İmsak
Güneş
Öğle
İkindi
Akşam
Yatsı

Öğrencileri örgütleyen müdür yardımcısına iki ayrı ceza

Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu, Öğretmenler aleyhine dilekçe yazdırmak sonrasında öğrencileri tembihlemenin iki ayrı disiplin suçu olduğuna karar verdi.

Kaynak : Memurlar.Net
Haber Giriş : 23 Haziran 2021 14:09, Son Güncelleme : 15 Ağustos 2021 19:01
Öğrencileri örgütleyen müdür yardımcısına iki ayrı ceza

Ankara Mamak'ta yaşanan bir olayda, okul müdür yardımcısı öğrencileri çağırıp öğretmenler aleyhine "küfür ettiği" diye dilekçe yazdırmıştır.

Ertesi gün de öğrencileri çağırıp "olay hiç yaşanmadı" diye tembihlemiştir.

Müdür yardımcısına iki ayrı disiplin cezası verilmiştir. Danıştay iki ayrı suç olduğu için iki ayrı ceza verilmesini onaylamıştır.

İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU

Esas No: 2020/281

Karar No: 2020/2028

Karar Tarihi: 02.11.2020

TEMYİZ EDEN (DAVALI): Mamak Kaymakamlığı

VEKİLİ: Av. .

KARŞI TARAF (DAVACI): K2

VEKİLİ: Av. .

İSTEMİN KONUSU:

Ankara 3. İdare Mahkemesinin 30/09/2019 tarih veE:2019/1270, K:2019/1794 sayılı ısrar kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ:

DAVA KONUSU İSTEM:

Ankara İli, Mamak İlçesi . Okulunda müdür yardımcısı olarak görev yapan davacının, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 125. maddesinin birinci fıkrasının (C) bendinin (ı) alt bendi uyarınca 1/30 oranında aylıktan kesme cezası ile cezalandırılmasına ilişkin 04/01/2012 tarih ve 47 sayılı işlemin iptali istenilmiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ:

Ankara 3. İdare Mahkemesinin 28/12/2012 tarih ve E:2012/902, K:2012/2305 sayılı kararıyla;

Mamak . Okulu idareci ve öğretmenleri hakkındaki iddialar üzerine başlatılan soruşturmada, davacı hakkında; öğrenciler S.S., M.E. ve A.K.'yı okulun çardağında yanına çağırarak öğretmenler D.U. ile M.K.T'nin küfür ettiklerine dair dilekçe yazmalarını istediği, öğrencilerden M.E. ve A.K.'yı bir sonraki gün odasına çağırarak kendi yazdığı kağıdı okutmadan imzalattığı ve öğrencilere "Bu olanlar aramızda kalsın; kimseye bir şey anlatmayın." dediği şeklindeki iddiaların soruşturulduğu,

Alınan tanık ve şikayetçi ifadeleri sonucu hazırlanan soruşturma raporunun "sonuç, kanaat ve teklif" bölümünde; davacının disiplin yönünden, 2010-2011 öğretim yılında öğrenciler S.S., M.E. ve A.K.'yı okulun çardağında yanına çağırarak öğretmenler D.U. ile M.K.T'nin küfür ettiklerine dair dilekçe yazmalarını istediği iddiası sübuta erdiğinden, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 125/A-(e) maddesi gereğince uyarma cezası ile tecziyesi, öğrencilerden M.E. ve A.K.'yı bir sonraki gün odasına çağırarak kendi yazdığı kağıdı okutmadan imzalattığı ve öğrencilere "Bu olanlar aramızda kalsın; kimseye bir şey anlatmayın." dediği iddiası subüta erdiğinden, 657 sayılı Kanun'un 125/C-(ı) maddesi gereğince aylıktan kesme cezası ile tecziye edilerek brüt aylığından 1/30 oranında kesinti yapılması yönünde teklifte bulunulduğu, teklifi değerlendiren disiplin amiri tarafından davacının uyuşmazlık konusu olan öğrencilerden M.E. ve A.K.'yı odasına çağırarak kendi yazdığı dilekçeyi okutmadan imzalattığı ve öğrencilere "Bu olanlar aramızda kalsın; kimseye bir şey anlatmayın." dediği iddiası subüta erdiğinden, davacıya 657 sayılı Kanun'un 125/C-(ı) maddesi gereğince 1/30 oranında aylıktan kesme cezası verilmesi üzerine bakılmakta olan davanın açıldığı,

Uyuşmazlıkta, disiplin cezasına dayanak teşkil eden suç isnadının iki farklı eylem olarak değerlendirilmesine karşın davacıya disiplin cezası verilmesine neden olan eylemlerin birbirinden ayırt edilebilecek eylemler olmadığı, fiilin bir bütün halinde değerlendirilmesi gerektiği,

Bu bağlamda davacıya verilen ve bakılan davanın konusunu oluşturan 1/30 oranında aylıktan kesme cezası ile Mahkemelerinin E:2012/901 sayılı dosyasında kayıtlı uyarma cezasına dayanak fiilin birlikte ele alınması suretiyle, suçun oluşup oluşmadığı ve disiplin cezası gerektirip gerektirmediği değerlendirilerek işlem tesis edilmesi gerekirken, iki ayrı ceza tesis edildiğinden, davacıya aylıktan kesme cezası verilmesine ilişkin dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle işlemin iptaline karar verilmiştir.

DAİRE KARARININ ÖZETİ:

Karar düzeltme aşamasında verilen Danıştay Onikinci Dairesinin 24/12/2018 tarih ve E:2016/10077, K:2018/6715 sayılı kararıyla;

Dava konusu olayda; davacıya uyarma cezası verilmesine neden olan eylem ile bu davanın konusu oluşturan aylıktan kesme cezası verilmesine neden olan eylem birbirinden farklı eylemler olduğundan, bu eylemler nedeniyle farklı disiplin cezalarının verilmesinde hukuka ve mevzuata aykırılık bulunmadığı,

Bu durumda; İdare Mahkemesince, dava konusu işlemin usulüne ve esasına ilişkin diğer yönler araştırılarak dava hakkında bir karar verilmesi gerekirken, davacının uyarma cezası ile bu davanın konusunu oluşturan aylıktan kesme cezası verilmesine neden olan eylemlerinin bir bütün halinde değerlendirilerek ceza verilmesi gerektiğinden bahisle dava konusu işlemin iptaline karar verilmesinde hukuki isabet bulunmadığı sonucuna varılarak Ankara 3. İdare Mahkemesinin 28/12/2012 tarih ve E:2012/902, K:2012/2305 sayılı kararının bozulmasına karar verilmiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ ISRAR KARARININ ÖZETİ:

Ankara 3. İdare Mahkemesinin 30/09/2019 tarih veE:2019/1270, K:2019/1794 sayılı kararıyla;

Davacı tarafından, 25/11/2011 tarihli soruşturma raporuna istinaden 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 125/A-(e) maddesine göre uyarma cezasıyla cezalandırılmasına ilişkin 04/01/2012 tarih ve 20 sayılı Mamak Kaymakamlığı İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü işleminin iptali istemiyle açılan davada; dava konusu işlemin iptali yolunda Mahkemelerince verilen 04/12/2012 tarih ve E:2012/901, K:2012/1979 sayılı karara yönelik olarak yapılan itiraz başvurusunun Ankara Bölge İdare Mahkemesi 1. Kurulunun 19/11/2013 tarih ve E:2013/14385, K:2013/22833 sayılı kararı ile reddedildiği, bu karara karşı yapılan karar düzeltme isteminin ise aynı Kurulun 06/05/2014 tarih ve E:2014/2686, K:2014/8523 sayılı kararı ile reddedildiği gerekçesi eklenmek suretiyle, dava konusu işlemin iptali yolundaki ilk kararda ısrar edilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI:

Davalı idare tarafından, davanın süresinde olmadığı, davacıya disiplin cezası verilmesine dayanak eylemlerin açıkça ayırt edilebildiği, bu eylemlerin bir bütün olarak değerlendirilmesini zorunlu kılan unsurların bulunmadığı, sübuta eren fiil nedeniyle uygulanan disiplin cezası usul ve yasaya uygun olduğundan ısrar kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI:

Davacı tarafından, İdare Mahkemesince verilen kararın usul ve hukuka uygun bulunduğu ve temyiz dilekçesinde öne sürülen nedenlerin, kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı belirtilerek temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİNİN DÜŞÜNCESİ:

Temyiz isteminin kabulü ile İdare Mahkemesi ısrar kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:

MADDİ OLAY:

Ankara İli, Mamak İlçesi, . Okulu idareci ve öğretmenleri hakkındaki iddialar üzerine başlatılan soruşturmada, müdür yardımcısı olarak görev yapan davacı hakkında; öğrenciler S.S., M.E. ve A.K.'yı okulun çardağında yanına çağırarak öğretmenler D.U. ile M.K.T'nin küfür ettiklerine dair dilekçe yazmalarını istediği, öğrencilerden M.E. ve A.K.'yı bir sonraki gün odasına çağırarak kendi yazdığı kağıdı okutmadan imzalattığı ve öğrencilere "Bu olanlar aramızda kalsın; kimseye bir şey anlatmayın." dediği şeklindeki iddialar araştırılmıştır.

Alınan tanık ve şikayetçi ifadeleri sonucu hazırlanan 25/11/2011 tarihli soruşturma raporunun "sonuç, kanaat ve teklif" bölümünde; davacının disiplin yönünden, 2010-2011 eğitim - öğretim yılında öğrenciler S.S., M.E. ve A.K.'yı okulun çardağında yanına çağırarak öğretmenler D.U. ile M.K.T'nin küfür ettiklerine dair dilekçe yazmalarını istediği iddiası sübuta erdiğinden, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 125/A-(e) maddesi gereğince uyarma cezası ile tecziyesi, öğrencilerden M.E. ve A.K.'yı bir sonraki gün odasına çağırarak kendi yazdığı kağıdı okutmadan imzalattığı ve öğrencilere "Bu olanlar aramızda kalsın; kimseye bir şey anlatmayın." dediği iddiası subüta erdiğinden, 657 sayılı Kanun'un 125/C-(ı) maddesi gereğince aylıktan kesme cezası ile tecziye edilerek brüt aylığından 1/30 oranında kesinti yapılması yönünde teklifte bulunulmuştur.

Soruşturma raporunda getirilen teklif doğrultusunda, davacıya, 04/01/2012 tarih ve 20 sayılı işlemle uyarma, 04/01/2012 tarih ve 47 sayılı işlemle aylıktan kesme cezası verilmesi üzerine, aylıktan kesme cezasının iptali istemiyle temyizen incelenen dava açılmıştır.

İLGİLİ MEVZUAT:

657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 125. maddesinin 1. fıkrasının (C) bendinin (ı) alt bendinde; "Hizmet içinde Devlet memurunun itibar ve güven duygusunu sarsacak nitelikte davranışlarda bulunmak" fiili, aylıktan kesme cezası verilmesini gerektiren fiil ve haller arasında sayılmıştır.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:

Uyuşmazlıkta; Ankara İli, Mamak İlçesi, X1 Okulunda müdür yardımcısı olarak görev yapan davacıya uyarma cezası verilmesine neden olan, öğrenciler S.S., M.E. ve A.K.'yı okulun çardağında yanına çağırarak öğretmenler D.U. ile M.K.T'nin küfür ettiklerine dair dilekçe yazmalarını isteme şeklinde gerçekleşen eylem ile bu davanın konusunu oluşturan aylıktan kesme cezası verilmesine neden olan, öğrencilerden M.E. ve A.K.'yı bir sonraki gün odasına çağırarak kendi yazdığı kağıdı okutmadan imzalatma ve öğrencilere "Bu olanlar aramızda kalsın; kimseye bir şey anlatmayın." denilmesi şeklinde gerçekleşen eylem, gerçekleştirildikleri zaman ve ihlal edilen kural itibarıyla birbirinden farklı eylem niteliğinde olduklarından, bu eylemlerin bir bütün halinde değerlendirmesini zorunlu kılan hukuki bir neden bulunmamaktır.

Dolayısıyla, anılan eylemler nedeniyle farklı disiplin cezaları verilmesinde hukuka ve usul kurallarına aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.

Bu durumda; İdare Mahkemesince, dava konusu işlemin usulüne ve esasına ilişkin diğer yönler araştırılarak dava hakkında bir karar verilmesi gerekirken, davacının uyarma cezası ile bu davanın konusunu oluşturan aylıktan kesme cezası verilmesine neden olan eylemlerinin bir bütün halinde değerlendirilerek ceza verilmesi gerektiğinden bahisle dava konusu işlemin iptaline karar verilmesinde hukuki isabet bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU:

Açıklanan nedenlerle;

1. Davalı idarenin temyiz isteminin kabulüne;

2. Dava konusu işlemin yukarıda özetlenen gerekçeyle iptaline ilişkin Ankara 3. İdare Mahkemesinin temyize konu 30/09/2019 tarih ve E:2019/1270, K:2019/1794 sayılı ısrar kararının BOZULMASINA,

3.Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın Ankara 3. İdare Mahkemesine gönderilmesine,

4. Bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren 15 (onbeş) gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 02/11/2020 tarihinde, oyçokluğu ile karar verildi.

KARŞIOY

X- Ankara 3. İdare Mahkemesinin temyize konu 30/09/2019 tarih ve E:2019/1270, K:2019/1794 sayılı ısrar kararı usul ve hukuka uygun olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmediğinden, davalı idarenin temyiz isteminin reddi ve ısrar kararının onanması gerektiği oyuyla, karara katılmıyoruz.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber