Genel Kurul'da 'duran adam eylemi'

BDP milletvekilleri, 5 dakika süreyle "duran adam" eylemi yaptı

Kaynak : Anadolu Ajansı
Haber Giriş : 18 Haziran 2013 18:22, Son Güncelleme : 15 Ağustos 2021 18:58
Genel Kurul'da 'duran adam eylemi'

BDP Grup Başkanvekili Pervin Buldan ayağa kalkarak, Gezi Parkı'ndaki olaylara yönelik söz aldı. Buldan, BDP Grup Başkanvekili İdris Baluken, BDP Milletvekilleri Sırrı Sakık, Nursel Aydoğan, Sehabat Tuncel ayağa kalkarak, 5 dakika süreyle "duran adam eylemi" gerçekleştirdi.

BDP'nin grup önerisi aleyhinde söz alan AK Parti İstanbul Milletvekili Metin Külünk, elindeki Kazlıçeşme mitinginin fotoğraflarını göstererek, burada milletin iradesinin bulunduğunu ifade etti. Külünk, burada bir tek cam kırılmadığını, bir tek otobüse taş atılmadığını belirterek, "Çünkü oradaki irade, on yıllık AK Parti'nin Türkiye'yi getirdiği noktaya sahip çıkma iradesidir. On yıllık iradenin lideri Erdoğan'a sahip çıkma iradesidir. On yıldır bu millete, Özal'a, Menderes'e, Atatürk'e ödetmek istediğiniz bedeli, ödettirmeme iradesidir. Siz öyle bir oyunun parçasısınız ki o oyunu oynayabilmek için Mustafa Kemal'in Dolmabahçe'ye nasıl tutsak edildiğini, orada nasıl ölüme mahkum edilmek istendiğine bakacaksınız. Atatürk'ün bu ülke ve coğrafya ile ilgili iddialarını okumak istiyorsanız Nutuk'a bakacaksınız" dedi.

AK Parti ve CHP milletvekilleri arasında laf atmayla başlayan tartışmanın büyümesi üzerine, TBMM Başkanvekili Mehmet Sağlam birleşime ara verdi. Aradan sonra yapılan oylamada BDP'nin grup önerisi kabul edilmedi.

AK Parti İstanbul Milletvekili Külünk: -"(Kazlıçeşme mitingi) On yıllık iradenin lideri Erdoğan'a sahip çıkma iradesidir, On yıldır bu millete, Özal'a, Menderes'e, Atatürk'e ödetmek istediğiniz bedeli, ödettirmeme iradesidir"

AK Parti İstanbul Milletvekili Metin Külünk, Kazlıçeşme'de yapılan mitingin, 10 yıllık iradenin lideri Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a sahip çıkma iradesi olduğunu belirterek, "On yıldır bu millete, Özal'a, Menderes'e, Atatürk'e ödetmek istediğiniz bedeli, ödettirmeme iradesidir" dedi.

BDP, Danışma Kurulu'nda oybirliği sağlanamadığı için tutuklu öğrencilere ilişkin araştırma önergesinin bugün görüşülmesini, grup önerisi olarak Genel Kurul gündemine getirdi.

BDP Diyarbakır Milletvekili Nursel Aydoğan, grup önerisi lehinde yaptığı konuşmada, Terörle Mücadele Kanunu'nun (TMK) değiştirilmesi gerektiğini, değiştirilmemesi halinde demokratikleşmenin ve Kürt sorununun çözümünün mümkün olamayacağını savundu.

Bine yakın tutuklu öğrenci bulunduğunu, bunların TMK kapsamında tutuklandığını ifade eden Aydoğan, TMK'nın, başta öğrenciler olmak üzere pek çok vatandaşı mağdur ettiğini, öğrencilerin eğitim ve öğretim hakkının elinden alındığını belirtti.

Öneri lehinde söz alan CHP Tunceli Milletvekili Hüseyin Aygün, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ı eleştirerek, "Senin gericiliğin artık yeter. Sen bu halkı provoke edersen, halk gereken dersi verir, veriyor da. Bu dersi vermek zaten boynumuzun borcu. İnkar eden, aşağılayan, cemevine ucube diyen Başbakan kışkırtmıyor, biz kışkırtıyoruz. Bizimki kıştırmaksa, vallahi Alevileri sonuna kadar kışkırtmaya devam etme boynumun borcu. Çünkü bu kışkırtma değil, haklarını alma ve eşit yurttaş yapma mücadelesi" ifadelerini kullandı.

-"Mitingler milleti bölme projesi"-

AK Parti Grup Başkanvekili Mahir Ünal, Aygün'e sataşma gerekçesiyle yanıt verdi. Ünal, Türkiye'nin, yeni bir ayrımcılık diliyle karşı karşıya olduğunu ifade ederek, "Buraya çıkıp, bir mezhebin adına konuşmak, kendisini o mezhep üzerinde bir önderlik konumlaması yapmak, en basit ifadeyle ayrımcılıktır, nefret söylemidir. Başbakan'a karşı kullanılan gerici, bu kışkırtıcı dili reddediyor, iade ediyorum. Değiştirmek istediğiniz neyse gelin milletin meclisinde değiştirilim" dedi.

CHP Grup Başkanvekili Akif Hamzaçebi, sataşma gerekçesiyle kürsüye çıkarak, ayrımcılık, bölücülük gibi kavramların, CHP siyasetinde olmadığını, bunları 11 yıldır Başbakan'dan öğrendiklerini ileri sürdü.

Erdoğan'ın, iç siyaset stratejisini kutuplaştırma üzerine kurduğunu, meydanlara, meydanların sesine kulak vermediğini iddia eden Hamzaçebi, "Onları anlayıp, demokratikleşme programı hazırlayayım demek yerine, milletin karşısına mitinglerle çıkıyor; bu milleti bölmenin kendisidir. Mitingler, bu milleti bölme projesinden başka bir şey değildir. Sayın Erdoğan, ' Reyhanlı'da 52 Sünni vatandaşımız öldü' dedi. Ayrımcılığı, mezhepçiliği yapan Erdoğan'ın kendisidir. CHP hakkında kapatma davası açmanın hazırklıklarını yapıyor" görüşünü savundu.

-"Seçim kampanyası başlattık, buyurun siz de başlatın"-

Ünal, Hamzaçebi'ye yeniden yanıt vererek, 11 yıldır birlik siyaseti yürüttükleri için oylarını arttırdıklarını kaydetti. Ünal, mitinglerin, demokratik zeminde, hukuk düzeni içinde siyasi tepkilerin, kırmadan, dökmeden nasıl verileceğini gösterdiğini söyledi.

Açık bir şekile seçim kampanyası başlattıklarını dile getiren Ünal, "Buyurun siz de başlatın. Sizde meydanlarda bunu dile getirin. Sosyal fay hatları oyuncak değildir, kendi kişisel hesaplarınızla o hatlarla oynamayın" diye seslendi.

Hamzaçebi, Alevi, Sunni vatandaşların inancını dile getirmeye yönelik sorunları varsa bunların konuşulacağı yerin TBMM olduğunu dile getirdi. Hamzaçebi, Erdoğan'ın, "Camilerde içki içtiler" diyerek, gençlere saygısızlık ettiğini savundu.

Bu sırada AK Parti ve CHP milletvekilleri karşılıklı olarak birbirine laf attı. CHP Grup Başkanvekili Muharrem İnce'nin, "Cami sizin babanızın malı mı?" demesi üzerine AK Parti'li milletvekilleri, "Ne demek babanızın malı" diye tepki gösterdi.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber