Cumhurbaşkanının kişisel bilgilerini sorgulayan polisler meslekten çıkarıldı

Polis memuru olarak görev yapan davacı tarafından; "Cumhurbaşkanı'nın kişisel bilgilerini sorguladığı" iddiasıyla başlatılan disiplin soruşturması sonucunda meslekten çıkarılmasına ilişkin davalar sonuçlandı. Danıştay 2. Dairesi iki davada da mahkeme 2 kararı onadı. Kararlardan birini sizin için yayımlıyoruz.

Kaynak : Memurlar.Net - Özel
Haber Giriş : 03 Ekim 2025 00:10, Son Güncelleme : 25 Eylül 2025 09:42
Cumhurbaşkanının kişisel bilgilerini sorgulayan polisler meslekten çıkarıldı

Olay

İl Emniyet Müdürlüğü emrinde polis memuru olarak görev yapan davacı tarafından; "Cumhurbaşkanı'nın kişisel bilgilerini sorguladığı" iddiasıyla başlatılan disiplin soruşturması sonucunda "Yetkili olmadığı halde hukuka aykırı olarak elektronik ortamda veya bilgisayar loglarında kişisel verilerle ilgili sorgulama yapmak, bu şekilde elde edilen bilgileri paylaşmak veya yayın yoluyla duyurmak, log kayıtlarını değiştirmek veya silmek" disiplin suçunu işlediğinden bahisle soruşturma açılmış ve sonucunda meslekten çıkarılmıştır.

Davacının savunması

"(...) mukayyit amirimiz bazı işleri gösterdi bunun dışında boş zamanlarımda ben işi öğretmeye kendim çalıştım, mukayyit amirinin şifresi ile sisteme giriyorduk, ben işi öğrenmek amacı ile Cumhurbaşkanının ve o an aklıma gelen birkaç kişinin sorgulamasını yaptım, herhangi bir kötü niyetim yoktu sistemde ne kadar kaldığım bellidir, buna ilişkin LOG kayıtları mevcuttur, suç işleme kastım da yoktur, zaten soruşturma bana değil şifresini kullandığım R.Y.'a açıldı, soruşturmayı öğrenir öğrenmez kendim dahil oldum.(...)"

Ceza yargılamasında beraat etmesine rağmen fiili ikrar ettiği için karar onandı

Söz konusu kararın hüküm fıkrasında ise davacının suç işleme kastı ve suçun yasal unsurlarının oluşmadığı gerekçesiyle beraatine karar verildiği, ceza yargılamasına konu suçun ve disiplin cezasına konu suçun farklı nitelikte olduğu, kaldı ki anılan beraat kararında da davacının disiplin soruşturması sürecinde ve dava aşamasında ikrar ettiği fiilin sübuta erdiğinin belirtilmesi karşısında, davacının bu itirazı yerinde görülmemiştir.

T.C.
D A N I Ş T A Y
İKİNCİ DAİRE
Esas No: 2021/10225
Karar No: 2025/890

İSTEMİN KONUSU:
... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesince verilen ... günlü, E:..., K:... sayılı kararın, dilekçede yazılı nedenlerle, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması isteminden ibarettir.

YARGILAMA SÜRECİ:
Dava Konusu İstem:
Dava, ... İl Emniyet Müdürlüğü emrinde polis memuru olarak görev yapan davacı tarafından; "Cumhurbaşkanı'nın kişisel bilgilerini sorguladığı" iddiasıyla başlatılan disiplin soruşturması sonucunda "Yetkili olmadığı halde hukuka aykırı olarak elektronik ortamda veya bilgisayar loglarında kişisel verilerle ilgili sorgulama yapmak, bu şekilde elde edilen bilgileri paylaşmak veya yayın yoluyla duyurmak, log kayıtlarını değiştirmek veya silmek" disiplin suçunu işlediğinden bahisle 682 sayılı Genel Kolluk Disiplin Hükümleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname'nin (KHK) 8/6-aa maddesi uyarınca "meslekten çıkarma cezası'' ile cezalandırılmasına ilişkin Emniyet Genel Müdürlüğü Yüksek Disiplin Kurulunun ... günlü, E:..., K:... sayılı kararının iptali ile yoksun kaldığı parasal haklarının işletilecek yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istemiyle açılmıştır.

İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti:
... İdare Mahkemesinin ... günlü, E:..., K:... sayılı kararıyla; davacının soruşturma kapsamında alınan ifadesinde "polis memuru arkadaşı R.Y.'nin şifresi ile bilgisi dahilinde anılan sisteme giriş yaparak sistemi öğrenmeye çalıştığını, bu kapsamda tanınmış, ünlü ve halka mal olmuş, o an aklına gelen isimleri sorguladığını, Cumhurbaşkanı'nın kimlik bilgilerini de aynı gerekçe ile sorguladığını, art niyetinin olmadığını, sadece merak ve sistemi öğrenme çabasıyla disiplin cezasına konu eylemi gerçekleştirdiğini ve sorguladığı bilgileri kimseyle paylaşmadığını" belirttiği; uyuşmazlıkta, davacının POL-NET 4 sistemi üzerinden Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın kimlik numarasını, nüfus cüzdanı ve yerleşim yeri bilgilerini görev alanı dışında sorguladığının gerek teknik veriler gerekse de davacının beyanı ile sabit olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

Bölge İdare Mahkemesi Kararının Özeti:
... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesince verilen temyize konu kararla; istinaf dilekçesinde ileri sürülen nedenlerin, davanın reddi yolunda verilen İdare Mahkemesi kararının kaldırılmasını gerektirecek nitelikte olduğu görülmediğinden, davacının istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI:
Davacı tarafından; aynı konuda başka bir polis memuruna kıdem durdurma cezası verilirken kendisinin meslekten çıkarma cezası ile cezalandırılmasının orantılılık ilkesine aykırı olduğu, her ne kadar Sayın Cumhurbaşkanı'nın kimlik bilgilerinin tarafından sorgulandığı konusunda samimi ikrarı mevcut ise de; şubede görevli diğer polislerin ceza almasını önlemek için sorgulamayı kendisinin yaptığını kabul ettiği, POL-NET 4 programını kullanmak için kendisine herhangi bir kurs verilmediği, kendisini geliştirmek amacıyla yakınlarının bilgilerini girerek sorgulama yaptığı, bir anlık gaflet ile Sayın Cumhurbaşkanı'nın ismini de sorguladığı, Cumhurbaşkanı'nın bilgilerini sadece isim soyisim olarak sorguladığı ve sistemde sadece 4 saniye kadar kısa bir süre kaldığı ve buna ilişkin log kayıtlarının soruşturma dosyasında mevcut olduğu, söz konusu bilgilerin kötü bir niyetle alındığı iddiası ile bu bilgilerin başkalarına sızdırıldığı iddiasının kanıtlanamadığı, herhangi bir terör örgütü ile bağlantısı olmadığı; disiplin cezasına konu eylem nedeniyle yargılandığı ceza davasında, ...Asliye Ceza Mahkemesinin ... günlü, E:..., K:... sayılı kararıyla beraat ettiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN CEVABI:
Davalı idare tarafından istemin reddi gerektiği ileri sürülmektedir.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ DÜŞÜNCESİ:
İstemin reddi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İkinci Dairesince; Danıştay Beşinci Dairesinin esasında kayıtlı iken, Danıştay Başkanlık Kurulunun, Danıştay dava daireleri arasındaki iş bölümünün belirlenmesine ilişkin 18/12/2020 günlü, K:2020/62 sayılı kararının "Ortak Hükümler" başlıklı kısmının 6. fıkrası uyarınca, ayrıca bir gönderme kararı verilmeksizin Dairemize devredilen dosyada, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bölge İdare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
Öte yandan; her ne kadar davacıya, 682 sayılı Genel Kolluk Disiplin Hükümleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname'nin 8/6-aa maddesi uyarınca disiplin cezası verilmişse de, disiplin cezasına konu eylemin tarihi itibarıyla Emniyet Teşkilatı Disiplin Tüzüğü'nde meslekten çıkarmayı gerektiren "Görevli olmadığı halde elektronik ortamda veya bilgisayar loglarında kişisel verilerle ilgili sorgulama yapmak" fiili kapsamında bulunduğu, soruşturma devam etmekte iken yürürlüğe giren 682 sayılı KHK ve 7068 sayılı Kanun ile benzer bir düzenleme olan "Yetkili olmadığı halde hukuka aykırı olarak elektronik ortamda veya bilgisayar loglarında kişisel verilerle ilgili sorgulama yapmak" fiilinin de "meslekten çıkarma" disiplin cezasını gerektirir fiil ve haller arasında düzenlendiği, dolayısıyla davacının işlediği fiil için, sonradan yürürlüğe girmiş olan yasal düzenlemeyle daha lehe bir ceza veya cezasızlık hali öngörülmediği açıktır.
Diğer taraftan; davacı vekili tarafından ek beyan dilekçesinde, davacının disiplin cezasına konu eylemi nedeniyle yargılandığı davada,... Asliye Ceza Mahkemesinin... günlü, E:... K:... sayılı kararı ile beraat ettiği belirtilmiş ise de; UYAP sistemi üzerinden yapılan incelemede, davacının "Görevi Kötüye Kullanma, Kişisel Verileri Hukuka Aykırı Olarak Ele Geçirmek veya Yaymak" suçundan açılan ceza davasında verilen... Asliye Ceza Mahkemesinin ... günlü, E:..., K:... sayılı kararında yer alan savunmasının "(...) mukayyit amirimiz bazı işleri gösterdi bunun dışında boş zamanlarımda ben işi öğretmeye kendim çalıştım, mukayit amirinin şifresi ile sisteme giriyorduk, ben işi öğrenmek amacı ile Cumhurbaşkanının ve o an aklıma gelen birkaç kişinin sorgulamasını yaptım, herhangi bir kötü niyetim yoktu sistemde ne kadar kaldığım bellidir, buna ilişkin LOG kayıtları mevcuttur, suç işleme kastım da yoktur, zaten soruşturma bana değil şifresini kullandığım R.Y.'a açıldı, soruşturmayı öğrenir öğrenmez kendim dahil oldum.(...) " şeklinde olduğu ve eylemin kendisi tarafından gerçekleştirildiğini kabul ettiği, söz konusu kararın hüküm fıkrasında ise davacının suç işleme kastı ve suçun yasal unsurlarının oluşmadığı gerekçesiyle beraatine karar verildiği, ceza yargılamasına konu suçun ve disiplin cezasına konu suçun farklı nitelikte olduğu, kaldı ki anılan beraat kararında da davacının disiplin soruşturması sürecinde ve dava aşamasında ikrar ettiği fiilin sübuta erdiğinin belirtilmesi karşısında, davacının bu itirazı yerinde görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. DAVACININ TEMYİZ İSTEMİNİN REDDİNE,
2. ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesince verilen ... günlü, E:..., K:...sayılı temyize konu kararın yukarıda belirtilen gerekçe ile ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 7035 sayılı Kanun ile değişik 50. maddesi uyarınca, bu kararın taraflara tebliğini ve bir örneğinin de ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın.... İdare Mahkemesine gönderilmesine,
5. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'na 6545 sayılı Kanun'un 27. maddesi ile eklenen Geçici 8. maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 05/03/2025 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber