Savcılıkta darbeyi itiraf eden kadın pilot, mahkemede inkar etti

FETÖ'nün 15 Temmuz'daki darbe girişimine aktif olarak katılan, darbecileri helikopterle taşıyan ve ağırlaştırılmış müebbet hapse çarptırılan eski pilot üsteğmen Kerime Yıldırım, soruşturma sırasında alınan ifadesinde, "Yapılan seyin darbe girisimi oldugunu biliyordum. Ancak geri dönüs yapamadım. Ben bunu 'sürüklenme' olarak tanımlıyorum" şeklinde beyanda bulunmasına rağmen mahkemede ifadesini değiştirerek tüm suçlamaları inkar etti

Kaynak : Anadolu Ajansı
Haber Giriş : 12 Şubat 2019 11:45, Son Güncelleme : 12 Şubat 2019 11:57
Savcılıkta darbeyi itiraf eden kadın pilot, mahkemede inkar etti

Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz'daki darbe girişimi sırasında Harp Akademileri Komutanlığı'ndaki faaliyetler ve eylemlere ilişkin davada ağırlaştırılmış müebbet hapse çarptırılan darbeci eski üsteğmen Kerime Yıldırım, savcılıktaki ''darbe girişimi olduğunu biliyordum'' ifadesini mahkemede değiştirerek, FETÖ'nün "ne olursa olsun, inkar et" stratejisini izledi.

FETÖ'nün 15 Temmuz darbe girişiminin ardından bağımsız mahkemelerde yargılanan sanıklar, yargılama aşamasında örgütün yönlendirmesiyle inkar taktiğini kullanıyor. Cezaevine girdikten sonra örgüt talimatı çerçevesinde inkar yolunu seçen sanıklar, yargılama aşamasında elde edilen görüntü, ses kaydı ve tanık ifadeleri karşısında çoğu zaman "bilmiyorum", "hatırlamıyorum" gibi ifadelerle savunma yapıyor ya da sessizliğini koruyor.

Darbe girişimi sırasında helikopterle darbecilerin sevk işlemini yapan eski pilot Kerime Yıldırım da eylemlerde aktif şekilde yer aldığı görüntülerle de kanıtlanmasına rağmen inkar yolunu seçenlerden.

Darbeci Kerime Yıldırım, kanıtlanan delillere göre, bazı darbecileri TRT binasına, bir bölümünü de Vodafone Park'a indirdikten sonra 15 Temmuz Şehitler Köprüsü'ndeki darbecileri almak için uçuş yaptı.

- Savcılıkta "darbeye sürüklendim" itirafı

Darbeci Yıldırım, gözaltına alındıktan sonra savcılık ifadesinde uçuşları tamamlamasının ardından üstleri tarafından ne şekilde ifade vereceği yönünde telkin aldığını kabul etti.

Gözaltına alındıktan sonra savcılık ifadesinde, "Terörist saldırı oldu, okul lojmanı bölgesinde terörist eylem yapılacagı seklinde harekat yıldırım öncelikli mesaj geldi, bundan dolayı alarm durumuna geçtik ve kesif amaçlı uçusa geçtik" şeklinde beyanda bulunmaları yönünde talimat aldıklarını aktaran Yıldırım, şunları kaydetti:

"İfademde belirttigim üzere bana verilen talimatlar dogrultusunda bu uçusları yaptım. Uçuslar sırasında olaganüstü durumu fark ettim ancak bir kez olayın içine sürüklendigim için ne yapacagımı bilemedim ve geri dönemedim. Panik halini yasadım. Artık yapılan seyin darbe girisimi oldugunu biliyordum. Ancak geri dönüs yapamadım. Ben bunu 'sürüklenme' olarak tanımlıyorum. Askerlerin linç edildigi ile ilgili haberler vardı. Biz de üniformalıydık. Lojmana gittikten sonra Hasan'ın babası evinden sivil kıyafet getirdi. Ben, Hasan Kaya (tutuklu sanık) ve Tuncay Yıldırım (tutuklu sanık) sivil kıyafetleri giydikten sonra Hasan'ın babası bizi lojmana bıraktı. Eve gidince de televizyon seyrettim ve olanları daha iyi anladım."

Darbeci albay Hüseyin Ergezen'in yanına gittiğini kaydeden Yıldırım, "Makamında yüz yüze görüstüm. Içeride kimse yoktu, bilgisayarı da açıktı. Bilgisayar ile ugrasıyordu. Bana 'sizin hiçbir suçunuz yok.' diye söyledi. 'Seni hayatım boyunca unutmayacagım' dedi. Neyi kastettigini anlayamadım. Bu sırada telefon çaldı. Telaslandı ve 'gitmem lazım' dedi. O çıkınca ben de okuldan çıktım. Çıkınca nereye gittigini bilmiyorum. O konusmadan sonra darbe yapılmaya çalısıldıgı konusunda netlestim. Kimin ne sekilde beni kandırdıgına iliskin bilgi edinemedim. Ancak telaslı ve garip davranıslarından etkilendim ve birçok sey kafamda netlesti." ifadelerini kullandı.

- Mahkemede her şeyi inkar etti

Darbeci Yıldırım, savcılıkta verdiği ifadenin ardından İstanbul 26. Ağır Ceza Mahkemesi'nce görülen dava kapsamında, 17 Ocak 2018'de savunma yaptı.

Önceki itiraflarını inkar ederek darbe girişiminden haberinin olmadığını öne süren darbeci Yıldırım, "Sabah saatlerinde komutanı alacağım için 22.00 sıralarında uyumayı planlamıştım. Televizyonları açtığımda köprüye asker çıktığı haberlerini gördüm. Daha sonra beni binbaşı Yusuf Yenihayat (başka davada sanık) aradı ve aşağı inmemi emretti. Aşağı indim ve ne olduğunu sordum. O da bana ortalığın karışık olduğunu, sıralı amirlerim dışında kimseden emir almamamı söyledi." şeklinde beyanda bulundu.

Darbeci eski Hava Harp Okulu Alay Komutanı Kurmay Albay Hüseyin Ergezen'in emirleri doğrultusunda TRT binasının yakınlarına asker götürdüğünü söyleyen Yıldırım, bu uçuşundan sonra Atatürk Havalimanı'na geri döndüğünü belirtti.

Havalimanına gittikten sonra 15 Temmuz'da TRT'nin Ulus'taki yerleşkesi ve Digitürk binasının işgaline ilişkin davada ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılan eski yüzbaşı Fatih Aksoy'un yanına geldiğini ileri süren Yıldırım, savunmasına şöyle devam etti:

"Aksoy bana kendisini Albay Hüseyin Ergezen'in aradığını söyledi. Benim onları Beşiktaş Vodafone Arena Stadı'na götürmemi emrettiğini söyledi. Ergezen ikimizin de amiri olduğu için emri sorgulamadım. Üsteğmen Tuncay Yıldırım'ın (başka davada sanık) pilotu olduğu helikopter ve benim pilotu olduğum helikopterin içerisine askerler bindi ve havalimanından ayrıldık. Stadın oraya gittiğimizde Sarayburnu civarlarında birkaç tur attık. Daha sonra yakıtımız azaldığı için askerleri stada indirdik ve havalimanına geri döndüm."

- Darbe girişimini "Uyandıktan sonra öğrendim" yalanı

Havalimanına geldikten sonra bir sandalyede uyuduğunu söyleyen sanık Kerime Yıldırım, elinde telefon olan biri tarafından uyandırıldığını, telefondaki kişinin darbeci eski Albay Özcan Korhan olduğunu kaydetti.

Korhan'ın kendisine "Köprünün Anadolu Yakası'nda askerler var ve öldürülecekler" dediğini öne süren Yıldırım, "Ben de gidip alacağımı söyledim. Ölüm tehlikesi olan personeli kurtarmak amacıyla hareket ettim. Köprünün yakınlarına geldiğimde gözle arama yapıyordum. Silah sesleri duydum ve motor gücü düştü. Vurulduğumuzu sandım. Motor gücü yükselince tekrar aramaya devam ettim ve 4 kişiyi Nakkaştepe'de helikoptere aldım. Daha sonra havalimanına geldim ve helikopterde yorgunluktan sabaha kadar uyudum." şeklinde savunma yaptı.

Darbe girişimini sabah uyandıktan sonra öğrendiğini iddia ederek hakkındaki suçlamaları kabul etmeyen Yıldırım, ifade değişikliği ile FETÖ'nün "ne olursa olsun, inkar et" stratejisini izledi.

İstanbul 26. Ağır Ceza Mahkemesince, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz'daki darbe girişimi sırasında Harp Akademileri Komutanlığı'ndaki faaliyetler ve eylemlerle Akademi Komutanı Korgeneral Tahir Bekiroğlu'nun kaçırılarak cezaevine konulmasına ilişkin görülen ve 18 Ağustos 2018 tarihinde karara bağlanan davada, sanık Kerime Yıldırım, ''Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs suçundan'' ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldı.

- Adil Öksüz ile aynı ankesörlü hattan arandı

Bu arada darbeci Kerime Yıldırım'ın, teror orgutunun sozde TSK imamı olup darbe girisimini ulke capında yoneten firari Adil Öksüz'ün, 15 Temmuz Sehitler Koprusu'ndeki olayların sorumlu komutanlarından olan ve cıkan catısmada olen astsubay İbrahim Gül ile sozde Yurtta Sulh Konseyi'nce hazırlanan sözde "sıkıyonetim direktifi" ekinde yer alan listede "Hakkari Sıkıyonetim Komutan Yardımcısı" olarak gorevlendirilen ve tutuklu yargılanan Tuggeneral Ahmet Otal'ın aynı sabit ankesörlü hattan arandığı tespit edildi.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber