Bozdağ:Türkiye aleyhine kim çalışıyorsa Almanya müttefiki

Adalet Bakanı Bozdağ:Türkiye'nin aleyhine kim çalışıyorsa, Avrupa Birliği ülkelerine bakıyorsunuz bazı ülkelerinin doğal müttefiki.var.

Kaynak : Anadolu Ajansı
Haber Giriş : 09 Kasım 2016 11:07, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42
Bozdağ:Türkiye aleyhine kim çalışıyorsa Almanya müttefiki

Adalet Bakanı Bozdağ: "Türkiye'nin aleyhine kim çalışıyorsa, Almanya'nın doğal müttefiki. Türkiye'nin aleyhine kim çalışıyorsa, Avrupa Birliği ülkelerine bakıyorsunuz bazı ülkelerinin doğal müttefiki. Ona her türlü korumayı veriyorlar, saraylarda ağırlıyorlar, cumhurbaşkanları kabul ediyor. Bunun mesajı şudur; Sizin aleyhinize kim çalışıyorsa bizim başımızın üzerinde yeri vardır. Cumhurbaşkanı dahil bizde en üst düzeyde kabul görür."

- Adalet Bakanı Bozdağ: (1)

- "ABD halkı kimi başkan seçerse Türkiye o başkanla çalışmaya devam edecektir. Çünkü, ABD ile Türkiye ilişkileri devletler arası ilişkilerdir. Ortak çıkarlarımız var, stratejik bir ortaklığımız var. Aramızda pek çok anlaşmalar var, bu çerçevede yürüyen devletler arası ilişkilerdir. Tabii başkanların değişmesi bu ilişkilerde köklü değişiklikler getirmiyor ama farklılıklar getirebilir"

- "Yeni başkan döneminde de Türkiye-ABD ilişkilerinin daha iyi olmasını temenni ederiz. Beklentimiz odur, bugünden daha ileri noktaya ilişkilerimizi taşıyabilmektir"

- "Gazetelerin manşetiyle, anketlerle, televizyonlarla seçim kazanan kimse yok. Sonuçta oyu halk veriyor. Benim gördüğüm seçim stratejisi olarak Amerikan halkı kendi iradesinin yönlendirilmesine 'hayır' dedi diye düşünüyorum"

Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, "ABD halkı kimi başkan seçerse Türkiye o başkanla çalışmaya devam edecektir. Çünkü, ABD ile Türkiye ilişkileri devletler arası ilişkilerdir. Ortak çıkarlarımız var, stratejik bir ortaklığımız var. Aramızda pek çok anlaşmalar var, bu çerçevede yürüyen devletler arası ilişkilerdir. Tabii başkanların değişmesi bu ilişkilerde köklü değişiklikler getirmiyor ama farklılıklar getirebilir." dedi.

Bozdağ, Anadolu Ajansı (AA) Editör Masası'na konuk olarak gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu, soruları yanıtladı.

ABD'deki başkanlık seçimlerini Donald Trump'un kazanmasının Türkiye- ABD ilişkilerine yansımalarının nasıl olacağının sorulması üzerine Bozdağ, seçimlerin öncelikle ABD ve tüm dünya için hayırlı olması temennisinde bulundu.

Başkanlık sonuçlarının ABD halkının bir kararı olduğunu belirten Bozdağ, şöyle devam etti:

"ABD halkı kimi başkan seçerse Türkiye o başkanla çalışmaya devam edecektir. Çünkü, ABD ile Türkiye ilişkileri devletler arası ilişkilerdir. Ortak çıkarlarımız var, stratejik bir ortaklığımız var. Aramızda pek çok anlaşmalar var, bu çerçevede yürüyen devletler arası ilişkilerdir. Tabii başkanların değişmesi bu ilişkilerde köklü değişiklikler getirmiyor ama farklılıklar getirebilir. Hızlı birtakım işlerin yapılması olabilir. Bazen yavaşlamalar olabilir ama sonuçta özü itibarıyla bizim ilişkilerimiz devletler arası ilişkilerdir. Yeni başkan döneminde de Türkiye-ABD ilişkilerinin daha iyi olmasını temenni ederiz. Beklentimiz odur, bugünden daha ileri noktaya ilişkilerimizi taşıyabilmektir. Yeni başkan bir görevine başlasın, ondan sonra tabii hep beraber neler olacağını göreceğiz."

- Seçim kampanyası gözlemi

ABD ziyareti sırasında seçimlerin havasını nasıl gözlemlediğinin sorulması üzerine ise Bozdağ, Clinton'un seçimi kazanması için ABD'de çok ciddi bir kampanya yürütüldüğünü gördüğünü aktardı.

Sanatçılar, sporcular, siyasetçiler, toplumda ne kadar seçkin kesim varsa hepsinin "Clinton kazansın" diye büyük bir yarış içinde olduğunu gözlemlediğini belirten Bozdağ, "Hatta gazeteler, televizyonlar, anketler, hepsi bunu sağlamaya dönük çalışmalar yapıyordu." dedi.

Adalet Bakanı Bozdağ, şunları kaydetti:

"Ben o zaman kendi olduğum yerlerde arkadaşlara şunu söylemiştim; 'Bütün bu çalışmaya bakınca herhalde Clinton'un durumu zayıf ki herkes durumu iyileştirmek için anketçiler, gazeteler, televizyonlar bir yandan sporcular, sanatçılar bir yandan bir kampanya yürütüyor.' Kamuoyuyla paylaşmadım ama etrafımda olanlarla bu yönde bir değerlendirmem oldu. Tabii ben Türkiye'deki seçimleri de başka ülkelerdeki seçimleri de biliyorum, yani halkla buluşmak çok önemli seçimlerde. Halk sizi desteklediğinde siz kazanıyorsunuz. Gazetelerin manşetiyle, anketlerle, televizyonlarla seçim kazanan kimse yok. Sonuçta oyu halk veriyor. Benim gördüğüm seçim stratejisi olarak Amerikan halkı kendi iradesinin yönlendirilmesine 'hayır' dedi diye düşünüyorum."

Adalet Bakanı Bozdağ: "Bu, uluslararası bir projedir, Türkiye hükümetinin DEAŞ terör örgütüne yardım yaptığını ispatlamak. Özellikle Fetullahçı Terör Örgütü'nün kurucusu ve yöneticisi terörist Fetullah Gülen'in talimatıyla, yargı içerisindeki Fetullahçı teröristlerle, kolluk içindeki teröristlerin işbirliğiyle, bir de yargı kararına bağlayarak aldıkları talimat doğrultusunda Türkiye'yi sıkıştırmak, zora sokmak için başlattıkları bir operasyon."

Adalet Bakanı Bozdağ: "(CHP'nin Parti Meclisi bildirisi) CHP'nin Sayın Genel Başkanı ve sözcülerinin açıklamalarıyla HDP'nin açıklamaları arasında, Kandil'in açıklamaları arasında, açıklayanlar dışında bir fark var mı? CHP, kendisine oy verenlerin sözcülüğünü mü yapıyor yoksa PKK'nın sözcülüğünü mü yapıyor? Atatürk'ün koyduğu istikamette mi siyaset yapıyor, yoksa FETÖ'nün koyduğu istikamette mi siyaset yapıyor? Milletin belirlediği ilkeler doğrultusunda mı yoluna yürüyor, yoksa baktığınızda Türkiye'ye zarar veren, aynen AB ülkesi büyükelçilerinin yaptığı gibi Türkiye'ye kim zarar veriyorsa onların yanında, arkasında, önünde mi durmuştur?"

Adalet Bakanı Bozdağ: "(DEAŞ terör örgütüne yardım iddiası) Bu, Türkiye'ye ve Türkiye hükümetine yapılmış büyük bir iftiradır. DEAŞ terör örgütüne en büyük darbeyi vuran tek ülke Türkiye'dir, tek hükümet de Türkiye hükümetidir."

Adalet Bakanı Bozdağ: "Şu anda HDP'den 15 milletvekiliyle ilgili işlem yapılmış durumda. Bir milletvekili de gelip ifadesini vermiş geçmişte. Ama geri kalan milletvekilleri çağrı yapıldığı halde onlar henüz ifade vermeye gitmemişlerdir. Onlara da çağrıda bulunuyorum, lütfen gidin savcılara veya mahkeme çağırdıysa mahkemeye ifade verin, onların sorularını cevaplandırın. Şu anda gitmeyen bütün milletvekillerini, parti farkı gözetmeksizin herkesi ben ifadelerini vermeye çağırıyorum."

"(Bazı HDP milletvekillerinin tutuklanması) Türkiye hukuk devleti, herkes kanun önünde eşit. Dolayısıyla kanun sıradan bir vatandaşa nasıl uygulanıyorsa, dokunulmazlığı kaldırılmış bir milletvekiline de aynı şekilde uygulanır. Burada Cumhuriyet savcılarının yaptığı şey kanunu uygulamaktan ibarettir, yanlış olan şey kanunun uygulanmasına direnmektir ve HDP'li milletvekillerinin yaptıklarıdır."

"Dün HDP'nin grup toplantısına bazı ülkelerin büyükelçileri giderek, bu saygısızlığı yaptılar. Türkiye'nin içişlerine, yargısına müdahaleye cüret ettiler. Hiç kimse, ne CHP Genel Başkanı, ne başka bir parti, ne de Avrupa Birliği üyesi ülkelerin büyükelçileri, ne de bir başkası Türk yargısına emir ve talimat veremez, tavsiye ve telkinde bulunamaz. Türkiye'nin yargısı AB üyesi ülkelerin yargıları gibi bağımsız ve tarafsız bir yargıdır. Dışarıdan hiçbir müdahaleye açık değildir."

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber