Kılıçdaroğlu: Erdoğan'ın imzası olan belgeler Genel Kurul'a indirilecek

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, 'Erdoğan'ın imzası bulunan belgeyle ilgili 3 grup başkanvekilimiz önümüzdeki hafta basın toplantısı yapacaklar. Bu belgeler Meclis Genel Kurulu'nda da indirilecek çünkü AK Parti milletvekillerinin de bunu bilme hakkı var. Onların dünyadan haberi yok' dedi. Kılıçdaroğlu, belgelerle ilgili suç duyurusunda da bulunduklarını belirtti.

Kaynak : Memurlar.Net
Haber Giriş : 28 Ocak 2022 22:46, Son Güncelleme : 28 Ocak 2022 23:33

CHP lideri Kılıçdaroğlu, geçtiğimiz günlerde sosyal medya hesabından yayınladığı videoda "Tek bir imzayla, 6 milyar lira çeteye peşkeş çekildi" demişti.

Belgelerle ilgili detayları da anlatan Kılıçdaroğlu'na dün katıldığı televizyon programında cevap veren Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, böyle bir belgenin olmadığını söylemişti.


Bugünse Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, avukatı aracılığıyla CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu hakkında, sosyal medyadaki paylaşımı nedeniyle 'Cumhurbaşkanı'na hakaret' iddiasıyla suç duyurusunda bulundu ve 250 bin TL'lik manevi tazminat davası açtı.

"AK PARTİLİ VEKİLLERİN DÜNYADAN HABERİ YOK"

CHP lideri Kılıçdaroğlu, Halk TV'de katıldığı programda belgelerle ilgili yeni bir açıklamada bulundu. Kılıçdaroğlu, "Erdoğan'ın imzası bulunan belgeyle ilgili 3 grup başkanvekilimiz önümüzdeki hafta basın toplantısı yapacaklar. Bu belgeler Meclis Genel Kurulu'nda da indirilecek çünkü AK Parti milletvekillerinin de bunu bilme hakkı var. Onların dünyadan haberi yok" dedi.

"ERDOĞAN'A DAHA ÇOK SÜRPRİZİM VAR"

Erdoğan'a yeni sürprizleri olduğunu vurgulayan Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü;

*Ben o yayında Erdoğan'ın imzası olduğu iki belge gösterdim. Erdoğan'a daha çok sürprizim var. Öyle tazminat davası açtım Kılıçdaroğlu susacak, yemezler. Tüyü bitmemiş yetimin hakkını sonuna kadar savunacağım.

*Onların parayla işi var benim çok şükür karnım doyuyor, parayla işim yok. Ben onlar gibi değilim, hesabını sorarım.

"BELGELERLE İLGİLİ KUŞKUM YOK, HEPSİ RESMİ"

*Benim bu belgelerden hiçbir kuşkum yok. Bunlar resmi belge. Bu ihale yapılmış zaten. Sen alıyorsun iptal edip 21b'ye göre yapıyorsun ikinci ihaleyi.

*Ne demek 21b; savaş, deprem, olağanüstü hal olacak ki bunu yapabilesiniz. Niye 2 yıl sonra yapıyorsunuz bu ihaleyi de 6 milyar fazladan veriyorsunuz?

*Bu belgelerle ilgili milletvekilimiz suç duyurusunda da bulundu. Diyorlar ya 'neden savcıya vermiyorsun?' Biz bu belgeleri savcıya da verdik.

*Suç duyurusunda da bulunduk. Niye yapıyorsun sen bunu, savaş hali mi var? Ek iş için uzatıldı diyorlar, Bunu yandaşa vermek için bir bahane gerekli zaten.

"BÜROKRATLARDAN BELGE AKIŞI BAŞLADI"

CHP lideri, daha önceden bürokratlara yaptığı çağrısının sonuç verdiğini anlatarak, "Direnen bürokratlar var. Yolsuzluk dosyalarını raporlayanlar var. Bu ülkenin namuslu, vatansever bürokratları var. Bir dosya akışı başladı. Belgeler da başladı. Her yerden belgeler yağmur gibi yağıyor. Onları tasnif ediyoruz. Ayırıyoruz. Yağan her dosyaya 'Bu doğrudur' diye bakmıyoruz. Onun doğrulanması ve ondan sonra onun kamuoyuyla paylaşılması lazım" dedi.

"ARTIK TAHAMMÜL EDEMİYORUZ"

"Bürokrasi, 'iktidar gidici' okuması mı yapıyor?" sorusunu yanıtlayan Kılıçdaroğlu, "Öyle düşünenler olabilir. Ama bu haksızlara artık tahammül edemiyoruz diyenler var. İmzalamayanlar var. İmzalamadıkları için görevden alınanlar var. Onlarla görüşüyorum da" dedi ve daha önceden dile getirdiği 'Memur Teoman' ile ilgili olarak, "Memur Teoman'a rüşveti teklif ediyorlar. Rüşveti gümrükte çalışan memur Teoman almıyor. Memur Teoman'ı sürüyorlar" diye konuya açıklık getirdi.

BÜROKRATLARA SESLENDİ: BU ÜLKENİN GERÇEK SAHİPLERİSİNİZ

Bir kez daha bürokratlara seslenen Kılıçdaroğlu, şu ifadeleri kullandı:

*Buradan bütün namuslu bürokratlara sesleniyorum. Siz bu ülkenin gerçek sahiplerisiniz. Siz, devletin gerçek sahiplerisiniz. Siz liyakatin egemen olduğu bir devlette çalışmayı hak ediyorsunuz.

*Sizin hakkınızı hukukunuzu sonuna kadar savunmak benim boynumun borcu olacaktır. Sakın ola ki tüyü bitmemiş yetimin hakkını yiyen bir evrakın altına imza atmayın. Namusunuzla şerefinizle görevinizin başında bekleyin.

*Sizi görevden alabilirler, alsınlar. Sizi görevden alacak olan yazı, sizin çocuklarınıza göstereceğiniz şeref belgesi olacaktır.

ERDOĞAN'A SESLENDİ

Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın canlı yayına bağlanmasını isteyen Kılıçdaroğlu, "AKP'nin genel başkanı bağlanmak isteyebilir. Düşüncelerini ifade etmek isteyebilir. Yeni bir tazminat davası açacağım da diyebilir ama cesaret edemez. Keşke cesaret edebilse. Keşke o da burada olsaydı, beraber tartışsaydık" ifadelerini kullandı.

Yapay gündemler oluşturulduğunu söyleyen Kılıçdaroğlu, "Mesela bir kar yağdı bütün tartışma İstanbul oldu. Koca Türkiye'nin sorunları var. İnsanlar geçinemiyor. Her evde bir işsiz var. Bu sorunlar varken neden böyle kısır tartışmaların içine giriyoruz?" şeklinde konuştu.

"KAÇAN İNSAN DAVA AÇAR"

Erdoğan'ın kendisine tazminat davası açmasına yanıt veren Kılıçdaroğlu, "Kaçan insan dava açar. Niye dava açıyorsun kardeşim? Gelirsin buraya. Bütün bilgiler senin elinde. Gelirsin buraya oturursun, 'Ben sana devletin belgelerini açıklıyorum' dersin" dedi.

Erdoğan'ın açtığı davaları üst mahkemeden kazandığını belirten Kılıçdaroğlu, "En son da AİHM'den kazandım ve bu devlet bana 13 bin avro para ödedi. Çünkü ben haklıyım" ifadelerini kullandı.

"İBB BAŞKANI'NIN DEVLETİN RAKİBİ OLARAK GÖRÜYORSUNUZ"

İstanbul'da kar yağışıyla ilgili yaşanan tartışmalara değinen Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:

*Bir sorun olabilir itirazım yok. Bütün mesele sorunların çözülmesidir. Ben İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin elinden gelen bütün çabayı gösterdiğini biliyorum. (O gece İmamoğlu) ile irtibatım vardı, sonrasında da vardı.

*Yeni yaptıkları havalimanının kargo terminalinin çatısı çöktü, orada binlerce turist slogan attı. Tartışıldı mı? Hayır. Sizin Türkiye Cumhuriyetini rezil etmeye hakkınız var mı? Oradaki turistleri alıp otele dahi götüremediniz. İnsanlara karton dağıttınız. Asıl tartışılması gereken nokta bu değil mi? Bunlar olurken bu devletin valisi, bakanı neredeydi mi diyeceğiz?

*İktidarsınız, İstanbul Büyükşehir Belediye başkanını devletin rakibi olarak görüyorsunuz. Akıl tutulmasıdır bu.

*Siz bir kişiyi hedef alıp, o kişiyi karalayarak kendi kusurlarınızı örtmeye çalışırsanız yanılırsınız. Bir sorun yaşanıyorsa, devleti yönetenler sorunun çözümüne katkıda bulunurlar.

*İstanbul'u kaybetmeyi bir türlü içine sindiremiyor beyefendi. Beyefendi, sindireceksin sindireceksin! Ankara'yı, İstanbul'u, Antalya'yı, Mersin'i, Adana'yı da sindireceksin, sindirecekler.

CHP'Lİ BELEDİYELERİN SOSYAL YARDIM RAKAMLARINI AÇIKLADI

CHP'li belediyelerin 2 milyon 794 bin 69 aileye yardım yaptığını açıklayan Kılıçdaroğlu, toplam yardım tutarının 1 milyar 750 milyon 893 bin 500 lira olduğunu söyledi ve "Bana sorsunlar, yapabiliyorlar mıydı? Oturup kalksınlar, CHP'li belediyelere dua etsinler. Talimat verdik, belediye başkanlarımıza söyledik. Bulunduğunuz beldede bir çocuk bile yatağa aç girmeyecek. Herkese koşacağız" dedi.

"BİZİ İZLEMEZSENİZ NAMERTSİNİZ"

Kar yağışının yaşandığı günler için, "Büyükşehir belediyesinin bütün kadroları çalışıyordu" diyen Kılıçdaroğlu, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun restorana iş yemeğine giderken MOBESE görüntülerinin servis edilmesiyle ilgiliyse şunları söyledi;

"Benim, ailemin, çocuklarımın telefonlarını dinliyorlar dedim. CHP'li belediye başkanlarının telefonlarını dinliyorlar dedim. Bir gerçek daha ortaya çıktı. Bir de izliyorlar. İnsan biraz utanır.

İzleyip ne yapacaksınız? İzlemezseniz, dinlemezseniz namertsiniz. Bizim verilmeyecek hesabımız mı var? Ama ben demokrasi adına utanıyorum."

"HÜKÜMETİN TAZMİNAT İSTEMESİ LAZIM"

Özel işletmelere ait otoyolların kar yağışında kapanması ve çok sayıda vatandaşın mahsur kalmasıyla ilgili olarak Kılıçdaroğlu, "Hükümetin tazminat istemesi lazım" görüşünü paylaştı.

"SANKİ SAVAŞ HALİNDEYİZ"

Kılıçdaroğlu, ülkenin durumunu şu ifadelerle özetledi;

"Adalet yok, bilgi yok, birikim yok, liyakat yok, bir kişiye teslim etmişsiniz o da zaten memleketi batırmış. Savaş halindeyiz sanki. Sanki 2. Dünya Savaşı koşulları var. Elektrik yok. Doğal gaz yok. Her şey perişan vaziyette. Zam üstüne zam yağıyor. Saray ışıl ışıl."

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber