Çocuklar arasında yaşanan akran zorbalığının temeli!

Kaynak : Memurlar.Net
Haber Giriş : 26 Şubat 2019 17:56, Son Güncelleme : 26 Şubat 2019 17:58
Çocuklar arasında yaşanan akran zorbalığının temeli!

İletişim Bilimleri ve Aile içi iletişim uzmanı Prof.Dr. Eda Balkaş Erdoğan, son zamanlarda okullarda artan ve çocukların ciddi psikolojik sorunlar yaşamasına neden olan, Akran Zorbalığı konusuna açıklık getirdi:

Çocuklarda özellikle okul ortamında görülen Akran Zorbalığı çocuk ve ergenle aynı yaş grubunda olan kişi veya kişilerin birbirlerine veya tek bir kişiye karşı fiziksel, sözel ve davranışsal olarak örseleyici, zarar verici davranışlarda bulunması, şeklinde özetlenirken, okul ortamında öğrencinin isteği dışında eşyalarının kullanılması, parasının alınması, ödev yaptırılması, fiziksel veya cinsel şiddete uğraması olarak ortaya çıkmaktadır.

Zorbalığın 3 türü vardır : Fiziksel ( vurma, tekme atma, özel yerlerine dokunma, saç çekme gibi...) Sözel ( alay etme, küfretme, alaycı isim, aşağılamak, hakaret etmek ) ve Duygusal ( yokmuş gibi davranmak, dışlamak, dedikodu yaymak).

Akran zorbalığı'nın köküne bakıldığında da, çocuğun aile içinde şiddeti yaşaması, maruz kalması veya anne ve baba arasında gerçekleşen şiddeti görmesinin yer aldığı ve böylece şiddeti kendisinin de fiziksel ve duygusal açıdan güçsüz gördüğü çocuğa uygulamasına yol açtığı görülüyor. Toplumda şiddet arttıkça, televizyon programlarında , televizyon dizilerinde şiddet var oldukça çocuklar da bu gördükleri şiddetten etkilenerek uygulamaya başlıyorlar Akran zorbalığının da en önemli etkeni şiddet içeren dijital oyunlar... Bu nedenle ailelerin dikkatli bir şekilde çocuklarını takip etmeleri gerekiyor. Akran Zorbalığı ile mücadele eden ülkelerin başında Finlandiya geliyor. Orada Kiva adlı bir programla tüm okulların Zorbalık karşıtı bu programa dahil edilmesiyle mücadele ediliyor. Akran zorbalığının eğitimin tüm kesimleri tarafından ayrıntılı olarak bilinmesi ve ayrıca görgü tanıklarının da olayın kilit noktası olarak alan sistem , sadece zorba ve mağdura değil, görgü tanıklarını da etkin hale getirerek sorunun çözümüne odaklanıyor.

Ülkemizde de akran zorbalığı ile mücadele Milli Eğitim Bakanlığı tarafından hazırlanan Akran Zorbalığı El kitabı ile tüm eğitim kurumlarında uygulanmaya çalışılıyor. Burada açıkça zorbalığın tanımı yapılırken, türleri anlatılarak, çocuğa bu tür davranış veya sözlere maruz kalıp kalmadığı soruluyor. İşte yine Aile içi iletişim karşımıza çıkıyor.

Ailelerin çocuklarıyla sürekli iletişim halinde olmaları, onları dinlemeleri, zorbalığı doğru bir şekilde anlatmaları ve özellikle teknoloji kullanımlarına dikkat etmeleri gereklidir. Çocuğun zorbalığa maruz kaldığı anlaşıldığında ise, ailenin , hem çocuğuyla hem de okulun rehberlik birimi ve sınıf öğretmeni , müdür yardımcısı gibi eğitim birimlerinden destek alarak hep birlikte hareket etmesi , okulla işbirliği halinde olması gereklidir. Burada çocuklara sadece zorbalığa uğradıkları zaman değil, başkalarına yapıldığını gördükleri zaman da harekete geçmeleri ve bir okul yetkilisine durumu anlatmaları gerektiği anlatılmalıdır. Sorunun çözümü açık ve etkili iletişimle mümkündür.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber