Sel mağdurları: Sular tavana kadar yükseldi, ölümü düşündük

Babaçay'da evlerini dolduran azgın sel sularından çatıya çıkarak kaçmaya çalışan Öznur Kabakaya ve babası, dehşet saatlerini anlattı. "Tomruklar evimizi salladı, sular tavana kadar doldu. Ölümü düşündük" diyen baba kız ölümle burun buruna geldikleri sel anına ilişkin bilinmeyen detayları bakın nasıl ifade etti.

Haber Giriş : 19 Ağustos 2021 07:35, Son Güncelleme : 19 Ağustos 2021 12:49

Sinop Ayancık'a bağlı Babaçay selin en çok vurduğu yerlerden oldu. 80 haneden 38'sinin yıkıldığı mahalle neredeyse haritadan silinme noktasına geldi. Jandarma Genel Komutanlığı'nın kahramanları, kara ulaşımının kesildiği bölgeden helikopterle 13 vatandaşı tahliye etti. Çok sayıda vatandaş da evlerinin çatısına çıkarak hayata tutunmayı başardı. Kabakaya ailesi de onlar arasındaydı. 20 saat evlerinin çatısında bekledikten sonra helikopter ile kurtarılan aile sel sularıyla sürüklenen tomrukların evlerini sallamasıyla yaşadıkları korkuyu SABAH'a anlattı.

DEHŞET ANLARINI ANLATTI

17 Ağustos 1999 Marmara depreminden kaçarak Sinop'un Ayancık ilçesi Babaçay Mahallesine yerleşen aile bu kez sel felaketini yaşadı. Selde sürüklenen tomrukların duvarlara vurması sonucu evlerinin sallanmasıyla büyük korku yaşadılar. Ölürlerse cansız bedenleri birlikte bulunsun diye bellerine halat bağlayıp 20 saate yakın çıktıkları evin çatısında çaresizce beklediler. Jandarma Genel Komutanlığı'na bağlı ekipler gelerek mahsur kaldıkları yerden 13 kişiyi kurtardı.

Batı Karadeniz'de yaşanan sel felaketi sonrası Sinop Babaçay Mahallesinde çok sayıda insan evlerinin çatısına çıkarak hayatta kalmayı başardı. Onlardan biri de Kabakaya ailesiydi. Evlerinin çatısına çıkan aile Jandarma Genel Komutanlığı'na bağlı ekipler tarafından kurtarılarak güvenli bir bölgeye alındılar.

99 DEPREMİNDEN KAÇTIK

1999 Marmara depremine İstanbul'dayken yakalanan ve depremi yaşayan Öznur Kabakaya (39), deprem sonrası annesi Sevim ve babası Mahmut Kabakaya ile birlikte Sinop'a yerleşmiş. Yaşadıklarını SABAH'a anlatan Kabakaya, "Gece saatlerinde sel başladı ve evimiz tavana kadar su dolduğu için ailecek çatıya çıktık. Annem engelli, babam sırtında taşıdı çatıya ve beklemeye başladık. Ardından komşularımız vardı, onlarda bizim çatıya geldi. Hatta engelli 2 komşumuz daha vardı, onların evinden çatıya çıkılmadığı için babam o komşularımızı sırtında taşıyarak bizim evin çatısına çıkarttı. 20 saate yakın çatıda mahsur kaldık.

ÖLÜRSEL AYRILMAMAK İÇİN BİRBİRİMİZE HALATLARLA BAĞLANDIK

Yıkılan evlerin içindeki insanlar gözlerimizin önünde suların içinde yardım isteyerek sele kapılıp gittiler. En son sözleri 'hakkınızı helal edin, ölüyoruz' oldu. Derenin kenarında bulunan ev ayakta kaldı ve selin şiddetini kestiği için hayatımız kurtuldu. Tomruklar şiddetle binalara vurdu, sanki deprem gibiydi. Evimiz sallandı. Aynı 1999 depreminde olduğu gibi çok korktuk. Elimize ne geçtiyse kapıların önüne koyduk. Belimize halatları bağladık, ölürsek cesetlerimiz hep birlikte bulunsun diye" ifadelerini kullandı.

TAM BİR CAN PAZARIYDI

Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'ndan bir yetkilinin kendilerini sık sık arayarak destek olduğunu söyleyen Kabakaya , "Beni 20 dakika da bir arayarak 'Sizi görüyoruz, sabaha kadar orada kimse kalmayacak. Herkesi kurtaracağız merak etmeyin. Ailenize sürekli destek olun' diyerek içimizi rahatlattı. Ekmeğimiz, suyumuz hiçbir şeyimiz yoktu ama kurtulacağımıza inanıyordum. Çok şükür hayattayız ama ölen komşularımıza üzülüyoruz. Tam bir can pazarıydı. Babaçay diye bir yer kalmadı" diye konuştu.

"SAKİN BİR YAŞAM SÜRMEK İSTEDİM"

Baba Mahmut Kabakaya ise yaşadıklarını şöyle anlattı:

"Eşim engelli, komşularımızdan da 2 kişi engelli vardı. Camdan cama takviye yaparak bizim dairemize tahliyelerini sağladık ve daha sonra eşim ile onları sırtımda taşıyarak çatıya taşıdım. O gün toplam 13 kişi vardık çatıda. 1999 Marmara depremini de yaşadık. Daha sonra buraya göçme kararı aldık. Sakin bir yaşam sürmek istedim. Ama böyle bir felaket geldi başımıza."

'ÇOCUKLAR KURTULSUN DA BEN GERİDE KALAYIM' DEDİM

Baba Mahmut Kabakaya: Camdan cama takviye yaparak engelli komşularımızın bizim eve tahliyelerini sağladık. Çatıda 15 kişi olduk. Bir tane 1.5 yaşında bir torunum vardı. Onu görmek istedim ve gördüm. Çoluk çocuğumu kurtarayım geride ben kalayım gerekirse ama onların canı kurtulsun dedim. Çocuklarım da ağladılar, sensiz olmaz dediler. 1999 Marmara Depremi'ni de yaşadık. Daha sonra buraya göçme kararı aldık. Sakin bir yaşam sürmek istedim. Ama böyle bir felaket geldi başımıza.

KOMANDOLARDAN CAMİ TEMİZLİĞİ

TOKAT Jandarma Komando Özel Harekat Tabur Komutanlığı'ndan sel bölgesine gelen askeri personel, selden etkilenen Bozkurt Merkez Camisi'nde temizlik yaptı. Komandolar, camideki çamur tabakasını deterjan ve sabunla yıkayarak dışarı çıkardı. Cami imamı Mustafa Aslan, "Askerlerimize, polislerimize teşekkür ediyorum. Allah hepsinden razı olsun, güç kuvvet versin. Bizleri hiçbir zaman yalnız bırakmadılar" dedi.

5200 KAMYON ÇAMUR ÇIKARTILDI

İÇİŞLERİ Bakanı Süleyman Soylu dün Twitter hesabından paylaştığı mesajında "Sel bölgesinde çalışmalar, aralıksız ve yoğun bir şekilde devam ediyor. Daha yolun başındayız. Sadece Kastamonu Bozkurt'tan 5200 kamyon çamur çıkartıldı. El birliğiyle, güç birliğiyle, hep birlikte aşacağız inşallah" dedi.

GENÇ İMAM KAHRAMAN OLDU

KASTAMONU Bozkurt'ta bir camide imamlık yapan Batuhan Uçan, sele evinde yakalandı. Uçan, kendisini çıktığı çatıdan almak isteyen helikopter ekiplerine "Ben önce aşağıdaki insanları kurtaracağım" dedi. Çevre binalarda bulunan 30'dan fazla kişinin hava aracına ulaşmasını sağlayan Uçan herkesin helikopterle tahliye edilmesinin ardından AFAD ekiplerince botla kurtarıldı.

ÇEYİZ SANDIĞI YÜREKLERİ BURKTU

Kastamonu Bozkurt'taki sel felaketinde annesi ile birlikte yaşamını yitiren kızın balçığa gömülü bir şekilde bulunan çeyiz sandığının içinden çıkan ziynet eşyaları yürekleri burktu. Sandığı çamura gömülmüş halde bulan itfaiye ekipleri ziynet eşyalarını Afet Koordinasyon Merkezi'ndeki polis ekiplerine tutanakla teslim etti.

YIKILAN BİNANIN MÜTEAHHİTİ TUTUKLANDI

KASTAMONU'NUN Bozkurt ilçesinde yaşanan sel felaketinde, müteahhitliğini yaptığı apartman yıkıldığı gerekçesiyle İstanbul'da gözaltına alınan Mehmet Ö. tutuklandı. Mehmet Ö. İstanbul'daki işlemlerinin ardından Kastamonu Emniyet Müdürlüğü ekiplerince İnebolu ilçesine getirildi. Buradaki işlemleri sonrasında İnebolu Adliyesi'ne götürülen şüpheli, çıkarıldığı hakimlikçe "taksirle ölüme veya yaralamaya neden olduğu" iddiasıyla tutuklandı.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber