayılı Kanun'un ek 1. maddesi uyarınca Form-A belgesi düzenlenmesi talebiyle yapılan başvurunun reddedilmesine ilişkin işlemin iptali istemiyle açılan davalarda, davacıların reşit olduğu tarihte Kanun'da yer almayan, ancak idareye başvuru yaptıkları tarihte Kanun'da yer alan, "haklarında korunma veya bakım tedbir kararı alınmış olup fasılalı olarak geçen yararlanma süreleri dahil iki yıldan az olmamak üzere Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının sosyal hizmet modellerinden yararlanma" şartının, ilgililerde aranıp aranmayacağı hususu oluşturmaktadır.

Aykırılığa konu uyuşmazlıklarda, davacıların reşit olduğu tarihte yürürlükte olan mevzuat hükümleri uyarınca haklarında form-A belgesi düzenlenebilmesi için, reşit olana kadar Çocuk Esirgeme Kurumu Genel Müdürlüğü tarafından korunma ve bakılma şartının bulunduğu, söz konusu korunma ve bakım şartı bakımından bir süre şartının öngörülmediği, anılan şartı taşıyanların 18 yaşını tamamladıkları tarihten itibaren başvuru yapabileceğinin düzenlendiği anlaşılmaktadır.

Bununla birlikte, 19/02/2014 tarihinde yürürlüğe giren 6518 sayılı Kanun'un 20. maddesi ile yapılan değişiklik sonucunda, haklarında korunma veya bakım tedbir kararı alınanlardan, fasılalı olarak geçen yararlanma süreleri dahil iki yıldan az olmamak üzere Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının sosyal hizmet modellerinden yararlananların ve reşit olduğu tarih itibarıyla bu hizmetlerden yararlanmaya devam edenlerin, form-A belgesinin düzenlenmesi talebinde bulunabileceği hükmünün getirildiği, bununla birlikte, anılan düzenlemeden yararlanmak isteyenlerin 18 yaşını doldurdukları ve korunma veya bakım tedbir kararının sona erdiği tarihten itibaren iki yıl içinde Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığına başvurmaları gerektiği belirtilmiştir.

Öte yandan, hak kaybı olmaması amacıyla 27/03/2018 tarih ve 30373 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7103 sayılı Kanun'un 24. maddesiyle, başvuru süresi beş yıla çıkarılmış ve anılan Kanun'un 25. maddesiyle eklenen geçici 16. maddede, maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce hak sahibi olanlardan daha önce istihdam hakkından yararlanmamış olanların, anılan maddenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren beş yıl içerisinde başvurmaları halinde ek 1. maddede yer alan istihdam hakkından maddede belirtilen diğer şartları taşımaları kaydıyla yararlanabileceği kurala bağlanmıştır.

Buna göre, bakılan uyuşmazlıklarda, davacıların 2014 yılından önce haklarındaki koruma kararının kaldırıldığı ve reşit oldukları, dolayısıyla söz konusu tarihte yürürlükte olan mevzuat hükümleri uyarınca mevzuat değişikliğinden önce başvuru yapmaları halinde haklarında form-A belgesinin düzenlenmesi gerektiği anlaşılmaktadır.

Buna karşın, davacıların reşit olduktan sonra ve ek 1. maddede öngörülen başvuru şartlarının değişikliğe uğradığı tarihten önce başvuruda bulunmadığı, 2014 yılında yapılan değişiklikle hem başvuru şartlarının değiştiği hem de reşit olunan ve korunma veya bakım tedbir kararının sona erdiği tarihten itibaren iki yıllık başvuru süresinin öngörüldüğü, davacıların süresi içinde başvuru yapmaması nedeniyle başvuru haklarının sona erdiği, sonrasında 27/03/2018 tarihinde yürürlüğe giren 7103 sayılı Kanun'un 25. maddesi ile 2828 sayılı Kanun'a eklenen geçici 16. maddede yer alan, maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce hak sahibi olanlardan daha önce istihdam hakkından yararlanmamış olanların, anılan maddenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren beş yıl içerisinde başvurmaları halinde ek 1. maddede yer alan istihdam hakkından maddede belirtilen diğer şartları taşımaları kaydıyla yararlanabileceği kuralı uyarınca uyuşmazlıklarda 2020 ve 2022 yılında başvuru yapıldığı görülmektedir.

Bu itibarla, davacıların haklarında form-A belgesi düzenlenmesi istemiyle başvuru yapma haklarının sona erdiği tarihten sonra yürürlüğe giren kanun hükmü uyarınca taraflarına tanınan yeni hak ile başvuruda bulunduğu anlaşıldığından, uyuşmazlıkların çözümünde; başvuru tarihinde yürürlükte olan mevzuat hükümlerinin uygulanması gerektiği anlaşılmış olup, buna göre, davacıların başvuru yaptığı tarihte yürürlükte olan düzenleme uyarınca, davacıların fasılalı olarak geçen yararlanma süreleri dahil iki yıldan az olmamak üzere Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının sosyal hizmet modellerinden yararlanma şartını taşımadığı anlaşıldığından, haklarında form-A belgesi düzenlenmesine hukuken olanak bulunmadığı sonucuna varılmıştır.

III- SONUÇ:

Açıklanan nedenlerle; Bölge İdare Mahkemesi kararları arasındaki aykırılığın, Ankara Bölge İdare Mahkemesi 10. İdari Dava Dairesi kararı doğrultusunda giderilmesine, kesin olarak,

02/10/2024 tarihinde oybirliği ile

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber