Erdoğan: Kılıçdaroğlu Kayseri konusunda çaktı/ Video
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti Grup Toplantısında konuştu.
Başbakan konuşmasında, Van Depremi, terörle mücadele, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun geçtiğimiz günlerde kendisine gönderdiği ve "rüşvet defteri"olduğunu iddia ettiği mektup ve dış politika konularına değindi.
Başbakan Erdoğan, Van depremi konusunda "yaraları çok hızlı bir şekilde sardıklarını" söylerken, deprem sonrasında gösterilen yardımlaşma duygusunun önemine değindi. Ülkenin her vilayetinden deprem bölgesine yardım gittiğinin altını çizen Başbakan, bunun "milletin arasına nifak tohumları atmak isteyenlerin enkaz altında kaldığının" göstergesi olduğunu belirtti.
Terörle mücadele ederken özgürlük ve temel haklardan taviz vermeyeceklerinin altını çizen Başbakan, 90'lı yıllara dönüş olmayacak dedi.
Kemal Kılıçdaroğlu'nun kendisine gönderdiği mektup ve mektuptaki yolsuzluk iddialarına da değinen ve Kılıçdaroğlu'na çok sert cevaplar veren Başbakan Erdoğan, "Sen bu Kayseri meselesinde çok kötü çaktın" dedi.
Başbakan Erdoğan, CHP'nin cumhurdan uzak ve korkularıyla yaşayan bir parti olduğunu da iddia ederken AK Parti'nin en büyük başarılarından biri olarak da cumhurla Cumhuriyet'i barıştırmak olduğunu gösterdi.
Başbakan Erdoğan'ın konuşmasından satır başları;
"NİFAK TOHUMLARI ATMAK İSTEYENLER VAN'DA ENKAZ ALTINDA KALDI"
"Bölgeye 44 bin 164 çadır ulaştırdık. Yaraları çok hızlı bir şekilde sarıyoruz. Van'ı da Erciş'i de işallah sağlıklı bir şekilde tekrar inşa edecek, güvenli yapıllar inşa edeceğiz.
Dünyaya örnek teşkil edecek bir dayanışma sergiledik. Sivil toplum kuruluşlarının gösterdikleri çaba için teşekkür ediyorum. İstanbul sokaklarında kağıt toplayarak geçinen ama Van'a yardım gönderen gönlü zengin kardeşlerime teşekkür ediyorum. Silivri'den gönderilen yardım kolisinden çıkan 5 bin TL'yi düşünmeden sahibine gönderen depremzede kardeşime de teşekkür ediyorum.
İşte bu millet böyle bir aziz millettir. Bu millet acının gözyaşının milliyetine bakmadan elini uzatan bir yüce millettir. Bu milletin arasına nifak tohumları ekmek isteyenler Van'da, Allah'a şükür ki enkaz altında kalmıştır.
Kimse bu millet içinden ötekiler çıkaramaz. Van depreminden sonra yaşananlar bin yıllık hukukumuzun ne kadar sağlam olduğunu gösterdi.
"TERÖRİST EVLERİNE TAZİYEYE GİDENLER CANLI BOMBAYA DA GİDECEK Mİ?"
Örgüt sempatizanları belediyeye ait depoda yas ilan ediyor. Dikkat edin deprem için değil, öldürülen teröristler için yas ilan ediyorlar. Bunların sahte imamları da sahte parayla yakalandı.
Herkesin can kurtarma derdinde olduğu bir zamanda cana kastetmek acaba nasıl bir anlayıştır? İşte Bingöl'de gördük, bir anne canlı bombabanın önüne atladı çocuklarını korumak için. Acaba teröristlerin evlerine taziyeye gidenler bu canlı bombanın da evine taziye ziyaretine gidecekler mi?
Benim Kürt kökenli kardeşlerim, Selahaddin Eyyübi'nin gerçek torunları acık yüreklilikle, korkmadan yeter artık diyor. Benim adıma öldürme diyor. Elinin kanını bana bulaştırma diyor.
"90'LI YILLARA DÖNÜŞ OLMAYACAK"
Terör örgütüyle mücadele ederken demokrasiden, haklardan hiçbir şekilde taviz vermiyoruz. Terör ile bölge halkını birbirinden ayırıyoruz. Nitekim güvenlik güçlerimizin bu hassiyeti bölge halkından büyük takdir görüyor. Güvenlik özgürlük dengesinden taviz vermeyeceğiz. 90'lı yıllara dönme korkusu gereksizdir.
Deprem sonrasında kimi mecralarda ortaya konan ırkçı görüş ve imaları şiddetle reddediyor ve kınıyoruz. Bunun altını kalın çizgilerle çiziyorum. Eğer 80 vilayet Van'da toplanmış, Van'a yardımlarını göndermişse bu oyun tutmaz. Bu kardeşlik bozulamaz.
"IRKÇILIĞI KÖRÜKLEYENLER HAYIRLI BİR BİR İŞ YAPMAZLAR"
Medya ile yaptığımız toplantıyı muhalefet sansür olarak nitelendirdi.
Propaganda terörün oksijenidir. Medya hiç farkına varmadan terörün sözcülüğünü yapabiliyor. Hassiyetleri anlattık, diğer ülkelerdeki tecrübeleri anlattık. Bazı haberler, manşetler ülkenin doğusuyla batısını, kuzeyi ile güneyini karşı karşıya getirebiliyor. Gelin Azra bebeği görelim. Gelin topladığı bisiklet parasını Van'a gönderen Trabzonlu küçük kardeşimi görelim. Azra bebeği öne çıkarmayıp ırkçılığı körükleyenler bu ülkeye hayırlı bir iş yapmazlar.
"CHP CUMHURDAN UZAK"
Başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere kurtuluş ve kuruluş yıllarımızda verdiğimiz şehitleri saygıyla ve rahmetle anıyorum. Cumhyuriyet bayramını milletimizle kutladık. Gerek Van depremi, gerek Çukurca şehitleri nedeniyle 29 Ekim'de abartılı kutlama olmasın diye genelge yayınladık.
Kendisini Cumhuriyetin yegane sahibi sanan CHP, cumhurdan uzaktır.
Türkiye Cumhuriyeti elitlerin, zenginlerin kimi zümre ve grupların değil tüm 74 milyonundur. AK Parti'nin en büyük başarılarından biri Cumhuryeti cumhurla birleştirmek olmuştur.
"KILIÇDAROĞLU KAYSERİ MESELESİNDE ÇOK KÖTÜ ÇAKTI"
CHP değişmek iddiasındaysa bu mevcut paranoyalarından sıyrılmak zorundadır. CHP değişmek istiyorsa önce genel başkanının üslubunu değiştirsin. CHP Genel Başkanı bana mektup gönderiyor. Sayın Başbakan diye başlayan ve saygılarımla diye biten bir mektup. Ancak iki cümlenin arasındaki kısım bir Genel Başkana yakışmayan edepte.
Mektubunda da yine aynı tekrarlar, neymiş orayla ilgili neden bir müfettiş göndermemişim, aynı şekilde Elazığ'la ilgili bir iddia var burada, CHP Genel Başkanı çaresiz kaldıkça Kayseri iddialarına sarılıyor. Biz Kılıçdaroğlu'nun iddialarına Meclis'te yanıt vermiştik. CHP Genel Başkanı'nın bir kez daha yanıltıldığını, yani çaktığını hemen orada ispat ettik.
İddialarından dolayı özür dilemesi gereken CHP Genel Başkanı Kayseri meselesine sarılıyor ama karşılıksız çekle mağruf yapan kişiyi milletvekili yapmaktan da çekinmiyor.
Ne kadar iddia ortaya atmışlarsa hepsi yalan ve iftira çıktı, ben buradan açık açık söylüyorum sen bu Kayseri meselesinde çok kötü çaktın. Sen bu meseleyi yargıya bırakta yamyamları doyuramıyoruz diyen kendi Belediye Başkanı'nın ifadelerine bak.
Kongreden çıkmakla lider olunmaz. Ben kendisine mektupla, iddialarına cevabımı gönderdim. Bugün yarın elinde olur.