Merkez Bankası Başkanı: 2012 enflasyonda meyvelerin toplandığı yıl olacak/ Video

Kaynak : Cihan Haber Ajansı
Haber Giriş : 02 Şubat 2012 13:38, Son Güncelleme : 15 Ağustos 2021 19:00

Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı, 2012 Ocak ayının dış denge ve iç denge açısından arzu ettikleri gibi yürüdüğünü söyledi. Başçı, ?2012, kademeli şekilde hem cari açığın hem enflasyonun düştüğü o yüzden meyvelerin toplandığı yıl olacak.? dedi.

Anadoluda Sabah programının Başkent Konukları adlı bölümüne konuk olan Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı, Avrupa'daki kriz ve Türkiye ekonomisinin yapısına ilişkin önemli bilgiler verdi. 2011 sonunda çift haneye çıkan enflasyonda tek haneli aynı zamanda yüzde 5 hedefine yakın rakam görmek istediklerini dile getiren Başçı, bu sene yüzde 5'lik hedefin üstünde olabileceğini ancak 2013 ortalarında yüzde 5 seviyesine geleceğini ifade etti.

Soğuk giden havalarda enerji girdisinin artmasının enflasyon üzerinde bir baskı oluşturup oluşturmayacağına ilişkin soruya Başçı, ?Mevsimsel etkiler mutlaka olur. Genel olarak enerji fiyatları nasıl gidiyor onun üzerine odaklanmak gerekir. Değişimler oluyor. Bir enflasyon raporundan diğerine vadeli fiyatlar değişiyor. Petrol fiyatları üzerinde ters yönlü iki faktör var. Birisi jeopolitik gerginlikler oradan yukarı yönlü petrol fiyatlarına baskı gelebilir. Ama tersi olarak doğalgaz fiyatlarında ciddi düşüş var. Birbirine ters yönlü ilerliyor. Hangisinin baskın geleceğini göreceğiz.? cevabını verdi.

"AŞIRI DEĞERLENME BASKISINI TAMAMEN BERTARAF ETTİK"

2011 yılında 1,92 lira seviyesine ulaşan dolara ilişkin değerlendirmeler yapan Merkez Bankası Başkanı, Türkiye'nin dalgalı kur rejimi uyguladığını, doların ?şu noktada olsun' diye bir yaklaşıma sahip olmadıklarının altını çizdi. İstisnai durumlarda önemli hamleler yaptıklarını söyleyen Erdem Başçı, şöyle konuştu:

?Fiyat istikrarı ve finansal istikrarı karşılayabiliriz tehdit eden unsur görürsek döviz kurlarında tehdit görürsek o zaman harekete geçebiliyoruz. Bunun Kasım 2010'da örneğini yaşamıştık. Olağanüstü değerlenme baskısı vardı bunun cari açık ve finansal istikrar açısından düşündüğümüz için politikalarımızı şekillendirdik. Değerlendirme baskısını tamamen bertaraf ettik. Yıl sonuna doğru değer kaybı gözlenmişti. Fiyat istikrarını zarar getirebileceğini düşündüğümüz için enflasyonu çift hanede tutar döndürmek zor olur diye düşündük. Politika kararları uygulayarak bu trendi kırdık. Çok net olarak TL bu tür fiyat istikrarına karşı tehdit görmüyoruz.?

DOLARA ALIM YÖNÜNDE MÜDAHALE

İhracatçıların dolar düştüğünde karlı ticaret yapamadıkları için Merkez Bankası alım yönünde hamle yapsın taleplerinin erken olup olmadığı yönündeki soruya Başçı, ?Bu tür detaylara girmeye gerek yok. Türkiye sonuçta şunu yapabildi. Haddinden fazla bir orta uzun dengeden sapam görürse aşırı değer kazanırsa kaybederse gösterdi. Her ikisi konusunda gayet güçlü politika araçları var. Gerekeni gereken zamanda yaparız." karşılığını verdi.

"?TL DOLARI YENECEK' SÖZÜ EKONOMİK ANALİZE DAYANIYOR"

Ekonomistler arasında büyük tartışmalara neden olan ?TL doları yenecek' sözünün ekonomik analize dayandığını belirten Başçı, Merkez Bankası'nın ekonomik analizinin piyasada yapılan analizlerden farklı olduğunu söyledi. Dış dengedeki açılmanın cari açıktaki büyümenin temel sebebinin özel kesimin aşırı hızla borçlanması olduğunu söylediklerini kaydeden Başçı, ?Çeken faktörler iten faktörler var. Kredi açlığı var. İlk defa uzun vadeli nispeten düşük krediler faizli gözlendiği için yıllarca borçluluk seviyeleri düşük kaldığı için son derece hızlı talep kendini gösteriyor. Çeken faktör bu. Krediyi iten faktörler küresel, özellikle büyük Merkez Bankalarının çok büyük miktarda dünya piyasasına para pompalaması. ABD, Japonya, Avrupa'da bu yapılıyor. Bu iten faktör sermayeyi. Bu genellikle kısa vadeli yabancı para cinsinden borçlanmaya teşvik ediyor bol ve ucuz para. Bu sermaye akımlarının kalitesini düşük tutuyor. Aşırı hızlı borçlanmayalım. Borçlanma artacak Türkiye'de orada yerimiz var. Ama bu yıllara sari şekilde olsun. Hızlı şekilde olmasın. O yönde teşhis ve tedavi uyguladığımız için döviz kurlarında etkili ama esas aşırı hızlı özel kesimin borçlanması. Onla ilgili tedbirler cevap verdi son derece makul seviyelerde kredi genişlemesi devam ediyor. Mevduat artışlarıyla uyumlu. Dış denge açısından çok fazla sorunlu kalkmaz ay kademeli şekilde ay ay dış açığın daraldığını görürüz. Tamamen kapanmayacak. Burada etkili olan tasarrufların yetersiz olması. Cari dengenin sıfırlanması kısa vadede mümkün görünmüyor. Konjenktürel açıdan iki tane sebeple cevap verdik. Netice aldık 2012 yılı kademeli şekilde hem cari açığın hem enflasyonun düştüğü o yüzden meyvenin toplandığı yıl olacak. ? değerlendirmesinde bulundu.

"KREDİ KULLANIMI VE GERİ DÖNÜŞÜM GAYET İYİ GİDİYOR"

Kredi kullanımı ve geri dönüşümünde bir sıkıntı yaşanmadığını ve gayet iyi gittiğini dile getiren Başkan Başçı, ?Tarihsel en düşük seviyelere yakın seyrediyor. Krediler geri ödeniyor. Herkes işlerden memnun. Hiçbir sıkıntı sorun görünmüyor. Türkiye pek çok ülkeden ayrı konumda. Avrupa ile karşılaştığında siyah ile beyaz kadar olumlu yönde Türkiye'nin durumu çok iyi.? dedi.

TÜRKİYE YÜZDE 4'LÜK BÜYÜMEYİ YAKALAR

2012 yılının bütün dünyadaki her bir ülke için test yılı olacağını belirten Başçı, küresel krizin 2008'de vuran krizden daha seçici davranacağını ifade etti. Başçı, ?Ülke bazında tek tek bakılacak. Hangi ülke riskli görülüyor bakılacak. Biz bu konuda kendimizden eminiz. Aldığımız tedbirlerin hepsi cevap verdi. Ocak ayındaki gidişat gayet iyi. Ama yılın kalan kısmında dikkatli gitmekte fayda var. Türkiye'nin büyümesi devam edecek. Avrupa'daki bazı ülkelerde büyüme eksilere düşecek. Türkiye yüzde 4'lük büyümeyi rahatlıkla sağlar. Yüzde 5 rakamından düşük ama büyüme. Böyle ortamda büyüme çok olumlu olacak.? şeklinde konuştu.

"BAŞARININ SIRRI AŞIRIYA KAÇMAMAK"

Türkiye ekonomisinin her anlamda yakaladığı başarı için çok sorumluluğu olan herkesin çaba harcandığını dile getiren Başçı, ?Çift haneli bütçe açığından en son geldiğimiz nokta yüzde 1,6. Kamu borcu yüzde 90'lardan en son yüzde 40'ın altına geldik. Bu kolay bir iş değil. Türkiye ciddi şekilde mali disipline önem verdi. Türkiye pek çok ülkenin yapamadığını başardı. Yüzde 70'li enflasyondan tek hanelere geldi. 7-8 yıl içinde oldu bütün bunlar. İşin özü çok net. Hiçbir zaman aşıraya gitmeyeceksiniz aşırı kamu borçlanması, aşırı özel sektör borçlanması bankacılık sisteminin dengesiz büyümesi kötü. Bankacılığın sağlıklı büyümesini sağlıyorsanız, özel kesimin borçlanması konusunda gerekli adımları atıyorsanız sürdürülebilir büyüme oluyor. Bu ders maliyetli krizinden sonra öğrenilmiştir. 2001 krizinden sonra öğrenilmiştir. Oradan çok ciddi dersler alındı. O dersleri aldığını da gösterdi. Türkiye'de vatandaş son derece bilinçli. Meyvelerini faydalarını görüyoruz.? bilgisi verdi.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber