Şehit oğullarının mezarını her gün ziyaret ediyorlar

Gazi Nogay

Kızıltepe-Derik karayolu Tepedağ köyü mevkisine geçen yıl 26 Eylül'de terör örgütü PKK tarafından tuzaklanan patlayıcının, görevden dönen asker ve korucuları taşıyan minibüsün geçişi sırasında infilak ettirilmesi sonucu şehit düşen Ömer Faruk Darbaş'ın ailesi, her gün oğullarının kabrinin bulunduğu şehitliğe geliyor.

Anne Müberra, baba Zekeriya ve kız kardeş Ahsen Darbaş, şehidin kabrinde dua okuyor. Diğer şehitler için de dua eden aile, buradaki kabirleri temizliyor, çiçekleri suluyor.

Şehit Darbaş'tan hatıra kalan otomobilin arka camına "Mektebinde şehadet öğretilen bir milletin tarihinde esaret olmaz. Namusu çiğnetmemek, ezanı dindirtmemek, bayrağı indirtmemek, vatanı böldürtmemek için şehadet şerbeti içen Şehit Bordo Bereli Jandarma Astsubay Çavuş Ömer Faruk Darbaş" yazdıran baba Zekeriya Darbaş, ailesiyle kabir ziyaretlerini bu araçla yapıyor.

"Burası evimiz gibi oldu"

Esnaf emeklisi baba Darbaş, AA muhabirine, oğlunun şehadetinin üzerinden bir yıl geçtiğini ancak acısının ilk günkü tazeliğini koruduğunu söyledi.

Her gün oğullarının mezarını ziyaret ettiklerini anlatan Darbaş, "Bazen günde 2-3 kez geldiğimiz oluyor. Burası evimiz gibi oldu. Burayı görmediğimiz, gelemediğimiz zaman rahatsız oluyoruz. Rüyamızda görüyor, etkileniyoruz. Allah mekanını cennet eylesin. Burada yatan tüm şehitlerin de. Şehitlik, peygamberlikten sonra en yüce makamlardandır. Biz de o şekilde inanarak duamızı ediyoruz evladımıza." dedi.

Darbaş, ikisi kız 4 çocuğu bulunduğunu, bir oğlunun da polis olduğunu belirtti.

Şehit ağabeyi için şiir yazdı

Şehidin lise üçüncü sınıfa giden kız kardeşi Ahsen Darbaş da ağabeyinin yokluğuna alışamadığını belirtti.

Darbaş, bir süre önce şehide yazdığı şiiri kabri başında okudu. Ahsen Darbaş'ın kaleme aldığı şiirin bir bölümü şöyle:

"Bir çocuk doğuyor, adı Ömer idi/Hazreti Ömer'e benzesin diye koymuşlar/Yıllar yılları kovalarken bizim Ömer, 22 yaşına geliyor/Asker olmaya, astsubay olmaya, komando ve özel harekat olmaya hazır idi/Yıllardan 2016, Eylül'ün 26'sı/Bir haber yayınlanıyor televizyonlarda/Mardin Derik-Kızıltepe yolunda bir patlama oluyor/Bizim Ömer'e hiç kimse ulaşamıyor ve bizimkiler derde düşüyor."