20 bin istihdam 1 yıl zorda kalır

Bu yıl Suudi Arabistan yurt dışından hacı kabul etmiyor. Bin hac ve umre acentesinin, bir yıl ticari faaliyeti olmayacak. 20 bin kişiye istihdam sağlayan acenteler destek bekliyor

Haber Giriş : 24 Haziran 2020 08:31, Son Güncelleme : 24 Haziran 2020 08:33
20 bin istihdam 1 yıl zorda kalır

Milliyet Gazetesinden Duygu Erdoğan'ın haberine göre: Yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını nedeniyle Suudi Arabistan hükümeti bu yıl yurt dışından hacı adayları kabul etmeyeceğini açıkladı. Bu nedenle alt ve temsil acentelerle birlikte bin acentenin bulunduğu hac turizminde 1 yıllık dönemde faaliyet olmayacak. Umre için de benzer bir tablo öngörülse de takip edilecek gelişmelerle birlikte yıl sonu için umutlu olan acenteler de var. 20 bin kişinin istihdam edildiği hac umre turizm acentelerinin pek çok sıkıntıyla karşı karşıya kaldığını belirten Hac, Umre Seyahat Acenteleri Derneği (HURSAD) Başkanı Diyaeddin Şahin, çözüm için ilgili tüm bakanlıklarla görüşmelerin başlatıldığını söyledi. Hem vatandaşlar, hem acenteler olmak üzere tüm paydaşlara ilişkin ayrıntıların 'Bakanlıklararası Hac ve Umre Kurulu Toplantısı'nda ele alınacağını kaydeden Şahin, aynı zamanda bu kurulun üyesi bulunan Türkiye Seyahat Acenteleri (TÜRSAB) Yönetim Kurulu Üyesi olarak vatandaşın hak kaybına uğramaması konusunda hassasiyetlerini de dile getireceklerini belirtti.

Dünyada salgın kaynaklı gelişmelerin olumsuz yönde seyrettiğini takip eden hac umre seyahat acenteleri ve tur operatörleri resmi kararı bekliyordu. Şubat

ayının 27'sinden itibaren umrenin yasaklanmasıyla birlikte tek umudu hac olan seyahat acenteleri, Kovid-19 kaynaklı krizin tüm dünyada etkisini sürdürmesiyle endişeliydi.

Uygun kredi ve hibe

Faaliyet alanı hac ve umre olan acentelerin 1 yıllık geçimini sağlamak, istihdamlarını korumak için çeşitli destek taleplerinde bulunacaklarını belirten Diyaeddin Şahin şöyle konuştu:

"20 bin istihdam var. Aileleriyle birlikte 100 bin kişi ekmek yiyor. Dünya zorlu günler yaşıyor, insan sağlığı her şeyden önce gelir. Bu salgınla umre yasaklandı, hac gerçekleşmeyecek. Bunlar, bizleri kara kara düşündürüyor. TÜRSAB olarak gerekli girişimlerde bulunuyoruz. Acentelerin sıkıntılarını bir nebze olsun azaltabilmeliyiz. Turizmin diğer alanlarında yine bir umut var. Ama umre ve hac için kalmadı. Taleplerimiz arasında özellikle kısa çalışma ödeneğinin onlara özel de olsa biraz daha uzatılması; kira ve stopaj ödemelerinde devletin direkt desteği; hac umre acentelerinin dini hassasiyetleri de göz önünde bulundurularak onlara uygun krediler ve hibeler olacak."

'Az sözleşme yapıldı'

TÜRSAB Disiplin Kurulu Başkanı ve aynı zamanda hac umre acentesi sahibi İbrahim Canatan, hac ve umre acenteleri için zor bir süreç başladığını ifade etti. Salgınla birlikte hac organizasyonu için yapılacak sözleşmelere ilişkin tedbirli hareket edilmesi uyarısını dikkate aldıklarını anlatan Canatan, "Daha az harcama ve anlaşma yapıldı. Diyanet İşleri Başkanlığı da hac olmaması ihtimaline karşılık vatandaşlara 'üçüncü taksitleri yatırmayın' demişti. Hac için ödemeler, Diyanet İşleri Başkanlığı'nın 'hac umre muhasebesi' bölümündeki havuzda birikiyor. Bize buradan aktarılıyor. Bu ödemelerin üçte biri bizlere yatırıldı. Hacı adayı başına belli bir ücretin devlet tarafından bizim kasamızda kalması sağlanabilir. Bu sayede gelecek yıl hesaplardan düşülür, acentelerin de bir sıkıntısı hafifler" dedi.

'Diğer turlar maliyeti karşılamaz'

Diyaeddin Şahin, hac ve umre acentelerinin bir kısmının Karadeniz, Konya, Edirne gibi yurt içi turlar olmak üzere, Balkanlar gibi yurt dışı turlar da yapabildiğini söyledi. Ancak bu alternatiflerin acentelerin maliyetlerini karşılamaktan 'çok uzak' olduğuna dikkat çeken Şahin, "İç turlar maliyet karşılamaya yetecek bir argüman değil. Yılda 2 bin kişi umre, 500 hacı adayı götüren acente yurt içinde 15 bin kişilik iş yapmalı. İç tur yapmak demek ona göre istihdam demek, hac umre istihdamı tecrübesi farklı. Yeni istihdama gücü yetmez, nitelikli çalışanı da kaybetmek istemeyiz" dedi.

'Kura hakları korunacak'

Diyanet İşleri Başkanlığı, 2020 yılında kura sonucu hacca gitmeye hak kazanan vatandaşların haklarının korunacağını açıkladı. Diyaeddin Şahin de, "Öncelik elbette bu yıl kurada çıkan vatandaşlarındır. Seneye bir kura çekilmeyecektir. Ancak bunların hepsi konuşulacak, netleşecek. 2021'de risk nasıl olur, yaşayıp göreceğiz" dedi.

Önemli bir ekonomi oluşturuyor

Hac organizasyonu, acenteler tarafında en az 150 milyon dolarlık bir pazar.

Diyanet açısından da 275 milyon dolar olduğu belirtiliyor.

Hac ve umre turizminin ekonomik büyüklüğü ise Türkiye için 1.4 milyar dolar.

İslam ülkelerine nüfuslarının binde biri oranında hacı adayı kotası uygulanıyor.

Türkiye'nin bu yıl 83 bin 430 kişilik kontenjanı vardı.

Hac kurasını bekleyen 2 milyon 250 bine yakın kişi var.

En düşük hac ödemesi 16 bin 400 Suudi Arabistan Riyali (26 bin TL).

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber