10'u ByLock kullanıcısı, 3'ünün eşi KPSS şüphelisi

FETÖ'nün darbe girişimi sırasında Sahil Güvenlik Komutanlığındaki eylemlere ilişkin aralarında eski Sahil Güvenlik Komutanı Tümamiral Ü'nün de bulunduğu 29 kişi hakkında iddianame hazırlanarak mahkemeye gönderildi

Kaynak : Anadolu Ajansı
Haber Giriş : 26 Ocak 2017 17:08, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42
10'u ByLock kullanıcısı, 3'ünün eşi KPSS şüphelisi

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz 2016'daki darbe girişimi sırasında Sahil Güvenlik Komutanlığındaki olaylara ilişkin, aralarında eski Sahil Güvenlik Komutanı Tümamiral H.Ü'nün de bulunduğu biri er, 29 kişi hakkında iddianame hazırlandı.

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı Anayasal Düzene Karşı İşlenen Suçları Soruşturma Bürosu savcılarından V.E tarafından hazırlanan iddianame, Ankara 17. Ağır Ceza Mahkemesine gönderildi.

Eski Sahil Güvenlik Komutanı Tümamiral H.Ü'nün bir numaralı şüpheli olarak yer aldığı iddianamede, diğer şüpheliler ve TSK'da görev yaptıkları dönemde bulundukları rütbeler ise şöyle:

"Sahil Güvenlik Komutanlığı Harekat Başkanı Albay S. Y., Cari Harekat ve Arama Kurtarma Daire Başkanı Yarbay M. Ş. G., Emir Subayı Binbaşı B. G., Sahil Güvenlik Komutanlığı Genel Sekteri Yarbay İ. A., Personel Başkanlığı Atama Daire Başkanlığı Subay Atama Danışma Subayı Yüzbaşı T.r Y., Personel Başkanlığı Personel Tevil Şube Müdürü Binbaşı M. Y., Personel Başkanlığında Atama Daire Başkanlığında görevli Binbaşı G. D., Atama Astsubay Müdürü Binbaşı A. A., Strateji ve Prensip Subayı Binbaşı M. K., Personel Plan Şube Müdürü Vekili Binbaşı E. Ş., Tatbikat Şube Müdürü Binbaşı F. E., Sahil Güvenlik Komutanlığı İstihbarat Başkanlığı KOM Daire Başkanlığında görevli Binbaşı E. N., İlk İstihbarata Karşı Koyma Şubesinde görevli Yüzbaşı A. K., Personel Planlama Şube Müdürü Yüzbaşı H. D.i, Plan ve Prensipler Başkanlığı Kuvvet Plan Daire Başkanı Vekili Kurmay Binbaşı F. Ş., Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Daire Başkanı S. Ş., Harekat Merkezi Vardiya Subayı Yüzbaşı A. K., Onarım Şube Müdürü Binbaşı M. G., Harekat Başkanlığında görevli Astsubay H. M., Harekat ve Arama Kurtarma Merkezinde Vardiya Astsubayı M. Ö., Personel Başkanlığında görevli Astsubay Ş. Z., Personel Başkanlığı Atama Daire Başkanlığı Devlet Memuru İşlem Astsubayı M. Ö.r, Personel Başkanlığı Disiplin Moral Astsubayı S. S., Astsubay Z. Ö. Y., Astsubay A. H., Sicil ve Kıdem İşlem Astsubayı F. T., ve er A. C.."

- Üçer kez ağırlaştırılmış müebbet

İddianamede er A. C. dışındaki tüm şüpheliler için "Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs" ve "Türkiye Büyük Millet Meclisini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs", "Cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevlerini yapmasını kısmen veya tamamen engellemeye teşebbüs" suçlarından üçer kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istendi.

Şüpheliler Hakan Ü. ve Süleyman Y.'ın "Silahlı terör örgütü yönetmek" suçundan 22 yıl 6 aya kadar hapsinin istendiği iddianamede, er A. C.'ın "Üye olmamakla birlikte silahlı terör örgütüne bilerek ve isteyerek yardım etmek", diğer şüphelilerin ise "Silahlı terör örgütü üyesi olmak" suçundan 15'er yıla kadar mahkumiyetleri talep edildi.

İddianamede Süleyman Y.'ın kendisini teslim almaya gelen Merkez Komutanlığı görevlilerine, teslim olmamak için silahla havaya ateş açarak ölümle tehdit ettiği öne sürülerek, şüpheli için 9 aydan 4 buçuk yıla kadar ayrıca hapis talep edildi.

Hakan Ü.'in istemi üzerine, şüpheli Burhan .r'ın er olan şüpheli A. C.'a darbe teşebbüsünün delili niteliğinde olan, Ü.'e ait not defterinin imha edilmesi emrini verdiği belirtilen iddianamede, bu şüphelilerin 9 aydan 7 buçuk yıla kadar cezalandırılmaları istendi.

Gemi Komutanı Yüzbaşı C. Ç., Üsteğmen T. K. ve Merkez Komutanlığı 2. Bölge Komutan Vekili Uğur Esentur'un şikayetçi olarak bulunduğu iddianamede, bilgisine başvurulan 25 tanığın beyanları da yer aldı.

- "ByLock" tespit edildi

İddianamede, eski Sahil Güvenlik Komutanı Tümamiral Ü.in eylemlerine de yer verildi. Darbe girişimi sırasında meydana gelen olaylarla ilgili kameralar üzerinde yaptırılan bilirkişi incelemesine göre, Ü.'in, saat 23.15 sularında birliğe girdiği ve komuta katı, harekat merkezi, garaj, giriş çıkış kapıları ve Deniz Kuvvetleri Komutanlığı civarında silahlı olarak tespit edildiği belirtildi.

Sahil Güvenlik Komutanlığının 15-16 Temmuz'daki santral kayıtlarına da yer verilen iddianameye göre, şüpheli Hakan Ü., gece yarısı komutan makamından Sahil Güvenlik Komutanlığı Karadeniz Bölge Komutanı ile görüşerek "Tüm gemilerin derhal seyre kalkması, liman giriş çıkış trafiğinin durdurulması, hudut kapılarının tutulması" talimatını verdi.

Ü., 16 Temmuz saat 01.08'de Akdeniz Bölge Komutanı ile görüştü, "Malum olaylar nedeniyle yurt dışına yüklü miktarda para kaçırılmasını önlemek maksadıyla hudut kapılarını kapatarak gerekli tüm tedbirleri alınmasını" emretti.

İskenderun Grup Komutanlığı ile saat 04.54'de görüşen Ü., "E., seni Akdeniz Bölge Komutanı olarak atıyorum. Derhal Mersin'e geçerek, bölge komutanlığının kumandasını al." ifadesini kullandı.

İddianamede, şüpheli Hakan Ü.'in FETÖ/PDY terör örgütü mensuplarının birbirleriyle gizlilik içerisinde görüşmelerini sağlayan "ByLock" programını kullandığı bilgisi ile banka hesabından Research Electronics isimli firmaya gönderilen yüklü miktarda paraya da yer verildi.

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının, Fetullahçı Terör Örgütünün (FETÖ) 15 Temmuz 2016'daki darbe girişimi sırasında Sahil Güvenlik Komutanlığı personelinin gerçekleştirdiği eylemlere ilişkin iddianamesinde, şüphelilerden eski Sahil Güvenlik Komutanı Tümamiral H. Ü'nün, darbe girişiminden önceki bir hafta boyunca, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Marmaris'te olup olmadığı, gelip gelmeyeceği, hangi otelde kaldığı gibi konularda bilgiler sorduğu bildirildi.

Ankara 17. Ağır Ceza Mahkemesine gönderilen iddianamede, Sahil Güvenlik Komutanlığında görevli FETÖ/PDY militanlarınca gerçekleştirilmeye çalışılan askeri darbe girişiminden bir gün önce, Deniz Kuvvetleri Komutanlığındaki darbe girişimine ilişkin hakkında daha önce dava açılan Tuğamiral H. K'nin, Sahil Güvenlik Komutanı Ü'yü telaşlı şekilde ziyaret ettiği, ziyaretten 15 dakika önce elektriklerin kesildiği, K'nin çıkmasından yarım saat sonra elektriklerin geldiği ifade edildi.

Şüpheli Ü'nün kriptolu telefonla görüşme yaptığı, o sırada Sahil Güvenlik Harekat Başkanı Albay S.Y ve G.D'nin komutanlığa girip çıktıkları kaydedilen iddianamede, 15 Temmuz'da öğle saatlerinde Ü'nin emir subayı B.G, Marmaris Bot Komutanlığını arayarak, Ü'nün askeri hattan görüşmek istediğini bildirdiği belirtildi. Ü'nün, "Okluk Koyundaki gelişmeleri, alınan önlemleri, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın orada olup olmadığını, köşke gelip gelmeyeceğini, köşkte değilse nerede, hangi otelde kaldığını sorduğu" bildirilen iddianamede, Ü'nün bir hafta boyunca günlük birden çok arama yaptığı, Y'nin da Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın kaldığı yeri önceden öğrenebilmek için Marmaris Bot komutanını son bir haftada günde birden çok arayarak gelişmeleri, önlemleri, Erdoğan'ın orada olup olmadığını, gelip gelmediğini, nerede, hangi otelde kaldığını sorduğu anlatıldı.

İddianamede, 16 Temmuz 2016 saat 01.13'te Sahil Güvenlik Komutanlığından S.Y paraflı, Yüzbaşı A.K ve Tümamiral H.Ü imzalı "Deniz hudut kapılarının kontrolü" konulu, "Sıkıyönetim Direktifi" emir mesajı çekildiği bildirilerek, bunda "1) Türk Silahlı Kuvvetleri yönetime el koymuştur. Bütün Yurtta Sıkıyönetim ilan edilmiştir. Bu kapsamda; A. İstanbul ve Çanakkale Boğazlarından transit geçişler serbesttir. B. Limanlara girişler serbesttir. Ancak ülke dışına kaçması muhtemel kişilerin engellenmesi maksadıyla ikinci bir emre kadar çıkışlara kapatılmıştır. C. Bölge komutanları tarafından ülke dışına kaçması muhtemel kişilerin engellenmesi maksadıyla gerekli planlama yapılacak ve Sahil Güvenlik Botları limanlardan çıkışları engelleyecektir. D. İkazlara uymayanlara karşı gerektiğinde kuvvet kullanılacaktır. 2) İkinci bir emre kadar tüm birlikler ve görevlendirilen gemi/botlar dışındaki diğer tüm sahil güvenlik botları emre hazır bekleyeceklerdir. 3) Müteakip uygulamalar hakkında bilahare emir verilecektir." denildiğine yer verildi.

Aynı gün saat 05.32'de komutanlıktan birimlere çekilen "atama" konulu mesajda, "SAGUVAK Komutanı Sahil Güvenlik Kıdemli Albay F.E , SAGUVKOM emrine alınmış olup, SAGUVAK'a ait tüm komuta yetkileri Sahil Güvenlik Kurmay Yarbay E.B tarafından kullanılacaktır." denildiği, emrin alınmasını müteakip görevin Balkan tarafından derhal teslim alınacağının belirtildiği aktarılan iddianamede, bu mesajda da Binbaşı G.D ile K. ve Ü'nün imzaları bulunduğu belirtildi.

Aynı dakikada komutanlıktan MAGG 4001'e çekilen "Deniz Hudut Kapılarının Kontrolü" konulu "Sıkıyönetim Direktifi" konulu emirde de, "1) Türk Silahlı Kuvvetleri yönetime el koymuştur. Bütün yurtta sıkıyönetim ilan edilmiştir. Bu kapsamda; A. Bütün deniz hudut kapıları giriş ve çıkışlara kapatılmıştır. Her bot komutanı sıkıyönetim komutanları ile koordineli olarak bölgelerindeki deniz trafiğini kontrol altına alacaklardır. Limanlar çıkışlara kapatılmıştır. B. Beka tedbirleri en üst seviyede tutularak izinsiz limanlardan çıkmaya çalışan her türlü trafik engellenecek, engellenemeyenler anında SAGUVKOM'a rapor edilecektir. 2) İkinci bir emre kadar tüm birlikler ve Sahil Güvenlik Gemi/Botları emre hazır bekleyeceklerdir. 3) Müteakip uygulamalar hakkında bilahare emir verilecektir" yazılı mesaj gönderildiği, mesajda da yine Y'nin parafı, K. ve Ü'nün imzaları bulunduğu aktarıldı.

İddianamede, saat 07.47'de yine SAGUVMAR ve bağlılarına iletilen "Harekat Kontrolü" konulu "Sıkıyönetim Direktifi" konulu emirde ise "1) SAGUVMAR bağlısı tüm gemi/botların harekat kontrolü SAGUVKOM'a alınmıştır. SAGUVMAR bağlısı gemi ve botlar direkt olarak sahil güvenlik karargahından yönetilecektir. 2) SAGUVMAR bağlısı tüm gemi ve botlar SAGUVKOM harekat ve arama kurtarma merkezi ile SAHMUS ve cep telefonundan irtibatta kalacaktır" yazıldığı bildirilerek, emirde Küçüktamer ve Yarayan'ın imzaları bulunduğu, imza yeri açılmasına rağmen Ü'nün imzasının olmadığı ve şu değerlendirmelerde bulunuldu:

"Bu şekilde Sahil Güvenlik Komutanı Ü ile Hareket Başkanı Y'nin tüm ülkede görevli Sahil Güvenlik Bot Komutanlıklarına sıkıyönetim emri gereğince emir ve talimat vererek, darbenin içerisinde lider pozisyonunda yer aldıkları, Trabzon Sahil Güvenlik Bot Komutanı S.M ile yaptığı görüşmede neşeli bir şekilde Ü'nün 'Güzel şeyler olacak, bazıları bavulunu toplayıp kaçmaya başladı bile' dediği, Ü'nün talimatı ile emir subayı B.G'nün kurmay subaylar ile birlikte çalışan bir kısım subay ve astsubayı birliğe çağırdığı, şüpheliler F.Ş ve A.N'nın yıllık izinde olmasına rağmen birliğe gelip darbe teşebbüsü içerisinde yer aldığı, şüphelilerden E.N ve E.Ş'nin yurt dışına tayinlerinin çıktığı, ilişiklerini kesmelerine rağmen birliğe gelerek darbe teşebbüsü içerisinde yer aldıkları, şüpheliler M.Y, G.D, M.K, F.E, A.K, H.D, S.Ş, M.G, H.M, Ş.Z'nin nöbetçi olmamalarına rağmen birliğe gelip darbe teşebbüsü içerisinde yer aldıkları anlaşılmıştır."

- "Araçlar dizilsin" emri

İddianamede sözde atama listesiyle karargah komutanı olarak atanan şüpheli M.Ş.G'nin birliğe gelerek nizamiyelerin güvenliğini aldığına yer verilerek, darbe girişimi gecesi 21.30 sıralarında Genelkurmay tarafından silah seslerinin geldiği ve G'nin telsizle "Genelkurmay emriyle görevlendirildiğini, giriş çıkışın yalnız kendi emriyle olacağını, karargahın tüm sorumluluğunun kendisinde olduğunu" söylediği ve protokol kapısına mevzi olarak araçların dizilmesi emrini verdiği kaydedildi.

G'nin, Lumbarağzındaki görevlilere "Lumbarağzı sizin namusunuz. Bu kapıdan ben izin vermeden kimse girip çıkmayacak" dediğinin altı çizilen iddianamede, G, M.K ve F.E'nin silah ve mühimmat aldıkları aktarıldı.

"Atama listesinde" Sahil Güvenlik Komutanlığı Genel Sekreteri olan şüpheli İ.A'nın da Sahil Güvenlik Komutanlığı İstihbarat Başkanı olarak atandığı ve Ü'nün onu arayarak "TSK yönetime el koydu. Derhal karargaha gel" demesi üzerine A'nın Arsus'tan Ankara'ya geldiği kaydedilen iddianamede, 22.35 sıralarında sivil kıyafetle Ü'nün Sahil Güvenlik Komutanlığına gelerek Y. ile görüştüğü ve "ameliyat etmek yerine yaralı parmağın kesilmesi gerektiğini" söylediği, bu sırada bombaların atıldığı, Y'nin da "ordu sonunda yönetime el koydu" dediği bildirildi.

- "Birliğe giren olursa engelleyin, vurun"

Ü'nün, protokol girişinde emir subayı B.G ile birlikte, nöbetçi amirine ve nöbetçi subaya "Bu gecikmiş bir ameliyattı, bunu yapmak zorundaydık" dediğine yer verilen iddianamede, Y'nin santral görevlisine "içeriden dışarıya çıkış yok" dediği ve gelen tüm aramaları kendisine bağlamasını istediği ifade edildi.

S.Y'nin "ön ödemeli kartlarla yapılan aramaların iptalini" isteyerek, dışarıyla yapılacak iletişimi kestirdiği ifade edilen iddianamede, G'nin, şüphelilerden T.M'nin kapıda görevli askerlere, "Birliğe giren olursa engelleyin, vurun" talimatı verdiği anlatıldı.

H.Ü'nün emriyle S.Y, M.Ö, Z.Ö Y, E.N, S.Ş, F.Ş, A.K, G.D, A.A'nın tüm Türkiye'deki Bot Komutanlıklarını arayarak "Gemide/botta bulunan toplar, silahlar ile yüzde 10 cephaneyi havaya/emniyetli sahaya ateşle" emri verdikleri kaydedilen iddianamede, Bot Komutanlıklarının, mühimmatlarının bir kısımın patlatmasıyla darbeye direnecek halkı, tıpkı Ankara'da alçak uçuş yapan uçaklar gibi, sindirme amacıyla hareket ettikleri vurgulandı.

İddianamede saat 03.30 civarında büyük bir patlama olduğu, Üstem'in elinde tabancayla aşağı inip, bina içine aldığı askerleri dışarı çıkarttığı, hizmet araçlarını birlik önüne getirterek, her aracın arkasına askerleri yerleştirdiği anlatıldı.

- "Geç kalmış bir ameliyattı"

Ü'nün askerlere, birliğe giren olursa engellenmesi, vurulması talimatı verdiği bildirilen iddianamede, o esnada şüphelilerden Binbaşı F.E'nin de protokol kapısındaki nöbetçilere, "Korkmayın. Biz bunu yapmak zorundaydık. Bu, geç kalınmış bir ameliyat. Biz halk ayaklanmasını tahmin etmiştik. Ancak çok uzun sürmez, zaten dağılmaya başladılar. Sabah olunca her şey sakinleşir, biz de her şeyi belgeleriyle açıklayınca halk zaten bizim yanımızda olacak" dediğine yer verilen iddianamede, şüpheliler M.Ö ile F.T'nin Yalova'da kursta olmalarına rağmen birliğe gelerek görev aldıkları, şüpheli M.Ö'nün askerleri kışkırtmak için elinde bulunan cep telefonunun Whatsapp uygulamasından kafası kesilmiş asker fotoğrafı gösterdiği ve "dışarıdan içeriye girerlerse sonlarının böyle olacağını" söylediği belirtildi.

İddianamede, nöbetçi subay K.A'nın, M.G'ye "Komutan paralelci. Darbe yapmaya çalışıyorlar. Birazdan komutanı tutuklamaya gelecekler. Geldiklerinde bir şekilde komutan direnirse derdest edip teslim etmeniz lazım. Çok dikkatli olun, kanunsuz işler yapmayın" dediği, ancak kendisinden olumlu veya olumsuz bir cevap alamadığı ifade edildi.

Nöbetçi subayların şüpheli F.E'ye, "birlikte kanunsuz bir darbe girişimi olduğunu, kimsenin yanlış hareket etmemesi gerektiğini" söylediği, ancak E'nin onu dinlemeyip, oradan ayrıldığı belirtilen iddianamede, şüpheli M.K'nin de nöbetçi subaylara "Emirlere uyuyorum. Ben de bir şey bilmiyorum. Ülkede darbe olmasa ne olacak? Diğer türlüsü çok mu iyi? Ülkede demokrasi yok, düzen yok" dediği, ayrıca askerlere hiçbir şekilde telefonlarını kullanmamalarının söylendiği anlatıldı.

Şüpheliler S.Ş ve A.K'nın ellerinde biber gazı dolu kolilerle görüldükleri; şüphelilerden Y. ve Ü. ile B.G, M.Ş.G, E.Ş, S.Ş, M.K, F.Ş, G.D, M.Y, F.E, A.A, M.G, H.M, M.Ö, Ş.Z ve T.Y'nin birlik içerisinde ellerinde silahlı olarak bulunduklarının belirlendiği, bu kişilere silah verirken yapılan zimmet senetlerinin A.A, F.E ve M.K tarafından yırtıldığı, B.G ve M.G'nin da bazı kameraları kırdığı aktarıldı.

- 10'u ByLock kullanıcısı, 3'ünün eşi KPSS şüphelisi

İddianamede Merkez Komutanlığından görevlilerin Ü. ve Y'yi almak için birliğe geldikleri, bunu öğrenen Yarayan'ın merkezi anons sisteminden birliğin güvenliğini gerekçe göstererek, subay ve astsubayların silahlarıyla aşağı inmeleri yönünde anons yaptırdığı, buna istinaden şüpheliler S.S, B.G, G.D, M.K, M. Ö, Ş.Z, F.E, A.A, M.Y, T.Y, E.Ş, F.Ş'nin aşağı indiği, hepsinde de silah bulunduğu kaydedildi.

Merkez Komutanlığından gelen görevlilere teslim olmamak için Y'nin "Size teslim edecek hiç kimse yok. Terk edin burayı" diyerek elini silahına attığı bildirilen iddianamede, Y'nin dışarıdan ikna etme çabaları sırasında "Yaklaşmayın, vururum" diyerek silahıyla havaya ve Merkez Komutanlığından gelen kişilerin yakınına şarjöründeki mermi bitinceye kadar ateş açtığına yer verildi. İddianamede, mermisi bitince nizamiyede görevli bir askerin kalaşnikofunu alan Y'nin, Merkez Komutanlığından gelen görevlinin kendilerini almalarına engel olmak için fasılalarla ateş açtığı anlatıldı.

İddianamede, Ü. ve Y'nin Deniz Kuvvetleri ile Sahil Güvenlik arasındaki telleri keserek, Deniz Kuvvetleri tarafına geçtiği, burada bulunan Ü'nün personele yüksek sesle "Ben teslim oldum, siz de 15 dakika sonra teslim olun" dediği, emir subayı B.G'ye, onun da şüpheli A.C'ye söylemesi üzerine C'nin, Ü'nün not defterini kağıt imha makinasına atarak imha ettiği belirtildi.

İddianamede, şüphelilerden H.Ü, İ.A, S.Y, Ş.Z, S.S, M.Y, H.D, G.D, F.T ve A.K 'nin FETÖ'nün haberleşme aracı olan ByLock isimli programı kullandıkları, şüphelilerden H.K, G.D ve A.A'nın eşlerinin 2010'daki KPSS sorularının FETÖ mensuplarınca sızdırılmasına ilişkin soruşturmanın şüphelileri olduklarına da yer verildi.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber