'Akan kanda kim sorumlu biz gayet iyi biliyoruz'

Türkiye'nin Tahran Büyükelçisi Tekin: "Akan kanda kimin sorumlu olduğunu biz gayet iyi biliyoruz. Elbette bu konuda İran'la aynı çizgide değiliz ama biz hiçbir zaman İran'la angajmanımızı kesmedik ve İran'ı izole etmeye de çalışmadık. Çünkü İran'ın önemini biliyoruz. İnanıyoruz ki daha fazla istişare ederek bu görüş ayrılıklarımızı asgari düzeye çekebiliriz." dedi.

Kaynak : Anadolu Ajansı
Haber Giriş : 26 Aralık 2015 23:43, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42
'Akan kanda kim sorumlu biz gayet iyi biliyoruz'

Türkiye'nin Tahran Büyükelçisi Rıza Hakan Tekin, Ankara ve Tahran'ın gerçek anlamda iş birliği yapması halinde bölgedeki sorunların kolaylıkla çözülebileceğini söyledi.

Başkent Tahran'daki Dışişleri Bakanlığı Politik ve Uluslararası Araştırma Merkezi'nde düzenlenen Sektörel ve Finansal Derinleşme için Fırsatlar temalı 2. Türkiye-İran Forumu, Tahran Büyükelçisi Tekin, TASAM Başkanı Süleyman Şensoy, İran Dışişleri Bakan Yardımcısı Rahimpur, İran Dışişleri Bakanlığı Politik ve Uluslararası Araştırma Merkezi (IPIS) Başkanı Mustafa Zehrani, AK Parti Van milletvekilleri Burhan Kayatürk ile Kayhan Türkmenoğlu'nun yanı sıra iş dünyasının temsilcileri, akademisyenler, bürokrat ve diplomatların katılımıyla gerçekleşti.

Tahran Büyükelçisi Tekin, burada yaptığı konuşmada, "Türkiye ve İran ilişkilerinde genelde inişli çıkışlı bir grafik vardır ama hiçbir zaman kopma noktasına gelmez. Tarihimiz coğrafyamız kültürümüz bizi birbirimize mahkum ediyor. Ortak çok yönümüz var, ortak menfaatlerimiz var. İlişkilerimizi her alanda geliştirmek gerektiğini düşünüyoruz" dedi.

İki ülke ilişkilerinin her alanda geliştirilmesi gerektiğini vurgulayan Tekin, "Bu sadece iki ülke menfaati için değil bölgenin menfaati için de önemli. Türkiye ve İran, gerçek anlamda bir işbirliği yapsa el ele verse bugün bölgemizde yaşanan sorunların birçoğunu çözmek çok daha kolay olur" diye konuştu.

İki ülkenin Suriye konusunda yaşadığı ihtilafa işaret eden Büyükelçi Tekin, Türkiye'nin Suriye konusundaki görüşünün açık olduğunu belirtti. Tekin şöyle devam etti:

"Akan kanda kimin sorumlu olduğunu biz gayet iyi biliyoruz. Elbette bu konuda İran'la aynı çizgide değiliz ama biz hiçbir zaman İran'la angajmanımızı kesmedik ve İran'ı izole etmeye de çalışmadık. Çünkü İran'ın önemini biliyoruz. İnanıyoruz ki daha fazla istişare ederek bu görüş ayrılıklarımızı asgari düzeye çekebiliriz."

Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi (TASAM) Başkanı Süleyman Şensoy da Rusya'nın da bölgeye müdahil olmasıyla doğudaki yeni güçler ve batıdaki geleneksel blok arasındaki rekabetin kontrol edilebilir bir noktanın dışına çıkmak üzere olduğu değerlendirmesini yaparak, "İki ülkenin yapacağı ilk işbirliğinin ve ilişkilerin derinleştirilmesinin bölgenin, ülkelerimizin ve dünyanın istikrarı açısından çok önemli olduğunu düşünüyorum" ifadelerini kullandı.

Türkiye ve İran arasındaki ilişkilerin tarihsel olarak hep yüksek rekabet ve yüksek işbirliğine dayalı olduğunu vurgulayan Şensoy, "Yaklaşık 23-24 milyar doları görmüş olan Türkiye-İran ticaret hacmi son bir iki yıldır çeşitli faktörlerden dolayı belli ölçüde düştü. Fakat iki ülke otoritelerinin kısa vadede 30 milyar dolar gibi bir hedefi var. Fakat biz bunu ısrarla ve bilimsel olarak temellendirerek iddia ediyoruz ki iki ülke arasında orta ve uzun vadede yüz milyar dolarlık bir ticaret hacmi var. Böyle bir hedefi başardığımızda da Türkiye-İran arasında siyasi krizlerden bahsetmenin artık mümkün olmadığını düşünüyorum" değerlendirmesinde bulundu.

İki ülke arasındaki tek önemli görüş ayrılığının Suriye konusu olduğunu belirten Şensoy, şunları söyledi:

"Bunun dönemsel ve geçici olduğunu değerlendirmek gerektiğini düşünüyorum. Bir de Türkiye-İran ilişkisi tarihsel olarak hep yüksek rekabet ve yüksek işbirliğine dayalı bir ilişkidir. Sadece rekabetten ya da sadece işbirliğinden bahsetmek romantik veya düşmanca olur. Rekabetin yapıcı, iki ülkeyi de yüceltici bir şekilde yönetilmesi gerekir. Karşılıklı çok fazla sayıda sektörde diplomasi kanalının işlemesine ihtiyacımız var. Bu kavgayı sıfıra indirmese bile zararlarını minimuma indirme potansiyeline sahip iki ülke İran ve Türkiye'dir."

TASAM Başkanı Şensoy, forumun temel konseptinin sektörel ve finansal derinleşme olduğunu belirterek, "Çünkü Türkiye ve İran ilişkilerinde kısa vade için iki ülke otoritelerinin koyduğu 30 milyar dolarlık bir hedef var. Fakat orta ve uzun vadede biz 100 milyar dolarlık bir potansiyel olduğuna inanıyoruz. Dolayısıyla sağlanacak sektörel ve finansal gelişmelerin mevcut siyasi krizleri de zaman içerisinde azaltacağını düşünüyoruz. Bu anlamda iki ülke arasındaki karşılıklı bağımlılığın derinleştirilmesi için bu forum önemli bir işlev görüyor. Üçüncüsü inşallah önümüzdeki sene Van'da düzenlenecek" diye konuştu.

İran Dışişleri Bakan Yardımcısı İbrahim Rahimpur ise iki ülkenin ortak yatırımlar yapması gerektiğini belirterek, bu yatırımların iki devlet arasında normal bir alışverişten ziyade ikili arasında kopmayan bağlarla bağlı bir ekonomi ilişki yaratacağının altını çizdi.

Türkiye ve İran'ın demokrasi ve seçim odaklı yönetimler olduğunu hatırlatan Rahimpur, "Etrafımızdaki ülkelerde de hükümetler halkın oylarına dayanmalıdır" dedi.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber