Yürütülen bir disiplin soruşturmasında başka bir memurun da adı geçerse ne yapılmalı?
Danıştay 2. Dairesi, Memurun disiplin suçunu gerektiren bir fiilinin tespit edilmesi halinde soruşturmaya başlanabilmesi için soruşturma onayı alınması; başka bir kamu görevlisi hakkında yürütülen soruşturma kapsamında davacının disiplin cezasını gerektiren bir fiilinin tespit edilmesi halinde, tespit edilen bu fiili için ayrıca soruşturma onayı alınması gerektiğini belirtmiştir.

2. Daire önce bir disiplin soruşturmasının nasıl yapılacağını anlattı
Disiplin suçu teşkil eden fiillerle ilgili olarak soruşturma yapılması zorunlu
olduğu gibi soruşturmanın belirli usuller çerçevesinde yapılması da isnada maruz
kalanların hukuki güvencesidir.
Soruşturma emri verilmesi; bağımsız ve üst veya denk görevde olan bir soruşturmacı
atanması, olayla ilgili tanık ve soruşturulanın ifadelerinin alınması, ifade
alınmadan kişiye haklarının ve soruşturma konusunun bildirilmesi, isnat olunan
fiille ilgili lehe ve aleyhe başkaca delillerin araştırılması, soruşturma sonucunda
bir rapor hazırlanması ve bu raporda; olayın değerlendirilmesi, soruşturmacının
kanaat ve teklifini belirtmesi ve raporun ilgili makama sunulması, soruşturmayı
yapan kişi ile soruşturmada elde edilen delilleri değerlendirecek kişi veya
kurulların ayrı olması, yasal süre içerisinde isnat olunan fiiller bildirilerek
sanığın savunmasının alınması gerekliliği disiplin hukukunun temel ilkelerinden
olduğu gibi hukuki güvenlik ilkesinin de gereğidir.
Bu bağlamda, memurun disiplin suçunu gerektiren bir fiilinin tespit edilmesi
halinde soruşturmaya başlanabilmesi için soruşturma onayı alınması, yürütülen
soruşturma kapsamında memurun disiplin cezasını gerektiren bir başka fiilinin
tespit edilmesi halinde de yine tespit edilen bu fiili için ayrıca soruşturma
onayı alınması gerekmektedir. Bu durumda, soruşturmacı tarafından soruşturma
görev emrinde bulunmayan ve soruşturma esnasında disipline aykırı olduğu tespit
edilen fiille ilgili olarak soruşturma onayı verecek makamın bilgilendirilmesi,
sözü edilen makamca verilecek ek soruşturma oluru üzerine soruşturmanın davacının
bu fiilini kapsar şekilde yürütülmesi ve bu şekilde yapılacak soruşturma sonucunda
elde edilen bilgi, belge ve delil durumuna göre öneride bulunulması gerekirken,
soruşturma sırasında tespit edilen hususlarla ilgili olarak ek disiplin soruşturma
oluru alınmaksızın görev sınırları dışına çıkılarak konunun incelenmesinde ve
disiplin yönünden getirilen teklif doğrultusunda tesis edilen dava konusu işlemde
hukuka uygunluk görülmemiştir. Söz konusu soruşturmada ilgilinin lehine ve aleyhine
olan tüm delillerin toplanarak soruşturma raporunun oluşturulması ve bu şekilde
hangi fiili, nerede, ne zaman, nasıl, ne şekilde işlediğinin somut, hukuken
kabul edilebilir ve delillerle şüpheye yer vermeyecek açıklıkta ortaya konularak
yetkili disiplin amiri veya disiplin kurulu tarafından bir disiplin cezası verilmesi
gerekmektedir.
Müşteki beyanında "bana iki polis arkadaşlık teklif etti" demesi üzerine diğer
polis memuru da soruşturmaya dahil edildi
Temyize konu İdare Mahkemesi kararında yer alan "ifadesine başvurulan
bayanın iki polis memurunun kendisine arkadaşlık teklif ettiğini beyan etmesi
nedeniyle aynı soruşturma kapsamında. isimli polis memuru hakkında da inceleme
başlatılmıştır.
Diğer taraftan söz konusu Mahkeme kararında yer alan" davacıyla aynı birimde
görev yapan bir polis memuru ile ilgili olarak başlatılan soruşturmaya davacının
sonradan dahil edildiği, ancak soruşturmanın genişletilmesine ilişkin 17/09/2010
günlü olurda davacının adının ve işlediği iddia edilen fiilin yer almadığı,
davacı hakkında ayrıca bir soruşturma onayı da düzenlenmediği" yolundaki
gerekçe yerinde görüldüğünden, dava konusu işlemin iptali yolundaki temyize
konu İdare Mahkemesi kararında sonucu itibarıyla hukuka aykırılık görülmemiştir.
T.C.
DANIŞTAY
İKİNCİ DAİRE
Esas No: 2021/9125
Karar No: 2023/3964
İSTEMİN KONUSU:
Konya 2. İdare Mahkemesince verilen 30/09/2011 günlü, E:2011/566, K:2011/1493
sayılı kararın, dilekçede yazılı nedenlerle, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü
Kanunu'nun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması isteminden ibarettir.
YARGILAMA SÜRECİ:
Dava Konusu İstem:
Dava, Konya ili, Karatay İlçe Emniyet Amirliği emrinde polis memuru olarak görev
yapan davacının; "hizmet içinde resmi sıfatının gerektirdiği saygınlığı
ve güven duygusunu sarsacak eylem ve davranışlarda bulunmak" disiplin suçunu
işlediğinden bahisle Emniyet Örgütü Disiplin Tüzüğü'nün 7/B-1. maddesi uyarınca
"16 ay uzun süreli durdurma cezası" ile cezalandırılmasına ilişkin
Konya Valiliği İl Polis Disiplin Kurulu kararının iptali istemiyle açılmıştır.
İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti:
Konya 2. İdare Mahkemesinin 30/09/2011 günlü, E:2011/566, K:2011/1493 sayılı
temyize konu kararıyla; ilk olarak, dava konusu uyuşmazlıkta davacıyla aynı
birimde görev yapan bir polis memuru ile ilgili olarak başlatılan soruşturmaya
davacının sonradan dahil edildiği, ancak soruşturmanın genişletilmesine ilişkin
17/09/2010 günlü "olur" yazısında davacının adının ve işlediği iddia
edilen fiilin yer almadığı, davacı hakkında ayrıca bir soruşturma onayı da düzenlenmediği;
ikinci olarak, ifadesine başvurulan bayanın iki polis memurunun kendisine arkadaşlık
teklif ettiğini beyan etmesi nedeniyle aynı soruşturma kapsamında. İsimli polis
memuru hakkında da inceleme başlatıldığı ancak adı geçen polis memuru hakkında
sadece ilgili bayanın ifadesinin yer aldığı, başka bir delil bulunmadığı gerekçesiyle
ceza tayinine yer olmadığına karar verildiği, oysa davacı hakkında da bu konuda
ilgili bayanın ifadesinden başka bir delilin bulunmadığı, öte yandan davacı
hakkında bir diğer iddia olan ekip otosuyla bayanın evine bırakılması konusu
ile ilgili olarak; olay sırasında ekip otosunda bulunduğu belirtilen kişilere
bu konuda hiç soru sorulmadığı ve bu konuya ilişkin tanık beyanına başvurulmadığı;
üçüncü olarak ise, davacıdan son savunmasının istenmesine ilişkin yazı incelendiğinde,
davacının anılan bayana arkadaşlık teklif ettiği, telefon numarasını bayana
verdiği, bayanın hastanede gözlem altında tutulduğu sırada onunla ilgilendiği
ve ona sigara götürdüğü iddialarıyla ilgili olarak davacıdan savunma istendiği,
ancak soruşturma raporunda ise buna ek olarak davacının bayanı görevde iken
ekip otosuna aldığı hususuna da yer verildiği, dolayısıyla bayanı görevde iken
ekip otosuna aldığı yönündeki iddiaya ilişkin olarak davacıdan savunma alınmadığı,
bütün bu hususlar birlikte değerlendirildiğinde eksik incelemeye dayanan ve
usulüne uygun yapılmadığı anlaşılan soruşturmaya dayalı olarak tesis edilen
dava konusu işlemde hukuka uygunluk bulunmadığı sonuç ve kanaatine varıldığı
gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI:
Davalı idare tarafından; davacıyla aynı birimde görev yapan polis memuru. Hakkında
05/08/2011 günlü "olur" yazısı ile başlatılan soruşturmanın, 17/09/2011
günlü "olur" ile genişletilerek tespit edilecek diğer memurlar hakkında
da soruşturma yapılabileceği, davacının tüm iddialara ilişkin olarak soruşturmacı
tarafından ifadesinin alındığı, belirtilerek, temyize konu kararın bozulması
gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN CEVABI:
Cevap verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ DÜŞÜNCESİ:
Temyiz isteminin reddi gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İkinci Dairesince; Danıştay Beşinci Dairesinin E:2016/15534
sayılı esasında kayıtlı iken, Danıştay Başkanlık Kurulunun, Danıştay dava daireleri
arasındaki iş bölümünün belirlenmesine ilişkin 18/12/2020 günlü, K:2020/62 sayılı
kararının "Ortak Hükümler" başlıklı kısmının 6. fıkrası uyarınca gönderme
kararı verilmeksizin Dairemize devredilen dosyada, Tetkik Hakiminin açıklamaları
dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY:
Dava, Konya ili, Karatay İlçe Emniyet Amirliği emrinde polis memuru olarak görev
yapan davacının; hizmet içinde resmi sıfatının gerektirdiği saygınlığı ve güven
duygusunu sarsacak eylem ve davranışlarda bulunmak fiilini işlediğinden bahisle
Emniyet Örgütü Disiplin Tüzüğünün 7/B-1 maddesi uyarınca 16 ay uzun süreli durdurma
cezası ile cezalandırılmasına ilişkin 26/01/2011 günlü, 2011/03 sayılı Konya
Valiliği İl Polis Disiplin Kurulu kararının iptali istemiyle açılmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT:
Emniyet Örgütü Disiplin Tüzüğü'nün 7/B-1. maddesinde, "hizmet içinde resmi
sıfatının gerektirdiği saygınlığı ve güven duygusunu sarsacak eylem ve davranışlarda
bulunmak" fiili, "16 ay süreli durdurma" cezasını gerektiren
eylem, işlem, tutum ve davranışlar arasında sayılmıştır.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Disiplin cezaları, kamu hizmetinin gereği gibi yürütülebilmesi bakımından kamu
görevlilerinin mevzuat uyarınca yerine getirmek zorunda oldukları ödev ve sorumlulukları
ifa etmemeleri veya mevzuatta yasaklanan fiillerde bulunmaları durumunda uygulanan
yaptırımlar olup, memurların özlük hakları üzerinde doğrudan ve önemli sonuçlar
doğurmaları sebebiyle sübjektif ve bireysel etkileri bulunduğu gibi kamu görevinin
gereği gibi sürdürülmesi ve kamu düzeninin sağlanması bakımından objektif ve
kamusal öneme sahiptirler.
Bu bakımdan disiplin soruşturmalarının yapılmasında izlenecek yöntem, ceza verilecek
fiiller ve ceza vermeye yetkili makam ve kurullar pozitif olarak mevzuatla belirlenmekte,
doktrin ve yargısal içtihatlarla da konu ile ilgili disiplin hukuku ilkeleri
oluşturulmaktadır. Buna göre, disiplin cezası verilebilmesi için kusurlu halin
tespitinden sonra belli süreler içinde ilgili memur hakkında tarafsız bir soruşturmacı
görevlendirilerek disiplin soruşturması açılması, söz konusu soruşturmada memurun
lehine ve aleyhine olan tüm delillerin toplanarak ekleriyle birlikte bir soruşturma
raporunun oluşturulması ve bu şekilde memurun hangi fiili, nerede, ne zaman,
nasıl, ne şekilde işlediğinin somut, hukuken kabul edilebilir delillerle şüpheye
yer vermeyecek açıklıkta ortaya konularak yetkili disiplin amiri veya disiplin
kurulu tarafından bir disiplin cezası verilmesi gerekmektedir.
Yukarıda belirtilen hükümler doğrultusunda, disiplin suçu teşkil eden fiillerle
ilgili olarak soruşturma yapılması zorunlu olduğu gibi soruşturmanın belirli
usuller çerçevesinde yapılması da isnada maruz kalanların hukuki güvencesidir.
Soruşturma emri verilmesi; bağımsız ve üst veya denk görevde olan bir soruşturmacı
atanması, olayla ilgili tanık ve soruşturulanın ifadelerinin alınması, ifade
alınmadan kişiye haklarının ve soruşturma konusunun bildirilmesi, isnat olunan
fiille ilgili lehe ve aleyhe başkaca delillerin araştırılması, soruşturma sonucunda
bir rapor hazırlanması ve bu raporda; olayın değerlendirilmesi, soruşturmacının
kanaat ve teklifini belirtmesi ve raporun ilgili makama sunulması, soruşturmayı
yapan kişi ile soruşturmada elde edilen delilleri değerlendirecek kişi veya
kurulların ayrı olması, yasal süre içerisinde isnat olunan fiiller bildirilerek
sanığın savunmasının alınması gerekliliği disiplin hukukunun temel ilkelerinden
olduğu gibi hukuki güvenlik ilkesinin de gereğidir.
Bu bağlamda, memurun disiplin suçunu gerektiren bir fiilinin tespit edilmesi
halinde soruşturmaya başlanabilmesi için soruşturma onayı alınması, yürütülen
soruşturma kapsamında memurun disiplin cezasını gerektiren bir başka fiilinin
tespit edilmesi halinde de yine tespit edilen bu fiili için ayrıca soruşturma
onayı alınması gerekmektedir. Bu durumda, soruşturmacı tarafından soruşturma
görev emrinde bulunmayan ve soruşturma esnasında disipline aykırı olduğu tespit
edilen fiille ilgili olarak soruşturma onayı verecek makamın bilgilendirilmesi,
sözü edilen makamca verilecek ek soruşturma oluru üzerine soruşturmanın davacının
bu fiilini kapsar şekilde yürütülmesi ve bu şekilde yapılacak soruşturma sonucunda
elde edilen bilgi, belge ve delil durumuna göre öneride bulunulması gerekirken,
soruşturma sırasında tespit edilen hususlarla ilgili olarak ek disiplin soruşturma
oluru alınmaksızın görev sınırları dışına çıkılarak konunun incelenmesinde ve
disiplin yönünden getirilen teklif doğrultusunda tesis edilen dava konusu işlemde
hukuka uygunluk görülmemiştir. Söz konusu soruşturmada ilgilinin lehine ve aleyhine
olan tüm delillerin toplanarak soruşturma raporunun oluşturulması ve bu şekilde
hangi fiili, nerede, ne zaman, nasıl, ne şekilde işlediğinin somut, hukuken
kabul edilebilir ve delillerle şüpheye yer vermeyecek açıklıkta ortaya konularak
yetkili disiplin amiri veya disiplin kurulu tarafından bir disiplin cezası verilmesi
gerekmektedir.
Bu bakımdan temyiz konu İdare Mahkemesi kararında yer alan "ifadesine başvurulan
bayanın iki polis memurunun kendisine arkadaşlık teklif ettiğini beyan etmesi
nedeniyle aynı soruşturma kapsamında. isimli polis memuru hakkında da inceleme
başlatıldığı, ancak adı geçen polis memuru hakkında sadece ilgili bayanın ifadesinin
bulunduğu, başka bir delil bulunmadığı gerekçesiyle ceza tayinine yer olmadığının
belirtildiği, oysa davacı hakkında da bu konuda ilgili bayanın ifadesinden başka
bir delilin bulunmadığı, öte yandan davacı hakkında bir diğer iddia olan ekip
otosuyla bayanın evine bırakılması konusu ile ilgili olarak; olay sırasında
ekip otosunda bulunduğu belirtilen kişilere bu konuda hiç soru sorulmadığı ve
bu konuya ilişkin tanık beyanına başvurulmadığı; davacıdan son savunmasının
istenmesine ilişkin yazı incelendiğinde, davacının anılan bayana arkadaşlık
teklif ettiği, telefon numarasını bayana verdiği, bayanın hastanede müşahede
altında tutulduğu sırada onunla ilgilendiği ve ona sigara götürdüğü iddialarıyla
ilgili olarak davacıdan savunma istendiği, ancak soruşturma raporunda ise buna
ek olarak davacının bayanı görevde iken ekip otosuna aldığı hususuna da yer
verildiği, dolayısıyla bayanı görevde iken ekip otosuna aldığı yönündeki iddiaya
ilişkin olarak davacıdan savunma alınmadığı yolundaki gerekçede hukuki isabet
görülmemiştir.
Diğer taraftan söz konusu Mahkeme kararında yer alan" davacıyla aynı birimde
görev yapan bir polis memuru ile ilgili olarak başlatılan soruşturmaya davacının
sonradan dahil edildiği, ancak soruşturmanın genişletilmesine ilişkin 17/09/2010
günlü olurda davacının adının ve işlediği iddia edilen fiilin yer almadığı,
davacı hakkında ayrıca bir soruşturma onayı da düzenlenmediği" yolundaki
gerekçe yerinde görüldüğünden, dava konusu işlemin iptali yolundaki temyize
konu İdare Mahkemesi kararında sonucu itibarıyla hukuka aykırılık görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. DAVALI İDARENİN TEMYİZ İSTEMİNİN REDDİNE,
2. Konya 2. İdare Mahkemesince verilen 30/09/2011 günlü,
E:2011/566, K:2011/1493 sayılı kararın YUKARIDA BELİRTİLEN GEREKÇEYLE ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
5. 2577 sayılı Kanun'un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen)
54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden
itibaren (15) on beş gün içinde Danıştay'da karar düzeltme yolu açık olmak üzere,
05/07/2023 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.