Türk Eğitim Sen, atama ve yer değiştirmede değişiklik istediği konuları MEB'e bildirdi

Kaynak : Memurlar.Net
Haber Giriş : 25 Ağustos 2011 01:10, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

TÜRK EĞİTİM SEN'İN AÇIKLAMASI

Sayı :GMT.430.00/2091 23/08/2011

Konu :Yönetici Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği

MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞINA

09/08/2011 tarih 28020 sayılı Resmi Gazetede Millî Eğitim Bakanlığı Eğitim Kurumları Yöneticilerinin Atama ve Yer Değiştirmelerine İlişkin Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik yayımlanmıştır. Yayımlanan yönetmelik hükümlerinden bir kısmının uygulanması ileride sıkıntılar yaşanacak ve bir çok hususun yargıya taşınması kaçınılmaz olacaktır. Sorumlu sendikacılık anlayışı gereği yönetmelikte mağduriyete sebep olacağını düşündüğümüz maddeler ile ilgili olarak yeni hukuki problemler yaşanmadan Bakanlığınıza başvuruda bulunarak çözüm bulunacağını ümit ediyoruz.

Üyelerimizden gelen şikayetler üzerine uygulanmasını sıkıntılı gördüğümüz maddeler aşağıda sayılmıştır.

1-Yönetmelikte ilk olarak Yönetici Olarak Atanacaklarda Aranacak Genel Şartlar başlıklı 7/ç maddesinde değişikliğe gidilmiştir. Yapılan değişiklik ile birlikte atanılmak istenilen eğitim kurumlarına Talim Terbiye Kurulu Kararlarına göre alanları itibari ile öğretmen olarak atanabilecek alan öğretmeni olma koşulu getirilmiştir. Bu koşul ile birlikte örneğin, meslek dersi öğretmenlerinin müdür olarak atanabilecekleri Meslek Liselerine bundan böyle Matematik, Fizik, Tarih, Türk Dili Edebiyatı gibi alan öğretmenleri de atanabilecektir. Bu durumda meslek dersi öğretmenleri alan itibari ile dersi bulunmadığı kurumlara atanamayacaklardır. Bu nedenle Meslek Liseleri için Meslek Dersleri öğretmenlerine yönelik bu sınırlamanın kaldırılarak, aylık karşılığı okutabileceği dersinin bulunması halinde herhangi bir sınırlama bulunmaksızın atamalarının yapılması sağlanmalıdır. Genel Kültür öğretmenlerinin yönetici, hatta okul müdürü olabildiği endüstri meslek liselerinde meslek dersi öğretmenlerinin alan öğretmeni olmaması sebebi ile yönetici olamamaları kabul edilemez.

2-Yönetmeliğin Sınavlar için Duyuru ve Başvuru başlıklı 13/6 maddesinde ?Seçme Sınavına başvuruda bulunabilmek için 7. ve 8. maddelerdeki şartlar aranır? denilmektedir. Yönetmeliğin Yönetici olarak atanacaklarda aranacak genel şartlar başlıklı 7/d maddesinde ?Yöneticilik görevi, son üç yıllık hizmet süresi içinde adli veya idari soruşturma sonucu üzerinden alınmamış olmak? şartı bulunmaktadır. Bu durumda; son üç yıllık süre içinde yöneticilik görevi üzerinden alınan personele yöneticilik sınavına girme hakkı dahi verilmemektedir. Yapılan düzenleme ile yöneticilik görevi elinden alınan personel ikinci kez cezalandırılmaktadır. Yöneticilik görevi elinden alınan personelin sınava girme hakkının engellenmesinin hiçbir makul sebebi olamaz. Bu sebeple bu durumda olanların sınava girme hakkı engellenmemeli, ancak atanma istekleri cezalarının bittiği tarihten sonra değerlendirilmelidir. Aksi takdirde bu durumda olanlar bir suçtan iki ayrı ceza ile karşı karşıya bırakılmış olacaklardır.

3- Yine Eğitim Kurumu Müdür, Müdür Başyardımcılığı ve Müdür Yardımcılığı sınavına girecek adaylarda 3 yıl görev yapmış olma şartı aranmaktadır. Yönetici olmak için aranan genel şartlardan olan 3 yıl görev yapmış olma şartının yanında sınava girebilmek için de bu süre şartının aranmaması gerekmektedir. Yöneticilik sınavlarının geçerliliği bir daha sınav yapılıncaya kadardır. Sınava giren eğitim çalışanları sınav puanı ile 3 yılını doldurduktan sonra başvuruda bulunabilmelidir. Yöneticilik sınavlarının periyodik olarak ne zaman yapılacağı yönetmelikte belirtilmemektedir. Sınav yapılıncaya kadar geçen zamanda 3 yılını dolduran bir personel yeni açılacak sınavı beklemek durumunda bırakılmaktadır. Bu düzenlemede değişikliğe gidilerek 3 yıl çalışma şartının sınava girme şartı olmaktan çıkarılması ve atanmak için 3 yıl görev yapma şartı olarak düzenlenmesi daha adil olacaktır.

4- Zorunlu Yer Değiştirme Sureti İle Atamalar başlıklı 22. madde de değişiklikler yapılmıştır. Anılan yönetmelik maddesi ile eğitim kurumu müdürleri aralıksız asaleten 5 yıl, eğitim kurumlarının müdür başyardımcısı ve müdür yardımcıları ise aralıksız asaleten 8 yıl çalışma süresini tamamlayanlar rotasyona tabi tutulmaktadırlar. Müdür, müdür baş yardımcısı ve müdür yardımcısının farklı süreler ile zorunlu yer değiştirmeye tabi tutulması eşitlik ilkesine aykırılık arz etmektedir. Bu nedenle müdürlerin zorunlu yer değiştirme süreleri Müdür başyardımcısı ve müdür yardımcılarında olduğu gibi 8 yıl olmalıdır. Ayrıca; bu madde ile aynı yıl tüm yöneticilerin yer değiştirmeye tabi tutulmaları eğitim kurumunda ciddi hizmet eksikliklerine sebep olabilecektir. Tüm yöneticilerin rotasyona aynı yıl tabi tutulmaları bir anlamda kurumun tüm hafızasının silinmesi anlamına gelmektedir.

Bu nedenle, eğitim kurumu yöneticileri kademeli bir şekilde zorunlu yer değiştirmeye tabi tutulmalı ve yer değiştirmeler 3 yıllık bir zamana yayılarak, hizmet eksikliklerinin en aza indirilmesi sağlamalıdır.

Eğitim kurumları müdür, müdür başyardımcısı ve müdür yardımcılarının tercihleri dikkate alınmak suretiyle belediye sınırları içinde, aynı tipteki eğitim kurumlarına veya istemeleri halinde durumlarına uygun eğitim kurumlarına zorunlu yer değiştirme kapsamında başvuruda bulunabilmelidirler.

Ayrıca; engelli yöneticiler de zorunlu yer değiştirmeden muaf tutulmalılardır.

5- 6111 sayılı yasa ile 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 122'nci maddesi ile görevinde olağanüstü gayret ve çalışması ile başarı sağlayan memurlara merkezde atamaya yetkili amirler, illerde valiler ve kaymakamlar tarafından takdirname verilebilmesi hükmünde değişiklik yapılmıştır. Söz konusu değişiklikle birlikte görevli oldukları kurumlarda olağanüstü gayret ve çalışmaları sebebi ile memurlara, merkezde bağlı veya ilgili bakan, illerde valiler tarafından başarı belgesi verilebilmesi öngörülmüş ve üç defa başarı belgesi alanlara üstün başarı belgesi verilmesine imkan verilmiştir.

Yönetmelik ekinde yer alan EK-2 Değerlendirme formunda ödüller ve cezalar başlıklı bölümde başarı için (en fazla üç adet belge)1 ,Üstün başarı için 4 ve Ödül için 5 puan öngörülmüştür. Bu da şu anlama gelmektedir, 6111 sayılı yasadan önce alınan takdir, teşekkür ve aylıkla ödüllendirmeler değerlendirmeye alınmayacaktır. Bu uygulama akla ve vicdana uygun değildir. Yasadan önce alınan teşekkür belgeleri başarı belgesi, takdir belgesi üstün başarı belgesi ve aylıkla ödül ise ödül belgesi olarak değerlendirilmelidir. Geçmiş ödül belgelerinin değerlendirme dışı bırakılması bir çok haklı davaya sebep olacaktır. Bu kapsamda açılacak davaların kabul göreceği de açıktır. MEB'in bu konuda yeni karmaşalara sebebiyet vermemesi gerekmektedir.

Aynı yönetmeliğin EK-2 değerlendirme formunda öğretmenlikte geçen her yıl için 0,24, müdür yardımcılığında geçen her bir yıl için 0,66, müdür başyardımcılında geçen her bir yıl için 0,72, müdürlükte geçen her bir yıl için 0,84 puan verilmiştir. Değişiklik yapılmadan önce öğretmenlikte, müdür yardımcılığında, müdür başyardımcılığında ve müdürlükte geçen hizmet sürelerine şuan verilen puanların iki katı verilmekte iken değişiklik ile birlikte bu hizmet sürelerine verilen puanlar düşürülmüştür. Bu durum yıllarını eğitim ve öğretime adamış kişilerin mağduriyeti anlamına gelmektedir. Dolayısıyla yönetmelik bu yönüyle kıdemi neredeyse yok saymaktadır. Bu sebeple mevcut puanlar X2 olarak yeniden düzenlenmelidir.

6- Yönetici Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliğinin sınavlar için duyuru ve başvuru başlıklı 13. maddesinde seçme sınavı başvurularına ilişkin usul ve esasların sınav kılavuzunda belirlenir denilmektedir. Bu madde uyarınca Bakanlığınızın takdirine bağlı olarak sınav tarihleri, usul ve esasları belirlenmektedir. Kılavuzda üç yıllık sürenin hesabında sınav başvuru tarihinin son günün baz alınması bir çok sınava girmek isteyen kişinin mağduriyetine sebep olmaktadır. Bu nedenle, üç yıllık sürenin hesabında sınav tarihinin esas alınması çok az bir süre farkı ile sınava giremeyenlerin de bu sınava girmelerini sağlayacaktır.

7-MEB bugüne kadar yönetmeliğin uygulanması bakımından bir genelge yayınlanmıştır. Bu durum her ilde farklı uygulamaların yapılması sonucunu doğuracak ve uygulama birliği sağlanmayacaktır. Bu sebeple tüm illere yeni bir yazı göndererek genelge yayınlanana kadar herhangi bir iş ve işlem yapılmaması istenmelidir.

Yukarıda izah edilen hususlar uyarınca yeni bir düzenlemenin yapılması zaruridir. Aksi takdirde mağduriyetlerin giderilmesi için gerek Türk Eğitim-Sen olarak gerekse birey olarak yargıya başvurulması söz konusu olacaktır.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber