Türkiye'de en çok atıf alan ve H index'i en yüksek 6.000 akademisyen (Versiyon 3)

Sağlık Bilimleri Üniversitesi Dışkapı Yıldırım Beyazıt Eğitim ve Araştırma Hastanesi öğretim üyesi Prof.Dr. Murat ALPER'in hazırladığı ve 6-10 Şubat 2021'deki Google Scholar açık profillerine göre en çok atıf alan ve en yüksek H index'ine sahip ilk 6000 akademisyenleri sıralayan liste güncellenmiştir.

Kaynak : Memurlar.Net
Haber Giriş : 22 Şubat 2021 12:26, Son Güncelleme : 15 Ağustos 2021 18:59
Türkiye'de en çok atıf alan ve H index'i en yüksek 6.000 akademisyen (Versiyon 3)

Sağlık Bilimleri Üniversitesi Dışkapı Yıldırım Beyazıt Eğitim ve Araştırma Hastanesi öğretim üyesi Prof.Dr. Murat ALPER'in Researchgate.com 'da yayınladığı "Türkiye'de en çok atıf alan ve H index'i en yüksek 6.000 akademisyen" başlıklı çalışmada Türk üniversitelerinde görev yapan yerli ve yabancı akademisyenlerin 6-10 Şubat 2021'deki Google Scholar açık profillerine göre en çok atıf alan ve en yüksek H index'ine sahip ilk 6000 akademisyen açıklanmıştı. İlk versiyonun yayınlandığı tarihten sonra önce 22 Şubat 2021'de sonra da 1 Mart 2021'de "Türkiye'de en çok atıf alan ve H index'i en yüksek 6.000 akademisyen, Versiyon 3" yayınlanmıştır.

Google Scholar profillerine göre sıralama yapan Webometrics 2015 ve 2016 yılında "Ranking of scientists in Turkish Institutions according to their Google Scholar Citations public profiles." adıyla ülkemiz akademisyenlerini sıralamışsa da Webometrics'in daha sonraki yıllarda sadece İspanyolca konuşan ülkeleri sıralamaya başlaması üzerine liste güncellenmemişti.

Web of Science ve Scopus gibi listelerde, sıralamada olduğu halde bu listede ismini görülmeyen veya ismini göremeyen akademisyenler için açıklama yapmak gerekirse, bu çalışma akademisyenin gönüllü olarak kendi oluşturup kamuya açtıkları Google Scholar profilleri üzerinden yapılmıştır, akademisyenin diğer listelerde yüksek H indeksi ve yüksek atıf sayısı otomatikmen Google Scholar profili oluştuğu anlamına gelmemektedir.

Web of Science, Scopus, Google Scholar ve benzerlerinin artı ve eksi yönleri ve ne amaçla kullanılabileceği, sınırları bilim dünyasınca iyi bilinmektedir. Çalışmayı bu sınırları aşan şekilde yorumlamak hatalı sonuçlar doğurabilir. Açıklanan veriler Versiyon 2'dir. Google Scholar sıralamasının sıfır hatalı olması doğası icabı ve veri toplanması program ve otomasyonla değil her bir akademisyen için tek tek manuel yapıldığı için mümkün değildir. Google Scholar profillerinin gönüllülük esaslı ve tarama tarihi itibariyle profilin genele açık olmaması, profilin standart olmaması, doğrulanmamış profiller, çalışılan kurum yazmaması, soyadı ve kurum değişiklikleri, sistemin bilinen bazı hatalara açık olması, fizik gibi bazı branşlarda CERN ve benzeri aşırı çok yazarlı makale tartışmaları içermesi ve olası maddi hatalar, ek tespitlerimiz ve bildirilen eksiklikler elden geldiğince düzeltilmiştir.

Prof.Dr. Murat ALPER'in 6-10 Şubat 2021'deki Google Scholar açık profillerine göre H indexi ve atıf sayısına göre açıkladığı ilk 6.000 araştırmacı içinde H index'i en yüksek 10 akademisyen sırasıyla Veysi Erkcan Ozcan, İsa Dumanoğlu, Ferhat Özok, Bora Akgün, Kadri Özdemir, Erhan Gülmez, Mehmet Zeyrek, Sertaç Öztürk, Gülsen Önengut ve Bora Isildak'tır.

İlk 6.000 araştırmacı içinde atıf sayısı en yüksek 10 akademisyen ise sırasıyla Veysi Erkcan Ozcan*, Saleh Sultansoy*, Orhan Çakır*, Serkant Ali Çetin*, Metin Arik*, Abbas Kenan Çiftçi, Mehmet Zeyrek, Ferhat Özok ve Bora Işıldak'tır.

Oluşan sıralama, çok isimli CERN ve benzeri değerli çalışmaların puanlanma konusunu tekrar gündeme getirebilir. H indeksi ve atıf ayrı ayrı ilk 6000 içinde en fazla akademisyenle yer alan ilk 10 üniversite ve listeye giren akademisyen sayısı sırasıyla Hacettepe 554, ODTÜ 417, İTÜ 388, Ankara 379, Gazi 360, Ege 324, İstanbul 309,Koç 285, Atatürk 273 ve Erciyes ve Dokuz Eylül 264'şer akademisyenle yer alırken bazı üniversitelerin ise ilk 6000 kişilik listede hiç yer almadığı görüldü. Bu durum kurumların akademisyenlerinin hem bilimsel platformlarda görünürlüğü hem de bilimsel üretimlerini teşvik etmeleri ve bazı üniversitelerimizin daha nitelikli öğretim üyesi edinebilme ve onları kaybetmemek için bazı düzenlemeler ve cazibe unsurlarının olması gerektiğini de ortaya koymaktadır. Bu çalışmanın bir diğer amacı da akademisyenlerin değişik platformdaki profillerini düzenlemelerine ve çalışmalarını daha erişilebilir kılmaya teşviktir. Bunu atıf sayısını artırmaya katkı sağlayacağı açıktır. Diğer fayda olarak profilini kendine ait olmayan yayınlarla şişiren onlarca akademisyen görünür olup kurumunda ve çevresinde eleştiri almaya başlamıştır. Profilini kendisine ait olmayan çalışmalarla dolduranlarla ilgili branş dernekleri ve kurumlarının da yapması gereken yaptırımlar olması gerektiği açıktır.

Versiyon 3 dokuman için tıklayın.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber