Ara tatillerde AB standardına geçtik
Artan yabancı turist ilgisiyle beraber son dönemde hızlı bir yükselişe geçen Türkiye turizminin, yazın olduğu gibi kışın da hareketli geçmesi bekleniyor.
 
			Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB) Başkanı Firuz Bağlıkaya, tatillerin artık Avrupa standardına oturduğuna işaret ederek, "Ara tatil, yılbaşı, sömestir, bir ara tatil daha derken, zaten yaz geliyor. Sektör açısından motivasyonu yüksek bir döneme giriyoruz. Tatil çok. Seyahat acentelerinin paket alternatifleri çoğalıyor. Yolcu kapasitesi artıyor. Bir tatilde seyahat edemeyen diğerinde ediyor. İç turizmdeki hareketlilik devam ediyor. Kültür turları 3'e, 4'e katlandı. Ben bunun aynı tempo ile devam edeceğini düşünüyorum. Erken rezervasyon yüzde 50 indirim ile başladı. Mart ve nisana kadar yüzde 20'lik indirimlere düşecektir" ifadelerini kullandı.
YATIRIMCIMIZ ÇOK CESUR
  Sömestirde, kültür turları, kayak turizmi ve termal turizmin öne çıktığını aktaran 
  Bağlıkaya, tatillerin yıl boyuna yayılmasının otelciler açısından önemli olduğunu, 
  personelini 12 ay çalıştırmak zorunda olan müesseseler açısından söz konusu 
  tatillerin faydalı olacağını söyledi. Bağlıkaya, otel yatırımlarına ilişkin 
  ise, "Mersin tarafına ve diğer bölgelere doğru yatırımlar kayacaktır. Otel yatırımcılarımız 
  da turizmcilerimiz de çok cesaretli" diye konuştu.
ÇOK DAHA SIKI ÇALIŞACAĞIZ
  Yeni dönemde yapacakları faaliyetlere yönelik olarak da Bağlıkaya, seyahat acenteleri 
  ve seyahat acenteleri birliği yasasının çıkmasıyla ilgili çalışmaların devam 
  edeceğini belirterek, şunları kaydetti: "Önemli gündem maddelerimizden birisi 
  TÜRSAB Rota. Rotanın yaygın kullanımı, eğitimlerinin devam ettirilmesi ve altyapısında 
  aksaklık varsa onların düzeltilmesi için çalışacağız. İstanbul'da Karayolları 
  yol güzergah belgesi ile ilgili sıkıntımız hala devam ediyor. Sektör için bundan 
  sonraki adımlardan biri de Ticaret Bakanlığı ile Turquality için çalışmalarımız 
  var. Geçen dönem başladığımız bitireceğimiz konular var." Bağlıkaya, rahat bir 
  döneme değil, çok daha sıkı bir döneme girdiklerini anlattı.
 
		
 
											
										 
											
										 
											
										 
											
										 
											
										 
											
										 
											
										 
											
										 
											
										 
											
										 
											
										 
											
										 
											
										 
											
										 
											
										 
											
										 
											
										 
											
										 
											
										 
											
										 
											
										 
											
										 
											
										 
											
										 
											
										 
											
										 
											
										 
											
										 
											
										