Personel Mevzuatı Bültenleri Dizisi 3: İzinler
Milli Eğitim Bakanlığınca yayımlanan personel mevzuatı bültenler dizisinin 3'üncü bölümü izinlere ayrılmıştır. Bu çerçevede izinler konusu; 'Yıllık izin', 'Mazeret izni', 'Hastalık izni' ve 'Aylıksız izin' olmak üzere dört ana başlık altında incelennmiştir. 657 sayılı Kanunun konuya ilişkin hükümleri, 'Millî Eğitim Bakanlığı Personeli İzin Yönergesi' ve Başbakanlık Devlet Personel Başkanlığının doğum izinlerine ilişkin görüşü ile Sayıştay ve Danıştay Başkanlıklarının ilgili görüşlerine de bülten de ayrıca yer verilmiştir.
T.C.
  MİLLÎ EĞİTİM BAKANLIĞI
  Personel Genel Müdürlüğü
SAYI :B.08.0.PGM.0.23.01.07.134-4351/90967 14/12/2004
  KONU: İzinle İlgili Mevzuat Bülteni
İlgi :Personel Genel Müdürlüğünün 01/07/2004 tarihli ve B.08.0.PGM.0.23.01.02.32-2385/52824 sayılı yazısı.
İlgi yazı ile Genel Müdürlüğümüzce hazırlanan ve http://personel.meb.gov.tr internet adresinde yayınlanan "PERSONEL MEVZUATI BÜLTENİ"nin 4'üncü sayısında "İZİNLER"le ilgili mevzuat ve açıklamalara yer verilmiştir.
Bu Bülten'in hazırlanmasındaki amaç, Devlet memurlarının izin haklarıyla ilgili 
  tereddütlerin mahallinde çözüme kavuşturulması ile uygulamada birlik ve beraberliğin 
  sağlanmasıdır.
  Bu sebeple, izinlerle ilgili olarak daha önce gönderilen genelge, genel açıklama 
  ve münferit yazılarda yer verilen hususların yanı sıra bu Bülten'deki açıklamalar 
  doğrultusunda işlem yapılması gerektiğini bilgilerinize arz/rica ederim.
  
  Remzi Kaya
  Bakan a.
  Personel Genel Müdürü
657 SAYILI DEVLET MEMURLARI KANUNUNDA YER ALAN İZİNLERLE İLGİLİ HÜKÜMLER
Yıllık izin:
  Madde 102-(Değişik:31/07/1970-1327/46 md.) Devlet memurlarının yıllık izin 
  süresi, hizmeti 1 yıldan on yıla kadar (on yıl dahil) olanlar için yirmi gün, 
  hizmeti on yıldan fazla olanlar için 30 gündür. Zorunlu hallerde bu sürelere 
  gidiş ve dönüş için en çok ikişer gün eklenebilir.
Yıllık izinlerin kullanılışı:
  Madde 103- Yıllık izinler, amirin uygun bulacağı zamanlarda, toptan veya 
  ihtiyaca göre kısım kısım kullanılabilir. Birbirini izleyen iki yılın izni bir 
  arada verilebilir. (Değişik ikinci cümle:06/07/1995-KHK 562/2 md.) Cari yıl 
  ile bir önceki yıl hariç, önceki yıllara ait kullanılmayan izin hakları düşer.
  Öğretmenler yaz tatili ile dinlenme tatillerinde izinli sayılırlar. Bunlara, 
  hastalık ve diğer mazeret izinleri dışında, ayrıca yıllık izin verilmez.
  Hizmetleri sırasında radyoaktif ışınlarla çalışan personele, her yıl yıllık 
  izinlerine ilâveten bir aylık sağlık izni verilir.
Mazeret izni:
  Madde 104- A) (Değişik 21/07/2004-25529 sayılı Resmi Gazete.) Memura doğum 
  yapmasından önce 8 hafta ve doğum yaptığı tarihten itibaren 8 hafta olmak üzere 
  toplam 16 hafta süre ile aylıklı izin verilir. Çoğul gebelik halinde, doğumdan 
  önceki 8 haftalık süreye 2 hafta süre eklenir. Ancak sağlık durumu uygun olduğu 
  takdirde, tabibin onayı ile memur isterse doğumdan önceki 3 haftaya kadar işyerinde 
  çalışabilir. Bu durumda, memurun çalıştığı süreler, doğum sonrası sürelere eklenir. 
  Yukarıda öngörülen süreler memurun sağlık durumuna göre tabip raporunda belirlenecek 
  miktarda uzatılabilir. Memurlara, bir yaşından küçük çocuklarını emzirmeleri 
  için günde toplam bir buçuk saat süt izni verilir. Süt izninin kullanımında 
  annenin saat seçimi hakkı vardır.
  B) Erkek memura, karısının doğum yapması sebebiyle isteği üzerine üç gün izin 
  verilir.
  C) (Değişik: 12.2.1982-2595/7 md.) Memura isteği üzerine, kendisinin veya çocuğunun 
  evlenmesi, annesinin, babasının, eşinin, çocuğunun veya kardeşinin ölümü halinde 
  beş gün izin verilir.
  Ç) Yukarıda belirtilen hallerden başka, merkezlerde atamaya yetkili amirler, 
  illerde valiler, ilçelerde kaymakamlar ve yurt dışında, diplomatik misyon şefleri 
  tarafından dairesi amirinin muvafakatiyle, bir yıl içinde toptan veya parça 
  parça olarak, mazeretleri sebebiyle memurlara 10 gün izin verilebilir.
  Zaruret halinde on gün daha aynı usulle mazeret izni verilebilir. Bu takdirde 
  ikinci defa aldığı bu izin yıllık izninden düşülür.
  Bu fıkra hükmü öğretmenler için uygulanmaz. Bu izinler sırasında özlük haklarına 
  dokunulmaz.
Hastalık izni:
  Madde 105 - (Değişik:29.11.1984 - KHK 243/18 md.) Memurlara hastalıkları 
  halinde, verilecek raporlarda gösterilecek lüzum üzerine, aylık ve özlük haklarına 
  dokunulmaksızın aşağıdaki esaslara göre izin verilir.
  A) On yıla kadar (on yıl dahil) hizmeti olanlara altı aya kadar,
  B) On yıldan fazla hizmeti olanlara on iki aya kadar,
  C) Kanser, verem ve akıl hastalıkları gibi uzun süreli bir tedaviye ihtiyaç 
  gösteren
  hastalığa yakalananlara on sekiz aya kadar,
  İzin verilir.
  Memurların, hastalıkları sebebiyle yataklı tedavi kurumlarında yatarak gördükleri, 
  tedavi süreleri hastalık izinlerine ait sürelerin hesabında dikkate alınır.
  İzin süresinin sonunda hastalıklarının devam ettiği resmi sağlık kurullarının 
  raporu ile tespit edilenlerin izinleri bir katına kadar uzatılır. Bu sürelerinin 
  sonunda da iyileşmeyen memurlar hakkında emeklilik hükümleri uygulanır. Bunlardan 
  gerekli sağlık şartlarını yeniden kazandıkları, resmî sağlık kurullarınca tespit 
  edilenler tekrar görev almak istedikleri takdirde, eski derece ve niteliklerine 
  uygun görevlere öncelikle atanırlar.
  Görevlerinden dolayı saldırıya uğrayan memurlar ile görevleri sırasında ve görevlerinden 
  dolayı bir kazaya uğrayan veya bir meslek hastalığına tutulan memurlar, iyileşinceye 
  kadar izinli sayılırlar.
  Sıhhi izin sürelerine esas hizmetin hesabında 87'nci maddede sayılan kurumlarda 
  emekli keseneği veya sigorta primi ödenmek suretiyle geçen süreler ile askerlikte 
  geçen süre dikkate alınır.
İyileşme halinde göreve dönüş:
  Madde 106 - 105'inci maddede yazılı en çok süreler kadar izin alanlar, izinlerinin 
  sonunda işe başlayabilmek için, iyileştiklerine dair raporunu (Yurt dışındaki 
  memurlar için mahallî usule göre verilecek raporu) getirmek zorundadırlar.
  Raporları verecek hekim ve sağlık kurulları hakkında yönetmelik Madde 107 - 
  Hastalık raporlarının hangi hallerde, hangi hekimler veya resmî sağlık kurulları 
  tarafından verileceği ve süreleri ile bu konuya ilişkin diğer hususlar, Sağlık, 
  Maliye ve Dışişleri Bakanlıklarının mütalâaları alınarak Başbakanlık Devlet 
  Personel Başkanlığınca düzenlenecek bir yönetmelikte belirtilir.
Aylıksız izin:
  Madde 108 - (Değişik:06/07/1995 - KHK 562/3 md.) Devlet memurunun bakmaya 
  mecbur olduğu veya memur refakat etmediği takdirde hayatı tehlikeye girecek 
  ana, baba, eş ve çocukları ile kardeşlerinden birinin ağır bir kaza geçirmesi 
  veya önemli bir hastalığa tutulmuş olması hallerinde, bu hallerin raporla belgelendirilmesi 
  şartıyla Devlet memurlarına, istekleri üzerine en çok altı aya kadar aylıksız 
  izin verilebilir. Aynı şartlarla bu süre bir katına kadar uzatılabilir.
  Devlet memurlarına 10 hizmet yılını tamamlamış olmaları ve istekleri halinde 
  memuriyet süreleri boyunca ve bir defada kullanılmak üzere altı aya kadar aylıksız 
  izin verilebilir. Ancak Sıkıyönetim veya olağanüstü hal ilan edilen bölgelere 
  veya kalkınmada öncelikli yörelere 72'nci madde gereğince belli bir süre görev 
  yapmak üzere mecburî olarak sürekli görevle atananlar hakkında bu bölgelerdeki 
  görev süreleri içinde bu fıkra hükmü uygulanmaz.
  (Değişik: 21/07/2004 -25529 sayılı Resmi Gazete) Doğum yapan memurlara istekleri 
  halinde 104'üncü maddenin (A) bendinde belirtilen sürelerin bitiminden itibaren 
  12 aya kadar aylıksız izin verilir. 
  Yetiştirilmek üzere (bursla gidenler dahil) yurt dışına Devlet tarafından gönderilen 
  öğrenci ve memurlarla yurt içine ve yurt dışına sürekli görevle atanan memurların 
  eşlerine memuriyetleri süresince her defasında bir yıldan az olmamak üzere en 
  çok dört yıla kadar aylıksız izin verilebilir. Bunların dönüşlerinde, bu Kanunun 
  72'nci maddesi çerçevesinde görev yerlerine bağlı olmaksızın atamaları yapılır.
  Aylıksız izin süresinin bitiminden önce mazeretini gerektiren sebebin kalkması 
  halinde, memur derhal görevine dönmek zorundadır. Mazeret sebebinin kalkması 
  halinde veya aylıksız izin süresinin bitiminde görevine dönmeyenler, memuriyetten 
  çekilmiş sayılırlar.
  Muvazzaf askerliğe ayrılan memurlar askerlik süresince görev yeri saklı kalarak 
  aylıksız izinli sayılırlar. Bunlar hakkında 5434 sayılı Türkiye Cumhuriyeti 
  Emekli Sandığı Kanunu hükümleri ile bu Kanunun 83'üncü maddesi hükümleri saklıdır.
MİLLÎ EĞİTİM BAKANLIĞI PERSONELİ İZİN YÖNERGESİ
BİRİNCİ BÖLÜM
  Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar
Amaç
  Madde 1- Bu Yönergenin amacı, Millî Eğitim Bakanlığı merkez, taşra ve yurt dışı 
  teşkilâtında görevli memurların, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu ve diğer 
  kanunlarda belirtilmiş olan izin haklarının kullanılmasına ilişkin esas ve usulleri 
  düzenlemektedir.
Kapsam
  Madde 2- Bu Yönerge, Millî Eğitim Bakanlığı merkez, taşra ve yurt dışı teşkilâtında 
  görevli memur statüsündeki personelin izinlerine ilişkin hükümleri kapsar.
  Dayanak
  Madde 3- Bu Yönerge, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu ve 3797 Sayılı Millî 
  Eğitim Bakanlığının Teşkilât ve Görevleri Hakkında Kanun hükümlerine dayanılarak 
  hazırlanmıştır.
Tanımlar
  Madde 4- Bu Yönergede geçen:
  a) Bakanlık; Millî Eğitim Bakanlığını,
  b) Bakan; Millî Eğitim Bakanını,
  c) Amir; maiyetlerinde çalışan memurlara bu Yönerge ile izin verme yetkisi
  verilenleri,
  d) İzin; memurların bu Yönergede belirtilen süre ve koşullarda amirlerinin uygun
  bulunmasıyla görevlerinden geçici olarak ayrılmalarını,
  e) Memuriyet yeri; memurun görevli olduğu kurumun bulunduğu yerleşim yerini,
  f) Hastalık raporu; Hastalık Raporlarını Verecek Hekim ve Resmî Sağlık Kurulları 
  Yönetmeliğinde belirtilen esas ve usuller çerçevesinde yapılan muayene ve tedavi 
  sonucunda yetkili hekim ve sağlık kurulları tarafından hastanın sağlık durumunu 
  belirtmek amacıyla düzenlenen belgeyi,
  g) Kurul raporu; Hastalık Raporlarını Verecek Hekim ve Resmî Sağlık Kurulları 
  Yönetmeliğinde belirtilen esas ve usuller çerçevesinde yapılan muayene ve tedavi 
  sonucunda ilgili hastanın sağlık durumunu belirtmek amacıyla "Yataklı Tedavi 
  Kurumlar İşletme Yönetmeliği" kapsamında oluşturulan sağlık kurulları tarafından 
  düzenlenen belgeyi,
  h) Yıl; bir takvim yılını, ifade eder.
İKİNCİ BÖLÜM 
  Genel Esaslar
İzin süresini kısaltma ve kaldırma yetkisi
  Madde 5- Savaş ve olağanüstü durumlarda Başbakan, Bakan ve Valilerce, memurlara 
  verilecek izinler kaldırılabilir veya süresi kısaltılabilir.
  
  Belge kullanımı
  Madde 6- Her türlü izinlerde izne ayrılan memurlar için görevli bulunduğu birimlerce 
  İzin Onay Belgesi (EK-1) düzenlenir. Bu belgenin bir bölümü izne konu olan diğer 
  belgelerle birlikte memurun özlük dosyasına konulur. Bir bölümü ise izne ayrılan 
  memura verilir. Ayrıca, memurların izinlerine ilişkin bilgiler düzenli olarak 
  İzin Takip ve Kullanma Kartı'na (EK-2) işlenir.
  Yurt dışına çıkış izin isteğine ilişkin başvurular Yurt Dışına Çıkış İzin İstek 
  Formuyla (EK-3) yapılır.
Görev yeri değiştirenlerin izin bilgileri
  Madde 7-Görev yeri değiştirilen memurun yıl içinde izin kullanıp kullanmadığı,kullanmış 
  ise türü, süresi, hangi yıla ait olduğu ve hangi tarihler arasında kullandığı, 
  İzin Takip ve Kullanma Kartına (EK-2) işlenerek özlük dosyası ile birlikte yeni 
  görev yerine gönderilir.
İzne ayrılan personele vekalet
  Madde 8- İzin vermeye yetkili amirler, izne ayrılacak memura kimin vekalet edeceğini, 
  memurun izne ayrılmasından önce belirler. Vekalet görevinin, özel bir hüküm 
  yoksa, hiyerarşik kademeler dikkate alınarak, izne ayrılan memura makam ve unvan 
  bakımından en yakın olana verilmesi esastır.
Sorumluluk
  Madde 9- Memur, kullandığı iznin bitimini izleyen ilk çalışma gününde görevine 
  başlamak zorundadır. Kurumunca kabul edilebilir özrü olmaksızın izin bitiminde 
  görevine başlamayan, izin belgelerinde yanlış beyanda bulunan ve onaylı belgelere 
  aykırı davrananlar hakkında yasal işlem yapılır.
ÜÇÜNCÜ BÖLÜM 
  Yıllık İzin
Yıllık izin süresi
  Madde 10- Hizmet süresi bir yıldan on yıla kadar (on yıl dahil) olan memurların 
  yıllık izin süreleri yirmi gün, on yıldan fazla olanlara ise otuz gündür.
  Öğretmenler yaz ve dinlenme tatillerinde izinli sayılırlar. Bunlara ayrıca yıllık 
  izin verilmez. Kendilerine ikinci görev olarak okul ve kurum yöneticiliği verilenler 
  ile öğrencisi olmayan eğitim kurumlarında görevli öğretmenlerin yıllık izin 
  süreleri, hizmet sürelerine göre birinci fıkrada belirtildiği gibidir.
Yıllık izin süresinin hesabında dikkate alınacak hizmet süreleri.
  Madde 11- Memura verilecek yıllık izin süresinin hesabında, hangi statüde olursa 
  olsun kamu kurum ve kuruluşlarında geçen hizmetleri ile kamu kurum ve kuruluşlarında 
  geçmese dahi Devlet memurlarının kazanılmış hak aylıklarında değerlendirilen 
  hizmet sürelerinin dikkate alınması ayrıca, Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığına 
  borçlanılıp borçlanılmadığına bakılmaksızın muvazzaf askerlikte geçen süreler 
  ile okul devresi dahil yedek subaylıkta geçen süreler dikkate alınır.
  
  Yol süresi
  Madde 12-Yıllık izinlerini memuriyetlerinin bulunduğu yer dışında geçirecek 
  olanların izin sürelerine zorunlu hallerde, memuriyet yeri ile iznin geçirileceği 
  yerin uzaklığı dikkate alınarak, izin vermeye yetkili amirlerince gidiş ve dönüş 
  için en çok ikişer gün olmak üzere yol süresi eklenebilir.
Yıllık iznin kullanılışı
  Madde 13- Yıllık izinler, amirin uygun bulacağı zamanlarda toptan veya ihtiyaca 
  göre kısım kısım kullanılabilir.
  Birbirini izleyen iki yılın izni, içinde bulunulan yılda aynı usulle kullanılabilir. 
  Bir önceki yıldan devreden izin ile içinde bulunulan yıla ait izin toplamının 
  kısmen veya toptan kullanılamaması halinde sadece içinde bulunulan yıl iznine 
  denk olan kısmı bir sonraki yılda kullanılabilir. Bu şekilde yıl içinde kullanılan 
  izinler öncelikle bir önceki yıldan devreden izin süresinden düşülür.
  Öğretmenlerden diğer hizmet sınıflarına ait kadrolara atananlara, yaz ve yarıyıl 
  tatilini kullanmış olmaları halinde o hizmet yılına ait yıllık izin verilmez. 
  Bunlardan yarıyıl tatilini kullanmış ancak yaz tatilini kullanmamış olanlara 
  10 uncu maddeye göre kullanabilecekleri yıllık izin süresinden yarıyıl tatiline 
  ait süre düşülerek o yıl için kalan süre kadar izin kullandırılır.
  Memurlara gelecek yılın izninden düşülmek üzere yıllık izin verilmez.
Amirin takdir hakkı
  Madde 14-Amirler, memurların yıllık izinlerini kullanmalarında takdir hakkına 
  sahiptir. Bu haklarını görevin aksamamasını göz önünde bulundurarak açıklık 
  ve eşitlik kuralları içinde memurların yılı içinde izin kullanma zamanını plânlayarak 
  kullanırlar.
Yıllık izin vermekle yetkili amirler
  Madde 15-Yıllık izinler, memurun isteği üzerine:
  a) Merkez teşkilâtında görevli Müsteşar, Talim ve Terbiye Kurulu Başkanı, Teftiş 
  Kurulu Başkanı, Bakanlık Müşaviri ve Özel Kalem Müdürüne Bakan tarafından; Müsteşar 
  Yardımcısı, Araştırma Plânlama ve Koordinasyon Kurulu Başkanı, Birinci Hukuk 
  Müşaviri, Genel Müdür, Basın ve Halkla İlişkiler Müşaviri, Bakanlık Daire Başkanı 
  ve Savunma Sekreterine makamın bilgisi dahilinde Müsteşar tarafından; diğer 
  memurlara ikinci sicil amirinin bilgisi dahilinde birinci sicil amirleri tarafından, 
b) Taşra teşkilâtında görevli, il milli eğitim müdürlerine Personel GenelMüdürünün bilgisi dahilinde valiler, diğer memurlara ikinci sicil amirlerinin bilgisi dahilinde birinci sicil amirleri tarafından,
c) Yurt dışı teşkilâtında görevli personelden yıllık izinlerini görevli bulundukları ülkede geçirmek isteyenlere bağlı oldukları misyon şefleri tarafından, görevli oldukları ülke dışında veya Türkiye'de geçirmek isteyenlere ise bağlı oldukları misyon şefinin uygun görüşü üzerine Bakanlıkta bağlı bulundukları birim amiri tarafından, verilir.
İzinli personelin göreve çağrılması
  Madde 16- Yıllık iznini kullanmakta olan memur, hizmetine gereksinim duyulması 
  halinde izin vermeye yetkili amirler veya üst amirlerce yazılı veya sözlü olarak 
  göreve çağrılabilir. Bu durumda memurun belli yol süresini takip eden ilk iş 
  gününde görevine dönmesi zorunludur.
DÖRDÜNCÜ BÖLÜM 
  Mazeret İzinleri
Mazeret izinleri
  Madde 17- Memurlara, yıllık izinlerini kullanıp kullanmadıklarına bakılmaksızın 
  657 sayılı Devlet Memurları Kanunun değişik 104 üncü maddesine göre aşağıda 
  belirtilen hallere bağlı olarak mazeret izni verilir.
a) Verilmesi zorunlu olan mazeret izinleri
  1-Kadın memura, doğum yapmadan önce doktor raporu üzerine 8 hafta, doğum yaptığı 
  tarihten itibaren 8 hafta,( 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 104'üncü maddesinde 
  21/07/2004 tarih ve 25529 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan değişiklik ile)
  2-Erkek memura, isteği üzerine eşinin doğum yapması nedeniyle üç gün,
  3-Memura, isteği üzerine kendisinin veya çocuğunun evlenmesi, anne, baba, eş, 
  çocuk veya kardeşinin ölümü halinde beş gün,
  izin verilir.
  Ayrıca, çoğul gebelik halinde, doğumdan önceki 8 haftalık süreye 2 hafta süre 
  eklenir. Ancak sağlık durumu uygun olduğu taktirde, tabibin onayı ile memur 
  isterse doğumdan önceki üç haftaya kadar işyerinde çalışabilir. Bu durumda, 
  memurun çalıştığı süreler, doğum sonrası sürelere eklenir. ...Memurlara, bir 
  yaşından küçük çocuklarını emzirmeleri için günde toplam bir buçuk saat süt 
  izni verilir. Süt izninin kullanımında annenin saat seçimi hakkı vardır.
b) Amirin takdirine bağlı olan mazeret izinleri
  (a) bendinde belirtilen hallerden başka, memurlara mazeretleri nedeniyle bir 
  yıl içinde toptan veya parça parça olarak on gün izin verilebilir. Zorunluluk 
  halinde on gün daha aynı usulle mazeret izni verilebilir. Ancak, ikinci kez 
  verilen bu on günlük mazeret izni, memurun yıllık izninden düşülür. Bu ikinci 
  izin aday memurlara ve öğretmenlere verilmez.
Mazeret izni vermekle yetkili amirler
  Madde 18- Mazeretin gerektirdiği süre içinde olmak kaydıyla;
  a) Verilmesi zorunlu olan mazeret izinleri, 15 inci maddede belirtilen amirler 
  tarafından,
  b) Amirin takdirine bağlı olan mazeret izinleri;
  1)Merkezde 15 inci maddenin (a) bendinde belirtilen amirler,
  2)Taşra teşkilatında illerde valiler, ilçelerde kaymakamlar,
  3)Yurt dışı teşkilatında misyon şefleri,
  tarafından kurum/dairesi amirinin uygun görüşü üzerine verilir.
  (b) bendinin 2 nci alt bendinde belirtilen mülki amirler mazeret izni verme 
  yetkilerini alt kademelere devredebilir.
BEŞİNCİ BÖLÜM
  Hastalık İzni
Hastalık izni
  Madde 19-Memurlara, 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 105 inci maddesinde 
  belirtilen süreleri geçmemek kaydıyla hastalık raporlarında gösterilen süre 
  kadar hastalık izni verilir.
  Hastalık izin süresinin hesabında tedavi kurumlarında yatarak tedavi görülen 
  süreler, hastalık iznine esas hizmet süresinin hesabında ise 11 inci maddede 
  belirtilen süreler dikkate alınır.
  Yurt içinde memuriyet yeri dışında hastalananların hasta sevk işlemleri Madde 
  20-Memurlar, memuriyet veya ikamet ettikleri yer dışında hastalanmaları halinde 
  bulundukları il veya ilçe millî eğitim müdürlüğüne başvurarak hasta yollama 
  kağıdı düzenlenmesini isteyebilirler. Bu durumda il veya ilçe millî eğitim müdürlüğü 
  yetkilisine, il veya ilçelerinde bulunmasına gerekçe teşkil eden geçici görev 
  veya izin belgesini ibraz etmekle yükümlüdürler.
  Hastalığın beyan edildiği tarihte izinli veya geçici görevli olduğunu belgelendiremeyen 
  memurlar için hasta yollama kağıdı düzenlenmez.
  Tek hekim raporları ve bu raporlara göre verilecek hastalık izni Madde 21-Memura 
  tek hekim tarafından, bir defada veya göreve başlamadan kısım kısım olmak üzere 
  toplam yirmi güne kadar hastalık raporu verilebilir.
  Bu raporlara göre verilen hastalık izni sonunda hastalığın devamı veya başka 
  bir hastalığa yakalanma nedeniyle görevine başlayamayan memurun müteakip muayene 
  ve tedavileri resmî yataklı tedavi kurumlarınca yapılır ve hastalık raporları 
  adı geçen kurumların sağlık kurullarınca düzenlenir. Ancak, o yerde resmî tedavi 
  kurumu bulunmaması ve hastanın, tıbbî veya ulaşım imkansızlığı nedeniyle resmî 
  yataklı tedavi kurumu bulunan yere gönderilememesi halinde tek hekimler en çok 
  yirmi gün daha ikinci bir rapor verebilirler. Bu raporun geçerli sayılabilmesi 
  için tıbbî nedenlerin hekimce, ulaşım imkansızlığının da mahalli mülki amirlikten 
  alınan bir yazı ile belgelendirilmesi ve kurumun veya il sağlık müdürlüğünün 
  belirleyeceği sağlık kurullarınca da onaylanması gerekir.
  Resmî sağlık kurullarınca düzenlenen veya onaylanan raporlara göre verilen hastalık 
  izinleri hariç, tek hekimlerin değişik tarihlerde düzenledikleri hastalık raporlarında 
  gösterdikleri zorunluluk üzerine, kendilerine yıl içinde toplam 40 gün hastalık 
  izni verilen memurların, o yıl içinde 40 günü aşan ilk ve müteakip bütün hastalık 
  raporlarının geçerli sayılabilmesi için bunların kurumun sağlık kurulunca veya 
  il sağlık müdürlüğünün belirleyeceği resmî sağlık kurullarınca onaylanması gerekir.
Yıllık izin kullanmakta iken hastalık raporu verilenler
  Madde 22-Yıllık izin kullanmakta iken hastalık raporu verilen memur; hastalık 
  izninin bitiş tarihi yıllık izninin bitiş tarihinden sonraki bir tarihe rastlaması 
  halinde hastalık izninin bittiği, hastalık izninin bitiş tarihi kullanmakta 
  olduğu yıllık iznin bitiş tarihinde veya bu tarihten önce sona ermesi halinde 
  ise yıllık izninin bittiği günü izleyen ilk çalışma gününde görevine başlar.
  
  Yıllık iznini kullanmakta iken hastalık raporu verilen memurun hastalık izni 
  nedeniyle kullanamadığı yıllık izin süresi, 10 uncu madde dikkate alınarak 13 
  üncü maddeye göre kullandırılır.
Acil durumlarda düzenlenen hastalık raporları
  Madde 23-Acil durumlarda düzenlenen hastalık raporları uyarınca hastalık izni 
  verilebilmesi için raporda, yapılan muayene ve tedavinin acil olduğunun belirtilmiş 
  olması şarttır.
  Hastalık izni vermeye yetkili amirler, gerekli gördükleri takdirde hastalık 
  raporunun acil bir durum üzerine düzenlenip düzenlenmediğinin doğrulanmasını 
  memuriyet yerindeki sağlık kurumunun sağlık kurulundan, yoksa en yakın resmî 
  sağlık kurumunun sağlık kurulundan isteyebilirler.
  Acil bir durum üzerine düzenlendiği belirtilmeyen raporlar ile resmî sağlık 
  kurullarınca hastalığın aciliyet gerektirmediği belirtilen raporları alan memurlar, 
  hastalık izni kullanıyor sayılmakla beraber, en kısa sürede Devlet Memurlarının 
  Tedavi Yardımı ve Cenaze Giderleri Yönetmeliğinin ilgili maddelerine göre muayeneye 
  gönderilir ve haklarında bu muayene sonucuna göre işlem yapılır.
  Yurt dışından alınan hastalık raporlarına göre verilecek hastalık izni Madde 
  24- Sürekli veya geçici görevle ya da bilgi ve görgülerini artırmak, staj yapmak 
  üzere yurt dışına gönderilenler ile yasal izinlerini yurt dışında kullanan memurlara, 
  bu süre içinde hastalanmaları halinde, yurt dışından alacakları hastalık raporlarına 
  göre hastalık izni verilebilmesi için;
  a) Tedavi isteğiyle ilk olarak ilgili misyon şefine başvurulmuş olması,
  b) Muayene ve tedavinin misyon şefinin sevk edeceği hekim veya sağlık kuruluşunda 
  yaptırılması,
  c) Tedavi sonucu alınan rapor veya belgelerin Türkçe veya yabancı dildeki nüshalarının 
  o ülke mevzuatına uygun olduğu belirtilerek ilgili misyon şefi tarafından onaylanması,
  şarttır.
  Bu hastalık raporlarının yanlızca Türkçe tercümelerinin yabancı dildeki asıllarına 
  uygun olduğunun misyon şefi tarafından onaylanması, raporun o ülke mevzuatına 
  uygun olduğu anlamına gelmez.
Hastalık raporlarının ibrazı
  Madde 25- Hekim veya sağlık kurullarınca hastalıkları nedeniyle dinlenmeleri 
  gerekli görülen memurlardan; memuriyet yerinde olanlar amirlerine, memuriyet 
  yeri dışında olanlar ise kendisiyle ilişki kurabilecek adres ve telefon numarasını 
  içeren bir dilekçe ile o yerin millî eğitim müdürlüğüne, en geç 2 gün içinde 
  hastalık raporlarını vermekle yükümlüdürler.
  Memuriyet yeri dışından alınmış usulüne uygun hastalık raporları, millî eğitim 
  müdürlüğünce teslim alındığı gün içinde gerekli işlem yapılmak üzere personelin 
  görevli olduğu kuruma en hızlı biçimde gönderilir.
  Hastalık raporunun gönderildiği veya teslim edildiği amir veya millî eğitim 
  müdürlüğü yetkilisi, raporun usulüne uygun olup olmadığını inceleyerek, usulüne 
  uygun olmadığı anlaşılan rapor sahibine en kısa zamanda görevine başlamasını 
  bir yazı ile bildirir.
Hastalık izninin geçirileceği yer
  Madde 26- Hastalık raporunda veya izin belgesinde aksine bir kayıt bulunmadığı 
  takdirde hastalık izinlerinin memuriyet yerinde geçirilmesi zorunludur.
Hastalık izni vermekle yetkili amirler
  Madde 27- Hastalık izni, merkezde 15 inci maddenin (a) bendinde belirtilen amirler, 
  illerde kurum amirinin teklifi üzerine mülki amirler, yurt dışında misyon şefinin 
  onayı ile verilir.
  Mülki amirler hastalık izni verme yetkilerini alt kademelere devredebilir.
Hastalık raporuna itiraz
  Madde 28- Hastalık raporlarına memurun görevli olduğu kurum tarafından itiraz 
  edilebilir. Bu durumda kurumun itiraz yazısı hastalık raporunun onaylı bir örneği 
  ile birlikte;
  a) Tek hekim tarafından düzenlenmiş olan hastalık raporları bakımından en yakın
  resmî sağlık kurumuna,
  b)Kurul raporları bakımından ise yine en yakın başka bir resmî sağlık kuruluna, 
  gönderilir. Bu sağlık kurumu veya kurulunca düzenlenen raporların ilk raporla 
  aynı olması halinde karar kesinleşir. Çelişki halinde hasta, Sağlık Bakanlığının 
  saptayacağı bir hakem hastaneye gönderilir. Bu hastane sağlık kurulunca verilen 
  kararlar kesindir.
  Hastalık izni verilmeyecek haller
  Madde 29- a) Memurların Hastalık Raporlarını Verecek Hekim ve Resmî Sağlık Kurulları 
  Hakkında Yönetmelik ve Devlet Memurları Tedavi Yardımı ve Cenaze Giderleri Yönetmeliği 
  ile belirlenen usul ve esaslara uyulmaksızın alınan hastalık raporlarına,
  b) Resmi sağlık kurullarınca fenne aykırı olduğu belirtilerek onaylanan hastalık
  raporlarına,
  c) Yurt dışından alınan ancak, o ülke mevzuatına uygun olduğu ilgili misyon
  şefince onaylanmamış olan hastalık raporlarına,
  dayanılarak hastalık izni verilmez.
  Bu durumda olan memurlara, 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümleri uyarınca görevlerine 
  başlamaları tebliğ edilir. Kendilerine bu şekilde tebligat yapılan memurlardan 
  memuriyet yerinde olanlar ertesi gün, başka yerde olanlar belli yol süresi içinde 
  görevlerine başlamak zorundadır. Bu süre içinde göreve başlamayanlar izinsiz 
  ve özürsüz olarak görevlerini terketmiş sayılarak haklarında, göreve devam etmedikleri 
  süreler dikkate alınarak 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 94 veya 125 inci 
  maddelerine göre işlem yapılır.
ALTINCI BÖLÜM 
  Aylıksız İzinler
Yakınlarının hastalığı nedeniyle verilecek aylıksız izin
  Madde 30-657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 108 inci maddesine göre, Devlet 
  memuru refakat etmediği takdirde hayatı tehlikeye girecek ana, baba, eş ve çocukları 
  ile kardeşlerinden birinin ağır bir kaza geçirmesi veya önemli bir hastalığı 
  tutulmuş olması ve bunun raporla belgelendirilmesi şartıyla Devlet memurlarına, 
  istekleri üzerine en çok altı aya kadar aylıksız izin verilebilir. Aynı şartlarla 
  bu süre bir katına kadar uzatılabilir.
Doğum sonrası aylıksız izin
  Madde 31-Doğum yapan memurlara istekleri halinde 104 üncü maddenin (A) bendinde 
  belirtilen sürelerin bitiminden itibaren 12 aya kadar aylıksız izin verilir. 
  Bu sürenin tamamı bir defada verilebileceği gibi istek üzerine daha az sürede 
  de verilebilir. 12 aylık aylıksız iznin başlangıç tarihi 657 sayılı Devlet Memurları 
  Kanununun 104 üncü maddesinin (A) bendinde belirtilen sürelerin bitim tarihidir. 
  Bu süre sonunda göreve başlayıpta daha sonra aylıksız izin almak isteyenlere 
  verilecek izinden görev yaptığı süreler düşülerek kalan süre kadar aylıksız 
  izin verilir. 12 aylık sürenin bitimine 1 aydan daha az bir zaman kalmışsa aylıksız 
  izin verilmez.
Askerlik için aylıksız izin
  Madde 32- Muvazzaf askerliğe ayrılacak memurlara görev yerleri saklı kalmak 
  suretiyle askerlik süresince aylıksız izin verilir.
Yabancı bir memleket veya uluslar arası kuruluşta görevlendirilen memurlara 
  verilecek aylıksız izin
  Madde 33- 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun değişik 77 nci maddesine göre 
  kurumunun muvafakatı ve Bakanlığın önerisi üzerine Başbakan tarafından 3'er 
  yıllık dönemler halinde memuriyet süresince toplam;
  a) Yabancı memleketlerde görev alanlar için 10,
  b) Uluslar arası kuruluşlarda görev alanlar için 21,
  yıla kadar aylıksız izin verilebilir.
  Bu izne ilişkin Bakanlık önerisi, merkez teşkilatında görevli olanlar için görevli 
  oldukları birimin, taşra teşkilatında görevli olanlar için Valiliğin görüşü 
  alınarak Personel Genel Müdürlüğünce hazırlanır.
Bilgilerini artırmak üzere yurt dışına gönderilecek memurlara verilecek aylıksız 
  izin
  Madde 34- Memurlardan mesleklerine ait hizmetlerde yetiştirilmek, eğitilmek, 
  bilgilerini artırmak veya staj yapmak üzere 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 
  78 ve 79 uncu maddeleri uyarınca ve 01/02/1974 gün ve 14786 sayılı Resmî Gazetede 
  yayımlanan Yetiştirilmek Amacıyla Yurt Dışına Gönderilecek Devlet Memurları 
  Hakkında Yönetmelikte belirtilen esas ve usullere ilaveten 31/03/2004 tarih 
  ve Başbakanlık Dış İlişkiler Başkanlığı'nın B.02.0.DĞİB.854/80 sayılı yazısına 
  istinaden girecekleri ülkelerde görecekleri yabancı dil bilgisine sahip olduklarını 
  belgelendirmeleri halinde yurt dışına gönderilen memurlara aylıklı/aylıksız 
  izin verilebilir.
  Uzatma süresi dahil bu izin süresi 4 yılı hiçbir şekilde geçemez.
  Şahsen özel burs sağlayanlara aylıksız izin verilebilmesi için bursun miktarı, 
  şekli, süresi ve kaynağı bakımından izin vermekle yetkili makamca uygun bulunması 
  şarttır.
Bilgilerini artırmak üzere yurt dışına gönderilen memurların eşlerine verilecek 
  aylıksız izin
  Madde 35- 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 78 ve 79 uncu maddeleri uyarınca, 
  mesleklerine ait hizmetlerde yetiştirilmek, eğitilmek, bilgilerini artırmak 
  veya staj yapmak üzere dış memleketlere gönderilen memurların eşlerine, en çok 
  4 yıla kadar aylıksız izin verilebilir. Ancak bu süre bir kerede kullanılabileceği 
  gibi bölümler halinde de kullanılabilir. Şahsen özel burs sağlayarak dış memleketlere 
  gitmek üzere aylıksız izin verilenlerin eşlerine aylıksız izin verilmez.
Hizmet yılına bağlı olarak verilecek aylıksız izin
  Madde 36- On hizmet yılını tamamlamış Devlet memurlarına istekleri halinde memuriyet 
  süresi içinde ve bir defada kullanılmak üzere 6 aya kadar aylıksız izin verilebilir. 
  Ancak, sıkıyönetim ve olağanüstü hal ilan edilen bölgelere veya kalkınmada öncelikli 
  yörelere 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 72 nci maddesi gereğince belli 
  bir süre görev yapmak üzere mecburi olarak sürekli görevle atananlar hakkında 
  bu bölgelerdeki görev süreleri içinde bu izin verilmez.
  Sürekli görevle başka bir yere atanan memurların eşlerine verilecek aylıksız 
  izin Madde 37- Yurt içi ve yurt dışına sürekli görevle atanan memurların eşlerine 
  657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 108 inci maddesine göre en çok dört yıla 
  kadar aylıksız izin verilebilir. Bu süre bir defada kullanılabileceği gibi her 
  defasında 1 yıldan az olmamak üzere bölümler halinde de kullanılabilir.
Özüre bağlı atamada verilecek izin
  Madde 38- Özürlerine bağlı yer değiştirme istekleri;
  a) Hizmet puanı ve norm kadro yetersizliği sonucu yerine getirilemeyen öğretmenlere 
  istekleri üzerine verilecek izinlerde, 3797 sayılı Millî Eğitim Bakanlığının 
  Teşkilât ve Görevleri Hakkında Kanunun değişik 61 inci maddesi ve Millî Eğitim 
  Bakanlığına Bağlı Eğitim Kurumları Öğretmenlerinin Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği,
  b) Diğer hizmet sınıflarına dahil kadrolarda görevli memurlardan eşlerinin bulunduğu 
  yere ataması yapılamayanlara bu özüre bağlı olarak verilecek izinlerde 657 sayılı 
  Devlet Memurları Kanununun değişik 72 nci maddesi,
  hükümleri uygulanır.
Göreve başlama mecburiyeti
  Madde 39- Aylıksız izin veya 657 sayılı Devlet Memurları Kanunun 72 nci maddesi 
  uyarınca izin alanlar, izin süresinin bitiminden önce izine konu olan özürünün 
  ortadan kalkması halinde derhal görevine dönmek zorundadır. Özürün ortadan kalktığı 
  veya izin süresi bittiği halde görevine dönmeyenler hakkında memuriyetten çekilmiş 
  sayılmaya ilişkin hükümler uygulanır.
  Muvazzaf askerlik için aylıksız izine ayrılanlar, terhis tarihini izleyen 1 
  ay içinde görevine başlamak zorundadır.
  Bu izinlerini kullanmakta iken hastalık raporu verilen ve raporda belirtilen 
  dinlenme süresinin bitimi aylıksız izin süresinin bitiminden sonraki bir tarihe 
  rastlayan memurlar, izne çevrilmiş olmak koşuluyla bu raporda belirtilen sürenin 
  sonunda göreve başlarlar.
Aylıksız izin verme yetkisi
  Madde 40-Bu yönerge kapsamına giren memurun aylıksız izinleri;
  a) 33 üncü madde kapsamına girenlere Başbakan,
  b) 34 üncü madde kapsamına girenlere Bakan,
  c) Diğer maddeler kapsamına girenlerden;
  1) Merkez teşkilâtında, 15 inci maddenin (a) bendinde belirtilen görevlerde 
  bulunanlar ile il millî eğitim müdürlerine aynı bentte belirtilen izin vermekle 
  yetkili amirler, diğerlerine dairesi amirinin uygun görüşü üzerine Personel 
  Genel Müdürü,
  2) Taşra teşkilâtında görevli olanlara il millî eğitim müdürünün önerisi üzerine 
  vali,
  3) Yurt dışı teşkilâtında görevli olanlardan bağlı oldukları misyon şefinin 
  uygun görüşü üzerine eğitim müşavirlerine müsteşar, diğerlerine ilgili birim 
  amirinin uygun görüşü üzerine Personel Genel Müdürü,
  tarafından verilir.
  Aylıksız izin verme yetkisi alt kademelere devredilebilir.
  Sicil dosyası Bakanlıkta tutulan personelden aylıksız izin verme yetkisi valilikte 
  bulunanların izin onaylarının bir sureti sicil dosyalarına konulmak üzere 15 
  gün içinde Bakanlığa (Personel Genel Müdürlüğü) gönderilir.
  Aday memurlara bu Yönergenin 30, 31 ve 32 nci maddelerinde belirtilen izinler 
  dışında aylıksız izin verilmez.
YEDİNCİ BÖLÜM 
  Diğer İzinler
Öğrenim izni
  Madde 41- Bakanlık personelinden; Türkiye ve Orta Doğu Amme İdaresi Enstitüsüne 
  devam edenlere 7163 sayılı Türkiye ve Orta Doğu Amme İdaresi Enstitüsü Teşkilât 
  Kanunu gereğince eğitim süresince aylıklı izin verilir. Bu izinler, 15 inci 
  maddenin (a) bendinde belirtilen görevlerde bulunanlar ile il millî eğitim müdürlerine 
  aynı bentte belirtilen izin vermekle yetkili amirler, merkez teşkilâtında görevli 
  diğer memurlara dairesi amirinin uygun görüşü üzerine Personel Genel Müdürü, 
  taşra teşkilâtında görevli olanlara ise il millî eğitim müdürünün önerisi üzerine 
  vali tarafından verilir.
  Yüksek lisans öğrenimine devam edenlere, görevlerini aksatmamak kaydıyla haftada 
  iki yarım gün izin verilebilir. Öğretmenlerin ders saatleri, bu öğrenimlerine 
  devam edebilmelerine olanak verecek şekilde düzenlenir. Bu izin merkez teşkilatında 
  görevli olanlara birim amiri, taşra teşkilatında görevli olanlara il/ilçe milli 
  eğitim müdürü tarafından verilir. İzin verme yetkisi alt kademelere devredilebilir.
Radyoaktif ışınlarla çalışanların izni
  Madde 42- 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 103 üncü maddesi gereğince hizmetleri 
  sırasında radyoaktif ışınların etkisinde kaldığı bilimsel olarak saptanan memurlara 
  15 inci maddede belirtilen amirlerince her yıl yıllık izinlerine ilaveten bir 
  ay süreyle sağlık izni verilir.
Yurt dışına çıkış izni
  Madde 43- Kanuni izin sürelerini yurt dışında geçirmek istediğini (EK-3) form 
  ile bildiren memurlardan durumları uygun görülenlerin yurt dışına çıkış izinleri, 
  merkez teşkilatında görevli olanlardan 15 inci maddenin (a) bendinde belirtilenler 
  için Bakan, diğerleri için birim amirinin uygun görüşü ile Personel Genel Müdürü, 
  taşra teşkilâtında görevli olanlar için ise il millî eğitim müdürünün teklifi 
  üzerine vali tarafından verilir. İl millî eğitim müdürlerinin yurt dışına çıkış 
  izinleri hakkında Personel Genel Müdürlüğüne önceden bilgi verilir.
İkamet izni
  Madde 44- 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun Ek 20 nci maddesi uyarınca;
  a) Görevini aksatmamak kaydıyla ve özel mevzuatında yer alan ilgili hükümler 
  dikkate alınarak memurların görev yaptığı kurum ve hizmet birimlerinin bulunduğu 
  yerleşim merkezinin (mücavir alanlar dahil) dışında ikamet etmelerine;
  1)Merkez teşkilatında, görevli oldukları birim amirlerince, 2) Taşra teşkilâtında 
  millî eğitim müdürünce,
  b) İkamet ettikleri il hudutları dışına çıkabilmelerine 15 inci maddede belirtilen 
  amirlerce,
  izin verilebilir.
  Öğretmenlerin yasal olarak izinli sayıldıkları yarıyıl ve yaz tatillerinde ikamet 
  edecekleri yer bakımından ayrıca izin şartı aranmaz. Ancak, bu izinlerini geçirecekleri 
  yerlerin adresini görevli oldukları kurum müdürlüğüne bildirmeleri zorunludur.
Hastaya refakat
  Madde 45- Bakmakla yükümlü oldukları aile fertlerinden birinin hastalanmasına 
  bağlı olarak, doktor raporunda refakat önerilmiş olması kaydıyla;
  a) İkamet mahallinde refakatin söz konusu olması halinde memura öncelikle yıllık 
  izin ve mazeret izni, bu izinlerinin yeterli olmaması halinde 657 sayılı Devlet 
  Memurları Kanununun 108 inci maddesi uyarınca aylıksız izin verilir.
  b) Refakatin ikamet mahalli dışında söz konusu olması halinde ise memur refakat 
  süresince görevli sayılır.
Muvazzaflık dışında silah altına alınma
  Madde 46- Hazarda ve seferde muvazzaflık hizmeti dışında silah altına alınan 
  Devlet memurlarına;
  a) Merkez teşkilâtında Personel Genel Müdürlüğünce,
  b) Taşra teşkilâtında millî eğitim müdürlüğünce,
  silah altında bulundukları sürece izin verilir.
Fazla çalışma karşılığı verilecek izin
  Madde 47- Fazla çalışma ücreti verilmeksizin günlük çalışma saatleri dışında 
  çalıştırılan memurlara (öğretmenler hariç), fazla çalışmasının her 8 saati bir 
  gün hesap edilerek izin verilir. Bu şekilde verilecek iznin en çok 10 günlük 
  kısmı yıllık izinle birleştirilerek o yıl içinde kullandırılabilir.
Yürürlükten kaldırma
  Madde 48-Bakanlık Makamının 22/04/1993 gün ve 201.5.MEV.D.BŞK.Hab.Şb.93/1377-60227 
  sayılı Onayı ile yürürlüğe konulan Millî Eğitim Bakanlığı İzin Yönergesi yürürlükten 
  kaldırılmıştır.
Yürürlük
  Madde 49- Bu Yönerge onay tarihinde yürürlüğe girer.
Yürütme
  Madde 50-Bu Yönerge hükümlerini Millî Eğitim Bakanı yürütür.
I-KONU HAKKINDA GENEL AÇIKLAMA
Devlet memurlarının özlük haklarından olan izinler, 657 sayılı Devlet Memurları 
  Kanunu'nun çeşitli maddeleri ile hüküm altına alınmıştır.
  Söz konusu Kanunun 102'nci maddesinde, Devlet memurlarının yıllık izin hakları 
  ve süreleri; 104'üncü maddesinde; mazeret izni kullanma hakları ve hangi hallerde 
  ne kadar süre ile kullanacakları; 105'inci maddesinde, hizmet sürelerine göre 
  kullanabilecekleri hastalık izin süreleri; 108'inci maddesinde de, hangi mazeret 
  sebebine bağlı olarak ne kadar süre ile aylıksız izinli sayılacakları açıklanmıştır.
  Diğer taraftan, Devlet memurlarının hastalık izin haklarını kullanırken, hastalık 
  raporlarını hangi hallerde, hangi hekimler veya resmî sağlık kurullarından alacakları 
  ve süreleri "Memurların Hastalık Raporlarını Verecek Hekim ve Resmî Sağlık 
  Kurulları Hakkında Yönetmelik" esasları ile belirlenmiştir.
  Devlet memurlarının izin haklarına konu olan bu BÜLTEN'deki mevzuat ve açıklamalar, 
  657 sayılı Devlet Memurları Kanunundaki madde numaraları esas alınarak yapılmıştır. 
  Her konu başlığından önce o konu ile ilgili mevzuata daha sonra yoğunluğu tespit 
  edilen soru cevap şeklindeki açıklamalara yer verilmiştir.
  Devlet memurlarının izin hakları ile ilgili problemlerin giderilmesinde, bugüne 
  kadar yararlanılan kaynakların yanı sıra uygulamada birlik ve beraberliğin sağlanması 
  bakımından öncelikle BÜLTEN'de yapılan açıklamalardan faydalanılması gerekmektedir.
II- KONU HAKKINDAKİ MEVZUAT
  1) Devlet Memurları Kanunu'nun ilgili hükümleri,
  2) Harcırah Kanunu'nun ilgili hükümleri,
  3) Millî Eğitim Bakanlığı İzin Yönergesi,
  4) Memurların Hastalık Raporlarını Verecek Hekim ve Resmî Sağlık Kurulları Hakkında 
  Yönetmelik,
  5) Devlet Memurları Tedavi Yardımı ve Cenaze Giderleri Yönetmeliği.
III- YILLIK İZİNLERLE İLGİLİ MEVZUAT VE AÇIKLAMALAR
A) DEVLET MEMURLARININ YILLIK İZİN SÜRESİ
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 102'nci maddesinde; Devlet memurlarının 
  yıllık izin süresinin hizmeti bir yıldan on yıla kadar (on yıl dahil) olanlar 
  için yirmi gün, hizmeti on yıldan fazla olanlar için otuz gün, zorunlu hallerde 
  bu sürelere gidiş ve dönüş için en çok ikişer gün eklenebileceği, İzin Yönergesi'nin 
  10'uncu maddesinde de Kanunun bu maddesi belirtilmiş, ayrıca öğretmenlerin yaz 
  ve dinlenme tatillerinde izinli sayılacakları, bunlara ayrıca yıllık izin verilemeyeceği 
  açıklanmıştır.
1) Bir yılını dolduramayan asil memurlar ile aday memurların yıllık izin 
  hakları
  657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 54 üncü maddesinde; Aday olarak atanmış 
  Devlet memurlarının adaylık sürelerinin bir yıldan az iki yıldan fazla olamayacağı 
  belirtilmektedir. Buna göre bir yılını doldurmayan stajyer memura yıllık izin 
  verilmesi mümkün bulunmamaktadır. Ancak, yıllık izin Devlet memurunun bir 
  yıllık çalışması karşılığında verileceğinden, aday memurun adaylığının kalkıp 
  kalkmaması dikkate alınmaksızın bir yıllık çalışması sonucunda yıllık izin hakkı 
  doğacağından, göreve başlama tarihine göre yıllık iznini kullanması gerekmektedir.
2) Yıllık izin sürelerinin hesaplanmasında dikkate alınacak hizmet süreleri
  İzin Yönergesi'nin 11 'inci maddesinde açıklandığı üzere;
  a) Devlet memurlarına verilecek yıllık izin sürelerine esas olacak kıdemin hesaplanmasında, 
  Sayıştay Genel Kurulunun 24/08/1971 tarih ve 3503/1 sayılı kararına göre hangi 
  statüde olursa olsun kamu kurumlarında geçmiş hizmetler,
  b) Kamu kurum ve kuruluşlarında geçmese dahi Devlet memurlarının kazanılmış 
  hak aylıklarında değerlendirilen hizmetler (06/06/2002 tarih ve 24777 sayılı 
  Resmi Gazete'de yayımlanan Devlet Memurları Kanunu Genel Tebliği-Seri No: 154),
  c) 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 87 nci maddesi kapsamında sayılan 
  kurumlarda geçen sigortalı hizmetler,
  d) Yedek subay ve muvazzaf askerlikte geçen sürelerin, T.C. Emekli Sandığına 
  borçlanıp borçlanmadığına bakılmaksızın,
  yıllık izin süresinin tespitinde dikkate alınması gerekmektedir.
3) On yılını dolduran Devlet memurlarının yıllık izin süreleri
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 102'nci maddesinde; Devlet memurlarına 
  hizmet süresi bir yıldan on yıla kadar (on yıl dahil) olanlar için 20 gün, hizmeti 
  on yıldan fazla olanlar için 30 gün yıllık izin verileceği belirtilmiş olup; 
  memurların izin haklarının hesabında, memurun izne başlayacağı tarihteki hizmet 
  süresi ile kaçıncı hizmet yılının iznini talep ettiğinin dikkate alınması gerekmektedir.
  Şöyle ki, 31/01/1994 tarihinde göreve başlayan bir Devlet memuru, 31/01/2004 
  tarihinde 10 hizmet yılını dolduracağından, bu tarihe kadar her hizmet yılı 
  için 20 gün yıllık izin hakkı elde edecektir. 2004 yılı başında da 20 gün olarak 
  belirlenen iznine 31/01/2004 tarihinde 10 gün eklenmek suretiyle o yıl ve bundan 
  sonraki yıllar için her hizmet yılına 30 gün yıllık izin kullanabilecektir.
B) YILLIK İZİNLERİN KULLANILIŞI
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 103'üncü maddesinde; Yıllık izinlerin amirin uygun bulacağı zamanlarda, toptan veya ihtiyaca göre kısım kısım kullanılabileceği, birbirini izleyen iki yılın izninin bir arada verilebileceği bu takdirde cari yıl ile bir önceki yıl hariç önceki yıllara ait kullanılmamış izin haklarının düşeceği, öğretmenlerin yaz tatili ve dinlenme tatillerinde izinli sayılacağı, bunlara, hastalık ve diğer mazeret izinleri dışında, ayrıca yıllık izin verilmeyeceği, hizmetleri sırasında radyoaktif ışınlarla çalışan personele, her yıl yıllık izinlerine ilâveten bir aylık sağlık izni verileceği hüküm altına alınmıştır.
1) İki yılın yıllık izninin birleştirilerek kullanılması durumunda artan iznin bir sonraki yılın izniyle yeniden birleştirilmesi.
657 sayılı Kanunun 103 üncü maddesinde; yıllık izinlerin amirin uygun bulacağı 
  zamanlarda, toptan veya ihtiyaca göre kısım kısım kullanılabileceği, birbirini 
  izleyen iki yılın izninin bir arada verilebileceği, cari yıl ile bir önceki 
  yıl hariç, önceki yıllara ait kullanılmayan izin haklarının düşeceği açıklanmıştır.
  İzin Yönergesinin 13'üncü maddesinde, memurun bir önceki yıldan devreden izin 
  ile içinde bulunulan yıla ait izin toplamının kısmen veya toptan kullanılmaması 
  halinde sadece içinde bulunulan yıl iznine denk olan kısmı bir sonraki yılda 
  kullanılabileceği, bu şekilde yıl içinde kullanılan izinlerin öncelikle bir 
  önceki yıldan devreden izin süresinden düşüleceği belirtilmiştir. Keza 140 No'lu 
  Devlet Memurları Genel Tebliğinde de; yıllık izinlerin kullanımı konusunda amirlere 
  yetki tanınmış olmakla birlikte, yıllık izinlerin tamamının veya bir kısmının 
  ait olduğu yıl içinde kullanılamaması durumunda kullanılmayan yıllık iznin, 
  bir sonraki yılın izni ile birlikte toptan veya kısım kısım kullanılabileceği, 
  içinde bulunulan yılda kullanılmayan izinlerin müteakip yılda kullanılabilmesi 
  için memur tarafından dilekçe verilmesine veya kurum tarafından onay alınmasına 
  gerek bulunmadığı, önceki yıldan devreden izin ile cari yıl izni toplamının 
  kısmen veya tamamen kullanılmaması halinde, sadece cari yıl iznine tekabül eden 
  kısmının bir sonraki yılda kullanılması mümkün bulunduğundan, yıl içinde kullanılan 
  izinlerin öncelikle bir önceki yıldan devreden izin süresinden mahsup edilmesi 
  gerektiği ifade edilmiştir.
  Konuyu bir örnekle açıklamak gerekirse; hizmeti on yıldan az bir memurun 8 ve 
  9'uncu hizmet yıllarına ait 2001 yılında birleştirerek kullandığı 40 günlük 
  izninden 10 günlük bir sürenin artması durumunda bu izin süresi 9'uncu hizmet 
  yılına ait olacağından 2002 yılında 10'uncu hizmet yılı izni ile birleştirerek 
  kullanması mümkündür.
  Ancak, 2001 yılında birleştirilen 8 ve 9 uncu hizmet yıllarına ait 20'şer günlük 
  toplam 40 günlük iznin 10 gününün kullanılarak 30 günün artması durumunda 8'inci 
  hizmet yılına ait 10 günlük iznin 2002 yılına rastlayan 10'uncu hizmet yılı 
  izni ile birleştirilmesi mümkün olmayıp, sadece 9'uncu hizmet yılına ait 20 
  günlük iznin birleştirilmesi gerekmektedir.
2) Aylıksız izin (muvazzaf askerliğe ayrılanlar, doğum yapanlar, refakatli sayılanlar vs.) süresi sonunda yıllık izin hakkı
15/03/1988 gün ve 19755 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan Esas no: 1988/1, 
  Karar no: 4620/1 sayılı Sayıştay Genel Kurul Kararında; Aylıksız izin müessesesinin 
  657 sayılı Devlet Memurları Kanununun "Hizmet Şartları ve Şekilleri" 
  başlıklı 5'inci kısmının "Çalışma Saatleri ve İzinler" başlıklı bölümünde 
  yer aldığı, bu bölümde yıllık izin, hastalık izni, mazeret izni gibi memurların 
  diğer izin haklarına ilişkin düzenlemelerin bulunduğu, bir başka deyişle aylıksız 
  iznin memurlar için getirilmiş bir izin hakkı olduğu, bu izin hakkının ve izinli 
  olma durumunun yalnız memurlar için söz konusu olmasının aylıksız izinli olan 
  kişinin memuriyetle ilişkisinin devam ettiğini göstermediği, burada yalnızca 
  "aylıksız" olması koşulunun getirilmiş olduğu, bu koşulun da aylıksız 
  izinli kişinin aylık ve aylığa bağlı ödemelerinin yapılmasına engel olmakla 
  birlikte, kişiyi memuriyet statüsünden çıkarmaya yetmeyeceği açıklanmıştır.
  Gerçekten söz konusu maddenin beşinci fıkrasında, izin süresinin bitiminden 
  önce mazeretini gerektiren sebebin kalkması halinde, memurun derhal göreve dönmek 
  zorunda olduğu belirtilirken, göreve dönecek kişinin "memur" olduğu 
  vurgulanmıştır ki bu da aylıksız izinli kişinin memuriyetle ilişkisinin, daha 
  açık bir deyişle memuriyet sıfatının devam ettiğini göstermektedir. Ayrıca bu 
  hükme göre aylıksız izinli kişi derhal "görevine dönmek" zorunda olup, 
  ayrıca bir atama onayına gerek bulunmamaktadır.
  Yukarıdaki açıklamalardan da anlaşılacağı üzere, o hizmet yılı içinde aylıksız 
  izinli sayılan personelin memuriyetle ilişiği kesilmediğinden aylıksız iznin 
  sonunda yıllık iznini kullanması gerekmektedir.
3) Yıllık iznini kullanırken sağlık izinli (raporlu) sayılan Devlet memurlarının yıllık izinlerinden artan süreler
İzin Yönergesinin 22'nci maddesi 1'inci fıkrasında, "Yıllık izin kullanmakta 
  iken hastalık raporu verilen memur; hastalık izninin bitiş tarihi yıllık izninin 
  bitiş tarihinden sonraki bir tarihe rastlaması halinde hastalık izninin bittiği, 
  hastalık izninin bitiş tarihi kullanmakta olduğu yıllık iznin bitiş tarihinde 
  veya bu tarihten önce sona ermesi halinde ise yıllık izninin bittiği günü izleyen 
  ilk çalışma gününde görevine başlar." hükmü yer almaktadır.
  Buna göre; yıllık izin kullanırken alınan hastalık raporlarının kullanılan yıllık 
  iznin bitiş tarihini aşması halinde, ilgililerin hastalık raporlarının bitimi 
  tarihinde görevlerine başlamaları ve yıllık izin süresi içinde hangi tarihte 
  hastalık raporu alınmışsa o tarihten itibaren geriye kalan yıllık iznin amirin 
  uygun bulacağı zamanlarda, hastalık izninin sonunda veya daha sonraki bir tarihte 
  kullandırılması mümkündür.
  Konuyu bir örnekle açıklamak gerekirse; 11/10/2004 tarihinden itibaren 12 gün 
  yıllık izin alan ve 25/10/2004 tarihinde göreve başlaması gereken memurun, 18/10/2004 
  tarihinde rahatsızlanması ve 10 gün rapor alması halinde, raporun bitimini izleyen 
  28/10/2004 tarihinde göreve başlaması gerekmektedir. Alınan yıllık izninden 
  rapor nedeniyle kullanmadığı 5 günlük iznini ise amirin uygun göreceği bir tarihte 
  kullanabilecektir.
  Diğer taraftan hastalık izninin, kullanılmakta olan yıllık iznin bitiş tarihinden 
  önce sona ermesi halinde, ilgilinin yıllık izninden geri kalan kısmını, izin 
  vermeye yetkili amirinden yeniden izin almaksızın izin süresinin bitiş tarihine 
  kadar kullanması mümkün bulunmaktadır. Örneğin: 11/10/2004 tarihinden itibaren 
  12 gün yıllık izin alan ve 25/10/2004 tarihinde göreve başlaması gereken memurun, 
  19/10/2004 tarihinde 3 gün rapor alması halinde, raporun bitiş tarihi olan 21/10/2004 
  tarihinden sonra geri kalan 1 günlük iznini kullanmaya devam edecek ve izinin 
  bitiş tarihine müteakiben görevine başlayacaktır. Rapor nedeniyle kullanamadığı 
  3 günlük izin, ilgilinin isteği halinde amirin uygun göreceği bir tarihte kullanılabilecektir.
4) Rehberlik ve Araştırma, Eğitim Araçları ve Donatım, Film-Radyo-Televizyon ile Eğitim ve Hizmetiçi Eğitim Merkezleri ile Yaygın Eğitim Enstitüsü gibi kurumlarda görevli öğretmenlerin yıllık izinleri
Her ne kadar 657 sayılı Kanunun 103'üncü maddesi 2'nci fıkrasında; Öğretmenler, 
  yaz tatili ile dinlenme tatillerinde izinli sayılırlar, denilmekte ise de, bu 
  hüküm Bakanlığımıza bağlı öğrencisi bulunan okullarda eğitim öğretim hizmetleri 
  sınıfına dahil kadrolarda bilfiil öğretmenlik görevi yapanları kapsamaktadır. 
  Bunun dışında öğrencisi olmayan belirtilen merkezler gibi kurumlarda görevli 
  öğretmenlerin mesai saatleri söz konusu Kanunun 99'uncu maddesine göre düzenlendiğinden 
  yıllık izinlerini de genel idare hizmetleri sınıfı personeli gibi 102'nci maddede 
  belirtilen hükümler çerçevesinde kullanmaları gerekmektedir.
5) Her derece ve türdeki okullarımızda görevli müdür, müdür yardımcısı, memur ve teknisyenlerin yıllık izinlerini yarı yıl ve yaz tatilleri dışında kullanıp kullanamayacakları
İzin Yönergesinin 10'uncu maddesi 2'nci paragrafında; Öğretmenlerin yaz ve 
  dinlenme tatillerinde izinli sayılacakları, bunlara ayrıca yıllık izin verilmeyeceği, 
  kendilerine ikinci görev olarak okul ve kurum yöneticiliği verilenler ile öğrencisi 
  olmayan eğitim kurumlarında görevli öğretmenlerin yıllık izin sürelerinin ise 
  657 sayılı Kanunun 102'nci maddesinde öngörülen izin süreleri kadar olacağı 
  belirtilmiştir.
  Diğer taraftan, 98/12120 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı eki Millî Eğitim Bakanlığı 
  Öğretmen ve Yöneticilerinin Ders ve Ek Ders Saatlerine İlişkin Esaslar'ın 5'inci 
  maddesinin (a) bendinde; Kapsama dahil okul ve kurumlarda görevli ilköğretim, 
  özel eğitim okulları, lise ve dengi okulların müdür ve müdür başyardımcısı ve 
  müdür yardımcılarının haftada 6 saate kadar aylıkları karşılığında ders okutmakla 
  yükümlü oldukları hükme bağlanmıştır.
  Yukarıdaki açıklamalar çerçevesinde, eğitim kurumlarında görevli yöneticilerin 
  (müdür, müdür başyardımcısı ve müdür yardımcısının) yıllık izinlerini eğitim 
  ve öğretimin aksatılmaması bakımından yarı yıl ve yaz tatilinde kullanmaları 
  gerekmektedir. Yönetici dışındaki diğer idari personelin (memur, teknisyen, 
  hizmetli vb.) yıllık izinlerini ise eğitim öğretimin sıhhatli sürdürülmesi açısından 
  yarı yıl ve yaz tatillerinde kullanmaları esas olmakla birlikte, konu tamamıyla 
  yıllık izin verecek makamların takdirindedir.
6) Müdür yetkili öğretmenler ile sınıf okutan müdürlerin yıllık izinlerini ne zaman kullanacakları
Müdür yetkili öğretmenler ile sınıf okutan müdürler yıllık izinlerini 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 102'nci maddesinde belirtilen süreler kadar, 222 sayılı İlköğretim Temel Kanunu'nun 43'üncü maddesine göre okul ve kurumların korunması da gözönüne alınarak bölge ilköğretim müfettişi ile ilçe millî eğitim müdürünün birlikte alacakları karar doğrultusunda yaz ve dinlenme tatillerinde kullanmaları gerekmektedir.
7) Yaz tatili ve sömestri tatilini kullandıktan sonra herhangi bir okul veya kurumda idareciliğe veya yıllık izin statüsüne tabi bir göreve naklen atananların aynı hizmet yılı içinde yıllık izin kullanıp kullanamayacakları
657 sayılı Devlet Memurları Kanununun "Yıllık İzin" başlığı altındaki 
  102'nci maddesinde, yıllık izinlerle ilgili ana prensibi belirlenmiştir. Buna 
  göre; "Devlet memurlarının yıllık izin süresi, hizmeti bir yıldan on yıla 
  kadar (on yıl dahil) olanlar için yirmi gün, hizmeti on yıldan fazla olanlar 
  için otuz gündür. Zorunlu hallerde bu sürelere gidiş ve dönüş için en çok ikişer 
  gün eklenebilir." hükmünü getirmiş; buna mukabil, yıllık izinlerin kullanılması 
  ile ilgili 103'üncü maddesi ise, bu izinlerin kullanılış şeklini düzenlemekle 
  birlikte ikinci fıkrasında da; "Öğretmenler yaz tatili ile dinlenme tatillerinde 
  izinli sayılırlar." denilerek öğretmenlere, 102'nci maddenin dışında bir 
  istisna getirilmiştir. Bu durumda öğretmenler gerek yıl içindeki dinlenme tatillerinde 
  gerekse yaz tatillerinde kanunen izinli sayılacaklarına göre bunun dışında kendilerine 
  ayrıca o hizmet yılı için yıllık izin verilmesi mümkün değildir.
  Ancak, Eğitim ve Öğretim Hizmetleri Sınıfında görevlendirilmiş olan bir personelin 
  bu defa bu sınıftan ayrılarak Genel İdare Hizmetleri Sınıfında bir göreve naklen 
  atanması halinde durumun 102'nci maddeye göre değerlendirilmesi gerekmektedir.
  Aynı personelin dinlenme tatilini kullanmış fakat yaz tatilini kullanmamış olması 
  halinde 102'nci maddeye göre tespit edilen yıllık izinden dinlenme tatiline 
  ait sürenin mahsup edilmesi, şayet Genel İdare Hizmetleri Sınıfına geçmeden 
  önce hem dinlenme tatilini, hem de yaz tatilini kullanmış ise o hizmet yılına 
  ait ayrıca bir yıllık izin kullandırılması mümkün değildir.
IV. MAZERET İZNİ İLE İLGİLİ MEVZUAT VE AÇIKLAMALAR
Devlet memurlarının mazeret izinlerinin düzenlendiği 657 sayılı Kanunun 
  104'üncü maddesinde;
  "A) Memura doğum yapmasından önce 8 hafta ve doğum yaptığı tarihten itibaren 
  8 hafta olmak üzere toplam 16 hafta süre ile aylıklı izin verilir. Çoğul gebelik 
  halinde, doğumdan önceki 8 haftalık süreye 2 hafta süre eklenir. Ancak sağlık 
  durumu uygun olduğu takdirde, tabibin onayı ile memur isterse doğumdan önceki 
  3 haftaya kadar işyerinde çalışabilir. Bu durumda, memurun çalıştığı süreler, 
  doğum sonrası sürelere eklenir. ... Memurlara, bir yaşından küçük çocuklarını 
  emzirmeleri için günde toplam bir buçuk saat süt izni verilir. Süt izninin kullanımında 
  annenin saat seçimi hakkı vardır.(657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 104'üncü 
  maddesinde 21/07/2004 tarih ve 25529 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan değişiklik)
  B) Erkek memura, karısının doğum yapması sebebiyle isteği üzerine üç gün izin 
  verilir.
  C) Memura isteği üzerine, kendisinin veya çocuğunun evlenmesi, annesinin, babasının, 
  eşinin, çocuğunun veya kardeşinin ölümü halinde beş gün izin verilir.
  Ç) Yukarıda belirtilen hallerden başka, merkezlerde atamaya yetkili amirler, 
  illerde valiler, ilçelerde kaymakamlar ve yurt dışında, diplomatik misyon şefleri 
  tarafından dairesi amirinin muvafakatiyle, bir yıl içinde toptan veya parça 
  parça olarak, mazeretleri sebebiyle memurlara 10 gün izin verilebilir.
  Zaruret halinde on gün daha aynı usulle mazeret izni verilebilir. Bu takdirde 
  ikinci defa aldığı bu izin yıllık izninden düşülür.
  Bu fıkra hükmü öğretmenler için uygulanmaz.
  Bu izinler sırasında özlük haklarına dokunulmaz." hükümlerine yer verilmiştir.
Verilmesi Kanunen Zorunlu Olan Mazeret İzinleri:
  (1) Memura doğum yapmasından önce 8 hafta ve doğum yaptığı tarihten itibaren 
  8 hafta olmak üzere toplam 16 hafta süre ile aylıklı izin verilir. Çoğul gebelik 
  halinde, doğumdan önceki 8 haftalık süreye 2 hafta süre eklenir. Ancak sağlık 
  durumu uygun olduğu takdirde, tabibin onayı ile memur isterse doğumdan önceki 
  3 haftaya kadar işyerinde çalışabilir. Bu durumda, memurun çalıştığı süreler, 
  doğum sonrası sürelere eklenir.
  (2) Memurlara, bir yaşından küçük çocuklarını emzirmeleri için günde toplam 
  bir buçuk saat süt izni verilir. Süt izninin kullanımında annenin saat seçimi 
  hakkı vardır. 
  (3) Erkek memura isteği üzerine eşinin doğum yapması sebebiyle üç gün izin verilir.
  (4) Memura isteği üzerine, kendisinin veya çocuğunun evlenmesi, annesinin, babasının, 
  eşinin, çocuğunun veya kardeşinin ölümü halinde beş gün izin verilir. 
  (5) Bu mazeret izinleri aday ve asil memurlara merkezde atamaya yetkili amir, 
  illerde valiler, ilçelerde kaymakamlar, yurt dışında diplomatik misyon şefleri 
  veya bunların yetkili kıldığı amirler tarafından memurun isteği üzerine verilir.
  (6) Memurun beyanı üzerine verilen bu izinlerin kullanılmasından sonra beyanın 
  asılsız olduğu anlaşılırsa memur hakkında gerekli kanuni işlem yapılır.
Amirin Takdiri ile Verilen Mazeret İzinleri:
  (1) Yukarıda belirtilen hallerden başka merkezde atamaya yetkili amir, illerde 
  valiler, ilçelerde kaymakamlar, yurt dışında diplomatik misyon şefleri veya 
  bu amirlerin yetkili kıldığı diğer amirler tarafından dairesi amirlerinin muvafakatiyle, 
  bir yıl içinde toptan veya parça parça olarak mazeretleri sebebiyle memurlara 
  on gün izin verilebilir. 
  (2) Zaruret halinde on gün daha aynı usulle mazeret izni verilebilir. Ancak 
  ikinci kez verilen bu on günlük mazeret izni memurun yıllık izninden düşülür. 
  Bu izin;
  a) Yıllık iznini kullanmamış olanlara,
  b) Aday memurlara,
  c) Öğretmenlere,
  verilmez, denilmektedir.
  Diğer taraftan, Başbakanlık Devlet Personel Başkanlığı 01/12/2004 tarih 
  ve B.02.1.DPB.0.12.01/22423 sayılı yazısı ile Bakanlığımıza verdikleri görüşte 
  (A) bendinde belirtilen mazeret izinleri hakkında açıklamada bulunmuştur. Bu 
  çerçevede, doğum öncesi mazeret izninin 8 hafta olarak belirlenen toplam sürenin 
  3 haftaya kadar işyerinde çalışabileceği tabip raporu ile onaylanan ve 5 haftalık 
  süre içerisinde yıllık izne ayrılan veya hastalık izni kullanan personelin, 
  doğum öncesi söz konusu raporda belirtilen süreleri çalışarak geçirmediği düşüncesinden 
  hareketle doğum sonrası mazeret iznine sadece doğum öncesi mazeret izni içerisinde 
  çalışarak geçirdiği sürelerin eklenmesi, yıllık izinde ve hastalık izinde geçen 
  sürelerin 5 haftalık süreden düşülmesi gerektiği,
  Doğumun beklenen tarihten önce veya sonra gerçekleşmesi halinde kullanılmayan 
  veya fazla kullanılan sürelerin doğum sonrası mazeret izni süresinden ayrı düşünülmesi 
  ve doğum sonrasına eklenmesi gereken süreler hesaplanırken "memurun çalıştığı 
  sürelerin" dikkate alınması gerektiğinden hareketle, doğum öncesi 8 haftalık 
  mazeret iznini kullanmakta iken doğum yapan personelin kullanmadığı süresinin 
  doğum sonu mazeret iznine eklenmemesi, ayrıca doğumun gecikmesi halinde geciken 
  sürenin doğum sonrası mazeret iznine eklenecek süreden düşülmemesi gerektiği 
  belirtilmiştir.
  1) 01/09/2004 tarihinde 32 haftalık hamile olan ve çalışmasında sakınca bulunmadığına 
  ilişkin tabip raporu alan bir öğretmenin 1 hafta sonra gripal enfeksiyona bağlı 
  olarak 5 gün rapor alması halinde bu hastalık süresinin 657 sayılı Devlet Memurları 
  Kanunu'nun 104'üncü maddesinin (A) bendi hükümlerince doğum sonrasına aktarılıp 
  aktarılamayacağı 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 104/(A) bendinde yer 
  alan doğum öncesi izinin doğum sonrasına aktarılabilmesi için ilgililerin tabip 
  raporu almaları ve bu süre içerisinde çalışmaları gerekmekte olup, bu süreler 
  içinde hastalık raporu alarak çalışmayan ilgililerin sadece bu süre içindeki 
  çalıştıkları süreleri doğum sonrasına aktarabilmeleri mümkün olmaktadır.
  2) 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 104'üncü maddesi (B) ve (C) bendi hükümlerince 
  mazeret izinli sayılanların bu izinlerini kullanırken sıhhi izinli sayılmaları 
  durumunda arta kalan mazeret izinlerini kullanıp kullanamayacakları
  657 sayılı Kanunun 104'üncü maddesi (B) ve (C) fıkralarından anlaşılacağı üzere, 
  mazeret izni mazeret sebebinin vuku bulması ile belirli bir süre içinde kullanılması 
  gereken bir izin hakkıdır. Bu sebeple, mazeret izinli iken sıhhi izinli sayılanların 
  arta kalan mazeret izinlerini kullanmaları mümkün olamamaktadır.
  3) 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 104'üncü maddesi (Ç) bendine göre amirlerin 
  takdirinde bulunan mazeret izinlerinin yıllık izin hakkını kullanmamış olanlara 
  verilip verilmeyeceği
  657 sayılı Kanunun 104'üncü maddesi (Ç) fıkrasında; Merkezde atamaya yetkili 
  amirler, illerde valiler, ilçelerde kaymakamlar ve yurt dışında diplomatik misyon 
  şefleri tarafından amirin uygun görmesi üzerine, bir yıl içinde toptan veya 
  parça parça olarak mazeretleri sebebiyle memurlara 10 gün izin verilebileceği 
  açıklanmıştır.
  104 üncü madde bütünüyle incelendiğinde (A), (B) ve (C) fıkralarındaki özel 
  durumların ortaya çıkması halinde yıllık izin hakkının kullanılıp kullanılmadığına 
  bakılmaksızın, ancak amirin takdirinde bulunan (Ç) fıkrası hükmüne göre verilecek 
  mazeret izinlerinin ise ilgililerin yıllık izin haklarını kullanmış olmaları 
  durumunda verilmesi gerekmektedir.
  4) Karı ve kocanın kan hısımlığına dayanan birinci derecedeki kayın hısımlarının 
  ölümü halinde 104'üncü maddenin (C) fıkrası hükümlerine göre mazeret izni verilip 
  verilmeyeceği
  4721 sayılı Medenî Kanunun 18'inci maddesinde; "Eşlerden biri ile diğer 
  eşin kan hısımları, aynı tür ve dereceden kayın hısımları olur.
  Kayın hısımlığı, kendisini meydana getiren evliliğin sona ermesiyle ortadan 
  kalkmaz." denilmektedir. Kayın hısımlık, karı ve kocadan her birinin kan 
  hısımları ile diğeri arasındaki hısımlıktır. O halde, kadının anası, babası, 
  kardeşleri, kardeş çocukları büyük ana ve babaları ile koca kayın hısımdır. 
  Keza karı da kocasının bu nevi hısımlarıyla kayın hısımıdır ve bu hısımlığın 
  derecesi, kocasının onlarla olan hısımlığının derecesinin aynıdır. Bu itibarla 
  karı ile kocasının babası veya anası arasında birinci dereceden onun kardeşleri 
  arasında ise ikinci derece kayın hısımlık vardır. Evlenme ile doğan kayın hısımlık, 
  evlenmenin iptali, ölüm, boşanma gibi sebeplerle ortadan kalkması halinde sona 
  ermez, denilmekte ise de; 657 sayılı Kanunun 104'üncü maddesi ( C) fıkrasının 
  memurların moral ve dolayısı ile iş görme güçlerini etkileyecek nitelikteki 
  ölüm hallerini kapsayıp bu etkinin nispeten hafifleyeceği bir süre görevden 
  uzaklaşmalarını sağlamak amacıyla sevk edilmiş olduğu aşikardır. Kayın hısımların 
  kaybının ise bu derecede etkili olamayacağı kabul edildiğinden bu gibi hallerin 
  söz konusu maddenin (Ç) fıkrasında yer alan "yukarıda belirtilen hallerden 
  başka..." ifadesinin içinde değerlendirilerek çözüme kavuşturulması gerekmektedir.
  5) 657 Sayılı Kanunun 104'üncü maddesi (Ç) fıkrasına göre mazeret izni verilen 
  eğitim öğretim hizmetleri sınıfı personelinin bu izinlerini yurt dışında kullanıp 
  kullanamayacakları İzin Yönergesinin 43'üncü maddesinde; yıllık izinlerinde 
  veya yaz tatili ve dinlenme tatillerinde yurt dışına çıkmak isteyen personelin 
  izinlerinin merkez teşkilatı personeline bakanlıkça, taşra teşkilatı personeline 
  valiliklerce verileceği açıklanmıştır.
  Bu sebeple; mazeret izni verilen eğitim öğretim hizmetleri sınıfı personelinin 
  bu izinlerini yurt dışında kullanıp kullanmayacakları valiliklerin takdirinde 
  bulunmaktadır.
V- HASTALIK İZNİ İLE İLGİLİ MEVZUAT VE AÇIKLAMALAR
A) DEVLET MEMURLARININ HASTALIK İZİN SÜRELERİ
657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 105 inci maddesinde; Memurların hastalıkları 
  halinde, verilecek raporlarda gösterilecek lüzum üzerine, aylık ve özlük haklarına 
  dokunulmaksızın,
  A) On yıla kadar (on yıl dahil) hizmeti olanlara altı aya kadar,
  B) On yıldan fazla hizmeti olanlara on iki aya kadar,
  C) Kanser, verem ve akıl hastalıkları gibi uzun süreli bir tedaviye ihtiyaç 
  gösteren hastalığa yakalananlara on sekiz aya kadar,
  izin verileceği, memurların, hastalıkları sebebiyle yataklı tedavi kurumlarında 
  yatarak gördükleri, tedavi sürelerinin hastalık izinlerine ait sürelerin hesabında 
  dikkate alınacağı, izin süresinin sonunda hastalıklarının devam ettiği resmi 
  sağlık kurullarının raporu ile tespit edilenlerin izinlerinin bir katına kadar 
  uzatılacağı, bu sürelerin sonunda da iyileşmeyen memurlar hakkında emeklilik 
  hükümlerinin uygulanacağı, bunlardan gerekli sağlık şartlarını yeniden kazandıkları 
  resmî sağlık kurullarınca tespit edilenlerin tekrar görev almak istedikleri 
  takdirde, eski derece ve niteliklerine uygun görevlere öncelikle atanacakları, 
  görevlerinden dolayı saldırıya uğrayan memurlar ile görevleri sırasında ve görevlerinden 
  dolayı bir kazaya uğrayan veya bir meslek hastalığına tutulan memurların iyileşinceye 
  kadar izinli sayılacağı, sıhhi izin sürelerine esas hizmetin hesabında 87'nci 
  maddede sayılan kurumlarda emekli keseneği veya sigorta primi ödenmek suretiyle 
  geçen süreler ile askerlikte geçen sürenin dikkate alınacağı, açıklanmıştır.
1) 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 105'inci maddesinde belirtilen, memurların hizmet süresine göre azami kullanabilecekleri hastalık izinlerinin yılda bir defa mı, yoksa memuriyetleri süresince bir defa mı kullanılacağı
Bahsi geçen 105'inci maddede; Memurların hastalıkları halinde on yıla kadar 
  (on yıl dahil) hizmeti olanlara altı aya kadar, on yıldan fazla hizmeti olanlara 
  on iki aya kadar, kanser verem ve akıl hastalıkları gibi uzun süreli bir tedaviye 
  ihtiyaç gösteren hastalığa yakalananlara on sekiz aya kadar izin verileceği, 
  bu sürelerinin sonunda hastalıklarının devam ettiği resmi sağlık kurullarının 
  raporu ile tespit edilenlerin izin sürelerinin bir katına kadar uzatılacağı 
  bu sürenin sonunda da iyileşmeyen memurlar hakkında emeklilik hükümlerinin uygulanacağı 
  açıklanmıştır.
Bu sürelerin aynı hastalığa bağlı olarak memuriyet süresince bir defa kullanılması 
  gerektiğini açıklarken, azami hastalık izin süresinin bir yıldan az olanını 
  inceleyelim.
  Söz konusu 105'inci maddenin (A) fıkrasında; on yıla kadar (on yıl dahil) hizmeti 
  olan memurların azami kullanacakları hastalık izin süresi altı ay olarak belirlenmiş, 
  bu sürenin sonunda iyileşmeyen memurların bu durumlarını sağlık kurulu raporu 
  ile belgelendirmeleri durumunda hastalık izin süresi altı ay daha uzatılarak 
  on iki ay hastalık izinli sayılmaları sağlanmış, ancak bu sürenin sonunda da 
  iyileşmeyen memurlar hakkında emeklilik hükümlerinin uygulanması gerektiği açıklanarak 
  bir yıl içinde yine bir yıla rastlayan on iki ay hastalık izni kullanılmasının 
  imkânsızlığı ortaya çıkmaktadır.
  Ancak, on yıl dahil hizmeti olup, azami kullanabileceği altı aylık hastalık 
  izni sonunda kısa süreli olarak görevine başlayarak ikinci, üçüncü defa aynı 
  hastalık sebebiyle sağlık kurulu raporu ibraz edenler hakkında da görevine başlamadan 
  hastalığının devam ettiğini sağlık kurulu raporu ile belgelendirenlerde olduğu 
  gibi aralıklı alınan raporların toplamı on iki ayı geçtiğinde emeklilik hükümleri 
  uygulanacaktır.
  105 inci maddenin (B) ve (C) fıkrası hükümlerine göre de aynı şekilde işlem 
  yapılması gerekmektedir.
B) İYİLEŞME HALİNDE GÖREVE DÖNÜŞ
  657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 106'ncı maddesine göre; 105 inci maddede 
  yazılı en çok süreler kadar izin alanlar izinlerinin sonunda işe başlayabilmeleri 
  için, iyileştiklerine dair raporlarını (yurt dışındaki memurlar için mahalli 
  usule göre verilecek rapor) getirmek zorundadırlar.
C)RAPORLARI VERECEK HEKİM VE SAĞLIK KURULLARI
  Hastalık raporlarının hangi hallerde, hangi hekimler veya resmi sağlık kurulları 
  tarafından verileceği ve süreleri ile bu konuya ilişkin diğer hususlar Memurların 
  Hastalık Raporlarını Verecek Hekim ve Resmi Sağlık Kurulları Hakkında Yönetmelik'te 
  belirtilmiştir.
1) Hasta sevk kağıdının kim tarafından düzenleneceği ile kontrolü
  Bilindiği gibi, okul müdürleri okulun, eğitim öğretim ve yönetiminden sorumlu 
  ilk amir, öğretmenlerinde sicil ve disiplin amiri durumundadırlar. Kaldı ki, 
  bütün yetkililer hasta olduğunu beyan eden personele hasta sevk kağıdı vermek 
  durumundadırlar. Ancak, üst yöneticilerin gereksiz yazışmalarla iş hacimlerinin 
  arttırılmaması, görev yetki ve sorumlulukların istikrarlı ve istenilen yetkililerce 
  kullanılması ile sebep sonuç ilişkilerinin süratle kurulması, zamanında ve etkili 
  bir uygulama için okullarda görev yapan personelin sağlık kurumlarına sevklerinin 
  birinci sicil amiri olan okul müdürlerince, kendisi okul ve kurum müdürü olanların 
  ise il veya ilçedeki yetkililerce düzenlenmesi gerekmektedir.
  Hasta sevk kağıdının en az üç suret düzenlenerek bir suretinin sağlık kurumundan 
  dönüşte hastanın durumunun öğrenilmesi bakımından çalıştığı yere teslim edilmesi 
  gerekir.
2) Hasta sevk kağıdı alan öğretmen ve diğer personelin durumları
  Devlet memurunun, her türlü özlük hakkı, aylığı, sosyal ve benzeri diğer haklarının 
  Devlet güvencesinde olduğu, kanunlarda yazılı haller dışında elinden alınamayacağı 
  bilinen bir durumdur.
  Buna göre, görevi başında iken hastalanan Devlet memurunun hasta sevk kağıdı 
  düzenlenerek, bağlı bulunduğu sağlık kuruluşuna Devlet Memurlarının Tedavi Yardımı 
  ve Cenaze Giderleri Yönetmeliği esaslarına göre başvuruda bulunup, tedavi görmek 
  üzere görevine gelmemesi halinde, o gün için istirahat raporu verilmediği takdirde 
  görevi başında bulunduğu kabul edildiğinden herhangi bir izin işleminin yapılmasına 
  gerek duyulmamaktadır. Ancak, günün erken saatlerinde muayene olmak amacıyla 
  görev yerinden ayrılıp, o gün göreve hiç gelmeyen personelin, muayenesini yaptırdığı 
  sağlık kurumundan gerekli araştırma yaptırılarak mesai saatleri içinde muayenesi 
  tamamlanmış olmasına rağmen görevine dönmeyenler hakkında yasal işlem yapılması 
  mümkün bulunmaktadır.
  Diğer taraftan, Maliye Bakanlığının 11/02/2004 tarih ve 25370 sayılı Resmi Gazete'de 
  yayımlanan 2004 Yılı Bütçe Uygulama Talimatında (Tedavi Yardımı Sıra No:4) hasta 
  sevk işlemlerinin sevk tarihinden itibaren, şehir içi sevklerde en geç 3 (üç) 
  gün, şehir dışı sevklerde ise en geç 5 (beş) gün içinde ilgili sağlık kurumuna 
  müracaatın zorunlu olduğu belirtilmiştir.
3) Yaz tatili, yıllık izin v.b. izinlerini görevli oldukları yerler dışında 
  kullanan öğretmen ve diğer personelin hasta sevk kağıtlarının hangi kurumlarca 
  düzenleneceği
  İlgililerin izinlerini geçirdikleri yerleşim birimi köy veya ilçe ise bağlı 
  oldukları ilçe millî eğitim müdürlüklerince, il merkezi ise il millî eğitim 
  müdürlüklerince düzenlenecek hasta sevk kağıdı ile muayeneleri mümkün bulunmaktadır.
4) Hasta sevk kağıdı alarak resmi sağlık ocakları ve hastanelerde ayakta 
  tedavi edilen personelin tedavide geçen sürelerinin bir takvim yılı içerisinde 
  7 günü aşması halinde zam ve tazminatlarının eksik ödenip ödenmeyeceği
  Memurların Hastalık Raporlarını Verecek Hekim ve Resmi Sağlık Kurulları Hakkında 
  Yönetmelik'te; memurlara, merkezde kurum amirinin, illerde kurum amirinin teklifi 
  üzerine mülki amirin, yurt dışında misyon şefinin onayı ile bu Yönetmelik ile 
  Devlet Memurları Tedavi Yardımı ve Cenaze Giderleri Yönetmeliği'nde tespit edilen 
  usul ve esaslara uyularak alınan hastalık raporlarında gösterilen istirahat 
  süreleri kadar hastalık izni verileceği hükme bağlanmıştır.
  Bu sebeple, muayene olmak üzere hastaneye sevk edilen memurun gerek muayene 
  öncesi gerekse muayene sonrası tetkik ve tahlillerde geçirdiği süresi için herhangi 
  bir işlem yapılması mümkün olmayıp, muayenede geçmiş sayılması gerektiğinden 
  bu sürelere ait zam ve tazminatlarının kesintili ödenmesi mümkün değildir.
5) Bir takvim yılı içerisinde 7 gün hastalık izinli sayılan personelin zam 
  ve tazminatları
  657 sayılı Kanunun Zam ve Tazminatlar başlıklı 152'nci maddesinden III-Ortak 
  Hükümler bölümünde; "Bu zam ve tazminatlara hak kazanmada ve bunların ödenmesinde 
  aylıklara ilişkin hükümler uygulanır. Ancak;
  a) Sağlık kurulu raporu üzerine verilen hastalık izinleri,
  b) Kanser, verem ve akıl hastalıkları gibi uzun süreli bir tedaviye ihtiyaç 
  gösteren
  hastalığa yakalananların kullandığı hastalık izinleri,
  c)Hastalıkları sebebiyle resmî yataklı tedavi kurumlarında yatarak tedavi gördükleri 
  tedavi süreleri,
  hariç olmak üzere bir takvim yılı içinde kullanılan hastalık izin süreleri toplamının 
  7 günü aşması halinde aşan sürelere isabet eden zam ve tazminatlar %25 eksik 
  ödenir." hükmüne yer verilmiştir.
  Bu hükmün uygulanmasında raporlu olunan sürenin raporun alındığı takvim yılından 
  bir sonraki takvim yılına taşması durumunda her iki yıla isabet eden günler 
  yıllar itibariyle ayrı ayrı değerlendirilecektir.
  Örneğin, 25/12/2004 tarihinde alınacak 15 günlük raporun 7 günü 2004 takvim 
  yılına, kalan 8 günü de 2005 takvim yılına göre işlem görecektir.
6) Tek hekimlerin aynı hastalığa veya ayrı ayrı hastalığa dayalı olarak 
  vereceği hastalık raporları
  Memurların Hastalık Raporlarını Verecek Hekim ve Resmi Sağlık Kurulları Hakkında 
  Yönetmeliğin 3/b maddesinde; Tek hekimlerin 20 güne kadar rapor verebileceği, 
  4 üncü maddesinde de; 3'üncü maddenin (b) fıkrası uyarınca tek hekimler tarafından 
  düzenlenen hastalık raporlarında gösterilen zorunluluk üzerine kendilerine kısım 
  kısım veya bütün olarak aynı fıkradaki en çok süre kadar hastalık izni verildiği 
  halde ilk hastalığın devamı veya başka bir hastalığa yakalanma sebebiyle görevlerine 
  başlayamayan memurların müteakip muayene ve tedavileri resmi yataklı tedavi 
  kurumlarınca yapılır ve bunların hastalık raporları adı geçen kurumların sağlık 
  kurullarınca düzenlenir.
  Ancak o yerde resmi yataklı tedavi kurumu bulunmaması ve hastanın tıbbi sebeplerle 
  veya ulaşım şartlarının elverişsizliği yüzünden resmi yataklı tedavi kurumu 
  bulunan bir yere gönderilmemesi halinde tek hekimler düzenleyecekleri hastalık 
  raporlarında en çok 20 gün daha hastalık izni verilmesini zorunlu gösterebilirler.
  Hastanın nakline engel olan tıbbi sebeplerin hekimce belirtilmesi, ulaşım şartlarının 
  elverişsizliğinin de mahalli mülki amirlikten alınan bir yazı ile belgelendirilmesi 
  zorunludur.
  İkinci fıkra uyarınca düzenlenen hastalık raporlarının geçerli sayılabilmesi 
  için bunların kurumun veya İl Sağlık Müdürlüğünün belirleyeceği sağlık kurullarınca 
  onaylanması şarttır, denilmektedir.
  Bu itibarla ister aynı hastalıktan isterse ayrı ayrı hastalıklardan olsun ilk 
  20 güne kadar alınan rapordan sonra alınacak tüm raporların geçerli olabilmesi 
  için Sağlık Kurulu bulunan yerlerde Sağlık Kurulundan alınması, bulunmayan yerlerde 
  ise Sağlık Kurullarınca onaylanması şarttır. Sağlık kurullarından alınmayan 
  veya sağlık kurulunca onaylanmamış olan raporlar geçersiz sayılacak ve ilgililerin 
  bu rapora bağlı olarak da olsa, devamsızlıkları 10 günü geçmişse haklarında 
  657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 94 üncü maddesi uyarınca işlem yapılacak, 
  10 günden az devamsızlıklar için ise disiplin cezası uygulaması yoluna gidilecektir.
  Bilindiği üzere sözü edilen Kanunun 94 üncü maddesi; mezuniyetsiz veya kurumlarınca 
  kabul edilen mazereti olmaksızın görevin terk edilmesi ve bu terkin kesintisiz 
  10 gün devam etmesi halinde, yazılı müracaat şartı aranmaksızın çekilme isteğinde 
  bulunulmuş sayılır, hükmünü getirmiştir. Ancak, ilgili makamlar ikinci kez tek 
  tabipten alınan bu raporların geçersiz olduğunu ilgiliye derhal bildirilecek 
  görevine başlaması sağlanacaktır.
  İdari işlemler tekemmül ettikleri anda hukuken geçerli olabilecekleri cihetle 
  görevlerine başlatıldıktan sonra ikinci kez aldıkları 10 günden fazla raporlarının 
  geçersizliği tespit edilenlerin bu arada fiilen yaptıkları görev karşılığı ödenen 
  aylıkları geri alınmayacak, diğer özlük hakları da bu süresi için yürütülecektir.
7) Tek hekimlerin değişik tarihlerde verecekleri hastalık raporları
  Memurların Hastalık Raporlarını Verecek Hekim ve Resmi Sağlık Kurulları Hakkında 
  Yönetmeliğin 8'inci maddesinde; "Resmi sağlık kurullarınca düzenlenen veya 
  onaylanan raporlara göre verilen hastalık izinleri hariç 3 ncü maddenin (b) 
  fıkrası uyarınca tek hekimlerin değişik tarihlerde düzenledikleri hastalık raporlarında 
  gösterdikleri zorunluluk üzerine kendilerine yıl içinde toplam 40 gün hastalık 
  izni verilen memurların o yıl içinde bu süreyi aşan ilk ve müteakip bütün hastalık 
  raporlarının geçerli sayılabilmesi için bunların kurumun veya İl Sağlık Müdürlüğünün 
  belirleyeceği resmi sağlık kurullarınca onaylanması gereklidir.
  40 günlük sürenin hesaplanmasında 3 ncü maddenin (c) fıkrası uyarınca düzenlenen 
  hastalık belgelerinde gösterilen zorunluluk üzerine verilen hastalık izinleri 
  de göz önünde bulundurulur." hükümlerine yer verilmiştir.
  Buna göre; tek hekimler aynı veya ayrı ayrı hastalığa dayalı olarak değişik 
  tarihlerde (3 gün, 5 gün, 15 gün en çok 20 güne kadar) toplam 40 gün hastalık 
  raporu verebilirler. 40 günden sonraki ilk ve müteakip raporların ise sağlık 
  kurullarından alınması gerekmektedir.
  Raporların alınmasında ve kullanılmasında personel açısından bilinmesi gereken 
  önemli hususlar:
  - Tek hekimler en çok 20 güne kadar rapor verebilir.
  - İlgililere verilen 20 günlük tek hekim raporundan sonra göreve başlamadan 
  ikinci bir rapora ihtiyaç duyulursa sağlık kurulu olan yerlerde mutlaka sağlık 
  kurulu raporu, sağlık kurulu yok ise en çok 20 günlük ikinci bir tek hekim raporu 
  verilebilir.
  - İkinci defa alınan tek hekim raporlarının mutlaka kurumların il sağlık kurulunda 
  görüşülmesi gerekir.
  - Sağlık kurullarında görüşülen ikinci tek hekim raporlarının geçerli sayılabilmesi 
  için bu kurullarca mutlaka onaylanması gerekmektedir.
  - Bu raporların geçersiz olması durumunda, ilgililer derhal göreve çağırılır.
  Görevine başlamayanlar hakkında devamsızlığı 10 günden fazla olanlar için 657 
  sayılı Devlet Memurları Kanununun 94 üncü maddesine göre işlem yapılır.
  - Devamsızlığı 10 günden az olanlar hakkında disiplin cezası uygulaması yoluna 
  gidilir.
  - Devlet memurları bir yıl içinde değişik tarihlerde 40 güne kadar tek hekimlerce 
  düzenlenmiş hastalık raporuna göre hastalık izni kullanabilirler.
  - Devlet memurlarının bir yıl içinde değişik tarihlerde aldıkları tek hekimlerce 
  düzenlenmiş 40 günü aşan ilk ve müteakip raporlarının sağlık kurullarından alınması 
  gerekir.
  - Değişik tarihlerde aldıkları tek hekim raporlarının toplamı 40 günü aştığı 
  halde idareye tek hekim raporu ibraz edenlerin bu raporları geçersiz sayılacak 
  ve derhal görevlerine dönmeleri sağlanacaktır. Görevlerine dönmeyenler hakkında 
  devamsızlıkları 10 günü geçenler için 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 
  94 üncü maddesine göre işlem yapılacaktır.
8) Kadın memurun doğum öncesi ve doğum sonrası kullandığı raporlar
657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 104/A maddesinde; Memura doğum yapmasından 
  önce 8 hafta ve doğum yaptığı tarihten itibaren 8 hafta olmak üzere toplam 16 
  hafta süre ile aylıklı izin verilir. Çoğul gebelik halinde, doğumdan önceki 
  8 haftalık süreye 2 hafta süre eklenir. Ancak sağlık durumu uygun olduğu takdirde, 
  tabibin onayı ile memur isterse doğumdan önceki 3 haftaya kadar işyerinde çalışabilir. 
  Bu durumda, memurun çalıştığı süreler, doğum sonrası sürelere ekleneceği hükme 
  bağlanmıştır.
  Bu mazeret izinleri, hekim raporlarına dayalı olarak kullanılacağından, doğum 
  öncesi ve doğum sonrası raporlarına dayalı izinlerin Devlet memurlarının bir 
  yıl içinde değişik tarihlerde tek hekimlerce düzenlenmiş hastalık raporlarına 
  göre kullanılacak hastalık izin süresi içinde düşünülmemesi gerekmektedir.
9) 20 günlük tek hekim raporu kullandıktan sonra ikinci defa tek hekim raporu alıp, bu raporları sağlık kurullarınca onaylanan Devlet memurlarının aynı takvim yılı içinde bir daha tek hekim raporu kullanıp kullanamayacakları,
Memurların Hastalık Raporlarını Verecek Hekim ve Resmi Sağlık Kurulları Hakkında 
  Yönetmelik'in 8 inci maddesi 1 'inci fıkrasında; resmi sağlık kurullarınca düzenlenen 
  veya onaylanan raporlara göre verilen hastalık izinleri hariç kendilerine bir 
  yıl içinde 40 gün hastalık izni verilen memurların o yıl içinde 40 günü aşan 
  ilk ve müteakip raporlarının sağlık kurullarınca onaylanmasının gerekli olduğu 
  belirtilmiştir.
  Buradaki "resmi sağlık kurullarınca düzenlenen veya onaylanan raporlara 
  göre verilen hastalık izinleri hariç" ifadesi ile tek hekimlerden alınan 
  20 günlük rapordan sonra alınacak ikinci tek hekim raporunun geçerli olabilmesi 
  için sağlık kurulu bulunan yerlerde sağlık kurullarından alınan, bulunmayan 
  yerlerde ise sağlık kurullarınca onaylanan bu raporların memurların bir yıl 
  içinde kullanacakları 40 günlük azami hastalık izninin dışında tutulması gerektiği 
  vurgulanmaktadır.
  Bu sebeple memurların bir yıl içinde kullanacakları 40 günlük hastalık izninin 
  hesabında sağlık kurullarından alınan veya sağlık kurullarınca onaylanan rapor 
  süreleri dikkate alınmayacaktır.
10) Raporlu personelin raporlu bulunduğu süre içinde ek ders görevi yapıp yapamayacağı
657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 89 uncu maddesinde; "Her derecedeki 
  eğitim ve öğretim kurumları ile Üniversite ve Akademi (Askerî Akademiler dahil), 
  okul, kurs veya yaygın eğitim yapan kurumlarda ve benzeri kuruluşlarda öğretmen 
  veya öğretim üyesi bulunmaması halinde öğretmenlere, öğretim üyelerine veya 
  diğer memurlara veyahut açıktan atanacaklara ücret ile ek ders görevi verilebilir" 
  hükmü yer almıştır. Bu hükümlerle bir yandan ek ders görevi müessesesi düzenlenirken 
  diğer yandan da statüsü yine bu kanunla düzenlenmiş olan memurlara asıl görevlerinin 
  yanında ücretli ek ders görevi alma imkânı sağlanmıştır. Diğer taraftan, memurların 
  hastalıkları halinde kendilerine verilecek izinler de yine aynı Kanunun "Hastalık 
  İzni" başlıklı 105'inci maddesinde düzenlenmiştir. Buna göre, statüsü 657 
  sayılı Devlet Memurları Kanunu ile düzenlenmiş olan bir memura tek tabip veya 
  sağlık kurulu raporuna dayanılarak aynı Kanunun 105'inci maddesi uyarınca hastalık 
  izni verilmiş olması halinde izin süresince aynı Kanunun 89'uncu maddesi gereğince 
  aldığı ücretli ek ders görevine devam etmesine imkân yoktur. Başka bir deyişle 
  görev yapmasına engel bir hastalığı sebebiyle kendisine izin verilmiş olan bir 
  memurun izin süresi boyunca ücretli ek ders görevini sürdürmesine engel bir 
  hastalığının bulunmadığını yani, hastalığının asıl görevine engel fakat ücretli 
  ek ders görevine engel olmadığını düşünmek mümkün değildir.
11) Görev mahalli dışında alınan raporların hastalık iznine çevrilmesi
Memurların Hastalık Raporlarını Verecek Hekim ve Resmi Sağlık Kurulları Hakkında 
  Yönetmelik'in 9'uncu maddesi birinci fıkrasında; "Memurlara, merkezde kurum 
  amirinin, illerde kurum amirinin teklifi üzerine mülki amirin, yurt dışında 
  misyon şefinin onayı ile hastalık raporlarında gösterilen istirahat süreleri 
  kadar hastalık izni verilir?" ifadesi yer almaktadır.
  Bu sebeple, görev mahalli dışında alınan raporların hastalık iznine çevrilmesi 
  işleminin memurun görevli olduğu yerdeki yetkili amirlerce yapılması gerekmektedir.
12) Emekliye ayrılanların Emekli Sandığından sağlık karneleri gelinceye kadar geçecek zaman içerisinde tedavi işlemlerinin ne şekilde yapılacağı ve tedavi ücretlerinin hangi kurum tarafından ödeneceği
Kurumundan ilişiği kesilerek emekliye ayrılan Devlet memurlarının görevlerinden 
  ayrılış tarihlerinden, T.C.Emekli Sandığınca emeklilik işlemleri tamamlanıncaya 
  kadar geçen süre içerisinde kendilerinin ve bakmakla yükümlü oldukları aile 
  fertlerinin hastalanması halinde, resmi sağlık kurumlarında yapılacak muayene 
  ve tedavilerine ilişkin gider belgeleri (usulüne uygun düzenlenecek fatura, 
  reçete v.b.) T.C.Emekli Sandığına gönderildiği takdirde kendilerine sağlık karneleri 
  düzenlendikten sonra, karşılıklarının T.C.Emekli Sandığı tarafından ödenmesi 
  gerekmektedir.
  Bu sebeple, kurumu ile ilişiği kesilerek emekliye ayrılan Devlet memurlarının 
  kendilerine ve bakmakla yükümlü bulundukları aile fertlerine sevk işlemi yapılmaması 
  gerekmektedir.
13) Eşleri Devlet memuru olmayıp diğer sosyal güvenlik kurumlarına bağlı (BAĞ-KUR, SSK) olan Devlet memurlarının, eşlerinin ve çocuklarının tedavi giderlerinden yararlanıp yararlanamayacakları
Bilindiği üzere, Devlet Memurlarının Tedavi Yardımı ve Cenaze Giderleri Yönetmeliği'nin 
  3'üncü maddesinde; Devlet memurunun herhangi bir şekilde sağlık yardımından 
  yararlanamayan eşi bakmakla yükümlü olduğu ana, babası ve aile yardım ödeneğine 
  hak kazanan çocuklarının tedavi ve yol giderlerinden yararlanacağı, 38'inci 
  maddesinde; tedavi ve yol giderlerinden yararlanacak olanlara birer sağlık karnesi 
  verilmesi gerektiği, 40'ıncı maddesinde ise; Her Devlet memurunun tedavi yardımından 
  yararlanabilecek eşi, bakmakla yükümlü olduğu, ana, baba ve aile yardımı ödeneğine 
  müstehak çocuklarını gösterir bir beyanname vermekle yükümlü olduğu belirtilmiş 
  ancak, eşleri sigortalı olarak çalışan Devlet memurlarının çocuklarının tedavi 
  yardımından yararlanamayacaklarına dair herhangi bir hükme yer verilmemiştir.
  Bu sebeple,
  a) Eşi sigortalı olarak çalışan Devlet memurunun bakmakla yükümlü olduğu ve 
  aile yardımı ödeneğine hak kazanan çocuklarını beyannamesinde göstermesi ve 
  sigortalı eşini tedavi ettirmemesi şartıyla bu durumda olan çocukların sözü 
  edilen yönetmelik hükümlerinden yararlandırılması,
b) Devlet memurunun İş Kanunu kapsamında çalışan veya serbest meslek erbabı 
  olan vergi yükümlüsü veya Bağ-Kur üyesi (isteğe bağlı üyelikler dışında) eşlerinin 
  tedavi ve yol giderlerinden yararlandırılmaması,
  gerekmektedir.
VI- YURT DIŞI RAPORLARINA GÖRE VERİLECEK HASTALIK İZİNLERİ
İzin Yönergesinin 24'üncü maddesinde;
  (1) "Memurların Hastalık Raporlarını Verecek Hekim ve Resmî Sağlık Kurulları 
  Hakkında Yönetmelik"in 2'nci maddesine göre, yurt dışında görevli memurlar 
  ile geçici görevle veya bilgi ve görgüsünü artırmak, staj yapmak gibi sebeplerle 
  yurtdışına gönderilen memurlardan hastalananlarla, yıllık izinlerini yurt dışında 
  kullanırken hastalanan memurların hastalık raporları Büyükelçi veya Elçi tarafından 
  tespit edilerek Dışişleri Bakanlığına bildirilmiş olan hekim ve hastanelerce 
  o ülkenin mahalli mevzuatına göre düzenlenir.
(2) Bu sebeple Bakanlığımız Merkez ve Taşra Teşkilatında görevli personelden yaz tatili, dinlenme tatili, yıllık izin ve aylıksız izinlerinde kurumundan izin alarak yurtdışına çıkanlarla, geçici görevle veya bilgi ve görgülerini artırmak, staj yapmak gibi sebeplerle yurtdışına gönderilen personelden burada hastalananlar tedavilerini, Büyükelçiler tarafından her ülkenin özel şartları göz önünde bulundurularak tespit edilip, Dışişleri Bakanlığı'na bildirilen hekim veya sağlık kuruluşlarında yaptırmaları gerekmektedir.
(3) Yabancı ülkelerdeki hastanelerde veya klinik ve özel hekimlerde tedavi 
  olabilmek ve bu tedavi sonucu alınan raporların geçerli sayılabilmesi ve giderlerinin 
  karşılanabilmesi
  için aşağıdaki usule uyulur.
  a) Yurtdışında hastalanan bir memurun tedavisini yaptırabilmesi için ilk olarak 
  misyon şefine başvurması,
  b) Muayene ve tedavinin misyon şefinin sevk edeceği hekim veya sağlık kuruluşunda 
  yaptırılması,
  c) Tedavi sonucu alınan rapor veya belgelerin Türkçe veya yabancı dildeki nüshalarının 
  o ülke mevzuatına uygun olduğunu belirten şerhlerin konularak ilgili misyon 
  şefi tarafından onaylanması,
  gerekir.
  Raporların yalnızca Türkçe tercümelerinin yabancı dildeki asıllarına uygun olduğunun 
  misyon şefine onaylattırılması, raporun o ülke mevzuatına uygun olduğu anlamına 
  gelmez.
(4) 3 üncü bende açıklanan usule uymadan alınan yurtdışı raporlarına göre hastalık 
  izni verilemez, hükümlerine yer verilmiştir.
  Yurtdışından alınan raporlara göre verilecek azami hastalık izin süresi
  657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 105'inci maddesi (C) fıkrasına göre, kanser, 
  verem ve akıl hastalıkları gibi uzun süreli tedaviyi gerektiren hastalığa yakalananlara 
  on sekiz aya kadar hastalık izni verileceği izin süresinin sonunda hastalıklarının 
  devam ettiği resmi sağlık kurullarınca belirlenenlerin izin sürelerinin bir 
  katına kadar uzatılacağı, bu sürelerin sonunda da iyileşmeyenler hakkında emeklilik 
  hükümlerinin uygulanacağı bilinen bir husustur.
  Görüldüğü üzere uzun süreli tedaviye ihtiyaç gösteren hastalıklarda memurlara 
  en çok üç yıla kadar hastalık izni verilebilmekte, bu süre sonunda da iyileşmeyen 
  memurlar hakkında ise emeklilik hükümlerinin uygulanması gerekmektedir.
  Bu sebeple, yurtdışı raporlarına göre de en çok üç yıla kadar hastalık izni 
  verilmesi mümkün olabilmektedir.
VII- ÖZEL SAĞLIK KURUMLARINDA TEDAVİ
  Bilindiği gibi, Devlet memurlarının ve bakmakla yükümlü oldukları aile fertlerinin 
  tedavilerinin resmi sağlık kurumları yanında özel sağlık kurumlarında da yaptırmasına 
  imkân vermek üzere 17/04/2003 tarih ve 25082 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak 
  yürürlüğe giren "Devlet Memurlarının Tedavi Yardımı ve Cenaze Giderleri 
  Yönetmeliğine Bir Madde Eklenmesine Dair Yönetmelik"in Ek-2'nci maddesinin 
  birinci ve ikinci fıkrası uyarınca Sağlık Bakanlığı ve Maliye Bakanlığınca ortaklaşa 
  hazırlanan "Teşhis ve Tedavi Amacıyla Özel Sağlık Kurum ve Kuruluşlarına 
  Hasta Sevkine İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Tebliğ" 30/05/2003 tarihli 
  ve 25123 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak, 01/06/2003 tarihinde yürürlüğe 
  girmiştir.
Bu değişiklik kapsamında, Devlet memurlarının ve bakmakla yükümlü oldukları 
  aile fertlerinin resmi ve özel sağlık kurum ve kuruluşlarının sunmuş olduğu 
  sağlık hizmetlerinden söz konusu Tebliğ'de belirtilen usul ve esaslar çerçevesinde 
  yararlanmaları sağlanmıştır.
VIII- AYLIKSIZ İZİNLERLE İLGİLİ MEVZUAT VE AÇIKLAMALAR
657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 108'inci maddesinde; "Devlet memurunun 
  bakmaya mecbur olduğu veya memur refakat etmediği takdirde hayatı tehlikeye 
  girecek ana, baba, eş ve çocukları ile kardeşlerinden birinin ağır bir kaza 
  geçirmesi veya önemli bir hastalığa tutulmuş olması hallerinde, bu hallerin 
  raporla belgelendirilmesi şartıyla Devlet memurlarına, istekleri üzerine en 
  çok altı aya kadar aylıksız izin verilebilir. Aynı şartlarla bu süre bir katına 
  kadar uzatılabilir.
  Devlet memurlarına 10 hizmet yılını tamamlamış olmaları ve istekleri halinde 
  memuriyet süreleri boyunca ve bir defada kullanılmak üzere altı aya kadar aylıksız 
  izin verilebilir. Ancak Sıkıyönetim veya olağanüstü hal ilan edilen bölgelere 
  veya kalkınmada öncelikli yörelere 72'nci madde gereğince belli bir süre görev 
  yapmak üzere mecburî olarak sürekli görevle atananlar hakkında bu bölgelerdeki 
  görev süreleri içinde bu fıkra hükmü uygulanmaz.
  Doğum yapan memurlara istekleri halinde 104'üncü maddenin (A) bendinde belirtilen 
  sürelerin bitiminden itibaren 12 aya kadar aylıksız izin verilir.
  Yetiştirilmek üzere (bursla gidenler dahil) yurt dışına Devlet tarafından gönderilen 
  öğrenci ve memurlarla yurt içine ve yurt dışına sürekli görevle atanan memurların 
  eşlerine memuriyetleri süresince her defasında bir yıldan az olmamak üzere en 
  çok dört yıla kadar aylıksız izin verilebilir. Bunların dönüşlerinde, bu Kanunun 
  72'nci maddesi çerçevesinde görev yerlerine bağlı olmaksızın atamaları yapılır.
  Aylıksız izin süresinin bitiminden önce mazeretini gerektiren sebebin kalkması 
  halinde, memur derhal görevine dönmek zorundadır. Mazeret sebebinin kalkması 
  halinde veya aylıksız izin süresinin bitiminde görevine dönmeyenler, memuriyetten 
  çekilmiş sayılırlar.
  Muvazzaf askerliğe ayrılan memurlar askerlik süresince görev yeri saklı kalarak 
  aylıksız izinli sayılırlar. Bunlar hakkında 5434 sayılı Türkiye Cumhuriyeti 
  Emekli Sandığı Kanunu hükümleri ile bu Kanunun 83'üncü maddesi hükümleri saklıdır." 
  hükümlerine yer verilmiştir.
  Bu sebeple, aylıksız izinleri veriliş sebeplerine göre ayrı ayrı inceleyelim.
a) Yakınlarının Hastalığı Sebebiyle Verilecek Aylıksız İzin:
  657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 108 inci maddesine göre, Devlet memuru 
  refakat etmediği takdirde hayatı tehlikeye girecek ana, baba, eş ve çocukları 
  ile kardeşlerinden birinin ağır bir kaza geçirmesi veya önemli bir hastalığa 
  tutulmuş olması ve bunun raporla belgelendirilmesi şartıyla Devlet memurlarına, 
  istekleri üzerine en çok altı aya kadar izin verilebilir.
b) Doğum Sonrası Aylıksız İzin:
  Doğum yapan memurlara istekleri halinde 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 
  104'üncü maddesinin (A) bendinde belirtilen sürelerin bitiminden itibaren 12 
  aya kadar aylıksız izin verilir. Bu sürenin tamamı bir defada verilebileceği 
  gibi istek üzerine bir aydan az olmamak üzere daha az süre ile aylıksız izinde 
  verilir. 12 aylık aylıksız iznin başlangıç tarihi 657 sayılı Devlet Memurları 
  Kanununun 104 üncü maddesinin (A) bendinde belirtilen sürelerin bitim tarihidir. 
  Bu sürenin sonunda göreve başlayıpta aylıksız izin almak isteyenlere verilecek 
  izinden görev yaptığı süreler düşülerek kalan süre kadar aylıksız izin verilir. 
  12 aylık sürenin bitimine 1 aydan az bir zaman kalmışsa aylıksız izin verilmez.
c) Askerlik İçin Aylıksız İzin:
  Muvazzaf askerliğe giden memurlar askerlik süresince görev yeri saklı kalarak 
  aylıksız izinli sayılırlar.
d) Yurt İçine ve Yurt Dışına Sürekli Görevle Atanan Memurların Eşlerine 
  Verilecek Aylıksız İzin:
  Yurt içine ve yurt dışına sürekli görevle atanan memurların devlet memuru olan 
  eşlerine bir defada veya parça parça olmak üzere en çok dört yıla kadar aylıksız 
  izin verilebilir.
e) Dış Memleketlerde Görev Alacak Memurlara Verilecek Aylıksız İzin:
  657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 77'nci maddesine göre kurumunun muvafakati 
  ile yabancı bir memleket veya uluslararası kuruluşta görev alacak memurlara 
  ilgili Bakanlığın teklifi üzerine Başbakanın izni ile (her üç yılda bir Başbakanın 
  izni alınmak kaydıyla) memuriyeti süresince toplam yabancı memleketlerde on 
  yıla, uluslararası kuruluşlarda yirmi bir yıla kadar maaşsız izin verilebilir.
f) Bilgilerini Artırmak Üzere Dış Memleketlere Gönderilen Memurlara Verilecek 
  Aylıksız İzin:
  657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 78'inci maddesine göre; Mesleklerine ait 
  öğrenimi bitirerek Devlet memurluğuna alınmış ve aslî memur olarak atanmış olanlardan 
  mesleklerine ait hizmetlerde yetiştirilmek, eğitilmek, bilgilerini artırmak 
  veya staj yapmak üzere dış memleketlere;
  a) Kurumlarınca açılacak seçme veya yarışma sınavlarında başarı gösterenlere,
  b) Dış burslara dayanılarak gönderilenlere,
  iki yıla kadar ayrılma müsaadesi verilebilir.
  Gerekirse bu süre en çok bir kat uzatılabilir. İzin işlemleri Bakanlıkça yürütülür.
  Ancak, 01/02/1974 gün ve 14786 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan "Yetiştirilmek 
  Amacıyla Yurt Dışına Gönderilecek Devlet Memurları Hakkında Yönetmelik"te 
  belirtilen esas ve usullere ilaveten 31/03/2004 tarih ve Başbakanlık Dış İlişkiler 
  Başkanlığı'nın B.02.0.DİB.854/80 sayılı yazısına istinaden gidecekleri ülkelerde 
  görecekleri eğitimi sağlayabilecekleri yabancı dil bilgisine sahip olduklarını 
  belgelendirmeleri gerekmektedir. (Örneğin: İngilizce eğitim verecek bir okula 
  gidilecek ise; ingilizceden Kamu Personeli Yabancı Dil Seviyesi Tespit Sınavından 
  en az 70, TOEFL (Test Of Testing System) sınavından en az 190, IELTS (İnternational 
  English Language Testing System) sınavından en az 5.5 puan almaları, eğitim 
  dillerinin diğer dillerden olması durumunda izleyecekleri eğitim programlarını 
  takip edecek düzeyde bildiklerine ilişkin belge almaları veya Kamu Personeli 
  Yabancı Dil Seviyesi Tespit Sınavından en az 70 düzeyinde puan almaları gerekmektedir.
  Yapacakları eğitimin;
  Branşıyla ilgili alanda olması, yükseköğretim kurumuna kabul edildiğine ilişkin 
  öğrenim belgesi; bu belgede eğitimin başlangıç ve bitiş tarihi ile eğitim türlerinin 
  de belirtilmesi;
  Ayrıca eğitim göreceği ülkedeki kuruluş müessese veya tüzel kişiliği olan bir 
  kurum veya kuruluşlarca öğrenimi süresince tüm masraflarının karşılanacağını 
  taahhüt eden burs belgesi gerekmektedir.
g) Bilgilerini Artırmak Üzere Dış Memleketlere Gönderilen Memurların Eşlerine 
  Verilecek Aylıksız İzin:
  Mesleklerine ait öğrenimini bitirerek Devlet memurluğuna alınmış ve asli memur 
  olarak atanmış olanlardan mesleklerine ait hizmetlerde yetiştirilmek, eğitilmek, 
  bilgilerini artırmak veya staj yapmak üzere Bakanlığımızca açılan seçme ve yarışma 
  sınavlarında başarı göstererek veya dış burslara dayanılarak dış memleketlere 
  gönderilen memurların eşlerine bir defada veya parça parça olmak üzere en çok 
  dört yıla kadar aylıksız izin verilebilir.
h) "Bakanlıklararası Ortak Kültür Komisyonunun Çalışma Esas ve Usulleri 
  ile Bu Komisyon Tarafından Yurtdışında Görevlendirilecek Personelin Nitelikleri 
  ile Hak ve Yükümlülüklerinin Belirlenmesine İlişkin Karar" çerçevesinde 
  yurtdışına gönderilecek personelinin eşlerine verilecek aylıksız izin:
  Bu kapsamda görevlendirilecek personelin eşlerine, memuriyetleri süresince her 
  defasında bir yıldan az olmamak üzere en çok 4 yıla kadar aylıksız izin verilebilir. 
  (03/07/2003 tarih ve 25157 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanması ile)
ı) Aylıksız izinler, 657 sayılı Kanunun 104/A maddesi dışında Devlet memurlarının 
  aday yada asil memur olup olmadığına bakılmaksızın, mazeret sebebine bağlı 
  olarak Kanunda belirtilen süreler kadar verilebilir. 104/A maddesine göre talep 
  edilen mazeret izinlerinin ise ilgililerin talebi üzerine verilmesi zorunludur.
1) 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 108'inci maddesi 1'inci fıkrasına göre verilecek aylıksız izinlerde dikkat edilecek hususlar
657 sayılı Kanunun 108'inci maddesi 1'inci fıkrasında; "Devlet memurunun 
  bakmaya mecbur olduğu veya memur refakat etmediği takdirde hayatı tehlikeye 
  girecek ana, baba, eş ve çocukları ile kardeşlerinden birinin ağır bir kaza 
  geçirmesi veya önemli bir hastalığa tutulmuş olması hallerinde, bu hallerin 
  raporla belgelendirilmesi şartıyla Devlet memurlarına, istekleri üzerine en 
  çok altı aya kadar aylıksız izin verilebilir." hükümleri yer almaktadır.
  Buna göre;
  a) Aylıksız izne konu olan mazeretin mutlaka rapor ile belgelendirilmesi şarttır.
  b) Raporda belirtilen hastalığın hayati tehlike arz edip etmediğinin açıkça 
  belirtilmesi gerekmektedir.
  c) Raporlarda süre belirtilmiş ve altı ayı geçiyor ise, kanun hükmü gereği altı 
  aya kadar, altı aydan az süre belirtilmiş ise belirtilen süre kadar aylıksız 
  izin verilmesi gerekmektedir.
2) Doğum yapan kadın memura verilecek aylıksız iznin ne zaman ve ne kadar 
  süreli olacağı
  Doğum yapan memurlara istekleri halinde 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 
  104'üncü maddesinin (A) bendinde belirtilen sürelerin bitiminden itibaren 12 
  aya kadar aylıksız izin verilir. Bu sürenin tamamı bir defada verilebileceği 
  gibi istek üzerine daha az (1 ay, 2 ay, 5 ay gibi) aylıksız izin verilir.
  12 aylık aylıksız iznin başlangıç tarihi, 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 
  104'üncü maddesinin (A) bendinde belirtilen sürelerin bitim tarihidir. Bu tarihten 
  sonra göreve başlayıpta aylıksız izin almak isteyenlere, 12 aylık süreden, görev 
  yaptıkları süre düşülerek kalan süre kadar aylıksız izin verilir. 12 aylık sürenin 
  bitimine 1 aydan az bir zaman kalmışsa aylıksız izin verilmez.
3) Aylıksız izne konu olan mazeretin değişmesi durumunda ikinci defa aylıksız izin verilip verilmeyeceği
Kanun koyucu, 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 108'inci maddesini düzenlerken 
  aylıksız izne konu olan mazeretlerden birisine dayalı olarak altı ay süreyle 
  aylıksız izinli sayılanlara aynı sebep ve sonucu doğuran mazeretler için aylıksız 
  izin süresini sınırlı tutarak aynı mazerete dayalı olarak göreve başlamadan 
  aylıksız izin süresinin uzatılması ve yenilenmesini mümkün görmemiş, ancak maddede 
  sayılan sebeplerden birinin ortaya çıkması ve belirtilen şartların yerine getirilmesi 
  halinde ilk izin süresinin bitimini müteakip görevine başlayarak veya başlamadan 
  ikinci defa aylıksız izin kullanılmasına engel teşkil eden bir hüküm de getirmemiştir.
  Bu sebeple; aylıksız izne konu olan mazeretin değişmesi durumlarında Devlet 
  memurlarına göreve başlatılmadan ikinci bir aylıksız izin verilmesine kanunen 
  engel bulunmamakla birlikte, 657 sayılı Kanunun 104/A maddesi dışında alınan 
  mazeret izinlerinde takdir yetkisi izin vermekle sorumlu amirlere ait bulunmaktadır.
4) 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 108'inci maddesi 1 ve 2'nci fıkralarında 
  belirtilen mazeret sebeplerinin değişmesi durumunda aynı mazerete bağlı olarak 
  aylıksız izin verilip verilemeyeceği
  
657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 108'inci maddesi 1'inci fıkrasında; "Devlet 
  memurunun bakmaya mecbur olduğu veya memur refakat etmediği takdirde hayatı 
  tehlikeye girecek ana, baba, eş ve çocukları ile kardeşlerinden birinin ağır 
  bir kaza geçirmesi veya önemli bir hastalığa tutulmuş olması hallerinde, bu 
  hallerin raporla belgelendirilmesi şartıyla Devlet memurlarına, istekleri üzerine 
  en çok altı aya kadar aylıksız izin verilebilir." hükmüne yer verilmiştir.
  Yukarıdaki hükümden de anlaşılacağı üzere altı ay süreyle aylıksız izne konu 
  olan mazerete bağlı olarak (altı ay süreyle) aylıksız izinli sayılanlara kanun 
  koyucu aynı sebep ve sonucu doğuran mazeretler için göreve başlamadan aylıksız 
  izin süresinin uzatılması ve yenilenmesini uygun görmemiştir.
  Ancak, söz konusu maddenin 1 ve 3'üncü fıkrasında belirtilen sebeplere bağlı 
  olarak isteklilere verilecek aylıksız izin süresinin azami sınırı belli edilmekle 
  birlikte, bu haktan yıllar itibariyle kaç defa yararlanılması gerektiği konusunda 
  herhangi bir açıklama yada sınırlama getirilmemiştir.
  Buna göre; sözü edilen maddenin 1 ve 3'üncü fıkralarında belirtilen mazerete 
  bağlı olarak (yurt dışı hariç) değişik tarihlerde ikinci defa aylıksız izin 
  verilmesi mümkün bulunmaktadır.
5) Sigortalı veya sözleşmeli statüde çalışanların Devlet memuru olan eşlerine ücretsiz izin verilip verilmeyeceği
657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 108'inci maddesi 4'üncü fıkrasında, yetiştirilmek 
  veya (bursla gidenler dahil) yurt dışına gönderilen memurların ve yurt içine 
  ve yurt dışına sürekli görevle atanan memurların eşlerine en çok dört yıla kadar 
  aylıksız izin verilebileceği hükme bağlanmış bulunmaktadır.
  Maddede açıkça belirtildiği üzere bu madde hükmünden ancak memur statüsünde 
  olanların yine memur statüsünde olan eşleri yararlanabilmektedir.
  Bu sebeple, Devlet memuru statüsünde olmayıp sigortalı veya sözleşmeli statüde 
  çalışanların eşlerine sözü edilen maddenin 4'üncü fıkrasına göre aylıksız izin 
  verilmesi mümkün değildir.
6) Yurt içine ve yurt dışına sürekli görevle atanan memurların eşlerine verilecek aylıksız izinlerde dikkat edilecek hususlar
657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 108'inci maddesinde "...yurt içine 
  ve yurt dışına sürekli görevle atanan memurların eşlerine memuriyetleri süresince 
  her defasında bir yıldan az olmamak üzere en çok dört yıla kadar aylıksız izin 
  verilebilir." ifadelerinden yurt dışına yetiştirilmek üzere veya sürekli 
  görevle atanan memurların eşlerinin aylıksız izin haklarını maddede belirlenen 
  azami süre ile sınırlı olmak üzere bir kerede kullanabilecekleri gibi toplam 
  dört yılı geçmeyen bölümler halinde de kullanabileceklerdir.
  Bu sebeple, aylıksız izin işlemlerinde sür'at, kolaylık ve aylıksız izin süresinin 
  azami süreyi aşmamasının kontrol altına alınması bakımından valiliklerce yurt 
  dışı aylıksız izin taleplerine ait dilekçeler Bakanlığımız Personel Genel Müdürlüğü'ne 
  gönderilirken;
  a) Daha önce yurt dışı aylıksız izin süresinden (azami dört yıl) yararlanmış 
  olanların dilekçelerinin işleme konulmaması,
  b) Eşinin yurt dışında görevlendirildiğine dair belgenin aslının veya tasdikli 
  bir örneğinin eklenmesi,
  c) Azami kullanılması gereken aylıksız izin süresinden bir kısmını kullanıp 
  tekrar yurt dışına çıkmak için aylıksız izin talebinde bulunanların, kullandıkları 
  izin süresini gösteren onay suretinin eklenmesi veya bulunamaması halinde ilgililerin 
  talep dilekçelerinde kullandıkları aylıksız izin sürelerinin başlangıç ve bitiş 
  tarihlerinin belirtilmesinin sağlanması,
  d) Aylıksız izin talebinde bulunan personelin dilekçelerinde, aylıksız izne 
  ayrılacağı tarih ve süresinin mutlaka belirtilmesi ile dilekçenin izin talep 
  tarihinden önce Personel Genel Müdürlüğü'ne intikalinin sağlanması,
  gerekmektedir.
7) Aylıksız izinli sayılarak askerlik görevini yapmak üzere memuriyet görevinden ayrılanların aylıksız izinlerine esas olacak tarihin askere sevk tarihi mi yoksa görevden ayrıldıkları tarih mi olacağı
657 sayılı Kanunun 108'inci maddesi son fıkrasında; "Muvazzaf askerliğe 
  ayrılan memurlar askerlik süresince görev yeri saklı kalarak aylıksız izinli 
  sayılırlar."denilmektedir.
  Bu sebeple, askerlik görevini yapmak üzere ayrılan personelin aylıksız iznine 
  esas olacak tarih, askerlik şubelerince sevk işleminin yapıldığı tarih olacaktır. 
  Ancak, bu tarihten önce izin talebinde bulunan personele izin sebebinin uygun 
  bulunması halinde kanuni veya mazeret izinleri çerçevesinde izin verilecek, 
  bu süre aylıksız izin süresinden sayılmayacaktır.
8) Aylıksız izinli sayılarak askerlik görevini tamamlayanların göreve başlama tarihleri
657 sayılı Kanunun 108'inci maddesi son fıkrasında; Muvazzaf askerliğe ayrılan 
  memurların askerlikleri süresince görev yeri saklı kalarak aylıksız izinli sayılacakları, 
  4'üncü fıkrasında da; aylıksız izinli sayılarak görevlerinden ayrılanlardan 
  müsaade süresinin bitiminde görevine dönmeyenlerin memuriyetten çekilmiş sayılacakları 
  açıklanmıştır.
  Bu sebeple, askerlikleri süresince aylıksız izinli sayılanların terhis tarihini 
  müteakip makul olan yol süresi sonunda görevlerine başlamaları gerekmektedir.
9) Askere gitmek üzere aylıksız izin verilenlerden askerlik görevini yapmaya elverişli olmadıkları sonradan tespit edilenlerin aylıksız izin süreleri
657 sayılı Kanunun 108'inci maddesinde, aylıksız izin alan memurların müsaade 
  süresinin bitiminden önce mazeretini gerektiren sebebin kalkması halinde memurun 
  derhal görevine dönmek zorunda olduğu belirtilmiştir.
  Buna göre; aylıksız izinli sayılarak askere gidenlerden askerlik görevini yapamayacağı 
  sonradan anlaşılanların aylıksız izin onayları düzeltilerek derhal görevlerine 
  başlatılmaları gerekmektedir.
10) Askerlik görevinin sürekli görev sayılıp sayılmayacağı ile eşlerine aylıksız izin verilip verilmeyeceği
Aylıksız izinlerin düzenlendiği 108'inci maddenin 4'üncü fıkrasında yetiştirilmek 
  üzere (bursla gidenler dahil) yurt dışına gönderilen memurlarla, yurt içine 
  ve yurt dışına sürekli görevle atanan memurların eşlerine en çok dört yıla kadar 
  aylıksız izin verilebileceği hüküm altına alınmıştır.
  Bu fıkrada yer alan "?yurt içine ve yurt dışına sürekli görevle atanma?" 
  ifadesi ile esas itibariyle kurumların taşra ve yurt dışı teşkilatına ait görev 
  kadrolarına atananların kastedildiği açıktır. Bu sebeple ilk etapta yedek subay 
  asker olarak görevinden ayrılan memurların eşlerinin aynı fıkra kapsamına girmedikleri 
  düşünülebilmektedir. Ne var ki 657 sayılı Kanunun gerek 72 nci, gerekse 108 
  inci maddelerinde değişiklik yapılırken aile birliğinin muhafaza edilmesi amacının 
  da gözetildiği bunu sağlayacak hükümlerin getirildiği bilinen bir husustur. 
  Diğer taraftan fıkrada yer alan "verilebilir" ifadesi ile idareye 
  ait takdir yetkisi vurgulanmış bulunmaktadır. Ayrıca, gerek süresi gerekse özelliği 
  itibariyle yedek subay askerlik görevi bir memur için sürekli bir görev değişikliği 
  olarak kabul edilmeye müsait bulunmaktadır.
  Açıklanan sebeplerle muvazzaf askerlik görevlerini yedek subay olarak yapmak 
  üzere görevlerinden ayrılan memurların eşlerine 108'inci maddenin 4'üncü fıkrasına 
  göre istekleri üzerine aylıksız izin verilmesi gerekmektedir.
11) 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 418 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile değişik 72 nci maddesine göre verilecek aylıksız izinler
657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 418 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile 
  değişik 72'nci maddesinde; Yeniden veya yer değiştirme suretiyle yapılacak atamalarda, 
  aile birimini muhafaza etmek bakımından kurumlar arasında gerekli koordinasyon 
  sağlanarak memur olan diğer eşin de isteği halinde atamasının, atamaya tabi 
  tutulan memurun atandığı yere 74 ve 76 ncı maddelerde belirtilen esaslar çerçevesinde 
  yapılacağı, yer değiştirme suretiyle atanmaya tabi memurun atandığı yerde eşinin 
  atanacağı teşkilatın bulunmaması ya da teşkilatı olmakla birlikte niteliğine 
  uygun münhal bir görev bulunmaması ve ilgilinin de talebi halinde bu personele 
  eşinin görev süresi ile sınırlı olmak üzere aynı maddede belirtilen şartlarla 
  izin verilebileceği hükme bağlanmıştır.
  Konuya atanılan görev yerinin sınırları açısından bakıldığında; 6245 sayılı 
  Harcırah Kanununun 3/g fıkrasındaki "görev yeri" tanımının esas alınarak, 
  memur ve hizmetlinin asıl görevli olduğu veya ikametgahının bulunduğu şehir 
  ve kasabaların belediye sınırları içinde bulunan mahaller ile bu mahallerin 
  dışında kalmakla birlikte yerleşim özellikleri bakımından bu şehir ve kasabaların 
  devamı niteliğinde bulunup belediye hizmetlerinin götürüldüğü veya kurumlarınca 
  sağlanan taşıt araçları ile gidilip gelinebilecek yerlerin görev yeri, bu mahallerin 
  dışında kalan yerlerin ise başka yer olarak kabul edilmesi gerekmektedir.
  Bu durum karşısında, belirtilen madde gereğince izin verilip verilmeyeceği konusuna, 
  Devlet memurlarının görev yapmadan alacakları aylığın hazineye getireceği külfet, 
  kamu menfaati ve görev yeri açısından inceleme yapılarak izin verilecek makamlarca 
  karar verilmesi gerekmektedir.
12) Aylıksız iznin bitimine rastlayan hastalık raporlarının sağlık iznine çevrilip çevrilmeyeceği
Aylıksız izinli iken rapor alan ve rapor süresinin bitim tarihi aylıksız iznin 
  bitim tarihinden sonraki bir tarihe rastlayan memurun aylıksız izin bitim tarihinde 
  göreve başlayamaması zorunlu bir sebebe dayandığından (Aile efradından birinin 
  rahatsızlığı sebebiyle refakatçi olarak hasta yanında bulunan ve bu sürede aylıksız 
  izinli olan ancak hastalık ve tedavi süresinin uzaması ve bu durumu raporla 
  belgelendirerek aylıksız izin bitim tarihinde göreve dönmeyen memurlar da dahil) 
  bu gibilerin görevden çekilmiş sayılmaları 15/03/1988 tarih ve 19755 sayılı 
  Resmi Gazete'de yayımlanan E.No: 1988/1, K.No:4620/1 sayılı Sayıştay Genel Kurulu 
  Kararı karşısında mümkün değildir. Ancak, Devlet memurlarının 657 sayılı Kanunun 
  108 inci maddesinde belirtilen sebeplerden hangisi için aylıksız izin alınırsa 
  alınsın rapor almış oldukları tarihte hukuki statülerinin aylıksız izinli olması 
  ve görevlerine de başlamamış bulunmaları sebebiyle bu gibilere raporlu geçen 
  sürelere ilişkin aylıklarının ödenmesi mümkün olamamaktadır.
  Bu sebeple, aylıksız izinli iken rapor alanların bu raporlarının sağlık iznine 
  çevrilerek bu sürelere ait aylıklarının ödenmemesi gerekmektedir.
IX- HASTAYA REFAKAT İLE İLGİLİ MEVZUAT VE AÇIKLAMALAR
6245 sayılı Harcırah Kanunu'nun 3371 sayılı Kanunla değişik 20 nci maddesinde; 
  "Hastalıkları icabı 18 inci maddenin (c) bendinde yazılı yerlere bir kimse 
  refakatinde gitmesi lüzumu resmi tabip raporuyla tevsik edilenlere refakat edecek 
  aile efradından birisine ve aile efradından refakat edecek bir kimse bulunmadığı 
  takdirde kurumlarınca tefrik olunacak memur veya hizmetliye bu işin devamı müddetince 
  yevmiye ve yol masrafı verilir." denilmektedir.
  Devlet Memurları Tedavi ve Cenaze Giderleri Yönetmeliğinin 27'nci maddesinde 
  de; "Yatakta tedavi edilenlerin, hastalıkları gereği yanlarında bir kimsenin 
  bulundurulmasının zorunlu olduğu, tedaviyi yapan sağlık kurumunun raporu ile 
  belgelendiği takdirde, hastaya biri eşlik ettirilir. Bu takdirde ödenmesi gereken 
  yatak ücreti, sağlık kurumunca düzenlenecek faturada gösterilmek ve belge eklenmek 
  suretiyle, ilgili kurumca ödenir...
  Hastanın tedavi edilmek üzere başka bir yere gönderilmesi sırasında yanında 
  bir kimsenin bulundurulmasının zorunlu olduğu hastayı gönderen sağlık kurumu 
  veya kuruluşunun raporunda belirtildiği takdirde, hastaya biri eşlik ettirilir. 
  Eşlik eden kimseye de, memurun bağlı olduğu kurumca, "Harcırah Kanunu" 
  hükümleri dairesinde yolluk ve gündelik verilir. Hasta bu Yönetmeliğin 26'ncı 
  maddesi gereğince belirli bir araç ile gönderiliyorsa, eşlik edenin yollukları 
  da aynı madde hükümleri uyarınca ödenir." denilmektedir.
  Bilindiği gibi bu hükümler doğrultusunda bakmakla yükümlü oldukları aile fertlerinden 
  birisine doktor raporu gereğince refakat edecek olan Devlet memurlarına öncelikle 
  yıllık izin, yıllık izinlerini kullanmış olmaları durumunda mazeret izni, mazeret 
  izninin de yeterli olmaması halinde 657 sayılı Kanunun 108'inci maddesine göre 
  aylıksız izin verilmekte idi.
  Ancak, Sayıştay Genel Kurulunca verilen 07/01/1991 tarih ve 4686/1 sayılı Kararın 
  sonuç bölümünde; 6245 sayılı Harcırah Kanununun 20'nci maddesine göre hastalıkları 
  icabı bu Kanunun 18'inci maddesinde yazılı yerlere bir kimse refakatinde gitmesi 
  gerektiği resmi tabip raporu ile tevsik edilenlere, aile efradından refakat 
  edenlerin Devlet memuru olması halinde de hastaya refakatin 6245 sayılı Harcırah 
  Kanununa göre harcırah ödenmesini gerektirir bir görevlendirme olarak kabulüne 
  karar verildiğinden, bakmakla yükümlü oldukları aile fertlerinden birisinin 
  hastalanması halinde, doktor raporu gereğince bu hastalara refakat edecek olan 
  Devlet memuruna;
a) İkamet mahallinde refakat söz konusu ise öncelikle yıllık izin, yıllık iznini 
  kullanmış olması durumunda mazeret izni, mazeret izninin de yeterli olmaması 
  halinde 657 sayılı Kanunun 108'inci maddesi uyarınca aylıksız izin verilmesi,
  b) İkamet mahalli dışında refakat söz konusu ise bahsi geçen Sayıştay Karar 
  doğrultusunda işlem yapılarak refakat süresince görevli sayılması,
  gerekmektedir.
X- ÖĞRENİM İZNİ
  İzin Yönergesinin 41'inci maddesine göre; "Bakanlık personelinden Türkiye 
  ve Orta Doğu Amme İdaresi Enstitüsüne devam edenlere 7163 sayılı Türkiye ve 
  Orta Doğu Amme İdaresi Enstitüsü Teşkilat Kanunu gereğince eğitim süresince 
  aylıklı izin verilir.
  Yüksek lisans öğrenimine devam edenlere, görevlerini aksatmamak kaydıyla 
  haftada iki yarım gün izin verilebilir. Öğretmenlerin ders saatleri, bu 
  öğrenimlerine devam edebilmelerine olanak verecek şekilde düzenlenir. Bu izin 
  merkez teşkilatında görevli olanlara birim amiri, taşra teşkilatında görevli 
  olanlara il/ilçe millî eğitim müdürü tarafından verilir. İzin verme yetkisi 
  alt kademelere devredilebilir." ifadelerine yer verilmiştir.
XI- İKAMET İZNİ
  657 Sayılı Kanuna 2670 Sayılı Kanunla eklenen Ek 20'nci maddeye göre, Devlet 
  memurlarının görev yaptıkları kurum ve hizmet birimlerinin bulunduğu yerleşme 
  merkezlerinde (mücavir alanları dahil) belediye ve köy hudutları içerisinde 
  ikamet etmeleri zorunludur. Çeşitli sebeplerle, belirtilen şekilde görev mahallinde 
  ikamet etmek istemeyen memurlara görevini aksatmamak kaydıyla, görev mahalli 
  dışında ikamet etmelerine merkezde atamaya yetkili amir, illerde valiliklerce 
  izin verilebilir.
  Öğretmenler, yarıyıl ve yaz tatillerinde yasal olarak izinli olduklarından ikamet 
  edecekleri yer bakımından ayrıca izin şartı aranmaz. Ancak, yarıyıl ve yaz tatillerinde 
  izinlerini geçirecekleri yerlerin adresini okul müdürlüğüne bildirmek zorundadırlar.
13/12/2004 TARİHİNE KADAR PERSONEL GENEL MÜDÜRLÜĞÜ TARAFINDAN YAYINLANAN YÜRÜRLÜKTEKİ GENELGE VE GENEL AÇIKLAMALAR
İZİNLER İLE İLGİLİ GENELGE VE AÇIKLAMANIN 
  TARİHİ / SAYISI / KONUSU
  02/03/1979 31498 Aylıksız izin
  09/06/1982 63979 Hastalık raporları
  08/05/1984 911 Mazeret izinleri
  20/03/1985 49514 Mazeret izinleri
  31/07/1989 120489 Aylıksız izin
  28/06/1990 83032 Aylıksız izin
  05/09/1991 115397 Refakatçi izni
  04/08/1992 119198 Hasta Sevk İşlemleri
  08/11/1993 163790 Yıllık izinler
  08/08/1996 52 Aylıksız izin
  26/02/1998 16 İstirahat Raporları, İdari Yargılama ve Tebligat
  22/05/1998 55 Hastalık izni
  23/07/1998 74 İl Millî Eğitim Müdürlerinin İzinleri
  09/05/2000 48 Hastalık Raporları
  13/10/2000 98 Aylıksız izin
  03/06/2004 45199 Aylıksız izin
  26/08/2004 67183 657 sayılı Kanunun 104 ve 108'inci maddelerinin açıklanması