Sözleşmelilerin Kadroya Geçirilmesi ve 100 Bin Öğretmen Alımı!...

Kaynak : Memurlar.Net
Haber Giriş : 29 Aralık 2008 13:45, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Milli Eğitim Bakanımız Sayın Hüseyin ÇELİK bugün yaptığı açıklamada Sözleşmeli Öğretmenlerin kadroya alınabileceği müjdesini vermiştir. Bu artık bir müjdeye dönüşmüştür çünkü bu konuda adım atılmasını bekleyen binlerce öğretmen vardır. Literatürümüzde olmayan sözleşmeli öğretmenlik uygulamasına tabi öğretmenlerimizin kadroya alınması uygulaması bir müjde olarak karşımıza çıkmaktadır. Yani olmayan bir şey yaratılmış insanlar mağdur edilmiş şimdi ise aynı konu belki de siyasi rant olarak birilerine geri döndürülecektir. Tüm bunlara rağmen yapılacak uygulama yerinde bir uygulama olacaktır. Bu konuda yapılacak hukuki düzenlemeyi gördükten sonra daha sağlıklı bir değerlendirme yapmak mümkündür.

Bu konudaki 2 önemli endişe ise;

a- Siyasi rant uğruna uzun bir süre konunun bu şekilde gündemde tutulması ve atılacak adımların bir an önce atılmaması yönündedir. Yapılan açıklama gereği 4-B sözleşmeli öğretmen görevlendirmelerinin ilkinin Temmuz2006'de yapıldığı göz önüne alındığında 3.bölgede görev yapan öğretmenlerin Temmuz 2009'da kadroya geçirilmeleri gerekmektedir. Fakat bu köprünün altından çok su geçer misali konunun hukuki boyutları oturmadan konuşmak çok yerinde olmayacaktır. Tüm kamuoyunun beklediği ise 4-B sözleşmeli öğretmenlerin kadroya geçirilmeleridir. Tabii bakan tasarrufuyla 4-B'li olan öğretmenler hariç olmak üzere.

b- Örneğin 2006 da başlayan 4-B li öğretmenlerin Temmuz2009'da kadroya geçirilmeleri ile beraber Ağustos 2009'da alınacak kadrolu öğretmen sayısında düşüşe gidilmesidir. Hatta ve hatta süreç içerisinde tüm öğretmen alımlarının öncelikle sözleşmeli yapılması ve bu öğretmenlerin süreç içerisinde kadroya geçirilmesi yönünde bir uygulamaya geçilmesidir.

MEB Bakanı Sayın Hüseyin ÇELİK'in son zamanlarda dile getirdiği bir başka konu ise "100 Bin Öğretmen Alınırsa hiçbir öğretmen ek ders ücreti alamaz" şeklindeki açıklamasıdır. Bu açıklama ne kadar doğrudur bunu biraz irdeleyecek olursak;

1- Buna karar verebilmek için Norm Kadro Yönetmeliğine göre branşlar bazında açık bulunan kadroların ilan edilmesi yani açıklanması gerekmektedir. Bu nedenle boş kadroların tamamının doldurulması durumunda neler olacağına bakalım.

2- Norm kadro belirlemesinde örneğin Sınıf ve Okul Öncesi Eğitim Öğretmenliği için norm kadro belirlenirken şube sayısına göre norm kadro belirlenmektedir. Yani bu kadroları tamamen doldursak bile ek ders ücretlerinin kesilmesi mümkün değildir.

3- Genel bilgi ve meslek dersleri öğretmeni norm kadrosu belirlenirken ise; çok detayına girmezsek bir öğretmenin maaş karşılığı 15 saat ek ders ücreti karşılığı ise 6 sat derse girmesi ZORUNLUDUR. Yani norm kadro belirlenirken 21 saat üzerinden belirleme yapılmaktadır. Haftada 21 Saat derse giren branş öğretmeni 2 saat rehberlik, 1/10 oranında da hazırlık ve planlama ücreti aldığından haftalık 6+2+2=10 saat ücret almaktadır.

4- Bir öğretmenin bir haftada alabileceği maksimum ek ders saati 6 saati zorunlu olmak üzere 15 saat olduğuna göre tüm kadrolar doldurulduğunda bu şekilde derse giren öğretmenin kaybı 9 saat olacaktır. Öğretmen mesleğe başlarken 15 saat maaş karşılığı, 6 saatte zorunlu ek ders karşılığı çalışmayı kabul ederek başladığından bu kayıp hiçbir sorun oluşturmayacaktır.

5- Bir çok okulumuzda öğretmenler bu kadar saat derse zaten kendi istekleriyle girmemektedirler.

6- Girmek isteseler bile okul idarelerince bu kadar ders verilmediği de karşılaşılan genel durumlardandır.

7- Okullar tarafından açık norm kadrolar genellikle Ücretli Öğretmen çalıştırılarak doldurulmaktadır. Bu öğretmenler çok düşük ücret aldıklarından az saat ders olan okullarda haklı olarak görev yapmak istememekte okul idareleri de derslerin boş geçmemesi için kadrolu öğretmen istekli olsa dahi artan derslerin tamamını doldurmak adına ücretli öğretmene bu dersleri vermektedirler.

Uzun lafın kısası tüm boş kadrolar doldurulduğunda öğretmenlerin ücret alamamaları söz konusu olamayacağı gibi 21 saat zorunlu olarak derse girmek zorunluluğu bulunan öğretmenler genç öğretmenlerin sisteme katılması, ücretli kölelik diye de adlandırılan öğretmenliğin büyük oranda ortadan kaldırılması ve eğitimdeki öğretmen açığı sorununun çözümlenmesi uğruna eğitim adına fedakarlıkta bulunabilecekleri de aşikardır.

Maksut BALMUK
Eğitim Yöneticisi

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber