İmsak
Güneş
Öğle
İkindi
Akşam
Yatsı

Mavi Marmara ruhuna yürek kanatan dilekçe

Ankara ve Tel Aviv'in el sıkışması sonrası davaların muhatabı olan Maliye Bakanlığı, bir kamu avukatının dilekçesi nedeniyle ilk prüzü yaşadı. "Saldırının göze alınarak gidildiği" ve tazminat talebinin "fahiş" olduğu yorumunu yapan avukatın ifadeleri tepki çekti. Bakanlık, avukatı hassasiyet konusunda uyardı

Haber Giriş : 10 Haziran 2017 08:20, Son Güncelleme : 03 Haziran 2020 13:40
Mavi Marmara ruhuna yürek kanatan dilekçe

HİLAL ÖZTÜRK

İsrail'in 31 Mayıs 2010'da düzenlediği ve 10 Türk vatandaşının şehit olduğu Mavi Marmara saldırısıyla ilgili Ankara ve Tel Aviv'in anlaşması sonrası, şehit ve gazilerin "yasal hasmı" haline gelen Maliye Bakanlığı, bir kamu avukatının "kalıplaşmış ve ruhsuz" bir dava dilekçesi nedeniyle ilk krizi yaşadı. Anlaşmadan önce İsrail aleyhine açılan tazminat davalarını, anlaşma sonrası üstlenen Bakanlık, çok sayıda dosyayla karşı karşıya geldi. O davalardan birine itiraz eden Bakanlık avukatı, tazminat talebine "fahiş" ve "saldırıyı göze alarak gidildiği" yorumu yaptı. Bu ifadeler kamuoyunun tepksini çekti.

Gazze'ye insani yardım götüren Mavi Marmara gemisine İsrail'in kanlı saldırı sonrası, iki ülke arasında imzalanan normalleşme anlaşması ilk prüz çıktı. Mağdurların İsrail aleyhine açtığı tazminat davaları, anlaşma gereği Türkiye'ye döndü. Çünkü İsrail 20 milyon dolar tazminat ödeyip, yasal tüm yükümlülüklerini Türkiye'ye devretti. Bir şehit ailesinin açtığı davalardan birinde karşı tarafta yer alan Maliye Bakanlığı avukatı itiraz dilekçesinde "ruhsuz" ve "kalıplaşmış" ifadeler kullandı. Avukat, Mavi Marmara şehit ve gazilerinin "saldırı ve müdahaleleri" göze alarak yola çıktığını, tazminat tutarının da bu durum dikkate alınarak belirlenmesini talep etti. Bir diğer şaşkınlığa neden olan ifade ise maddi ve manevi tazminat talebinin "fahiş" olduğu yorumu oldu.

Anlaşma nedeniyle Mavi Marmara şehit ve gazileriyle "yasal hasım" konumuna gelen Maliye Bakanlığı, krizi önlemek için yazılı açıklama yaptı. Avukatla ilgili gerekli uyarının yapıldığı, konunun hassasiyetine uygun dikkatli davranmaları konusunda bilgilendirildiğini belirten Bakanlık, dilekçenin hukuki mülahazalarla hazırlandığı ancak, maksadını aşan, yanlış anlaşılmaya neden olan bir sonuca neden olduğu belirtildi. Bakanlık olarak hayatını kaybeden vatandaşların ailelerini üzmek veya onları rencide etmenin hiçbir şekilde amaçlanmadığı ifade edilen açıklamada, şehit ailelerine 20 milyon dolar tazminatın en kısa sürede ulaştırılması için Adalet Bakanlığı ile koordineli bir çalışma yürütüldüğü de ifade edildi. Bu olayın Bakanlık aleyhine haksız bir kampanyaya dönüştürülmesine izin verilmeyeceği de belirtildi.

ADALET BAKANLIĞI'YLA ORTAK ÇALIŞMA

İsrail'in Mavi Marmara saldırısıyla ilgili 20 milyon dolarlık tazminatının şehit ailelerine ulaştırılması için Maliye Bakanlığı'nda bir komisyon kurulduğunu ilk kez KARAR yazmıştı. Gemide şehit olan 10 Türk vatandaşının ailelerine hangi şekilde tazminat belirleneceği konusunda ise Adalet Bakanlığı da ayrıca bir çalışma yürütüyor. İsrail'in ödediği tazminat tutarının dünyadaki benzer olaylarda ödenen tutarın çok altında kalması ve anlaşma gereği sadece şehitleri kapsaması, geriye kalan yüzlerce mağdurun hukuki olarak muhatabını Türkiye haline getiriyor. Maliye Bakanlığı, Mavi Marmara mağdurlarının açacağı tüm tazminat davalarının karşı tarafı olacak ve mahkemelerin hükmettiği tazminatları ödeyecek. Türkiye'nin bu tutarın çok daha üzerinde bir maddi tazminat ödemekle karşı karşıya getirebileceği belirtiliyor.

Kaynak: Karar Gazetesi

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber