Baykal: Ergenekon Başbakan'ı da altına alabilir

Kaynak : Anadolu Ajansı
Haber Giriş : 05 Mayıs 2009 16:07, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

CHP lideri Deniz Baykal, 'Mehmet Haberal niçin tutuklu anlamak mümkün değil, bu adamın hastaları sırada bekliyor, bunu bizim öğrenmeye hakkımız yok mudur?' dedi.

Baykal Partisinin TBMM'deki grup toplantısında Ergenekon soruşturması ile ilgili yine ilginç açıklamalarda bulundu. Baykal, 'Ülkenin saygın insanları, tutuklandı, mesela Mehmet Haberal, niçin tutuklu anlamak mümkün değil, neymiş bunların suçları kardeşim, sizi sevmiyorlar anladık, sizi değiştirmek istiyorlar anladık ama ne suç işlemişler, neyin hesabını soruyorsun söylesene. Soruşturma gizli anladık ama şüphenin neden ortaya çıktığını anlayaılım. Bu vahim bir manzaradır. Bu vakim manzarayı dünya da kavrayamadı ama kavrayacaklar. bunu ilk önce biz gördük' dedi.

KAYIP SİLAHLAR

Genelkurmay başkanı açıkladı 45 silah çıktı, bir tane bile önemli, kimin silahı bunlar kardeşim oraya kim sokmuş. Bunları ortaya koyun. Sİlahlar ortaya çıktığında ilk önce biz söylemiştik 'silah meselesi' önemliidr diye. inceleme bir anönce yapılsın dedik. hala hiç birşey çıkmadı ama Genelkurmay Başkanı çıktı, kullanılmış law silahlarını neden gömerler anlayamadık dedi.

LAW SİLAHLARINI KÜÇÜMSEDİ: BORU

Biz de ortalıkta LAW silahı LAW silahı diye birşeyler sanki büyük bir askeri tehdit teşkil edecekmiş gibi anlatılıyor, anlaşılıyor ki bazıları, özenle yeraltına gömülmüş mermisi olmayan boru, niye gömüldü kim gömdü? TSK ben değilim diyor, 'Buna benden başka sahip olan devlet kurumları var' diyor. N'oluyoruz?

bu konu aydınlatılmalıdır.

Bunlar topluma dehşet saçmak için mi? yoksa bir terör örgütünün kullanmak için sakladığı, belli bir hiyerarşi doğrultusunda sakladığı bir cephanemidir? bunu bir anlayalım. O mudur Bu mudur?... (Zaman)


Baykal: "Ergenekon Başbakan'ı da altına alabilir"

AA - CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, iktidarın, Ergenekon davasının bu noktaya gelişine çok gayret gösterdiğini ileri sürerek, "Uyarıyorum, Başbakan, bunun altından çekilsin, yoksa, kendisi de bunun altında kalır. Bu dava, Başbakan'ı da altına alabilir" dedi.

Baykal, partisinin TBMM grubunda yaptığı konuşmada, Türkiye'nin nereye gittiğini gösteren iki soruşturma konusu bulunduğunu ifade etti. Bunlardan birinin uzun süredir devam eden, ucu açık, kapsamı ve niteliği belirsiz bir soruşturma olduğunu ifade eden Baykal, soruşturmanın, Türkiye'de derin bölünmelerin, çatışmaların ve tartışmaların tohumunu ektiğini söyledi. Baykal, diğerinin ise kapsamı ortaya konulamayan, gereği yapılmayan Deniz Feneri soruşturması olduğunu kaydetti.

Birinci soruşturmada, tartışmaya yeni yeni tarafların sürüklendiğini, Genelkurmay Başkanı'nın bu konuda değerlendirme yapma gereği duyduğunu vurgulayan Baykal, iddianame eklerinin, çok vahim iddialara, ithamlara aracı olduğunu söyledi. Baykal, dedikodu, itham ve hakaretlerin, yargı kurumunun temel belgesinin içinde itibar kazandığını belirtti.

Herkesin, herkes hakkında belli düşüncelere sahip olabileceğini dile getiren Baykal, "Bu onun iç dünyasıdır. Bu duygu, düşüncelerini, uygun gördüğü insanlarla paylaşabilir, dedikodu yapabilir 'cimridir, cömerttir' der, aleyhinde konuşabilir, çekiştirebilir. Hayatın gerçeği bunlar.

Bir eski kuvvet komutanı, görevdeki Genelkurmay Başkanı hakkında 'kendi çıkarını düşünür, memleketi düşünmez' diye değerlendirme yapıyor. Bu değerlendirme, savcılığın resmi belgeleri içinde yer alıyor. Ne yapmaya çalışıyoruz, orduyu, kurumları birbirine düşürmek mi istiyoruz? Türkiye'ye karşı fesat planlaması yapan bir insan, Türkiye'yi nasıl karıştırırım diye emek, para, gayret göstererek hazırlık yapsa, herhalde çıkaracağı sonuç, ülkeyi birbirine katmak için böyle bir sonuçtan farklı olmaz"dedi.

Baykal, iddianamenin eklerinin yavaş yavaş ortaya çıktığını, her gün bir mayının farklı yerde patladığını kaydetti.

"Hakkında yargı kararı alınıncaya kadar herkes masumdur" denildiğini dile getiren Baykal, "Bunlar ne? Toplu katliam yapıyorsunuz. Mardin'deki katliam gibi, şerefleri, karakterleri, erdemi, ahlakı katlediyorsunuz. İddianameye koyarken hiç umurunuzda olmayacak, her şeyi dolduracaksınız. Sonuçta bir takım insanlar, kurumlar, yargı, Silahlı Kuvvetler çürütülecek. Varsa çık, suçunu söyle, takip et, hükmü ver, ne duruyorsun? Bunu yapmıyorsan da bu yola girme" diye konuştu.

Baykal, Adalet ve Kalkınma Partisi'nin iktidarda olduğunu ancak kalkınmanın ve adaletin kalmadığını savundu.

Toplumun saygıdeğer insanlarının, avukatlarıyla konuşmasına rağmen neden tutuklandığını anlayamadığını belirten Deniz Baykal, Prof.Dr. Mehmet Haberal'ın tutukluluk nedenini sordu.

Türkiye'de ilk kez Silahlı Kuvvetlerin, yürütülen soruşturmayla ilgili şikayet söyleme, tavır takınma ihtiyacı hissettiğini belirten Baykal, "Bunu, herkesin doğru değerlendirmesi gerekiyor, iyi gidiş değildir. Bu dava ne zaman rayına oturur, biter, kimsenin bir şey söylemesi mümkün değil. Sadece bu belirsizlik, güvensizlik dahil, toplumsal tehlike, tehdittir.

İktidar, bu davanın bu noktaya gelişine çok gayret gösterdi. Bu tablonun sorumlusu, hiç kuşku yok ki iktidardır. Bu başından beri siyasal bir anlayışla inşa edilmiştir. İktidar, bu noktaya getirmiştir. Uyarıyorum, Başbakan, bunun altından çekilsin, yoksa, kendisi de bunun altında kalır. Bu dava, Başbakan'ı da altına alabilir. Bu uyarıyı yapmayı görev biliyorum"diye konuştu.

-Başbakan'ı, Nobel ekonomi ödülüne aday olarak öneriyorum"

Baykal, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, Türkiye'deki işsizlik sorununun çözümünü "Her biriniz bir kişi fazla alsanız, bu iş çözülür" diyerek iş dünyasına havale ettiğini öne sürerek, "Bu çok önemli bir tez. Ben, buradan, Sayın Başbakan'ı, önümüzdeki yıl Nobel ekonomi ödülüne aday olarak öneriyorum" dedi.

İMKB'de işlem gören şirketlerin karlarının da 2008'in ilk çeyreğine göre 2009'un aynı döneminde azaldığına dikkati çeken Baykal, özel sektörde karlılığının düştüğünü söyledi.

Baykal, ekonomik tablonun sahiplenilmediğini, yeni hedefler ilan edilmediğini belirterek, herkesin kafasında bir belirsizlik bulunduğunu kaydetti. Baykal, "Ekonomide, tutarsız bir tablo vardır. Bu böyle gidemez" dedi.

Mardin'in Mazıdağı ilçesine bağlı Bilge köyünde nişan töreni yapılan eve düzenlenen silahlı saldırı nedeniyle duyduğu üzüntüyü ifade eden Baykal, "Bir katliam gerçekleştirdiğini" belirterek, düğün vesilesiyle bir güzellik yaşanırken böyle bir katliama teşebbüs edilmesinin anlaşılır gibi olmadığını söyledi. Baykal, olayın sorgulanması gerektiğini, "cahillik" denilerek geçiştirilemeyeceğini belirtti.

İşin içinde siyaset ya da terör olup olmadığının henüz bilinmediğini ifade eden Baykal, Mardin'in, barış, sevgi ve uyumun en güzel örneklerinden birisi olduğunu kaydetti. Baykal, olayın iç yüzünün bir an önce ortaya çıkarılması gerektiğini belirterek, CHP'nin de 4 milletvekilinden oluşan bir heyeti Mardin'e gönderdiğini söyledi.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber