Memur grevi yeni bir düzenlemeyi zorunlu kılıyor
4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları Kanunu 2001 yılında hayatımıza girmiş olup, girdiği günden bu yana da tartışma konusudur. 25 Kasım 2009 tarihi itibariyle yapılan 1 günlük işe gelmemi eylemi ise, 8 yıldır dile getirilen çağın gereklerine uygun yeni bir kanun hazırlama zorunluluğunu, artık dayatmaktadır. Ancak söz konusu hazırlığın kamu personel reformu yapılmadan hayata geçirilmesi çok zor görünmektedir.
Daha önceki dosyalarımızda da açıkladığımız üzere, Danıştay kararları uyarınca, sendikaların eylem çağrısına katılarak işe gelmeyen memurlara verilen disiplin cezaları yargıdan dönmektedir. İdari yargıda en üst organ olan Danıştay'ın bu kararı daha önce de tanımladığımız üzere bir anlamda fiilen greve izin veren bir karardır.
Bu kararın etkileri bugün çok net görüldü. Karayolu, sağlık, maliye gibi bir çok alanda işler durdu. Öyle tahmin ediyoruzki bu eylemin etkileri çok fazla olacaktır. Zira işçi sendikaları her ne kadar medyada daha çok görünür olsa da, memur sendikaları çok daha büyük ve etkilidir. Bugün bu husus çok net bir şekilde görülmüştür.
Bugün yaşadığımız, danıştay'ın izin verdiği ancak hükümetin kanunsuz gördüğü grevle ilgili olarak bir kaç hususu belirtmek istiyoruz:
1- Yaşanan bu gelişmeler, yeni bir kanun değişikliğini artık zorunlu hale getirmektedir. Ancak, hali hazırdaki kamu bürokrasisi, bu değişikliği yapacak bilgi birikimine sahip değildir. Avrupa'daki bazı uygulamaların ülkemize getirilmesi halinde başta iş güvencesi, statüler olmak üzere çok sayıda konuda değişiklik yapılması gerekmektedir. Özetle, önce yeni bir kamu personel reformu yapılmalı, ardından grev ve lokavt hususları düzenlenmelidir. Ancak iş güvencesi konusunda alınacak bir karar çok büyük tepkilere neden olacağından, bu aşamada bir ilerleme sağlanması çok zor görünmektedir.
2- Hali hazırdaki işçi sendikalarına ilişkin uygulamada, her sektörde grev kararı alınamamaktadır. Örneğin 2822 sayılı Kanunun 29. maddesine göre ulaştırma hizmetlerinde, 30. maddesine göre ise hastane ve eğitim-öğretim kurumlarında grev kararı alınamamaktadır. Ancak, 4688 sayılı memur sendikaları kanunu, bu grev hususuna girmediği için, Danıştay kararı gereğince her sektörde grev kararı alınabilmektedir.
Memur açısından, grev ve lokavt uygulamlarının nasıl olacağı çok net olarak belirtilmemiş olduğundan bugün greve giden memurlar hem kurumlarıyla hem polisle sorunlar yaşadı. Bu sorunların asgariye indirilebilmesi amacıyla, sorunun tüm boyutlarını ele alan yeni bir memur sendika yasası ile kamu personel reformunun çıkarılması gerekmektedir.